Sun Myung Moon Ve Birlik Hareketi By: ayten Date: 29 Ekim 2010, 02:51:53
7- Sun Myung Moon Ve Birlik Hareketi
Koreli Sun Myung Moon tarafýndan 1954 de kurulan “Kutsal Ruh” Derneði ile hareket baþlamýþtýr. Hareketin gayesi Hýristiyanlarý ve tüm dünya dinlerini “Beklenen Mesih” cemaatý olarak kendi ilkeleri esasýnda birleþtirmektir. Bu “Birleþtirme” hem dünyevî ve hem dinidir. Sistemin temel esaslarý “Ýlâhî Prensipler” isimli kutsal kitaplarýnda açýklanmýþtýr. Moon, dinlerin “Mesih” olarak beklediði manevi liderdir. Dünya kardeþliðini kurmak için görevlendirilmiþtir. Ýsa'nýn yarým býraktýðý görevi tamamlayacaktýr. [242]
Hareketin kurucusu Sun Myung Moon 1920 de Kuzey Kore'de Sangari'de doðdu. Moon 10 yaþlarýnda iken ailesi Taoizm'i býrakarak'Hýristiy anlýðý kabul etmiþti. Öðretide de bu iki dinin temel prensiplerinin etkileri göze çarpar. Mühendislik tahsili yaptý. 16 yaþlarýnda yaþadýðý Ýsa Mesih vizyonunu ve bu görevin kendisine geçtiðini hissetmesi üzerine meditasyonuna devam etti, aldýðý vahiy ve ilhamlar ýþýðýnda 25 yaþlarýnda “Unification Prensipleri” adý altýnda sunulan öðretinin temellerini hazýrladý.[243] 1951 de görevini tebliðe baþladý. Yeni dünyanýn hakimi olacak mesih'e vaad edilen yakýnda gerçekleþecekti. Resmi hareket 1954 de baþladý.
Ýnsanlar arasýndaki ayrýlýk, ýrkçýlýk duygularýný ortadan kaldýrabilmek için Moon, “Melez” evlilikleri teþvik eder. Çeþitli alanlarda Uluslar arasý teþkilatlar kurar. O cemaatýn “Babasý” sayýlýr. Kendisinin ilk üç evliliði baþarýlý olmamýþtýr. Fakat 4. Eþi ile birlikte o “Gerçek Ebeveyn”dir. Kýydýðý nikâhla kurulan aileler de “Gerçek aile”dir. Doðacak çocuklar, günahsýz çocuklardýr. O insanlýðý þeytanýn hakimiyetinden kurtaracak yolu bulmuþtur ve onu teblið etmektedir. Havva'nýn þeytanla yaptýðý “Zina” ile baþlayan günah “Kabil” ile devam etmiþtir. Ýnsan soyunun gerçek atasý “Þeytan” olmuþtur. Þimdi Moon'un kurduðu “Gerçek aile” ve onun takdis ettikleri yeni aileler ile þeytan hakimiyeti ve günah sona erecektir.
Moon'a göre, Eski ve Yeni Ahid devirlerinin geçerlik süresi dolmuþ, II. Mesih devri baþlamýþtýr. Ýnsanlar doðru inanç ve ahlâki davranýþlarla olgunluða ulaþacaklardýr.
“Beden bir kez iþlevini tamamlayýp, öldüðünde, görünmez olan, ancak belli bir olgunluða eriþmiþ ruh, fizik ötesi bir boyutta varlýðým sürdürmeye devam eder,” Fiziki bünyenin gayesi ruhun geliþimine yardýmcý olmaktýr. [244] "Beden iþlevini tamamlayarak öldüðünde, bir daha asla bir madde bütünü oluþturmamak üzere, yapýsýný oluþturan temel elemanlara ayrýlacaðý yer olan topraða döner. Beden öldüðü anda, ruh ondan ayrýlarak, beden sýnýrlamasý olmaksýzýn, ruh dünyasýndaki sonsuza dek sürecek varlýðýna baþlar. Bu boyuta geçmiþ ruhun, hem ruh dünyasýndaki diðer ruh varlýklarla, hem de halen fizik dünyada fizik bedenleri içinde bulunan insanlarýn ruh benlikleri ile iletiþim kurabilme yeteneði vardýr. [245] “Yaratýlýþ amacý olan bu mükemmelliðe, yeryüzü yaþamlarý süresince ulaþamayan insanlar, ruh dünyasýnda bir beden ayrýcalýðý bulunmadýðýndan, çabalarýný halen yeryüzünde fizik bedenleri içinde yaþayan insanlarla iþbirliði yaparak sürdürmek durumundadýrlar. Ne var ki ruhun, bu yeni boyutta, seviyesini direkt olarak yükseltmesine yardýmcý olacak canlýlýk elemanlarýný saðlayan beden avantajýndan yoksun olmasý, onun seviyesini yükseltebilmek için, yeryüzüne kýyasla çok daha fazla çaba harcamasýný zorunlu kýlar dürüst insanlara yardým ederek, çokzaman alan dolaylý yollarla istifade edebilir.” [246] "Bedenin Ölümü sonrasýnda, pek çok kiþinin yanlýþ yorumladýðý gibi, ne bedenini terk eden ruhun sihirli bir deðiþimle artýk hiç bir sorumluluk taþýmadan cennette yaþayacaðý, ne de, ruhunun düþük olmasý nedeni Ýle cehennemde sonsuza dek kalma laneti ile yüzyüze kalacaðý iddiasý doðru deðildir. Kendine merkezli hayatlar yaþayarak, baþkalarý üzerinde kuran düþük seviyeli ruhlar, oluþum aþamasýnýn altýndaki ruhsattýk alaný olarak adlandýrýlan ceben nemde yaþarlar. Cehennem alanýnýn yakýnlarýnda, cennet diye adlandýrýlan yerde ise, Tanrý'ya inancý olan, ya da doðru deðerlere baðlý kalarak bilinçli yaþamlar süren ve baðlý bulunduklarý grup ve kültürlere göre gruplandýrýlan ruhlar yer alýr. [247] “Tanrý 'nýn ideal dünyasýnda cehennem diye bir yer yoktur ve kiþi, bir kez, O'nunla (Tanrýyla) mutlak birliðe ulaþtýðýnda, o'nun sonsuz ve tükenmez sevgi egemenliðinde yaþamanýn zevkine varýr.” [248]
Yani olgunluða ulaþan ruhlar ölümden sonra Tanrý katýna yükselir. Yanlýþ inanç ve davranýþlarla olgunluða ulaþamayan kiþilerin ruhlarý ise dünyada hayalet olarak, bedensiz ruh olarak dolaþmaya, ýzdýrap çekmeye devam eder. Fiziksel hayatlarýnda kurtuluþa ulaþamayan ruhlar, ölümlerinden sonra fiziksel varlýklara olumlu yardýmlarda bulunarak, salih amellerini, sevaplarýný artýrabilirler, kemalâtlarmý yükselterek, Tanrý'ya kavuþabilirler. Tanrý'ya kavuþmanýn sembolik ifadesi cennet, Tanrý Man uzak kalýp yükselme sýkýntýsý çekmenin sembolik ifadesi cehennemdir. Müþahhas bir cennet ve cehennemin varlýðý kabul edilmez. Ýslam'da görüldüðü gibi kýyamet, hesap günü ve haþir inancý da yoktur. [249]
Hz. Ýsa mesihlik görevinde baþarýlý olamamýþtýr, Hz. Muhammed ise, “Gerçek ebeveynlerin geliþine hazýrlýk yapmakla yükümlü bir peygamber olarak insanlýða yollanmýþtýr. [250]
II. Mesih tarafýndan Tanrý'nýn yeryüzündeki hakimiyetinin tesis edilmesiyle, “Altýn Devir” baþlamýþtýr. Uluslararasý çeþitli varýþ örgütleriyle çalýþmalar sürdürülmektedir. Tanrý tarafýndan seçilmiþ kiþi, vazifesini bitirince, Tanrý onu insanlýða duyuracak ve insanlýk onu izleyecektir.
Tanrý'nýn varlýðý ve mahiyeti ÇÝn Tao inancýndaki gibi “Yin ve Yang” denen diþi ve erkek prensiplerle anlatýlýr. Buna göre, Tanrý'nýn varlýðý Yin ve Yang tâbir edilen diþi ve erkek prensiplerin ahenkli birliðinden meydana gelir. Yani Tanrý iki cevherden oluþan mürekkep bir varlýktýr. Ancak bu özellikler arasýnda bir bölünme söz konusu deðildir. Mükemmel bir uyum içindedir. [251] Kâinat ve içindeki varlýklar da Eski Yunan ve Ýslâm felsefelerin de anlatýldýðý üzere O'nun varlýðýndan sudur etmiþlerdir; taþýdýklarý negatif ve pozitif özellikler Tanrý'nýn iç yapýsýný yansýtýrlar.
“Ýnsanlarýn ruhsal tabiatlarý, Tanrý 'nýn içsel özelliklerinin, bedenleri ise yine Tanrýsal dýþsal özelliklerin mükemmel birer yansýmasýdýr... atomlardan insana deðin tüm yaratýlýþ, Tarýn'nýn gerçek tabiatýna benzemek ve bu benzerliði bütünlemek için gereken çabalarý, yani varoluþ amaçlarýný yerine getirmek üzere yaratýlmýþ bulunmaktadýr” [252] “Her erkek, Tanrý'nýn maskulin özellikleri, her kadýn eminin özellikleri yansýtýp, mükemmel bir þekilde Tanrý 'yi ifade etmek durumundadýr”. [253]
Hareket çeþitli alanlardaki teþkilâtlanma ve ticarî þirketlerle maddî ve manevî etkisini kuvvetlendirmeðe çalýþmaktadýr. Kore, Japonya ve A.B.D. baþta olmak üzere, dünyanýn çeþitli ülkelerinde misyon merkezleri kurmuþ, kendini tanýtma ve taraftar kazanma çalýþmalarýný sürdürmektedir. Ýstanbul'da da bir misyon merkezleri vardýr.