Veda By: sumeyye Date: 21 Aralýk 2009, 16:50:59
Veda
Hicri lO.senenin Zilhicce ayýnýn bitimine beþ gün kala Resu-lallah (s.a.v) efendimiz Medine-i Münevvereye döndü. Orada Zilhicce aynýný kalan kýsmýný ve Muharrem ayýnýn tamamýný geçirdi. Bundan sonra sonu ölümle biten hastalýða yakalandý. Bu hastalýk sonucunda hicri onbirinci senenin Sefer ayýnda Re-fik-i Alaya yükselecekti. Rivayete göre bu hastalýðý Sefer ayýnýn onbirinci gecesinde, bir baþka rivayete göre ise Sefer ayýnýn son gecelerinde baþlamýþtý. Sonra da bütün insanlýk için hayýrlý olan yaþantýsýný, Rebiü´l-evvel ayýnda noktalamýþtý. Rivayete göre Rebiü´l-evvel ayýnýn ilk bir kaç gecesinde, baþka bir rivaye te göre ise 12. gecesinde vefat etmiþti. Rivayetcilerin çoðunlu ðu, Rebiü´l-evvel ayýnýn 12. gecesinde vefat ettiði görüþünü tes cil etmektedirler. Peygamber (s.a.v) efendimiz Rebiü´l-evvel ayýnýn 12. günü olan pazartesi gününde doðmuþ, o günde risa-letle görevlendirilmiþ, o günde hicret etmiþ sonra yine o günde yüce Rabbinin huzuruna çýkmak üzere dünyaya veda etmiþtir. Onun veda belirtileri açýkça görülmekteydi. Bu belirtilerden, hastalýðýnýn ilk zamanlarýnda görülen üçünü anlatacaðýz:
1- Abdullah bin Amr bin As´ýn, Ebu Müveyhe´den (Resulal-lah (s.a.v) in azatlýsý) rivayet ettiðine göre Ebu Müveyhe þöyle demiþtir: "Resulallah (s.a.v) efendimiz bir gece yarýsý beni uyandýrýp kendisine hayvanýný getirmemi emretti. Ve þöyle bu yurdu: "Doðrusu Cenab-ý Allah þu Bakî mezarlýðýndaki ölüler için maðfiret dilememi emretti." Böyle dedikten sonra ben de hayvanýný getirmek için yanýndan dýþarý çýktým."
Ahmed bin Hanbel, Ebu Müveyhe´nin þöyle dediðini rivayet eder: uResulallah (s.a.v) e Baký mezarlýðýnda yatan Ölüler için namaz kýlmasý emredildi. O da üzerlerine üç kez namaz kýldý. Üçüncü gecede bana: "Hayvanýma semerini vur." diye emir ver di. Ben de hayvanýna semer vurdum ve yanýna getirdim. Binip mezarlýða gitti. Mezarlýða varýnca hayvandan indi. Ben de hayvanýn yularýný tuttum. Sonra durup ölülere hitaben þöyle dedi: "Ýnsanlarýn içinde bulunduklarý duruma bakýlýrsa sizin durumunuz daha mübarek ve daha hayýrlýdýr. Sizi bundan do layý kutlarým. Birbiri ardýndan kýt´alar gibi karanlýk geceler geliyor! Bunlarýn sonuncusu, ilkinden daha þiddetli olacaktýr! Ýnsanlarýn durumuna bakýlýrsa siz daha iyi bir durumdasýnýz. Bundan dolayý sizi kutlarým." Böyle dedikten sonra dönüp ba na þöyle dedi: "Ey Ebu Müveyhe! Bana dünya hazinelerinin anahtarlarý ve ümmetime fetihler nasip edecek anahtarlar ve rildi. Ben bunu ya´da , Rabbime kavuþmayý seçmek arasýnda serbest býrakýldým. Dilediðimi tercih edebilecektim. Ama ben Rabbime kavuþmayý tercih ettim."
Bu rivayet Peygamber (s.a.v) efendimizin Bakî mezarlýðýn daki ölü sahabiler üzerine kýldýðý namazýn, mezarlýða gitmesin den önce ve onlara hitapta bulunmasýndan mukaddem vuku bulduðunu göstermektedir.
îbn Ýshak´m Ýbn Mesut kanalýyla yaptýðý rivayete göre Hz. Aiþe þöyle demiþtir: ilResulüllah (s.a.v) efendimiz Bakî mezarlý ðýndan döndüðünde ben baþýmda bir aðrý hissediyordum. Vay baþým!.. Vay baþým! diye feryad ediyordum. Bana : "Ey Aiþe vallahi benim de baþým aðrýyor vay baþým! Vay baþým!" dedi. Sonra bana: "Ölürsem sana ne zararý olur? " diye sordu. Ben de þöyle dedim: "Ya Resulallah ben ölürsem sana ne zararý olur? Evime dönüyorum sen bazý zevcelerinden izin alýp yanýma geV dedim. Bu rivayette görüyoruz ki Peygamber (s.a.v) efendimiz hayatta iken nasýl dostlarý idiyse vefattan sonra da dostlarý ol duðunu ilan ederek sahabilerine ikram ve takdirlerini beyan etmiþtir.
2- Burada üzerinde durulmasý gereken bir diðer husus da þudur ki Peygamber efendimiz Ensara iyi davranýlmasýný mü minlere tavsiye etmiþtir. Beyhaki´nin rivayetine göre Resulül-lah (s.a.v) efendimiz ölüm hastalýðýnda aðrýlarý þiddetlendiði bir esnada evinden dýþarý çýkýp mescide gelmiþ minbere otura rak Allah´a hamdü senada bulunduktan sonra, Uhud savaþýna katýlan a´shabýný anmýþ, onlar için maðfiret diledikten sonra þöyle demiþtir:
"Ey Muhacirler topluluðu! Siz çoðaldýnýz, çoðalmaya devam ediyorsunuz. Ensar ise eski sayýsýnda kaldý artmadý. Onlar be nim sýrdaþlarýmdýr. ilk sýðýndýðým kimseler onlardýr. Onlarýn kýymetli þahsiyetlerine ikramda bulunun. Kötülerini de baðýþ layýn. Ey insanlar Cenab-ý Allah kullarýndan birine, Dünya hayatýný veya Allah katýndaki þeyleri tercih etmesini emretti. O kul da Allah katýndaki þeyleri tercih etti."
Peygamber efendimizin bu sözlerini Hz. Ebu Bekir anladý ve aðlamaya baþladý: "Ya Resulüllah! Canýmýzla, çoluk çocuðu muzla, mallarýmýzla sana feda olalým. Yalnýz sen yaþa.n dedi.
Bu rivayetteki ifadeler Peygamber efendimizin Ensara iyi davranýlmasýný tavsiye ettiðini göstermektedir. Çünkü onlar, peygamber efendimizin kuvveti idiler. Onu baðýrlarýna basýp yurtlarýnda barýndýrmýþ, ona yardým etmiþlerdi. Hulefay-ý Raþi-din ve Ömer bin Abdülaziz devrinde bu vasiyet yerine getiril miþti. Ama Emeviler devrinde Ensara karþý nasýl davranýlmýþ olduðunu Cenab-ý Allah bilmektedir. Ensara karþý takýndýklarý tavrýn karþýlýðýný Cenab-ý Allah onlara verecektir.!
3- Buhari, Fadl bin Abbas´ýn þöyle dediðini rivayet eder: uResulallah (sa.v.) efendimiz acý çekerek yanýma geldi. Baþýna bir bez baðlamýþtý. Bana : "Elimden tut ey Fadl" dedi. Ben de elinden tutup minbere çýkardým. Oraya oturttum. Sonra insan larý çaðýrmamý emretti, ben de "Essalatü Camia" diyerek insan lara seslendim. Cemaat gelip mescide toplandý. Sonra Resulallah (s.a.v) efendimiz kalkýp cemaata þöyle bir hitapta bulundu: "Ey insanlar aranýzdan ayrýlma zamanýný geldi. Bundan sonra burada sizin karþýnýza çýkabileceðimi sanmýyorum. Üze rimde hakký bulunan varsa, gelsin alsýn; çünkü benim sorum luluðumu benim adýma baþkasý yüklenemez. Ancak ben sorumluluðumu yüklenebilirim. Her kimin sýrtýna vurmuþ isem iþte sýrtým! Gelsin kýsas tatbik etsin. Her kimin malýný almýþ isem, iþte malým, gelsin alsýn. Her kimin ýrzýna sövmüþ isem, iþte ýrzým, gelsin kýsas uygulasýn. Hiç kimse demesin ki ben Re-sulallah´ýn bana kýzmasýndan korkarým. Þunu iyi bilesiniz ki kýzmak benim þanýmdan ve huyumdan deðildir. Sizin bana en çok sevimli olanýnýz, bendeki hakkýný gelip alan, yahut bana helal edendir. Böylece ben üzerimde hiç kimsenin hakký olmak sýzýn Allah´ýn huzuruna çýkarým."
Adamýn biri kalkýp: "Ya Resulallah sende üç dirhemim varn dedi. Resulallah (s.a.v) de þöyle buyurdu: "Bende hakký bulu nan bir kimseye yalan söylüyorsun demem ve ona yemin de et tirmem" deyince adam meseleyi biraz daha açýklayarak: "Ya Resulallah, hani bir zaman dilencinin biri senin yanýna gel miþti. Ona vermemi emretmiþtin. Ben de senin emrine uyarak ona üç dirhem vermiþtim" dedi. Bunun üzerine Peygamber efendimiz: "Þu adama üç dirhemi ver Ey Fadl" diye emretti. Sonra Resulallah (s.a.v) efendimiz sözüne devamla þöyle dedi: "Ey insanlar her kimin yanýnda ganimet malýndan çaldýðý bir þey varsa onu geri versin." Adamýn biri kalkýp : "Ya Resulallah Allah´a ait ganimet malýndan benim yanýmda üç dirhem var dýr" dedi. Peygamber efendimiz de "Onu niçin çaldýn?" diye sorunca adam: "Ben ona muhtaçtým." diye cevap verdi. Bunun üzerine peygamber efendimiz Fadl´a emir vererek: "Öç dirhemi þu adamdan al. Ey Fadl" dedi. Sonra sözüne yine devamla þöy le buyurdu: "Ey insanlar! kendi nefsinde (olumsuz) bir þeyler hisseden kimse varsa kalksýn da onun için dua edeyim.n Ada mýn biri kalkýp: uBen münafýkým, ben yalancýyým, ben uðursuzum!7´ dedi. Hz. Ömer de ona "Yazýklar olsun sana.. Sen ken dini gizleseydin Allah seni gizlemiþti" diyerek kýnadý. Resulal lah (s.a.v) de: "Yavaþ ol ey Ömer! Dünyada rezil olmak, ahirette rezil olmaya nisbetle Allah katýnda daha kolaydýr. Allah´ým þu adama -eðer istiyorsa- doðruluk ve iman ver, ondaki uðursuz luðu da gider" dedi.
Ynt: Veda By: ceren Date: 27 Aralýk 2020, 20:15:41
Esselamu aleyküm.butun selatu selam peygamber efendimizin üzerine olsun inþallah.rabbim razý olsun paylaþým dan kardeþim....
Ynt: Veda By: Bilal2009 Date: 28 Aralýk 2020, 15:44:55
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Peygamberimizin davasýndan ayýrmasýn Rabbim paylaþým için razý olsun
Ynt: Veda By: Sevgi. Date: 04 Ocak 2021, 03:20:51
Aleyküm Selâm. Rabb'im bizleri canlar câný gönüller sultaný Peygamberimizin yolundan hiiç ayýrmasýn inþaAllah