Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Hasta ziyareti By: rabia Date: 03 Haziran 2010, 01:39:19
Hasta Ziyareti

Hadis-i Kudsî: - Ey ademoðlu, kullarýmdan hasta olanlara güzel muamelede bulun ki, ben de gönüllerine senin sevgini yerleþtireyim.

Gene buyururlar ki: Kim ki bir hastayý ziyaret ederse, sanki Allah yolunda yedi yüz güne denk bir günde oruç tutmuþ olur. Kim ki bir cenazeye katýlýr ise, sanki Allah yolunda, yedi yüz güne denk bir günde oruç tutmuþ olur.

Anlatýlýr ki, bir gün birisi gelib, Ümmü Derdâ'ya kalbinin katýlý­ðýndan bahsetti. Ümmü Derdâ dedi ki:

- Kalb hastalýðý (yani kalbin kasaveti) en büyük hastalýktýr. Sen hastalarý ziyaret et, cenaze teþyiine katýl, kabirleri ziyaret et.

Gelen þahýs aynýný yapdý. Kabirleri ve hastalarý ziyaret etdi. Cenaze teþyiinde bulundu. Gerçekden bir müddet sonra kalbinin katýlýðýndan kurtuldu. Tekrar Ümmü Derdâ radýyallahu anhâ'ya þöyle dedi:

- Allah sana hayýrlar versin!... (Gafletten Kurtuluþ, Tenbihü'l-Gafilin)

Yunus Emre Hazretleri hasta ziyaretinin ehemmiyetine bina­en aþaðýdaki þiirleri söylemiþdir:

Bir hastaya vardýn ise

Bir içim su verdin ise

Yarýn anda karþý gele

Hak þarabýn içmiþ gibi.

Bir hastayý ziyaret eden bir mü'min, þu duayý yedi defa okursa,

Allahü Teâlâ o hastaya þifa gönderir. Ölüm hastasý hariç. Dua su­dur:

"Es'elullahe'l-Azim Rabbe'l-Arþi'l-Azim en yeþfîke." "Arþ'ýn Rabbý olan Allah 'tan sana þifalar vermesini niyaz ederim." (Ebû Dâvûd ve Tirmizi)

Ýmam Müslim'den þöyle bir rivayet vardýr:

- Müslüman müslüman üzerinde beþ hakký vardýr, denilmiþ ve hastalandýðý zaman ziyaretine gitmek bu cümleden zikredilmiþ­tir.

Ýki nimet vardýr ki, kul onun kadr u kýymetini bilmez. Onlar da, sýhhat ve feraðdýr.

Ferað, faideli iþlerde bulunmak için müsaid vakit demekdir.

Çok kimseler vardýr ki, sýhhatli olmalarýna raðmen, feraðdan mahrumdurlar. Sebebi ise kendilerini dünyanýn bir kýsým, faideli  veya faidesiz iþlerine kaptýrmalarýdýr.

Böyle insanlarýn hayatlarý düzensizdir. Çalýþýrlar, didinirler, yorulurlar, buna raðmen hayatýn, âhýretin gayesini, sebebini kavrayamazlar, anlayamazlar. Bazan bu hallerinden kendileri de þikâyetçi olurlar. Buna raðmen bir türlü kendilerini çekib, selâmet sahiline atamazlar.

Halbuki sýhhatli kimse, bu halinin kýymetini bilib deðerlendir­mesi gerekmez mi? Hayatýný nizama koymasýný bilen, onu güzel iþlerde kullanmasýný da bilir. Bütün gayretini Allah'ýn emirlerini yeri­ne getirmeðe hasreder. Çünkü vakitlerinin kýymetini idrak etmiþdir. Dünyayý da ihmal etmez, lâkin aðýrlýðý ukbaya hasreder.

Bütün gayesi temiz, günahlara bulaþmayan bir kirmse olmak, her hususda gerek kendisine ve islâmiyete, gerek cemiyete fayda­ný ofmakdýr.

Gönlü daima Rabbýsýyla olur, namazýný vaktinde âdabý üzere kýlar, zekâtýný verir, orucunu tutar, hacca gider, Allah'ýn rýzasýný celbeden birçok nafile ibadetlerde bulunur. Bilhassa hastalan ziyaret etmek, gönüllerini almak, ihtiyaçlarý varsa temin ederek onlarý rahat ve huzura kavuþturmak Allahü Azze ve Celle hazretlerinin pek hoþlandýðý, rýzasýný kazanmaða en büyük vesiledir.

Farzdan sonra en büyük ibadetin "mü'min kardeþlerimizin gönüllerine sürür vermek" olduðunu bilebilirsek, sýksýk hastalan ziyaret eder, yetimlere yoksullara, fakirlere yardýmda bulunur, mutlu kimselerden oluruz. Ýnþaallah.

Bu mühim hususlarý ihmal edenlerin vay haline.

Hastayý Ziyaret Âdabý


Selmân-ý Fârisî radýyallahu anh hastalanmýþdý. Resulü Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem onu ziyaret ettiler ve buyurdular ki:

– Þu hasta yataðýnda senin için üç nimet vardýr. Bunlardan biri Rabbýnýn seni hatýrlamasýdýr. Allahü Teâlâ ve Tekaddes hazretleri hasta kullarýný anar. Ýkinci nimet, bu hastalýðýn senin geçmiþ gü­ nahlarýna keffâret olmasýdýr. Hastalanan bir mü'minin hastalýðý onun geçmiþ günahlarý için bir keffaret olur. Üçüncüsü ise hastanýn duasýnýn makbul oluþudur. Þimdi sen hastasýn. Bu sebepden duan makbuldür. Binaenaleyh gücün yettiðince dua et.

Alýntý


radyobeyan