Efendimiz in s.a.v. hususiyeleri By: sumeyye Date: 23 Nisan 2011, 14:08:26
EFENDÝMÝZ (S.A.V)'ÝN HUSUSÝYETLERÝ VE ÜMMETÝNE AÇIKLAYIÞI
«Rabbiyin nîmetine gelince þükret.» Ayetinin gereði olarak ümmetine bunlardan bahsediþi.
Ýskenderiye'deki Ebul Hasen Ali b. Ahmed el Haþimîy'e okudum ki, «Size Baðdat'taki Muhammet! b. Ahmed b. Ömer, Ahmed b. Muhammed el Hasimî'den beþ yüz elli bir senesinde þöyle haber verdi:
-Bize Hasen b. Abdirrahman eþ Þafiî, Ahmed b. Ýbrahim el Abkasî aracýlýðýyla Muhammed b. Ýbrahim ed Deybüîî'den üç yüz yirmi bir yýlýnda þunu nakletti:
Bize Muhammed b. Ebil Ezher, Ýsmail b. Cafer, Abdullah b. Dînar, Ebû Salih es Semman aracýlýðýyla Ebû Hüreyre'den (r.a.) Peygamber'in (s.a.v) þöyle buyurduðunu anlattý:
«Ben ve benden önceki peygamberlerin durumu þu örneðe benzer:
Adamýn birisi bir bina yapýp, onu süsleyip çok güzel dekore ediyor. Ancak köþelerden birinde bir tuðla (kerpiç) koyacak yeri boþ býrakýyor. Oradan gelip geçen insanlar bu binaya bakýnca güzelliðinden hayretler içerisinde kalarak, "Peki þu kerpiç de yerine konulsa olmaz mýydý?" demeye baþlýyorlar. Ýþte (Peyðamber'den peygambere kurulup ikmal edilerek gelen din binasýndaki) bu boþluða konulacak kerpiç benim. Ben Peygamberlerin sonuncusuyum.»
Hadisi Buharý nakleder.[583]
Kuteybe de, Ýsmail, Zührî, Saîd b. Müseyyeb, Ebû Seleme isnadýyla Ebû Hüreyre (r.a.)'tan Peygamber (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu nakleder:
«Allah tarafýndan düþmanlarýmýn kalbine salýnan korku ile desteklendim. Az kelimeli öz manalý söz söyleme sýrrýna kavuþturuldum. Uykuda bulunduðum sýrada yeryüzü hazinelerinin anahtarlarý getirilip önüme konuldu.»
Hadisi Buharý ve Müslim rivayet etmiþlerdir.[584]
El Alâ b. Abdirrahman, babasý, Ebû Hüreyre (r.a.) isnadýyla Efendimizin (s.a.v) þöyle buyurduðunu rivayet eder:
«Ben altý hususta peygamberlere üstün yapýldým:
1- Bana az, ama öz söz söyleme sýrrý verildi,
2- Düþmana korku salma (heybetiyle) desteklendim,
3- Harp ganimeti bana helal kýlýndý,
4- Yeryüzü bana temiz ve namazgah kýlýndý,
5- Ben bütün yaratýklara peygamber olarak gönderildim,
6- Benimle peygamberlerin gelmesi sona erdirildi.»
Müslim rivayet etti.[585]
Malik b. Miðved, ez Zübeyr b. Adiy, Mürra el Hemedânî isnadýyla Abdullah (b. Mes'ût) (r.a.)'m þöyle dediðini naklediyor:
-Rasûlüllah (s.a.v) Ýsra gecesi götürülüp de, Sidratül Münteha denen yere vardýrýldýðmda üç þey kendine verilmiþ ti:
1- Beþ vakit namaz verildi,
2- Bakara suresinin son tarafý verildi,
3- Ümmetin'den Cehennem'e atýlacak büyük günah sahipleri de Allah'a þirk koþmadýkça affedileceði hususu kendine verildi.
Hadisteki "El Mukhýmât" kelimesi "Kahame" kökünden olup "Tukhimü" Cehennem'e atýlýr, demektir.
Hadis sahihtir. [586]
Ebû Avâne der ki: Bize Ebû Malik, Rabî aracýlýðýyla Huzeyfe (r.a.)'tan Efendimiz (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu nakletti:
«Þu üç þeyle insanlara üstün yapýldým:
1- Yeryüzünün her tarafý bizim için mescit yapýldý ve topraðý da bize temiz ve temizleyici kýlýndý,
2- Saflarýmiz meleklerin saflarýna benzetildi,
3- Ve bana Bakara suresinin sonundaki þu ayetler arþýn altýnda bulunan bir hazineden verildi.»
Bu hadis sahihtir."
Biþr b. Bekr. Evzaî'den naklediyor: Bana Ebû Ammâr. Ab-lullah b. Ferûh aracýlýðýyla Ebû Hüreyre (r.a.)'tan Peygamber s.a.v)'in:
«Ben kýyamet günü Adem evlatlarýnýn seyyidiyim. Sur flenince topraðýn ilk açýlýp ortaya çýkardýðý kimse ben ulacam. Ýlk þefaatçi ben olacaðým. Þefaati ilk kabul olunan ben acaðým.» buyurduðunu anlatýr.
Ravî Ebû Ammar'ýn adý Þeddat olup bu hadisi Müslimriyet etmiþtir.[587]
Ebû Hayyan et Teymî. Ebû Zür'a yolu ile Ebû Hüreyre O'tan þöyle nakleder:
-Rasûlüllah (s.a.v)'e et ikram edildi. Etin ön budunu Önüne 'dular. Etin burasý, en hoþuna giden yeri idi. Ondan bir ça ýsýrýp þöyle buyurdu:
«Kýyamet günü insanlarýn seyyidi ben olacaðým. Bunun hangi sebepten olduðunu biliyor musunuz? Allah (cc.) kýyamette önceki milletleri ve gelecek nesilleri tellalýn sesini duyurabileceði, gözün ulaþabileceði yüksek bir düzlükte toplayacak. Güneþ onlara yaklaþacak. Ýnsanlarý hiç ihtimal vermedikleri asla dayanmaya güç getiremedikleri bir üzüntü ve tasa kaplayacak. Ýnsanlardan kimisi kimisine "Hiç düþünmüyor musunuz siz önce neredeydiniz? Þu baþýnýza gelene bakmýyor musunuz?" diyecek ve beraberce Âdem (a.s.)'a gelecekler ve:
"Ya Âdem! Sen insanlarýn babasýsm. Allah seni kendi eliyle yarattý ve kendi ruhundan sana üfledi ve meleklere sana secde etmelerini emretti, Rabb'ine git de bize þefaatçi ol. Görmüyor musun ki nerede idik, baþýmýza ne geldi." derler. Âdem de:
"Rabbim (c.c.) bugün öyle öfkeli ki, daha önce böylesine kýzmadýðý gibi sonra da bu derece kýzmayacak. O, beni o aðaçtan men etti, ben ise ona âsi oldum. Bugün ben ancak kendi nefsimin, nefsimin, nefsimin, nefsimin, nefsimin derdin-deyim. Benden baþkasýna gidin, Nuh'a gidin!" der.
Onlar da Nuh'a gelir ve, "Ya Nuh! Yer yüzü halkýna gelen ilk Rasûl Peygamber sensin. Allah seni «çok þükreden kul» diye övdü. Ne idik, þimdi ne olduk, bunu görüyorsun. Rab-b'iyin katýnda bize þefaatçi olsan" derler. Nuh da:
"Rabbim bugün daha Önce örneði hiç görülmeyen, bundan sonra da görülmeyecek derecede kýzgýn. Benim kendi kavmime davetim vardý. Ama bugün sadece kendi nefsim nefsim, nefsim, nefsim... Benden baþkasýna, Ýbrahim'e gidin!" der.
ibrahim'e gelip: "Ya Ýbrahim! Sen dünyadakilerin arasýnda Allah'ýn Nebî'si ve Halil'isin. Nerede idi, baþýmýza neler geldi, görüyorsun. Rabb'ine gidip bize þefaatçi olsan" derler. Ýbrahim (a.s.) da3 "Rabb'im þimdiye kadar görülmemiþ ve görülmeyecek þekilde öfkeli." deyip kendinin dünyada söylediði yalaný anlatarak, "nefsim, nefsim, nefsim, nefsimsiz baþkasýna gidin, Musa'ya gidin" der.
Onlar da Mûsâ (a.s.)'a gelirler. Mûsâ (a.s.) da ayný sözleri tekrarlar ve: "Ben öldürmekle emredilmediðim birisini öldürdüm. Þimdi nefsimle meþgulüm." diye onlarý îsâ (a.s.)'a gönderir.
Onlar da gelip: "Ya îsâ! Sen Allah'ýn Rasülü, Meryem'e ilka buyurduðu kelimesi ve kendinden bir ruhusun. Ýnsanlara beþikte konuþtun. Rabb'ine karþý bize þefaat etsen ne haldeydik nelere düþer olduk, görüyorsun." derler. O da:
"Rabb'im bugün emsali ne önce görülmüþ ne görülecek biçimde öfkeli. Siz Muhammed (s.a.v)'e gidin!" der.
Onlar da Muhammed (s.a.v)'e gelirler ve: "Ya Muhammed! Sen Allah'ýn Rasûlü, peygamberlerin son mührüsün. Allah senin geçen ve gelecek olan günahlarýný affetti. Rabb'ine gidip bize þefaat istesen. Ne idik, þimdi baþýmýza neler geldiðine bir bak." derler.»
Rasûlüllah (s.a.v) devamla þöyle buyurdu:
«Bunun Üzerine ben kalkýp Arþ'in altýna geleceðim ve Rabb'ime secde edeceðim. Allah (c.c.) sonra benim için perdeleri aralayýp, kendine yapacaðým hamd ve senalarýndan bana öyle güzel þeyler ilham edecek ki, benden önce kimseye böyle bir fethi müyesser kýlmamýþtý. Bana "Ya Muhammed! Baþýný kaldýr ve iste, verileceksin, þefaat et. Þefaat etmeye yetkili kýlýnacaksýn." denecek. Ben de "Ya Rabbi! Ümmetim, Ümmetim, ya Rabbi, ümmetim, ümmetim, ya Rabbi ümmetim, Ümmetim ya Rab" diyeceðim. Rabbim de: "Ya Muhammed! Ümmetinden hesabý olmayanlarý Cennet'in sað kapýsýndan içeri kat, onlardan baþkasý insanlarla diðer kapýyý kullanmada müþterektir." buyuracak.
-Muhammed'in nefsi elinde olan Zat'a yemin ederim ki, Cennet kapýlarýnýn kanatlarý arasýndaki mesafe Mekke ile Yemen'deki Hecer, yahut Mekke ile Þam tarafýndaki Busra mesafesi kadardýr.[588]
Leys b. Sad; Ýbnül Hâd, Amr b. Ebî Amr isnadýyla Enes (r.a.)'tan naklediyor:
-Rasûlüllah (s.a.v)'i «Ben kýyamet günü topraðýn kendisinden ayrýlacaðý ilk insan olacaðým, ama bunda bir övünme yok. Hamd sancaðý bana verildi, övünecek bir þey yok. Kýyamet günü insanlarýn Seyyid'i benim, övünecek bir þey yok.» buyururken duydum, diyerek þefaat hadisini baþtan sona naklediyor.[589]
Bu konuda Ibni Abbas'tan da hadis vardýr.[590]
Hem bu anlamda pek çok hadis olduðu gibi, Muhamed Mustafa (s.a.v) Efendimiz'in þerefine dair Kur'an'da da bir çok ayetler vardýr.[591]
Ebil Cevza. Ýbni Abbas (r.a.)'ýn þöyle dediðini rivayet eder:
-Allah (c.c.) kendisine (s.a.v)'den daha sevimli bir þey yaratmadý. Efendimiz'in hayatý ile yemin ediþi dýþýnda kimsenin hayatý ile Allah yemin etmemiþtir. Efendimiz için:
«Ömrüne yemin olsun ki, onlar sarhoþluklarý içinde yollarýný þaþýrmýþlardýr.» (Hicr ayet 72) buyurmuþtur.[592]
Buhari'nin Sahih'indeki Katâde hadisinde Enes (r.a.) Rasûlüllah (s.a.v)'in:
«Ben uyurken, Cennette dolaþtýrýldýðýný bana gösterildi. Birden kendimi içi boþ incilerden yapýlma kubbelerin iki tarafýný kuþattýðý bir nehirde buldum. "Bu nehir nedir ya Cebrail?" deyince, "Ýþte bu. Allah'ýn sana verdiði Kevser’dir." dedi ve eliyle iþaret etti. Baktým kokusu keskin misk gibiydi.» buyurduðunu anlatýr.[593]
Zührî de Enes (r.a.)'tan Nebi (s.a.v)'in:
«Havuzumun büyüklüðü San'a ile Eyle þehri arasý kadar olup orada gökteki yýldýz sayýsýnca ibrik var.» buyurduðunu bildirir.[594]
Yezîd b. Ebî Habib, Ebul Hayr'dan Ukbe b. Âmir (r.a.)'ý þöyle derken duyduðunu nakleder:
-Rasûlüllah (s.a.v) Uhut þehitlerine sekiz yýl sonra namaz kýldýrýp sanki ölülere ve dirilere veda ediyordu. Sonra mimbere çýkýp:
«Ben Öncünüz olacaðým, ben size þahit bulunacaðým. Sizin buluþma yeriniz havuzum olacaktýr. Ben þimdi þu yerimden ona bakýyorum. Bana yeryüzü hazinelerinin anahtarý verildi. Vallahi benden sonra sizin Kafir olacaðýnýzdan korkuyor deðilim. Fakat sizin üzerinize korktuðum þey sizin dünya için yarýþa girmenizdir.»[595]
Müslim Câbir b. Semûra (r.a.) hadisinde Nebî (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu rivayet eder:
«Havuz baþýna ilk geleniniz ben olacaðým. Onun iki yakasýnýn arasý San'a ile Eyle þehirleri arasmdaki mesafe kadardýr. Oradaki ýbrýklar nerdeyse yýldýzlar sayýsýncadýr.»[596]
Muâviye b. Salih de Süleym b. Âmir yolu ile Ebû Ümame (r.a.)'tan Nebî (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu anlatýr:
«Kýyamet günü Allah ümmetimden yetmiþ bin kiþiyi hesapsýz Cennet'e katacaktýr.» Adamýn biri, "Ya Rasûlallah! Havuzuyun geniþliði ne kadardýr." deyince de þöyle buyurdu:
«Aden ile Amman arasý kadar hatta daha geniþ, Orada biri altýn diðeri gümüþ iki pýnar akar ki, onun suyu sütten daha ak, baldan daha tatlý, miskten daha güzel kokuludur. Onu bir içen bir daha sonsuza kadar susamaz. Yüzü bir daha kararmaz.»
Bu., hasen dereceli bir hadistir.[597]
Ýbni Mâce de zayýf bir ravi olan Atýyye el Avfî hadisinde Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)'tan Nebi (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu nakleder:
«Benim uzunluðu Ka'be ile Beytül Makdis arasý olan bir havuzum vardýr ki, sütten daha beyaz suyu vardýr. Onun etrafýndaki su alacak kaplarý yýldýzlar sayýsýncadýr. Þüphesiz, kýyamet günü peygamberlerin ümmet bakýmýndan en çok ümmeti olaný benim.»[598]
Ata b. es Sâib, Muharib b. Disâr aracýlýðýyla Abdullah b. Ömer (r.a.)'tan, Nebi (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu rivayet ediyor:
«Kevser, Cennet'te iki tarafý altýn ile kuþatýlmýþ, akýþ mecrasý inci ve yakut üzerinde olan, topraðý miskten daha güzel kokan, kardan daha ak bir nehirdir.»[599]
Yine ibni Abbas (r.a.)'ýri:
«Kevser: Allah (c.c.)'ün Nebi (s.a.v)'e verdiði çok hayýrdýr.» dediði sabittir.[600]
Aynýsýný Saîd b. Cübeyr de rivayet ederek:
«Cennet'teki Kevser: Ýhsan edilen çok hayýrlardan biridir.» der.[601]
Sahih bir rivayetteki hadisinde Âiþe (r.a.):
«Kevser; Cennet'te bir nehir olup Rasûlüllah'a verilmiþ tir. Onun kýyýlarý içi boþ olan incilerden süslenmiþtir.» demektedir.[602]
Hz. Âiþe (r.a.)'dan rivayet olunduðuna göre: "Kim Kevser ýrmaðýnýn sesini dinlemek isterse, parmaklarýný kulaklarýna týkasýn!" demiþtir.[603]
Sahih bir senedle Enes (r.a.)'tan nakledildiðine göre Ra sûlüllah (s.a.v):
«Kýyamet günü, peygamberler arasýnda etbaý en çok olan benim ve ben ilk þefaat eden kimse olacaðým.» buyurmuþtur."
Ebû Hüreyre (r.a.)'tan sahih olarak nakledildiðine göre Nebi (s.a.v):
«Peygamberlerden kendisine, insanlarýn aciz kalarak inanmaya mecbur olduklarý mucizelerden bir þeyler verilmeyen hiç bir peygamber yoktur. Bana verilen mucize ise Allah'ýn bana vahiy yoluyla vahyettiði Kur an'dýr. Artýk ben kýyamet günü peygamberlerin Ümmeti en fazla olaný olacaðýmý ümit ediyorum.» buyurmuþtur.[604]
Süleyman et Teymî de Seyyar vasýtasýyla Ebû Ümâme el Bahilî (r.a.)'tan, Peygamber (s.a.v)'in þöyle buyurduðunu nakleder:
«Allah (c.c.) beni diðer peygamberlere (veya ümmetimi diðer Ümmetlere) dört þeyle üstün kýldý:
1- Beni bütün insanlýða peygamber etti,
2- YeryÜzünü bana ve ümmetime hem mescit hem de temizleyici kýldý. Ümmetim nerede namaz vaktine girse artýk abdest alma (teyemmüm) yeri de namazgahý da yanýndadýr,
3- Ben öyle bir korku salmakla yardým gördüm ki, gideceðim yere benden bir ay önce ulaþýp düþmanlarýmýn kalplerine atýlýr.
4- Bana ganimet helal kýlýndý.»
Bu hadisin isnadý hasen derecelidir. Seyyar sadûk biridir. Ýmam Ahmed, Müsned'inde rivayet etmiþtir.[605]
Saîd b. Beþîr de Katâde yoluyla Enes (r.a.)'tan Nebî (s.a.v) Efendimiz'in:
«Ben þu dört þeyle insanlardan üstün kýlýndým.
1- Þecaatta
2- Cömertlikte,
3- Çok Cimav edebilmede,
4- Çok kuvvetli harp edebilmede.» buyurduðunu nakleder.[606]
[583] Bu hadis Zehebî'nin kendi isnadý ile gelmiþtir. Buharý Menakýb 61/18; Müslim Fezail 2286; Tirmizî 3022, 3613, Müsned 5/7, 137, 3/9; Beyhakî Süneni Kübra 9/5; Beyhakî Delâü 1/365, 366; Ýbni Ebî Þeybe 11/499.
[584] Buharý Cihad ve Siyre 56/122, Teyemmüm 7/1, Salat 8/56, Ta^bir 91/11, Ýrtisam 96/1, Müslim Mesacid 521, 523; Nesâî 1/209, 211; Tirmizî 1595; Daramý Siyer 29 (2/224); Müsned 1/98, 301, 2/222, 264, 268, 314, 396, 412, 455, 501, 3/304, 4/416, 5/145, 148, 162, 248, 256; Temhîd 5/219; Ebû Avâne Müsned 1/395; Buharý Tarih-i Kebîr 4/114, 5/455; Beyhakî Süneni Kübra 1/212, 2/329, 433, 6/291, 9/4; Ebû Nüaym Hýlye 8/316; Ýbni Ebî Þeybe 11/432, 433; Humeydî 945.
[585] Müslim Mesacid 523; Tirmizî 1553; Tahavî Müþkil 1/451; Müsned 2/412; Beyhakî Süneni Kübra 2/432, 9/5; Beyhakî Delâil 5/472; Ebû Avâne 1/395; Ebû Ya'la Müsned 11/6491, 6492, 6287; Beðavî Þerhüs Sünne 13/197 (h.no 3617); Ýbni Hibban (Mevârid) 2304.
[586] Müslim îman 173; Tirmizî Tefsir 3330; Nesâî 1/223, 224; Müsned 1/387, 422; Beyhakî Delâil 5/474.
[587] Müslim Fazail 2278; Ebû Davûd 4673; Tirmizî 3615; Ýsri Kâce 4308 Daramî Mukaddime 1/27; Müsned 2/540, 3/2; Beyhakî Delâil 5/476; Ýbni Ebi Þeybe 11/477, 14/96, 128; Ýbni Ebî Âsým Süne 2/370; Ebû Ya’la Müsned h.no.4308, 2786, 2899, 3064, 3989, 3997.
[588] Ýmam Ahmed Müsned hadis no.9636, 2/435, 368, 3/16, 4/407, 435; Buharý Tefsir Ýsra Suresi 65/17/5; Müslim îman 194; Tirmizî 2551; Ýbni Ebî Asým es Sünne 2/396; Evâil 27; Ebû Avâne Müsned 1/72; Beyhakî Delâil 5/477; (Ýbni Ebî Þeybe Musannef 11/444'te bunu Ebû Hüreyre'den verir.) Zehebî çok kýsa aldýðý için hadisi ehemmiyetine binaen Müsned'den tamamýný naklettim.
[589] Müslim 2278; Ebû Dâvüd 4673; Tirmizî 2551; 3148, 3692; Ýbni Mâce 4308; Müsned 1/281, 3/2; Hakim 2/465; Ýbni Ebî Þeybe 14/98135,
[590] Müsned 1/201, 295.
[591] Meselâ Kalem sûresi 4cü ayet olan «Þüphesiz sen büyük bir ahlak üzeresin.» ayetinde geçtiði gibi.
[592] Taberî Tefsir cüz 14/44; Ebû Ya'la (gayet kýsa olarak) h.no. 2754; Ebû Nüaym Delail h.no.21, 22.
[593] Buharý rikak 81/53; Müsned 3/103, 115, 152, 191, 207, 232, 263, 289.
[594] Tirmizî 2559; Müsned 3/225, 230, 4/149, 154, 5/149; Hakim 1/71: Taberanî 8/140, 3/267. Bu konudaki þehir isimleri aslî deðil uzaklýða iþareten izafi olduðu için, diðer rivayetlerde "Mýsýr ile Eyle", "San'a ile Medine", "Aden ile Amman" þekliyle naklediliyor.
[595] Buharý Menakýb 61/25, Meðazî 64/28, Rikak SÝ/7; Müslim 1795; Nesâî 4/61, 62; Müsned 4/149, 153, 154; Taberanî 3/64; Ýbni Ebî Þeybe 11/439, 441; Ýbni Ebî Asým Sünne 2/345, 627; Temhîd 2/302; Ýbni Hibban 1858; Beyhakî Delâil 6/403; Beyhakî Süneni Kübra 4/14. Rivayetlerdeki farklarý tercemeye ilave ettim.
[596] Müslim Taharat 249, Ýmara 1822, Fazail 2289, 2290, 2296, 2303; Ýbni Mâce 3944, 4305; Müsned de bu baþlýkla on altý hadis varsa da Cabir b. Semûre rivayeti iki yerdedir: 5/86, 89. Bu konuda Ebû Hüreyre, Cündüp, Ebû Beki-'e Câbir, Huzeyfe b. el Yeman, Ýbni Abbas, Sehl b. Sa'd, Es Sanabehî, Ýbni Mes'ûd (r.a.)'lardan olduðu gibi Ebû Bekir (r.a.)'tan da rivayet vardýr.
[597] Müslim Fazail 2300. 2301; Tirmizî 2061; Müsned 5/250; Taberanî 8/181
[598] Ýbni Mâce 4301; Ýbni Ebî Þeybe 11/440, 13/146; Ýbni Ebî Asým Sünne 2/335; Tarih-i Ýsfahan 1/110.
[599] Tirmizî Tefsir 3419; Ýbni Mâce Zühd 4334; Müsned 2/67, 158, 3/102; Hakim 3/171; Taberî Tefsir cüz 30/210; Beðavî Sünne 15/169.
[600] Buharý Rikak 81/53; Hakim 2/537.
[601] Buharý Tefsir 65/13/10S; Müslim Salar 400; Ýbni Ebî Þeyhe 11/50S; Taberî Tefsir 30/181
[602] Müsned 2/67. 158, 3/102.
[603] Bu rivayetin kaynaðýna ulaþamadým.
[604] Müslim Mesacid 521; Müsned 2/222, 3/304, 5/248; Tirmizî 1553.
[605] Müslim Mesacid 521; Müsned 2/222, 3/304, 5/248; Tirmizî 1553.
[606] Hatib Tarih-i Baþdad S/70.
Ýmam Zehebi, Tarihü’l-Ýslam, Cantaþ Yayýnlarý: 2/283-295
Ynt: Efendimiz in s.a.v. hususiyeleri By: Sevgi. Date: 28 Aralýk 2021, 01:21:44
Esselamü Aleyküm. Rabb'im bizleri Peygamber Efendimizin hayatýný kendine örnek alanlardan eylesin inþaAllah
Ynt: Efendimiz in s.a.v. hususiyeleri By: Bilal2009 Date: 03 Ocak 2022, 20:33:26
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaþým için razý olsun