Bidayetül Müctehid
Pages: 1
Evlenme akdinin izinleri By: sidretül münteha Date: 26 Ocak 2011, 17:32:56
B- Evlenme Akdinin Ýzinleri:



Evlenme akdi izin bakýmýndan iki çeþittir. Birincisinde birbirlerini alan erkek ile kadýnýn izni ya velinin izniyle birlikte veyahut -reþid olan kadýnýn evlenmesinde velinin iznini þart koþmayanlarýn mezhebine göre- yalnýz olarak þarttýr, ikincisinde ise yalnýz velilerin izni þarttýr. Bu her iki çeþid ev­lenme akdi ile ilgili birtakým mes'eleler bulunmaktadýr ki, bu mes'elelerin bir kýsmýnda ittifak, bir kýsmýnda ihtilâf etmiþlerdir. Biz bu mes'elelerde asýl ve ana kaideler mesabesinde olanlarýndan bahsedeceðiz.

Hür, balið ve âkil olan erkeklerin evlenme akidlerinin sýhhati için izin vermelerinin þart olduðunda bütün ulema müttefiktirler.

Fakat kölenin efendisi, kölesinden izin almaksýzýn onu evlendirebilir mi, evlendiremez mi diye ihtilâf etmiþlerdir, imam Ebû Hanife «Evlendire­bilir», imam Þafii «Evlendiremez» demiþlerdir.

Bu ihtilâfýn sebebi, kölenin evlenmesi efendisinin haklarýndan bi­ri midir, deðil midir  diye ihtilâf etmeleridir.

Bunun gibi, hacir altýnda bulunan bir kimsenin vasisi de, ondan izin al­maksýzýn onu evlendirebilir mi, evlendiremez mi diye ihtilâf etmiþlerdir. Ancak bu ihtilâf Mâlikî mezhebinin ulemasý arasýndadýr.

Bu ihtilâfýn sebebi, evlenmek, kiþi için bir maslahat mýdýr, yoksa þehvetinin tatmini için bir yol mudur diye ihtilâf etmeleridir. Evlenmenin vacib olduðunu söyleyenlerin kavline göre bunda tereddüt etmemek gere­kir.

Evlenmede izinleri þart olan kadýnlara gelince: Dul ve balið olan kadýn­larýn evlenmelerinde izinlerinin þart olduðunda -Hasan Basrî'den rivayet olunan bir görüþ dýþýnda- bütün ulema müttefiktirler. Çünkü Peygamber (s.a.s) Efendimiz,

Dul, evlenmesini yürütür» [15] buyurmuþ­tur. Fakat balið olan kýz ile balið olmayan dulda -eðer ondan bir kötülük zu­hur etmemiþse- ihtilâf vardýr, imam Mâlik, Ýmam Þafii ve îbn Ebî Leylâ,

«Balið olan kýzýn babasý, ondan izin almadan onu evlendirebilir» demiþler­dir.

imam Ebû Hanife, Süfyan Sevrî, Evzâî, Ebû Sevr ve bir cemaat ise, «Kýzýn izni þarttýr» demiþlerdir. îmam Mâlik, kendisinden gelen iki rivayet­ten birine göre babasý evinde fazla kalmýþ olan kýzýn izninin þart olduðunda bunlann görüþüne katýlmýþtýr.

Bu ihtilâfýn sebebi, DELÎLÜ'L-HiTAB'ýn umum ile çeliþmesidir. Zira Efendimiz'in,

«Yetim kýz, izni olmaksýzýn evlendirilemez» [16] hadisi ile Ebû Davud'un rivayeti olan,

«Yetim olan kýza, evlendirilirken danýþýlýr» [17] hadisinden, babalý olan kýza danýþmanýn þart olmadýðý anlaþýlýr.

îbn Abbas'tan rivayet olunan, «Kýza Danýþýlýr» meþhur hadisindeki umum ise her kýza danýþmanýn þart olduðunu göstermektedir. Umum ise, Delîlü'l-Hitab'tan daha kuvvetlidir. Kaldý ki Müslim'in îbn Abbas (r.a.)'tan getirdiði rivayette ise «Kýzýn babasý, kýzýndan izin almak zorundadýr» [18]zi­yadesi vardýr. Bu ziyade ise ihtilâf edildiði mes'eiede Nass'týr.

Balið olmayan dul kadýna gelince, Ýmam Mâlik ile imam Ebû Hanife, «babasý ondan izin almadan onu evîendirebilir» demiþlerse de, imam Þafii, «Evlendiremez» demiþtir. Mâlikî mezhebinin sonraki ulemasý, «Mâlikî mezhebinde bununla ilgili olarak üç görüþ bulunmaktadýr:

1- Eðer boþan­dýktan sonra balið olmamýþsa, babasý onu, izni olmaksýzýn evlendirir ki, bu Eþheb'in görüþüdür.

2- Balið olmuþsa bile babasý onu evlendirir. Bu da Sah-nun'un görüþüdür.

3- Balið olmamýþsa bile babasý onu evlendiremez. Bu da Ebû Temmam'ýn görüþüdür» demiþlerdir.

Bu ihtilâfýn sebebi de, yine Delîlül-Hitab'ýn umum ile çeliþmesi­dir. Zira Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in,

«Yetim olan kadýn, evlendirilirken ona danýþýlýr ve muvafakati alýnma­dan evlendirilemez» hadisinden, babasý sað olan kadýn -eðer kýz ise- kendisi­ne danýþýlmadan evlendirilebileceði anlaþýlmaktadýr. Zira dul olan kadýnýn izni þart olduðunda cumhur müttefiktir.

«Dul kadýn, kendini evlendirmekte veli­sinden çok, kendisi yetkilidir» hadisi ise, balið olan ve olmayan dul kadýnýn ikisine de þâmildir. Bunun'gibi Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in,

«Dul, kendisine danýþýlmadan ve izni alýnmadan evlendirilemez» hadi­si de âmm olduðu için îmam Þafii'nin görüþünü desteklemektedir.

Ulemanýn bu iki mes'elede ihtilâf etmelerinin bir baþka sebebi daha vardýr. O da, üzerinde ittifak edilen iki mes'eleye kýyas etmeleridir. Zira ule­ma, babanýn balið olmayan bakire kýzýný, kazýn izni olmaksýzýn evlendirebildiðinde ve balið olan dul kýzýný da, izni olmaksýzýn evlendiremediðinde -yu­karýda geçtiði üzere þâzz olan iki görüþ dýþýnda- müttefiktirler. Ancak bu itti­fakýn sebebinde ihtilâf etmiþlerdir. «Sebeb kýzýn bekâretidir» diyenler, «Ba­ba, balið ve bakire olan kýzýný, kendisine danýþmadan evlendirebilir. Fakat balið w dul olan kýzýný kendisine danýþmadan evlendiremez» demiþlerdir. «Sebeb; kýzýn küçüklüðüdür» diyenler, «Baba, küçük ve dul olan kýzým, ona danýþmadan evlendirebilir. Fakat büyük ve bakire olan kýzýný ona danýþmadan evlendiremez», «her ikisi de sebebtir» diyenler ise, «Kýz Ýster küçük ve dul olsun, ister büyük ve kýz olsun, babasý ondan muvafakat almadan onu evlendirebilir» demiþlerdir. Birinci ta'lil (gerekçe) îmam Þafii'nin, ikinci ta'lil Ýmam Ebû Hanife'nin, üçüncü ta'Hl de îmam Mâlik'indir. Ýmam Ebû Hani-_ fe'nin ta'lili usûle daha uygundur.

Ulema, kadýndan muvafakat alýnmasýný gerektiren dulluðun mahiyetin­de de ihtilâf etmiþlerdir, îmam Mâlik ile Ýmam Ebû Hanife, «Bu dulluk ya sýhhatli bir nikâh, ya nikâhýn benzeri veyahut mülkiyet neticesinde hasýl olan dulluktur. Zinadan veyahut cebri tecavüzden ileri gelen dulluk, muteber de­ðildir», Ýmam Þafii ise «Dulluðun bütün çeþitleri muteberdir» demiþler­dir.

Bu ihtilâfýn sebebi, Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in, «Dut kadýn, evlenmesinde velisinden daha yetkilidir» hadisindeki dulluktan murad þer'i olan vasýf mýdýr, yoksa lügavî dulluk mudur diye ihtilâf etmeleridir.

Ulema, babanýn izinsiz olarak küçük olan oðlu ile küçük ve bakire olan kýzýný evlendirebÝldiðinde de -Ýbn Þebreme'den gelen bir rivayet dýþmda-müttefiktirler. Çünkü sabittir ki Hz. Aiþe, altý veyahut yedi yaþýnda iken ba­basý Hz. Ebû Bekir (r.a) onu Peygamber (s.a.s) Efendimiz'e vermiþ ve dokuz yaþýnda iken de Peygamber (s.a.s) Efendimiz onunla zifafa girmiþtir. Fakat babadan baþka diðer veliler de küçük oðlan ve kýzlarý evlendirebilirler mi, evlendiremezler mi diye ihtilâf etmiþlerdir. îmam Þafii, «Küçük kýzý babasý ile babasýnýn babasýndan baþka kimse evlendiremez», Ýmam Mâlik, «baba­sýndan baþka, babasýnýn -þahýs tayin etmek þartýyla- yetki verdiði herhangi bir kimse de evlendirebilir. Eðer kýzýn kayba uðramasýndan veyahut ahl­aken bozulmasýndan korkulmazsa bu iki þahýstan baþka hiçbir kimse küçük kýzý evlendiremez», îmam Ebû Hanife de, «Kýzýn üzerinde velayet hakkýna sahip olan bütün veliler onu evlendirebilir. Ancak þu var ki, kýz balið olduðu zaman eðer kocasýný beðenmezse nikâhýný bozabilir» demiþlerdir.

Bu ihtilâfýn sebebi, umumun kýyas ile çeliþmesidir. Çünkü Pey­gamber (s.a.s) Efendimiz'in «Kýza danýþýlýr» hadisi, âmm olup babasýz olan bütün kýzlara þâmildir. «Babasýz olan kýzlara» dedik. Çünkü babasý bulunan kýzlar -yukarýda söylediðimiz üzere- icma' ile bu hükümden müstesnadýrlar. Babadan baþka diðer velilerin de baba gibi, velayetleri altýnda bulunan kim­selere yarar ve maslahat düþündükleri, onlarýn da babanýn sahip olduðu bu yetkiye sahip olmalarýný gerektirmektedir. Bunun için ulemadan kimisi, ba­banýn bu yetkisini diðer velilere de vermiþtir. Kimisi de, yalnýz babanýn ba­basýna vermiþtir. Çünkü babanýn babasý da öz baba hükmündedir. Bunu di­yen Ýmam Þafii'dir. Bu yetkiyi öz babadan,baþka kimseye tanýmayanlar ise, «Babada bulunan vasýf hiç kimsede bulunmamaktadýr» demiþlerdir. Bu va­sýf da ya þeriat tarafýndan kendisine verilmiþ ya da onda tabîi bir þeydir. Zira hiç kimse baba kadar evladýna karþý þefkat ve acýma duygusuna sahip deðil­dir. Bu da îmam Mâlik'in görüþüdür ve -eðer bir zaruret olmazsa, Allah bilir-en doðru görüþ de budur. Hanefîler, yetim kýzlarý evlendirmenin cevazýna, "Eðer yetim kýzlar hakkýnda adaleti yerine getiremeyeceðinizden kor-karsanýz, sîzin için helâl olan kadýnlardan nikâh edin" [19] âyet-i kerimesi ile istidlal etmiþlerdir. Þöyle derler: «Zira bu âyet-i kerimeden «Eðer adalet­sizlikten korkulmazsa, yetim kýzlarla evlenmenin caiz olduðu anlaþýlmakta­dýr. Yetim de, henüz balið olmayan babasýz çocuk demektir». Karþý taraf da, «Yetim, bazan balið olanlara da denir. Nitekim Peygamber (s.a.s) Efendi­miz'in,

«Yetim kýza (evlendirildiði zaman) danýþýlýr...» hadisinde geçen yetim, babasýz olan balið kýz demektir. Zira henüz balið olmayan kýzýn izni, ulema­nýn ittifaký ile muteber deðildir. Þu halde bu kelimeden murad, balið olan kýzdýr. Hanefîler de «Hadiste sadece balið olan babasýz kýzlarýn hükmü be­yan edilmiþ, balið olmayanlarýn hükmü ise meskût geçmiþtir. Binâenaleyh balið olmayan babasýz kýzlarýn evlendirilemeyecekleri, hadisten anlaþýl­maz» diyebilirler.

Yetim olan erkek çocuðun evlendirilmesi mes'elesine gelince, Ýmam Mâlik «Vasisi onu evlendirebilir», Ýmam Ebû Hanife «Bütün velileri onu evlendirebilirler» demiþlerdir. Ancak Ýmam Ebû Hanife, «Çocuk balið oldu­ðu zaman nikâhýný bozabilir» demiþ, Ýmam Mâlik bunu dememiþtir. Ýmam Þafii ise, «Erkek çocuðu babasýndan baþka kimse evlendiremez» demiþtir.

Bu ihtilâfýn se-bebi, diðer velileri de babaya kýyas etmekte ihtilâf etmeleridir. «Babanýn sahip olduðu þefkat ve acýma duygusu, diðer velilerde yoktur» diyenler, bu yetkiyi babadan baþka kimseye vermemiþlerdir. «Bu duygu diðer velilerde de bulunabilir» diyenler ise ayný yetkiyi diðerlerine de vermiþlerdir. Erkek ve kýz çocuklarý arasýnda ayýrým yapanlar da, «Çünkü erkek çocuk balið olduðu zaman boþama yetkisine sahiptir. Kýz sahip deðil­dir» demiþlerdir. Bunun içindir ki Ýmam Ebû Hanife, hem erkeðe, hem kýza balið olunca muhayyerlik tanýmýþtýr. [20]


[15] Ahmed, 4/192; îbn Mâce, Nikâh, 9/11, no: 1872.

[16] Dârakutnî, 3/299, no: 35, 36,37,40; Hâkim, 2/167.

[17] Ebû Dâvûd, Nikâh, 6/24, no: 2094.

[18] Müslim, Nikâh, 16/9, no: 1421.

 

[19] Nisa, 4/3.

[20] Ýbn Rüþd Kadý Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüþd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayýnlarý: 2/418-422.


Ynt: Evlenme akdinin izinleri By: Beria Date: 26 Ocak 2011, 19:52:11
«Yetim kýz, izni olmaksýzýn evlendirilemez» [16] hadisi ile Ebû Davud'un rivayeti olan,

«Yetim olan kýza, evlendirilirken danýþýlýr» [17] hadisinden, babalý olan kýza danýþmanýn þart olmadýðý anlaþýlýr.

«Yetim kýza (evlendirildiði zaman) danýþýlýr...» hadisinde geçen yetim, babasýz olan balið kýz demektir. Zira henüz balið olmayan kýzýn izni, ulema­nýn ittifaký ile muteber deðildir. Þu halde bu kelimeden murad, balið olan kýzdýr. Hanefîler de «Hadiste sadece balið olan babasýz kýzlarýn hükmü be­yan edilmiþ, balið olmayanlarýn hükmü ise meskût geçmiþtir. Binâenaleyh balið olmayan babasýz kýzlarýn evlendirilemeyecekleri, hadisten anlaþýl­maz» diyebilirler.

Bu açýklama hakkýnda þunlarý söylemek istiyorum haddim olmayarak;

Fýkýh usulünde Mefhumu'l- Muhalefet diye bir kaide vardýr. Anlamý þudur; Lafzýn mantukunun hükmüne zýt bir hükmün meskutun anhý için sabit olmasýdýr. Yani lafzýn söylenmediði alanda, söylendiði alandaki hükmüne zýt bir hükme dalalet etmesidir.

Malikî, Þafiî ve Hanbelî hukuk ekollerine mensup islam hukukçularýnýn büyük çoðunluðu, genelde Mefhumu'l- Muhalefet'i delil olarak almýþlardýr. Ancak Henifîler ve Ýbn Hazm, prensip olarak Mefhumu'l- Muhalefet'i delil almayý ve onunla amel etmeyi kabul etmezler.

Ýþte bu nedenden ötürü Ýmam Ebu Hanife «Yetim olan kýza, evlendirilirken danýþýlýr» hadis-i þerifinden mana çýkarýlýrken lafýzda belirtilen hükmünün zýddýnýn meskut olan durum için geçerli olamayacaðýný belirtir. Yani yetim kýza danýþýlýr ibaresinden yetim olmayan kýza danýþmaya gerek olmadýðý anlayýþýnýn çýkmayacaðýný söyler...

Örneðin Bir hadis-i þerifte "Saime koyunda zekat vardýr." (Âmidî, Ýhkam) buyrulmaktadýr. Saime; yýlýn yarýdan çoðunu kýrda otlanarak geçiren hayvan demektir.

Ýmam Þafi, Malik ve Ahmed b. Hanbel ve bir grup islam hukukçusu Mefhumu'l- Muhalefet'i delil alýrlar ve saime olmayan hayvanlarda zekatýn gerekmediðini ifade ederler.

Hanefiler, Gazali, Amidi, Cüveyni, Razi gibi islam hukukçularý ise Mefhumu'l- Muhalefet'i delil almayýp saime olmayan hayvanlarda da zekat vardýr derler...

Verdiðiniz bu derin bilgiler için çok teþekkür ederim... Allah razý olsun... Bir bayan olarak Hanefi olduðuma gerçekten þükrediyorum... Selam ve dua ile...




Ynt: Evlenme akdinin izinleri By: sidretül münteha Date: 26 Ocak 2011, 21:19:28
saðolun açýklamanýz için biz teþekkür ederiz demek ki güzel incelikler barýndýran Hanefi Mezhebinden olmak hemde birer Müslüman, Ümmet-i Muhammed olduðumuza ayrýca  þükretmemiz gerek, bu konuda bunun vesilesi olsun. Selam ve dua ile...   
Ynt: Evlenme akdinin izinleri By: ceren Date: 27 Aralýk 2019, 20:23:53
Esselamu aleyküm.rabbim bizleri Ýslam'a uygun helal dairede evlilik yapacak kullardan eylesin inþallah...
Ynt: Evlenme akdinin izinleri By: Sevgi. Date: 28 Aralýk 2019, 02:56:13
Aleyküm selâm. Bu faydalý bilgiler için Allah sizlerden razý olsun kardeþim
Rabbim bizleri herzaman rýzasýna uygun þekilde yaþýyan kullarýndan eylesin inþaAllah
Ynt: Evlenme akdinin izinleri By: Bilal2009 Date: 29 Aralýk 2019, 11:45:16
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaþým için razý olsun Rabbim bizleri ilim öðrenen kullarýndan eylesin

radyobeyan