> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Kelam İlmi > Mutezilenin kolları
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Mutezilenin kolları  (Okunma Sayısı 19269 defa)
09 Ekim 2010, 14:10:32
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 09 Ekim 2010, 14:10:32 »



MUTEZİLENİN  KOLLARI


Ana bid'at fırkalarının her biri bir çok talî fırkalara ayrılmıştır. Btı nevi bir parçalanma muhafazakâr ve mu'tedil görüşlere sahip bu-iunan ehl-i sünnetin itikadı mezheplerinde göze çarpmaz. Hatta âlim­lerimiz, ehl-i sünnetin hak yolu takibettiğinin bîr delili olarak, onla­rın kendi aralarında birbirlerini suçlayacak şekilde fikir ayrılıklarına düşmemiş olmalarını gösterirler [21] Buoa mukabil ehl-i bid'atın hem ana fırkaları, hem de aynı fırkanın çeşitli kollan birbirlerini it­ham ve tekfir ederler.

Şunu da belirtelim ki fırkalar arasındaki fikir mücadelelerinin doğurduğu gerginlik sebebiyle çoğu zaman ferdler veya zümreler, cüz'î bir benzeyiş' sebebiyle,, muhalif fırkaya nisbet ediliverir. Hal­buki bütün islâmî fırkalar arasında bir çok meselede tam bir ben-zerilik ve aynilik vardır. Yukarıda, mezheplerin tasnifi bahsinde de söylediğimiz üzere akaid sahasında bir-iki meselede değişik fikre sahip olan her keşi müstakil bir mezhep sahibi veya o mezhebin kol­larından birinin kurucusu kabul etmek doğru değildir. Ancak mezhep­ler tarihi ile meşgul olan âlimler, belki de meşhur hadisteki 72 fır­kayı bulup tamamlayabilmek için, ana fırkaları bir çok kollara ayırmışlardır.

Mu'tezile mezhebinin hicrî ikinci asrın başlarında Basra'da Vâ­sıl b. Atâ' (v. 131/748) ve Amr b. Ubeyd (v. 144/761) tarafından ku­rulduğu şüphesizdir. Hicrî üçüncü asrın başlarında da Bişr b. el-Mu'-temtr {v. 210/825J tarafından Bağdat Mu'tezilesi kurulmuştur. Her iki ekolün muakkipleri vardır.                                                     .

Basra ekolünün en meşhur âlimleri şunlardır:

1)  Vâsıl b. Atâ' (v. 131/748)

2)  Amr b. Ubeyd (v. 144/761)

3)  İbrahim b. Seyyar en-Nezzâm (v. 231/845)

4)  Amr b. Bahr el-Câhız (v. 255/869)

Bağdat Mu'tazilesinin meşhur âlimleri de şunlardır

1)  Bişr b. el-Mu'temir (v. 210/855)

2  Ebû Mûsâ el-Murdar (v. 226/840)

3)  Ca'fer b. Mübeşşir (v. 234/848)

4)  Ca'fer b. Harb (v. 236/850)

5)  Sümâme b. el-Eşres (v. 213/828)

6)  Ahmed b. Ebû Duâd (v. 240/854)

Her iki ekol prensip olarak «usûl-i hamse»yi benimsemekle be­raber birbirinden farklı görüş ve düşünüşe sahip olduğu gibi bu kol­lara mensup âlimlefin birbirine nisbetle değişik fikirleri de vardır. Ebu'l-Hüseyn el-Malatî (v. 377/987), Basra Mu'tezilesiyle Bağdat Mu'tezilesi arasında bin kadar ihtilâftı meselenin bulunduğunu ve bun­ların bir kısmında birbirlerini tekfir ettiklerini zikreder [22]. İki ekol arasında kısa bir mukayese yapacak olursak şunları' söyleyebiliriz :

a) Basra Mu'tezilesi mezhebin kurucusudur:  daha orijinal ve müstakil düşünebilmiş, fikirlerini fiil (eylem) sahasına intikal ettirip baskı vasıtası olarak kullanmamıştır.

b) Bağdat ekolü    Basrahlardan ayrılarak kurulmuştur. Bu ekole mensup olanlar Yunan felsefesinden daha çok tesir almış, teferruata dalmıştır. Devlet ve siyaset adamlarına yaklaşmış, fikirlerini kuvvet yoluyla benimsetmeye çalışmıştır. Israrla üzerinde durduğu «halku'l-Kur'an» meselesiyle her kesin saygı duyduğu din âlimlerine işkence ettirmiş, dolayısıyla umumun nefretini kazanarak mezhebin çök­mesine zemin hazırlamıştır.

[23]

İtizal mezhebinin her iki ekolüne ait talî fırkaların sayısı kaynak­ların çoğunda 20 olarak tesbit edilmiştir. Bunların her biri farklı gö­rüşleriyle şöhret bulmuş bir âlimin etrafında kurulmuş ve o şahsa nisbet edilerek anılmıştır. Biz burada bu talî fırkaların sadece adını ve nisbet edildiği şahsı zikrederek, bu kolların görüşlerini öğrenmek isteyenlere (16. ve 17. dipnotunda yer alan) kaynaklara başvurmala­rını tavsiye edeceğiz [24].

D
 el-Vasılıyye
 
2)
 el-Amreviyye
 
3)
 el-Hüzeyilyye
 
4)
 en-Nezzâmiyye
 
5)
 el-Üsvâriyye
 
6)
 ei-Muammeriyye
 
7)
 el-Bişriyye
 
8 )
 el-Hişâmiyye
 
9)
 el-Murdâriyye (ve el-Müzdâriyye;
 
10)
 ei-Ca'feriyye
 
11)
 el-İskâfiyye
 
12}
 es-Sümâmiyye
 
13)
 el-Câhızıyye
 
14)
 eş-Şehhârniyye
 
15)
 el-Hayyâtıyye
 
16)
 el-Kâ'biyye
 
17)
 el-Cübbâiyye
 
18)
 el-Behşemiyye
 
19)
 es-Sâlihtyye
 
20)
 el-Hâbıtıyye
 

[25]

MUTEZİLENİN HİZMETİ VE HEZİMETİ

A.  Mutezilenin Getirdikleri
 

Hicrî ikinci asrın başlarında ortaya çıkan, dördüncü asrın son­larına kadar üç asır varlığtnı koruyan ve islâm beldelerinin çoğunda (Suriye, Irak, Mısır, Isfahan, Cürcan, Horasan...) tesirlerim gösteren Mu'tezilenin lehinde ve aleyhinde çok şey söylenmiştir. Biz burada önce Mu'tezilenin islâm akaidine ve islâm tefekkürüne karşı ifa ettiği hizmetlere, sonra da hatalı taraflarına ve müstakil bir mezhep olarak tarihten silinip gidiş sebeplerine kısaca temas edeceğiz.

En muhafazakâr ve fakat insaflı ve dirayetli âlimlerimiz bile ilk Mu'tezile bilginlerinin islâm akaid esaslarının yerleşmesi ve özellikle müdafaa ve muhafaza edilmesi konusunda büyük hizmetler ifa ettik­lerini kabul ederler. Şafiî âlimlerinden Ebu'l-Hüseyn el-Malatî (v. 377/ 987) onlar için şöyle der:

«Erbâb-i kelâm onlardır. Cedel metodunu kullanan, görüşlerin rnakbul olanı ile olmayanını birbirinden ayırtedebilen, tefekkür ve mu­hakeme kabiliyetine sahip bulunan, muarızlarına karşı kat'î deliller ve çeşitli üslûplar kullanabilen, akıl İlmi ile nakil ilmini birbirinden ayı­ran ve rnuârızlarıyla münazara ederken insaflı davranan yine onlar­dır» [26]

Şeyhülislâm vekili Muhammed Zâhid el-Kevserî (v. 1371/1952) de, ilk Mu'tezilenin, bir taraftan islâm dünyasına dıştan gelen çeşitli ulûhiyyet veya tevhîd münkirlerine, nübüvvet münkirlerine, ayrıca ya-hudi ve hıristiyanlara karşı başarılı bir mücadele verirken diğer yön­den içte türeyen Müşebbihe, Mücessime, Haşviyye ve Râfıza gibi şapik cereyanlarla da uğraşmış olduğunu zikreder. Yine Kevserî, nübüv­vet müessesesinin korunması mevzuunda Mu'tezile bilginlerinin mey­dana getirdikleri eserleri takdir eder ve islâm dünyasında bu mücadelelerin vuku bulduğu yıllarda muhafazakâr selef metodunu benimsemiş bulunan fukahâ ve muhaddisînin islâm akaidi adına aynı mücade­leyi vermeye muktedir olmadıklarını kaydeder [27] Muhammed Ebû Zehra da aynı görüşe katılır ve Mu'tezÜeye ait «usûl-i hamse»nin bu mücadelelerin bir mahsulü olduğunu ve her bir aslın bir sapık fır­kaya cevap teşkil ettiğini ilâve eder [28] Bu kısa girişten sonra Mu'­tezilenin islâm akaidine ve islâm tefekkür tarihine ifa ettiği hizmet­leri şöylece sıralayabiliriz :

1)  Huiefâ-i   râşidîn  devrinden  itibaren  hızla  yayılmaya  başla­yan islâm fütuhatı değişik bir çok din, kültür ve felsefeleri  islâm dünyasının içine almış veya bunlarla komşuluk ve münasebet halin­de olmuştur. Ayrıca Abbasî halifeleri tıbda ve Yuna ilimlerini ter­cüme ettirmekte istihdam etmek üzere Yahudilerle Hıristiyanları, si­yasî işbirliği dolayısıyla da İranlıları saraylarına almışlar ve bunla­ra itibar göstermişlerdir. Bu, İran ve Hİnd akaidinin, Yahudi ve Hı­ristiyan düşüncelerinin islâm dünyasına girmesine, hatta yayılma is-tidatı göstermesine zemin hazırlamıştır. Bundan başka, haricî cere­yanlardan tesir alan, teşbîh, tecsîm, hulul gibi dahilî bazı sapık görüşler de vardı. Mu'tezile âlimleri bütün bu sapık ve İslâm dışı ce­reyanlara karşı durmuş, sözle ve yazı ile islâm akaidini müdafaa et­miş, çeşitli islâm beldelerinde türeyen sapık görüşlü kimselerle mü­nazara etmek üzere seyahatler yapmıştır [29]

2) Nübüvvet müessesesinin müdafaasına ayrı bir önem vermiş­lerdir. Bu hususta meydana getirdikleri eserler halâ değerlerini ko­rumakta ve kendi sahalarındaki üstün derecelerini muhafaza etmek­tedir.

3 )Naslara  bağlı   kalmakla  beraber  [30]   islâmî  tefekküre   aklı da getirmişler, nasları aklî manada tefsir edebilmişlerdir. Bazı mez­hep tarihçileri, Mu'tezilenin, aklı şeriatın yerine koymaya    kalkıştı­ğını söylemiştir. Fakat son zamanlarda tarafsızlığa daha çok riâyet edilerek yapılan araştırmalar bu hükmü yerinde bulmamaktadır [31]

4)  İslâm ilimleri tarihinde ilm-i kelâm, ilm-i belagat, ilm-i ce-del ve münazarayı onların te'sis ettiği  kabul edilir [32]Mu'tezile, Ebû Zehra'nın ifadesiyle «hakkıyla islâm filozofları sayılırlar». Çün­kü onlar şerîatten ayrılmadan islâmî nasları aklî mânâda tefsir ede­bilmişler, bu inanış ve kültürleriyle zındık, mülhid ve kâfirler karşı­sında İslâmî müdafaa edebilmişlerdir [33]

5)  Mu'tezilenin   kelâm  metodu, yani  akaid  konularında  nassa bağlı kalmakla beraber akla da önem verme ve nasları aklî manada tefsir etme usûlü, ehl-i sünnet kelâmcılarma da tesir etmiş ve ehl-i sünnet ilm-i kelâmının kurulmasına    hizmet etmiştir. Batılı âlimler, Mu'tezileye ait, Allah'ın zatı ve sıfatları hakkındaki görüşlerin Spino-za (Spinosa, 1632-1677) yoluyla Avmpaya tesir ettiğini kabul eder­ler [34]. Müsteşrik VVilzer'in kanaatine göre Mu'tezile, hıristiyan is-kolastizmine ve yahudi din felsefesine tesir etmiş, hatta bazan ya-hudi din felsefesi tamamen Mu'tezileye, özellikle Cübbâî (v. 303/916) ve oğlu Ebû Hâşim'in (v. 321/933) görüşlerine yönelmiştir [35].[36]

 

Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Mutezilenin kolları
« Posted on: 06 Kasım 2024, 01:38:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Mutezilenin kolları rüya tabiri,Mutezilenin kolları mekke canlı, Mutezilenin kolları kabe canlı yayın, Mutezilenin kolları Üç boyutlu kuran oku Mutezilenin kolları kuran ı kerim, Mutezilenin kolları peygamber kıssaları,Mutezilenin kolları ilitam ders soruları, Mutezilenin kollarıönlisans arapça,
Logged
18 Ağustos 2019, 14:13:43
Melek Nur Çelik koü

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 298


« Yanıtla #1 : 18 Ağustos 2019, 14:13:43 »

Paylaşım için Allah razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
19 Ağustos 2019, 13:29:25
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.693


Site
« Yanıtla #2 : 19 Ağustos 2019, 13:29:25 »

Esselamu aleyküm Rabbim bizleri İslam yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

28 Ağustos 2019, 11:59:53
Züleyha

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1.439


« Yanıtla #3 : 28 Ağustos 2019, 11:59:53 »

Allah razı olsun hocam insallah selam ve dua ile
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
29 Ağustos 2019, 00:58:33
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 18.004


« Yanıtla #4 : 29 Ağustos 2019, 00:58:33 »

Rabbim bizleri herzaman hak yolunda olanlardan eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes