> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası  (Okunma Sayısı 1189 defa)
01 Şubat 2010, 19:11:08
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 01 Şubat 2010, 19:11:08 »




Hacı adayının ihramdan çıkmadan önce avlanması caiz değildir. Ne gibi hususlarla ihramdan çıkılabileceğine ilişkin mezheblerin tafsi­lâtlı görüşleri daha önceki sayfalardan öğrenilmiş bulunmaktadır. İh­ramdan çıkmadan avlanan kişi cezalı olur. Cezasının takdiri hususun­da mezheblerin detaylı görüşleri aşağıya alınmıştır.

Şafiiler dediler ki: Geyik veya yabanî bir sığır gibi vahşi bir ka­ra hayvanım avlayan veya bunları hedef olarak bir avcıya gösteren; ya da elinin altında bu türden bir hayvan bulunup da telef eden veya hastalığına sebep olan kişi iki şartla cezalı olur. Bu cezanın izahı ileride yapıla­caktır. Söz konusu şartlar şunlardır:

1. Bu hayvan onun canına veya malına zarar vermezse. Meselâ sırtlan gibi.

2. Eşyasını pislemek, yiyeceğini yemek veya yol gitmesine engel olmak gibi bir zarar vermezse. Meselâ yol üzerinde yaygın vaziyette ve çok miktarda çekirge bulunur da bunları öldürürse ne değerini tazmin eder; ne de fidyelerini verir.

Söz konusu ceza şu şekilde açıklanabilir:

Avlanan hayvan eğer evcil hayvanlardan benzeri olan güvercin, kum­ru ve ev güvercini gibi bir hayvansa bir tanesi için bir koyun veya keçi kesilir. Avlanan hayvan erkek veya dişi bir devekuşu ise, onun için bir deve kesilir. Avlanan havyan eğer yabanî bir sığır veya eşekse onun için ehlî bir sığır kesilir. Avlanan eğer erkek geyikse onun için bir teke; eğer dişi geyikse onun için dişi bir keçi; eğer ceylânsa onun için küçük bir keçi kesilir. Avlanan hayvan eğer tavşansa onun için dişi bir oğlak kesi­lir. Avlanan hayvan eğer Arap tavşanı veya ada tavşanı ise onlardan her biri için dört aylık dişi bir oğlak; eğer sırtlansa onun için bir koç/ tilki ise bir koyun kesilir. Bütün bunlar, haklarında şârî’den rivayet edilen sahîh nakiller bulunan hayvanlardır. Avlanan hayvanla ilgili olarak hü­küm belirten bir nakil yoksa adaletli ve uzman iki kişi, şekil ve benzerlik açısından avlanmış olan hayvan için emsal takdirinde bulunurlar. Nitelik­lerde de eşitliği göz önühde tutmalıdırlar. Büyük için büyük, küçük için küçük, sağlıklı için sağlıklı, ayıplı için ayıplı emsal takdirinde bulunmalı­dırlar. Yalnız her ikisinin ayıbı aynı cinsten olmalıdır. Meselâ birer gözle­rinin kör olması gibi! Ayıplar ayrı ayrı olurlarsa yeterli olmaz. Aynı şe­kilde şişmanlık, zayıflık ve gebelik durumları da göz önünde bulundurul­malıdır. Yalnız, gebe olan kesilmez. Değeri takdir edilerek yiyecek olarak dağıtılır veya bu yiyeceklerin her yarım sa’ı için bir gün oruç tutulur. Avlanılan hayvanın mislini takdir etmede bir şer’î nakil veya âdil kimselerin hükmü bulunmazsa; iki âdil kişi onun değerini takdir ede­rek hükme bağlarlar. Bu konuda vâcib olan fidye, üç şeyden birini yap­makla edâ edilmiş olur: Avlanan hayvanın misli olan bir davar ya kesilir ve eti de haremdeki yoksullara sadaka olarak dağıtılır, ya da fitır sadaka­sı olarak verilmesi caiz olan yiyeceklerden satın alınarak yine haremdeki yoksullara dağıtılır. Veyahut da bu yiyeceğin her yarım sa’ı karşılığında bir gün oruç tutulur. Bu, misli bulunan hayvanlar için söz konusudur. Güvercin dışındaki diğer kuşlarla çekirge gibi misilsiz hayvanlara gelince, bunları avlayan kişi, iki şeyden birini yapma seçeneğine sâhibtir: Ya bu hayvanın değeri tutarında yiyeceği sadaka olarak Harem’deki yoksullara dağıtır veya yiyeceğin her yarım sa’ı karşılığında bir gün oruç tutar. Avcı ihramlı olduktan sonra, avlanan hayvanın harem dâhilinde veya harem haricinde olması farketmez. Avcı ihramlı değilse bu hüküm, sadece ha­rem dahilindeki avlanmayı ilgilendirir. Avcı eğer mümeyyiz ise anılan hü­kümler işlerlik kazanır. Unutarak, hükmünü bilmeyerek, hata ederek ve­ya zorlanarak da olsa mümeyyiz bir kişi avlanırsa söz konusu hükümler işlemeye başlar. Hacci bozmayacak sakıncalı davranışlardan biri de, ön­ceki tafsilât çerçevesinde haremin ağaçlarına ve otlarına taarruzda bulun­maktır. Haremin büyük bir ağacını kesen kişinin bir sığır kesmesi gere­kir. Küçük bir ağacını kesen kişinin bir davar kesmesi gerekir. Çok kü­çük bir ağacını kesen kişininse değerini sadaka olarak vermesi gerekir. Fidye olarak hayvan kesmesi gereken kişi dilerse hayvanı kesip etini sadaka olarak dağıtır; dilerse değeri tutarında yiyecek satın alarak sadaka şek­linde dağıtır veya dağıtacağı bu yiyeceğin her yarım sa’ı karşılığında bir gün oruç tutar.

Haremdeki bir otu koparan kişi, eğer bu otun yerine ot yeşerecekse ne fidye ne de tazminat vermesi gerekmez. Eğer otun yerine ot yeşerme-yecekse değerini sadaka olarak dağıtmak gerekir.

Aşağıda sayacağımız şu hususlardan ötürü de, kurban olmaya elve­rişli bir davar kesilmelidir. Bundan aciz olan kişi, kurban yerine hacday­ken üç gün, memleketine döndükten sora da yedi gün oruç tutmalıdır. Şöyle ki:

1. Temettü eden kişi bu kurbanı kesmelidir. Çünkü hacci, Umre­den önce yapmayı terketmiştir.

2. Kıran yapan kişi de bu kurbanı kesmelidir. Çünkü bu da Hacc-ı ifrâdı terketmiştir.

3. Cemreleri taşlama çakıllarından üç veya daha fazlasını atma­yan kişi,

4. Mazeretsiz olarak teşrik geceleri Minâ’da gecelemeyen kişi,

5. Mazeretsiz olarak Müzdelife’de gecelemeyen kişi,

6. Mazeretsiz olarak mîkatı ihramsız geçen kişi,

7. Mazeretsiz olarak Veda tavafını yapmayan kişi,

8. Yürümek, binmek, tıraş olmak veya hacc-ı ifrâd yapmak gibi, hacda yapmayı adak ettiği bir işi yapmayan kişi,

9. Mahsur kalmaksızın Arafat’ta vakfeyi, oranın yerinin bir kıs­mına da olsa kurban bayramının birinci günü fecrin doğuşundan önce ulaşmayan kişinin, hac ihramındaysa veya hacc-ı kıran ihramındaysa kur­ban kesmesi gerekir. Arafat’ta vakfeyi kaçıran kişinin Umre yaparak ih­ramdan çıkması vâcib olur. Buna göre vakfe dışındaki haccın geri kalan amellerini ifâ eder. Müzdelife ve Minâ’da geceleme zorunluluğu kalkar; cemreleri taşlaması gerekmez. Bundan sonra tavaf eder; sa’y etmemişse sa’y eder. İhramdan çıkma niyetiyle tıraş olur. Ertesi sene de acilen haccı kaza etmesi vâcib olur. Bir kimse Arafat’taki vakfeyi bir mazeret nede­niyle de kaçırmış olsa, haccı nafile de olsa, muktedir olsun olmasın, bu haccı kaza etmesi zorunludur. Vakfeyi kaçırmış olduğu sene değil de hac­cı kaza ettiği sene kurban keser. Hacca gidenin mahsur kalmasına gelin­ce, onunla ilgili açıklama ileride gelecektir.

Hanefiler dediler ki: Yabanî bir kara hayvanını avlayan kişinin, Harem’de avlanmakla ilgili olarak geçen kayıtlar çerçevesinde kıymetini vermesi vâcib olur. Harem’deki otları kesen kişi de aynı hükümlere tâbi­dir. İhramdaki bir kişi, avlanması caiz olmayan bir hayvanı avlarsa; haremde veya oraya yakın bir yerde iki âdil kişi tarafından takdir edilen değerini ödemekle yükümlü olur. Eğer değeri, bir kurban değerine ulaşır­sa üç şeyden birini yapma seçeneğine sâhib olur:

1. Bu değerde bir kurban alıp Harem’de keser veya;

2. Bu değerde yiyecek maddesi satın alarak, her birine yarım sa’ miktarında olmak üzere dilediği yerlerdeki fakirlere sadaka olarak dağı­tır. Veyahut da;

3. Her yarım sa’ yiyecek karşılığında bir gün oruç tutar. Bu oruç­ları peşpeşe tutması da şart değildir. Avladığı hayvanın değeri, kurban değerine ulaşmıyorsa iki şeyden birini yapma seçeneğine sâhib olur.

1. Bu değerde yiyecek maddesini fakirlere dağıtır.

2. Her yarım sa’ fçin bir gün oruç tutar. Avlanmayı kasten veya hatâen yapmanın bu hükme bir etkisi olmaz. Ayrıca avlanılan hayvanın mislini bulup kesmek de gerekmez. Değeri kadar yiyecek dağıtmak da yeterli olur. Âyet-i kerîmede anılan kasıt ve emsâlliğe gelince bu işlerde kasıt, genellikle söz konusu olduğu için âyette anılmıştır. Emsalliğe gelin­ce bundan maksat da, manadaki bir emsalliktir. Yüce Allah buyurmuştur ki:

“Ey iman edenler! Siz ihramdayken av öldürmeyin. İçinizden kim onu bilerek öldürürse ona, öldürdüğü hayvanın benzeri bir hayvan kur­ban etmek cezası vardır. Kabe’ye ulaşmış bir kurbanlık olmak üzere, içi­nizde adalet sahibi iki kişi hükmeder.” [263]

Bu hüküm, avlanılan hayvanın, herhangi bir kimsenin mülkü olma­ması durumunda söz konusudur. Eğer bir şahsın mülküyse avlayana iki ceza verilir:

1. Önce belirtilen cezayı öder.

2. Ayrıca mülk sahibine de bir o kadar öder. Avcısı ihramlı olma­sa bile haremde avlanılan hayvanlar mutlak surette helâl değildir. Avla­nıp da kesilirlerse etleri yenmez; tıpkı leş gibidirler. Hatta zorunluluk hal­lerinde leş yemek, bunların etlerini yemeye tercih edilir. Bir organı telef eden veya bir tüy yolan kişinin fark ile fidye vermesi gerekir. Maymun, kaplumbağa, kelebek, karasinek, karınca, kirpi ve arı gibi haşereleri öl­düren kişiye hiçbir şey gerekmez. Yılan, akrep, fare, karga ve saldırgan köpeği öldürmek de böyledir. Ama haremdeki otları kesen kişi, önce de belirtildiği gibi, kestiği otun değerini vermekle cezalandırılır.

Bunlardan ayrı olarak Hanefîler derler ki: Bazı hususlardan ötürü yarım sa’ buğday veya değerini ceza olarak vermek gerekir. Bu hususlar şunlardır:

1. Bir organdan az miktardaki yere koku sürmek.

2. Bir günden az süreli olarak kokul...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası
« Posted on: 19 Mart 2024, 06:33:17 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası rüya tabiri,İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası mekke canlı, İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası kabe canlı yayın, İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası Üç boyutlu kuran oku İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası kuran ı kerim, İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası peygamber kıssaları,İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezası ilitam ders soruları, İhramdan Çıkmadan Önce Avlanmanın Cezasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes