Husumetin tedavisi muhabbet By: ehlidunya Date: 19 Þubat 2012, 20:58:28
Husumetin tedavisi muhabbet, ihtilafýn, çözümü ittifaktýr
Hekimoðlu Ýsmail, Bediüzzaman Said Nursi'nin 101 yýl önce Þam'da irad ettiði hutbenin güncelliðini koruduðunu söylüyor. Hekimoðlu Ýsmail, Hutbe-i Þamiyye adýyla ünlü bu hutbenin, hayatýna uygulamaya çalýþtýðý unsurlarýn baþýnda geldiðini belirtiyor ve Yüzyýllýk Müjde adlý kitabýnda anlatýyor.
-Þam bugünlerde kan ve gözyaþýyla gündeme geliyor. Her gün ölen yüzlerce insanýn dramý yansýyor medyaya. Tam 101 yýl önce 1911 yýlýnda Þam'daki Emeviyye Camii'nde Kürt kökenli bir Ýslam âlimi Arap toplumuna çok farklý bir hutbe okumuþtu. Daha sonra Hutbe-i Þamiyye adýyla meþhur olacak olan bu hutbe o kadar ilgi görmüþtü ki ayný hafta içinde iki kere tab' edilerek halka daðýtýlmýþtý. 35 yaþýndaki Bediüzzaman Said Nursi, Þam'da Arapça irad ettiði hutbede çaðýn hastalýklarýný tespit ederek çözüm önerileri sunuyor ve bunu izah ediyordu. O gün onu 10 bine yakýn insan dinlemiþti. 39 yýl sonra bizzat Üstad'ýn kendisinin Arapçadan tercüme ettiði ve eklemeler yaptýðý Hutbe-i Þamiyye hâlâ güncelliðini koruyor.
"1950'li yýllarda imkânlar ölçüsünde aldýðým 15-20 kitapçýðý arkadaþlarýma daðýtýyordum." diyen Hekimoðlu Ýsmail, Hutbe-i Þamiyye'den aldýðý dersleri bugünlerde "Yüzyýllýk Müjde" adýyla bir kitapçýk haline getirdi. "Benim hayatým, Risale-i Nur hakikatlerini okumak, anlamaya ve yaþamaya çalýþmaktan ibaret." diyen Hekimoðlu Ýsmail, hayatýna uygulamaya çalýþtýðý risalelerdeki prensiplerin baþýnda da Hutbe-i Þamiyye'nin geldiðini belirtiyor. Manen tekâmül, maddeten terakki etmenin sýrlarýnýn bu kitapta toplandýðýný ifade eden Hekimoðlu Ýsmail'e göre ferdin, ailenin, milletin, devletin terakki ve tekâmülünün yolu bu eserde anlatýlan hakikatleri yaþamaktan geçiyor.
Üstad, Ýslam âlimlerinin de bulunduðu bir mecliste âlem-i Ýslam'a verdiði, Müslümanlarýn yaþadýðý sýkýntýlarý anlatan hutbesinde altý hastalýða dikkat çekiyordu. Bunlar; ümitsizlik-yeis, hilekârlýk, husumet-düþmanlýk, ihtilaf, istibdat, ferdiyetçilik... Bediüzzaman'ýn bu hastalýklara önerdiði tedavi yollarý ise þunlardý: Ümitvar olmak, dürüstlük, muhabbet, ittifak, Ýslami deðerler ve meþveret...
"Bediüzzaman Said Nursi, Ýslam'a hizmetle vazifeliydi. Vazife ise tahkiki imaný temin etmekti." diyen Hekimoðlu Ýsmail, "Üstad ne yaptý? Cami ile okulu birleþtirdi. 'Dinsiz ilim yoktur.' dedi. Seccade ile tezgâhý bütünleþtirdi. Akýl ile vahyi birleþtirdi." þeklinde konuþuyor. Bir hatýrasýný da anlatan Hekimoðlu Ýsmail, 1950'li yýllarda yaþadýðý olayý þöyle aktarýyor: "Þeriatçýyým' diye beni mahkemeye vermiþlerdi. Savcý diyor ki: 'Dinciler þeriati getirip sistemi ortadan kaldýracaklar.' Hâkim 'Ne diyorsun?' dedi. Ben de, 'Þeriat nereden gelecek, arabayla mý gelecek, uçakla mý gelecek?' dedim. Hâkim baðýrdý, 'Doðru konuþ.' dedi. 'Þeriat gelmez.' dedim. 'Þeriat yaþanýr.' dedim. Öylece beraat ettim." Hekimoðlu Ýsmail, Türk-Kürt meselesine ise þöyle bakýyor: "Bediüzzaman Said Nursi Kürt'tür. Biz de Türk'üz. Allah Kürtlerden Said Nursi'yi gönderdi, Türkleri de ona talebe etti, böylece Allah Türklerle Kürtleri kardeþ yaptý. Beraber yedik içtik. Bugünkü anarþik olaylar, Üstad'ý anlamamaktan kaynaklanýyor."
Altý hastalýk nedir?
Ben bu zaman ve zeminde, beþerin hayat-ý içtimaiye medresesinde ders aldým ve bildim ki: Ecnebîler, Avrupalýlar terakkide istikbale uçmalarýyla beraber; bizi maddî cihette kurun-u vustâda durduran ve tevkif eden, altý tane hastalýktýr. O hastalýklar da bunlardýr:
Birincisi: Ye'sin, ümitsizliðin içimizde hayat bulup dirilmesi.
Ýkincisi: Sýdkýn hayat-ý içtimai-ye-i siyasiyede ölmesi.
Üçüncüsü: Adâvete muhabbet.
Dördüncüsü: Ehl-i imaný birbirine baðlayan nuranî rabýtalarý bilmemek.
Beþincisi: Çeþit çeþit sarî hastalýklar gibi intiþar eden istibdat.
Altýncýsý: Menfaat-i þahsiyesine himmeti hasretmek.
Bu altý dehþetli hastalýðýn ilâcýný da, bir týp fakültesi hükmünde, hayat-ý içtimaiyemize, eczahane-i Kur'âniye'den ders aldýðým "altý kelime" ile beyan ediyorum. Mualecenin esaslarý onlarý biliyorum. (Risale-i Nur'dan)
HEKÝMOÐLU ÝSMAÝL
radyobeyan