Soz konusu Allah ise gerisi teferruattir By: sumeyye Date: 26 Mayýs 2010, 11:18:54
SÖZ KONUSU ALLAH ÝSE GERÝSÝ TEFERUATTIR !
Ýnsanoðlunun dünya hayatýndan bir tek amacý olmalýdýr O da “rýza-i Ýlahi”yi kazanmak Biraz açacak olursak; örneðin Atilla Fikri kardeþimizin hayatý boyunca tek bir amacý olmalý “Allah’ýn rýzasýný kazanmak” Atilla kardeþimizin amacýna ulaþmasý için araçlara ihtiyacý vardýr
Kiþiyi “rýza-i ilahi”ye götüren araçlar nelerdir?
Peygamber, Kur’an, namaz, oruç, zekât, hac, medrese, emri bi'l-maruf, nehyi ani'l-munker, hoca, þeyh, tarikat, cemaat, nafile ibadetler olmak üzere araçlarý çoðaltmamýz mümkündür
Bunlarýn hiçbiri amaç deðildir
Amaç sadece Allah rýzasýdýr Onun haricindeki her þey araç olmalýdýr
Dünya hayatýna sebepler âlemi de denilmektedir Kul sebeplere yapýþarak hayatýný idame ettirir ve “rýza-i ilahi”ye ulaþýr Dünya hayatýnýn her bir sebebi ayný zamanda bir araçtýr
Araçlar sadece dünya hayatý için yaratýlmýþtýr Kiþi öldüðü zaman, bütün araçlar ortadan kalkar ve sadece amaç ile baþ baþa kalýr Ruh bedeni terk ettiðinde Kur’an’ýn görevi sona erer… Namaz, oruç, zekât, hac, kýsaca ibadetler sona erer
Peygamberin, imamýn, hocanýn, þeyhin, ananýn, babanýn, görevleri de sona eriyor Kýsaca ölüm gelince, Allah’tan baþka her þey son buluyor
***
Üzülerek belirteyim ki; amaç ile araçlar karýþmýþ durumdadýr
Bir mümin peygambere niçin ittiba etmelidir? Allah’ýn emri olduðu için Ondan “rýza-i ilahi”yi kazanmanýn yollarýný öðrenmek için…
Kul peygamberi araç olmaktan çýkarýr da, amaç haline getirirse, tehlike baþ göstermiþtir
Kul kitabý (Kur’an) araç olmaktan çýkarýp, amaç yaparsa tehlike baþ göstermiþtir
Peygambere baðlýlýðý o kadar ileri boyuta götürenler olmuþtur ki; “rýza-i ilahi” ortadan kalkmýþ, yerini peygamber almýþtýr
Hocaya, þeyhe, lidere baðlýlýk o kadar ileri boyutlara gitmiþtir ki; araç olmaktan çýkmýþ amaç haline gelmiþtir
Örnek mi?
Bir hocayý, þeyh efendiyi yâ da lideri ziyaret edelim Ziyaret sonrasýnda, deðil zat-ý muhteremin aðzýndan çýkan sözler, mimiklerine varýncaya kadar onu anlatabiliriz O zat-ý muhteremi ziyaret eden grup ile akþam namazýna duralým, namaz sonrasý onlara soralým “Ýmam efendi ikinci rekâtta ne okur?” emin olun çoðunluk ne okunduðunun farkýnda deðildir Bu hâlde sorarým; “Hoca, þeyh, lider amaç mýdýr araç mý?” Hiç kimse amaç olduðunu söylemeyecek ama uygulamalar gösteriyor ki; maalesef amaç olmuþtur
Ýslam tarihi amacýn araç yapýldýðý hadiselerle doludur Bugün eðer Müslümanlarýn durumu Ýslam’ýn özü ile çeliþiyorsa bunun yegâne sebebi amaç ile aracýn karýþtýrýlmýþ olmasýdýr
***
Amaç hacca gitmek mi? Yoksa Allah’ýn rýzasýný kazanmak mý? Eðer amaç Allah’ýn rýzasýný kazanmak ise, on tane hac, yirmi tane umre yapmak yerine bir fakire, düþküne, garibe yardým etmek daha evla deðil mi?
***
Bundan birkaç yýl önceydi Bir topluluktayýz, Filistin’e yardým için para toplandý Para toplanan mahallede doðu Türkistan’daki Çin zulmünden canýný kurtarmýþ güzel bir Müslüman vardý Birçok sorunla boðuþuyordu Bir tarafta yeni doðan bebeðinin hastalýklarý, diðer yanda vatandaþlýk iþlerini halledememiþ, yabancýlar masasý ikide bir evinden alýp götürüyor Ýþ yok, evini geçindirecek parasý da yok… Dehþetli bir sýkýntý içinde…
Filistin için para toplayan kardeþlere dedim ki; “Þurada çok sýkýntý içinde bulunan bir kardeþimiz var, Filistin’den önce toplanan para ile onun ihtiyaçlarýný karþýlayalým” Bana dedikleri þuydu :“Filistin bir davanýn adýdýr, ondan daha lüzumlu bir yer olamaz”
Amaç Allah’ýn rýzasýný kazanmak deðil, amaç Filistin’e yardým etmek
***
Bakýyorsun, Çeçenistan’ý, Afganistan’ý, Filistin’i, Kudüs’ü kurtarmanýn peþinde koþup duruyoruz Bu kafa ile devam ettiðimiz sürece de koþup duracaðýz
Her bakýmdan yardýma ihtiyaç duyan kardeþin yaný baþýnda dururken, sen Çeçenistan’ý kurtarmaya koþ…
Hemen yaný baþýndaki mahallede, bir bebek bakýmsýzlýktan hasta düþmüþ, imkân olmadýðýndan tedavisi yapýlamamýþ, sen Afganistan’a yardýma koþ…
Býrakýn bu sahteciliði, el-insaf…
Amaç rýza-i ilahý deðil…
***
Zekât niçin verilir? Allah rýzasý için…
Gel gör ki; zekât birilerinin rýzasý için verilmeye baþlanmýþ Tevhid'e Doðru okurlarý için yazdýðým “Zekât” baþlýklý yazýmýzda bahsetmiþtim, zekât gerçek manada Allah rýzasý için verilse, toplumu barýþ havasý sarar, husumetler ortadan kalkar, kardeþlik duygularý gönüllere dolar Her iþimizde olduðu gibi burada da amaç ile araç maalesef yer deðiþtirmiþ
***
Her kiþi ya da cemiyet kendisine bir idol seçmiþ, o idolünü tabulaþtýrmýþ Hâlbuki Mü'min ilke ve prensip insaný olmalýdýr… Tarih boyunca güzel insanlar, âlimler, bilginler gelip geçmiþtir Bize düþen bu insanlarý tabulaþtýrmak deðil, onlarýn ortaya koyduklarý, insanlýða ýþýk tutacak düþünceleri sahiplenmek olmalýdýr "Falanca zat ne mübarektir, þöyle büyüktür, böyle faziletlidir…" Bize ne kiþinin faziletinden, mübarekliðinden, büyüklüðünden… Biz onun ortaya koyduðu fikirden, düþünceden istifade edeceðiz Burada da amaç ile aracý karýþtýrmýþýz…
Sonuç olarak diyorum ki: “SÖZ KONUSU ALLAH (CELLE CELALUHU) ÝSE GERÝSÝ TEFERRUATTIR !”
Selam ve muhabbetleAhmet Zeki Sarýhan