Sufilerin Hadis Anlayýþý
Pages: 1
Eserleri By: saniyenur Date: 17 Ekim 2011, 22:39:39
3. Eserleri

Bursevî'nin yaþadýðý dönemde medrese geleneðine uygun olarak Ýyi bir Arapça ve Farsça öðrendiðini, bu dilleri rahatlýkla konuþabildiðini Bursevî'nin hayatýný anlatýrken belirtmiþtik. Ýyi bir öðrenim gören Bursevî, bütün bu biri­kimlerini zayi etmemiþ, görev yaptýðý yerlerde vakitlerinin çoðunu ders okut­makla ve kitap yazmakla geçirerek deðerlendirmiþtir.

Bursalý Mehmed Tahir, Bursevî'nin yüzbeþ eserinin isimlerini tespit et­miþ bulunmaktadýr.[256] Bu sayý, Bursevî'nin bize verdiði rakamlara uygundur. Zira o telifâtýnýn yüzü aþtýðýný, 1137/1725 yýlýnda vefatýndan kýsa bir süre ön­ce yazdýðý biyografisinde haber vermektedir.[257] Hasan Turyan'in Bursa Evli­yalarý adlý kitabýnda bu sayýnýn yüzaltmýþbir olarak gösterilmesi Ýhtimal bazý eserlerin deðiþik isimlendirilmesiyle ya da bir kaç sayfalýk kýsa yazýlarýn da ayrý birer olarak deðerlendirilmesiyle açýklanabilir. [258]

Bursevî, önemli eserlerini Arapça yazmýþ, geri kalan altmýþ kadarýný da Türkçe olarak kaleme almýþtýr. Bu eserlerin otuza yakýný basýlmýþ, diðerleri ise yazma olarak kalmýþtýr. Bursevî'nin eserleri þunlardýr:

1. Rûhu'l-beyân

Yirmiüç yýlda kaleme alman Bursevî'nin en büyük ve en meþhur bu e-seri, özellikle Kadý Beyzâvî (Ö.685/1286) ve Ebu's-Suûd Efendi (0.982/ 1574)'nin tefsirleri esas alýnarak, tasavvufî, edebî ve ahlâkî nitelikli tefsirler­den yapýlmýþ bir derleme niteliðindedir. Esasen tefsir, vaaz ve tefsir derslerin­de tutulan notlardan meydana gelmektedir. Nitekim Bursevî, bu gerçeði Rû-hu'1-beyân'ýn önsözünde þu sözleriyle belirtmektedir:

"Ben bu þehirdeki Ulu Cami'de, þöhretli ve aydýnlýk saçan mabedde vaaz edip öðüt vermekten baþka yapacak bir þey bulamadýðýmdan, Rum ille­rinin bir kýsmýnda ikamet ettiðim sýralarda tefsir sayfalarýndan ve ilim vâsýtala­rýndan bir kýsým sayfalarý derlemiþ olduðumdan, bunlar rüzgarýn taþýdýðý zer­recikler gibi ellerde daðýnýk bulunduðundan istedim ki, yakaladýklarýmdan aþýrt gidenleri özetleyeyim ve bana lütfedilen bilgilerden ona bazý þeyler ekleyeyim. Bunu tanzim edip inci dizisinde toplayayým ve sanatkar parmakla bu inciyi dizeyim. [259]

1117/1705 yýlýnda tamamlanan eser, her bakýmdan XVIII. yüzyýl Os­manlý müslüman Türk dünyasýnýn kültür özelliklerini yansýtmaktadýr. Bundan dolayý tefsirde devrin hakim kültürleri olan Arap, Ýran ve Türk kültürünün geniþ izleri görülmektedir. Yine devrin ilim ve kültür müesseseleri olan med­reselerin çokça raðbet ettikleri gramer, belagat ve edebiyat inceliklerine de geniþ yer verilmektedir Yalnýz Arap dili ve edebiyatý ile yetinilmemekte, Farsça ve Türkçe edebiyat örnekleri de sergilenmektedir. Dolayýsýyla Rûhu'l-beyân tefsiri, devrinin bütün kültür deðerlerini yansýtan bir mozaik niteliðin­dedir. Ne var ki eserdeki bazý rivayetler ve bir kýsým nakiller zayýftýr. Eserde tefsirle ilgisi bulunmayan pek çok hikayelere, Ýbretli kýssalara ve tasavvufî þiirlere yer verilmiþtir.[260] Nitekim Kevserî (ö.1371/1952), vaizlerin bu tefsire büyük bir ilgi gösterdiklerini, zira bu tefsirde kalpleri incelten hikayeler, Fars­ça kitaplardan nakiller ve sûfiierin iþaretlerinden örneklerin bulunduðunu, kulaklarýn dinlemekten zevk aldýðý beyân çeþitlerinin olduðunu belirtmiþ, fa­kat müellifin her eserden, esen ve debelenen herþeyden nakilde bulunduðu­nu söylemekten de çekinmemiþtir.[261] Bursevî'nin vaaz için hazýrladýðý notlar­dan meydana gelen tefsir, ciddi bir süzgeçten geçirilmediði için hadislerine fazla itimat edilemez diye tenkit edilmiþ,[262] müellifin hadis Ýlmine vukûfiye-tînin azlýðý dolayýsýyla eserde zayýf ve mevzu bir çok hadisin bulunduðu belir­tilmiþtir.[263] Bursevî'nin hadis ilminde gerçekten yeterli olup olmadýðý, onun eserlerindeki hadislerin tam bir listesinin çýkarýlmasý ve bu hadislerin kaynak­larýnýn bulunmasý sonucunda açýklýða kavuþacaktýr. Böyle bir çalýþma "Riva­yet Ýlimleri ve Bursevî" açýsýndan önemli bir boþluðu dolduracak ve bize Rû­hu'l-beyân'daki hadisler hakkýnda daha saðlýklý bilgiler elde etmemize yar­dýmcý olacaktýr. Bursevî'nin tefsirinde kullandýðý hadisler bizim tespitlerimize göre 5000 fazladýr. Bu açýdan bakýldýðý zaman Rûhu'l-beyân hadis yönünden çok zengin bir görünüm arzetmektedir. Burada Rûhu'l-beyân'da tenkide uð­ramýþ hadislerden sadece bir kaç Örnek verilecektir.

"Men erâde en yenzura ilâ utekâillahi mine'n-nâr fe'1-yenzur ile'l-mütealimîn: Kim, ALLAH'ýn ateþten azat ettiði kullara bakmak Ýsterse, Ýlim öð­renenlere bahsin.[264] Süyûtî (ö.911/1505)'ye göre hadis mevzudur. [265]

"el-Veledü sirru ebîhi: Çocuk, babasýnýn sýrrýdýr.[266] Hadis için "La asla leh: Aslý yoktur" denilmiþtir. [267]

Hubbu'l-vatan mine'l-îman: Vatan sevgisi imandandýr. [268] Saðânî (Ö.650/1252) hadise mevzu demiþ, Sehâvî (Ö.902/1496) de hadise vâkýf o-lamadýðýný söylemiþtir.[269]

Huzû þetra dînîküm anÝ'l-Humeyrâ": Dininizin yansýný Humeyrâ Aiþej-den alýnýz, [270] Ýbn Hacer (Ö.852/1448), hadisin senedini bulamadýðýný, hadis kitaplarýnda da sahih bir isnadýný göremediðini, yalnýz Ýbnü'I-Esîr (0.606/ 1209}'in Nihâye'sinde kimin tahriç ettiði belirtilmeksizin zikredildiðini,[271]Deylemî (ö.558/1163)'nin de Enes b. Mâlik'ten isnadsýz olarak rivayet ettiði­ni [272] söylemiþtir. [273] Ýbn Kesîr (Ö.774/1373), üstadlan olan Mizzî (0.742/1341) ve Zehebî (ö.748/1347)'ye bu hadisten sormuþ, fakat onlar böyle bir hadis bilmediklerini söylemiþlerdir. [274] Karî (ö.1014/1605) de "hadisin bir aslý bilin­memektedir" demiþtir. [275]

Kellimînî yâ Humeyrâ: Ey Humeyra! Benimle konuþ. [276] Hz. Aiþe ile ilgili dillerde þöhret bulan bu rivayetin de ulemâya göre bir aslý buluna­mamýþtýr. [277]

Mâ sabba'llahu fî sadrî þey'en illâ ve sabebtuhu fî sadrý Ebî Bekr: ALLAH Teâlâ, benim gönlüme ne lütfetmiþse, ben de aynýsýný Ebû Bekir'e aktar­dým. [278] Aclunî, hadisin mevzu hadisler arasýnda geçtiðini ifade etmiþtir. [279]

Mâ fedalekum Ebû Bekr'in bifazli savmin ve lâ salâtin ve lâkin biþey'in vakara fî kalbin; Ebû Bekir'in size olan üstünlüðü fazla oruç tutmasý, namaz kýlmasý sebebiyle deðil, belki kalbinde olan bir sýr sebebiyledir.[280] Ýhyâ'da zikredilen hadis için Irakî (ö.806/1403), merfû hadisler arasýnda kaynaðýný bulamadýðýný söylemiþtir. [281]

Ene ve Ebû Bekr'in keferesey rihân: Ben ve Ebû Bekir iki yarýþ atý gi­biyiz [282] Karî ve Aclunî, hadisin aslýnýn bulunmadýðý kanaatindedirler. [283]

Araþtýrmanýn deðiþik yerlerinde bir vesileyle üzerinde durduðumuz Bursevî'nin eserine aldýðý, kendi ölçülerine göre sahih olan, fakat muhad-disler tarafýndan tenkit edilen daha baþka hadisler de vardýr. Sahih hadis olmadýðý belirtilen bu hadislerden bir kýsmýnýn kaynaklarýný, ilgili olduklarý konularda göstermiþ olduðumuzdan ayný þeyleri burada tekrar etmek istemiyoruz.

2. Ferahu'r-rûh
 
Yazýcýzâde Muhammed Efendi'nin 9008 beyitten meydana gelen Muhammediyye adlý eserinin þerhidir. Bursevî'nin bu þerhi, eserin þöhretini daha da artýrmýþtýr. Tasavvuf aðýrlýklý olan eserde bazý hadisler geniþ þekilde þerhedilmiþtir. Ýki büyük ciltten oluþan eserin müellif nüshasý, Bursa Genel, nr. 59-61'dedir. Bîr çok yazmalan bulunan eserin baský yer ve tarihleri ise þöyle­dir: Bulak, 1252/1836, 1255/1839, 1256/1840'da yapýlan baskýlan üç cilt, Bulak 1258/1842 ve Ýstanbul 1294/1877'deki baskýlan ise iki cilt halindedir.

3. Rûhu'l-Mesnevî
 
Mesnevî'nin yediyüze yakýn beytinin izah edildiði eser, "Arife iþaret ye­ter" ve "Az çoða delalet eder [284] gerekçesiyle iki ciltle yetinilmiþtir. 1116/ 1704'te tamamlanan eserde, dörtyüze yakýn hadis kullanýlmýþtýr. Þerhu'l-Mesnevî olarak da bilinen eserin müellif nüshasý, Bursa Genel, nr. 72-74'tedir.

Þerh, Matbaa-i Âmire'de iki kez basýlmýþtýr. 1285/1868 ve 1287/1870te yapýlan baskýlan iki büyük cilt olup birinci cilt 528, ikinci cilt ise 580 sayfadýr.


4. Þerh-i Pend-i Artar

 
Ferîdüddin Muhammed b. Ýbrahim el-Attâr'ýn Pend-i Attâr adýndaki e-serinin Bursevî tarafýndan yapýlmýþ þerhidir. Pend-i Attâr þerhlerinin en ha­cimlilerinden olan eser 689 sayfadýr. Bursevî eserin sonunda; "Bu þerh-i letâif-i meskûn ve maârif-i makrûn Þeyh Ýsmail Hakký Burûseuî sebbetehu-llahu âlâ sýrâh's-seviyyi kaleminden çýkdý ve hatt-ý itmam keþide encam reþide olup 1136/1724 sâli ferhinde fâlî müþtemil olduðu þehr-i ramazanýn on ye­dinci rûz-i cuma iþraktan sonra mühr-i hitâm urulmuþ ve defter tahrir ve to­mar durulmuþtur" demektedir. [285] Bu þerhle, Bostan þerhinden Bursevînin Farsça kaidelere tamamen vâkýf olduðu anlaþýlmaktadýr. [286]

5. Þerh-i HadÝs-i Erbain
 
Ýmam Nevevî (ö.676/1277)'nin meþhur kýrk hadisinin terceme ve þer­hinden Ýbaret olan eser Türkçe yazýlan kýrk hadis þerhlerinin en büyüðüdür. Þerhte her hadisin metni parça parça ele alýnmakta, evvelâ sarf, nahiv, lügat bakýmlarýndan hemen her kelime ve tabir üzerinde durulmakta, sonra gerek­tikçe baþka âyet ve hadislerle mâna takviye edilmektedir. Eserle ilgili bir de­ðerlendirme yapan Abdülkadir Karahan eser hakkýnda þunlarý söylemektedir: "Bu kitap daha çok medreselerde talebe-i ulûma Nevevî Erbeûn'unu kolayca anlatýp öðretmek ve hazýrlanan onlarca Arapça kýrk hadis þerhi yanýnda kuv­vetle mevki alabilecek Türkçe kýrk hadis olmak hususiyetini de hâizdir. [287] 1137/1725'te tamamlanan eserin Ýstanbul 1253/1834 baskýsý 391 sayfadýr. 1317/1899'te yine Ýstanbul'da neþredilen bir diðer baskýsý Ýse 304 sayfadýr. Þerhin müellif nüshasý, Bursa Genel, nr. 39'da olup 197 varaktýr. Þerhte ö-zellikle tasavvufî bilgiler ele alýnmýþtýr.[288] Eser, yeni harflerle 1998 yýlýnda Ýs­tanbul'da neþredilmiþtir.

6. Erbaûn Hadis Sahîhatu'l-Mesânîd

 
Yine Nevevî'nin Riyazu's-sâlihîn min kelâmý seyyidi'I-murselîn adlý ese­rinden derlenen kýrk hadis, müellifin ifadesiyle Ýsnadý saðlam rivayetlerden seçilmiþtir.[289] Hadislerin kýsa þerhlerinin yapýldýðý eserin müellif nüshasý, Bur­sa Genel, nr. 38'de olup 14 varaktýr.

7.  Kenz-i Mahfî
 
Mutasavvýflar arasýnda þöhret bulan, "Ben gizli bir hazine idim" þeklin­de hadis olarak nakledilen Ýbarenin tasavvufî, Türkçe yorumudur. Mebhas baþlýðý altýnda on bölümden meydana gelen eser 1290'da Ýstanbul'da küçük boy 157 sayfa halinde basýlmýþ, ayrýca "Gizli Hazine" adýyla Abdülkadir Akçiçek tarafýndan sadeleþtirilerek yine Ýstanbul'da 1967 ve 2000 yýllarýnda yayýnlanmýþtýr. Tamamen tasavvufî mahiyette bir þerh olan bu küçük risalede ne gibi hadisler kullanýldýðýný bir örnek olmasý açýsýndan tercemeleriyle birlik­te sunacaðýz.

ALLAH, insanlarý karanlýkta yarattý. Sonra üzerlerine nurundan saçtý. [290] "O bir nurdur, onu nasýl göreyim.[291] Mahlukatý benden yararlan­sýnlar diye yarattým. Ben, onlardan yararlanayým diye deðil. [292] "Köy­lerde oturmaktan sakýnýn. Zira köyde oturanlar, kabirde yatanlar gibidir. [293] "Kim bir hayýr bulursa ALLAH'a hamdetsin. [294] Müezzinler, kýyamet günü insanlarýn en uzun boylu olanlandýr. [295] "Þefaatim ümmetimden büyük günah iþleyenler Ýçindir. [296]"Hikmet, müminin kaybolmuþ malý­dýr. [297] Ne mutlu ömrü uzun ve ameli güzel olana! [298] Bildiði ile amel edene, ALLAH bilmediðini de öðretir. [299] "Siz, dünya Ýþlerini benden daha iyi bilirsiniz. [300] Dünyadan bana ne! [301] "Fatýma benden bir parçadýr. [302] "Senden bakma lezzeti isterim [303]"Siz muhakkak RabbÝnizi göreceksiniz. [304] "Benim ALLAH'la öyle bir vaktim var ki [305] "Ben ALLAH'taným. Müminler de benim nurumun feyzindendir. [306] "Âlimler peygamberlerin varisleridir. [307] "Beþikten mezara kadar ilim öðreniniz. [308] "Ýnsanlar uykudadýr. Öldükten sonra uyanýrlar. [309]"Ben kalbi kýrýk olanlarýn yanýndayým. [310] "Ben kýyamet günü insanla­rýn efendisiyim. [311] "Çalýþýn, zira herkes ne için yaratýlmiþsa o þey ona kolaylaþtýracaktýr. [312] Rahmetim, öfkemi geçmiþtir. [313] "Hiç bir peygambere benim kadar eziyet edilmedi. [314] "Bir cemaatýn efendisi onlara hizmet edendir. [315]

Görüldüðü gibi Bursevî'nin kitaplarýnda kullandýðý hadis sayýsý bir hayli kabarýktýr. Bu da onun Ýþlediði konularda hadislerle görüþlerini takviyeye ça­lýþmasýnýn, hadise baðlýlýðýnýn bir tezahürüdür.
 
8. Þerhu Nuhbeti'l-fiker li-usûli'1-hadis
 
Ýbn Hacer el-Askalânî (ö.852/1448)'nin hadis usûlüne dair yazdýðý Nuhbetü'l-fiker'Ýn geniþ bir þekilde þerhini oluþturan eser, Bursevî'nin hadis usûlüne bakýþ açýsýný göstermesi bakýmýndan son derece önemlidir. Zira bu Þerhte muhaddislerin geleneðine uygun usûl-i hadîs bilgilerinin yanýnda, mu­tasavvýflarýn benimsediði bazý teknik bilgiler de yer almaktadýr. [316]

9. Þerh "Ýzâ tehayyertüm fi'1-umûr"

 
"Ýþlerinizde hayrete düþerseniz kabir ehlinden yardým isteyin" mealinde hadis olarak nakledilen ibarenin bir kaç varakhk þerhidir. [317]
 
10.  Risale fî hadîsi "el-Mü'mÝnu mirâtü'l-mü'min"

 
"Mümin, müminin aynasýdýr" hadisinin kýsa bir açýklamasýný ihtiva eden eserin müellif nüshasý, Bursa Genel, nr. 41/4'tedir.[318] Risale, yukandaki hadi­sin sahih olup olmadýðý hakkýnda kendisine sorulan bir soruya cevap maksa­dýyla yazýlmýþtýr. [319]


11. Þerh-i þuabi'1-imân

 
Ýmanýn þubelerinden bahseden Türkçe eser, 1304/1887'de Ýstanbul'da basýlmýþtýr. Yakup Çiçek tarafýndan Ýman Esaslarýna Tasavvufî Bir Bakýþ adýy­la tekrar yayýnlanmýþtýr. Ýstanbul 2000.
 
12.  Risale fî ilmi'l-hadis
 
Eserin bizzat müellife ait 59 varaktýk yazma nüshasý Bursa Genel, nr. 34'tedir. Görebildiðimiz kadarýyla bu eser, orijinal bir telif olmayýp Ýbn Hacer el-Askalânî (ö.852/1448)'nin Nuhbetü'l-fiker adlý eserinin Bursevî tarafýndan istinsah edilen bir nüshasýdýr.

13. Silsile-i Celvetiyye
 

Bursevî'nin kendi biyografisiyle Celvetiyye tarikatý þeyhlerinden bahse­den eser, müellifin Ýfadesiyle "Hicret-r nebeviyyenin binyüz otuzyedinci sah muhtevi olduðu þehr-Ý Rebîüleuuetin bedrinde Medine-i Bursa'da Tuzpazan kurbunda [320] tamamlanmýþtýr. Eserin müellif nüshasý Millet, Þer'iyye nr. 1040'dadýr. Bir çok yazmasý bulunan Silsile, 1291/1874'te Ýstanbul Haydar­paþa Hastanesi Matbaasýnda basýlmýþtýr. 144 sayfa olan eser, Türkçedir. Ay­rýca eser, 1981 yýlýnda B. Dilcel tarafýndan da sadeleþtirilmiþtir.

14. Temâmu'1-feyz fî bâbi'r-ricâ
l
 
Tasavvufî konulardan özellikle Celvetiyye'n in âyin ve merasimlerinden söz edilen eserde müellifin hayatýna ait detaylý bilgiler bulunmaktadýr. Bursevî, bazý eserlerinde bu kitabýný övmektedir. [321]

15. Fürûk


Yazýlýþlarý ayný, fakat mânalarý ayrý olan müteradif ve birbirine benzer müteþâbih kelimeler arasýndaki farklar ile mahallî kullanýþlarý konu edinen eser, dil ve edebiyatla uðraþanlar Ýçin önemli bîr kaynak özelliði taþýmaktadýr. Arapça olan eser, Ali Enver Efendi tarafýndan el-Vüsûk fî tercümeti'l-Fürûk adýyla Türkçe'ye çevrilmiþ, Mektep Mecmuasý sene 3, numara l'den baþla­mak üzere parça parça neþredilmiþtir. Eserin aslý, 1308 yýlýnda Ýstanbul'da 172 sayfa halinde basýlmýþtýr. Fürûk'ta kelimelerin izahý esnasýnda hadislerle de istiþhatta bulunulmasý esere ayrý bir deðer katmýþtýr. Küçük bir garîbü'l-hadis çalýþmasý olarak da deðerlendirebileceðimiz bu eserdeki hadislerden bazýlarý þöyledir:

a. "Buheym" kelimesi üzerinde durulurken "Yuhþeru'n-nâsü yevme'l-kýyâmeti urâten hufâten büheymen: Kýyamet günü insanlar çýplak, yalýn ayak tek   bir  renk  olarak  diriitileceklerdir [322]  hadisi   zikredilmiþ,   burada büheym'den kastedilenin bedenlerin ebedi yaþayacak þekilde, her türlü ku­surdan uzak özellikler içinde yaratýlacaðý Ýfade edilmiþtir. [323]

b.Þu kadar var ki, ancak, çünkü mânalarýna gelen "beyde" kelimesi a-çýklanýrken "Ene efsahu'1-arab beyde ennî min Kureyþ: Ben, Arab'ýn en fasi­hiyim. Zira Kureyþ'tenim [324] hadisine yer verilmiþ, bu kelimenin hadiste "gayra" mânasýnda kullanýldýðý belirtilmiþtir. [325]

c. Hayye ale'l-felâh" terkîbi tahlil edilirken buradaki "hayye"nin emir fiil mânasýna gelen bir isim olduðu, gelin, süratle yönelin anlamýna geldiði, Resûlullah (s.a.)'in "Yâ ehle'l-hendek! Ýnne Câbiran kad sanaa leküm sü'ran fehayyelen biküm: Ey hendek kazanlar! Cabir size yemek hazýrlamýþ, haydi gelin [326] hadisi ile "Ýzâ zükira's-saühûn fehayye helen bi-umer: Salih insanlar anýldýðý zaman Ömer'den baþlayýn [327] hadisleri örnek olarak gösterilmiþtir.[328]

d. Râha" kelimesinin þerhinde bu kelimenin zevalden sonraki gidiþ için kullanýldýðý ifade edilmiþ, "Men râha ile'l-cumuati fi's-sâati'1-ûlâ fekennema karrabe bedeneten: Kim, cuma namazýna zevalin ilk saatinde giderse o kiþi bir deve kurban etmiþ gibidir [329] hadisi delil olarak zikredilmiþtir. [330]

Bursevî, Fürûk'ta kelimeler arasýndaki farklara Ýþaret ederken de þöyle bir örnek vermiþtir:

"Ebleh "ile "ahmak" arasýnda þu fark vardýr: "Ebleh adam denildiði zaman bundan gönlünde kin ve düþmanlýk olmayan saf, temiz adam anlaþý­lýr. Türkçe'de böylelerine "oðuz" tabir edilir. Hadiste, "Ekseru ehli'l-cenneti el-bülh: Cennetliklerin çoðu, dünya iþlerine önem vermeyip, ahirete yönelen­lerdir [331] buyurulmuþtur. [332]
 
16. el-VârÝdatü'I-kübrâ
 

Zamanlarý gösterilmek suretiyle deðiþik tarihlerde kalbine doðan gayba ait bilgilerin anlatýldýðý eser, halen yazma haldedir. [333] 1131/1719'da tamam­lanan eserin 133 varaklýk müellife ait nüshasý Bursa Genel, nr. 87'dedir. [334]


17. KÝtabü'n-necât

 
Tasavvuf ve ilmihal bilgilerinden oluþan eser müellifin ifadesiyle "Hakâik-Ý ilm-i hâl, usûl-i din-i celiyye, dekâkik-i imâniyye ve afcâidiyye"den bahse­der. [335] 1131/1719'da Türkçe olarak yazýlan eser, 1290/1873 yýlýnda Ýstan­bul'da basýlmýþtýr. 294 sayfadýr.

18. Tuhfe-i Vesîmiyye                                                                    
 
1133/1722'de tamamlanan eser, Türkçedir. Yazma nüshalan vardýr. [336] Þeyda Öztürk tarafýndan Üç Tuhfe içinde yeniden yayýnlanmýþtýr. Ýstanbul 2000.

 
19. Tuhfe-i Aliyye
 

Þeyda Öztürk tarafýndan yine Üç Tuhfe Ýçinde yayýnlanmýþtýr. Ýstanbul 2000.


20. Tuhfe-Ý Umeriyye

 
Tevhidin ve Ömer isminin mâna ve hakikatinin anlatýldýðý eser, 1134/ 1723'te yazýlmýþtýr. Türkçe olan eser, yukarýdaki eserle birlikte 1240/1824 yýlýnda Ýstanbul'da basýlmýþtýr.[337] Mehmed Ali Akidil tarafýndan Üç Tuhfe içinde yeniden yayýnlanmýþtýr. Ýstanbul 2000.

21. Tuhfe-i Ýsrnailiyye
 
1132/1720'de yazýlan eser, Türkçedir. 1292/1875 Matbaa-i Basiret bas­kýsý 115 sayfadýr.


22. Tuhfe-i Haîîliyye
 


Eserin adý kitabýn baþ tarafýna "HalîlÝyye-i Hakký" olarak yazýlmýþ, daha sonra;

"Evvel na't-ý Bârý eyieyelim

Sonra maksud neyse söyleyelim denilmiþ ve ardýndan eserin ya­zýlýþ gayesi; "Ehî kebîrim Halil Çelebi ilm-i hâlde bir risâle-i camia imlâsýn ilkâ ve mütâalasýyla tezciye-i eukât idecek bir eser-i nâfýa tahririn istid'a ildikte."sözleriyle ifade edilmiþtir. Sonunda ise eserin yazýldýðý yer, "iþte bu Tuhfe-i Halîliyye Üsküdar'da eyyâm-ý ma'dudede yazýlub temam otdý" cüm­lesiyle belirtilerek 1133 senesi tarih olarak düþülmüþtür. YetmiþsekÝz sayfa olan eser 1256'da Ýstanbul'da basýlmýþtýr.

 
23. Tuhfe-i Hasekiyye
 

Kelime-i tevhidin nefy ve ispatýndan bahseder. [338] 1133/1721'de ta­mamlanan eserin yazma nüshalarý vardýr. [339]

Sûfilerin Hadis Anlayýþý


24. Tuhfe-Ý Recebiyye
 
1131/1719'da yazýlan eserin müellife ait orijinal nüshasý, Esad Efendi nr. 1374'tedir. 97 varaklýk bu nüshanýn dýþýnda, daha baþka yazma nüshalarý da mevcuttur. [340]

 
25. Tuhfe-Ý Atâiyye
 

Türkçe yazýlan eser, 1134/1722'de tamamlanmýþtýr. Eserin yazma nüs­halarý vardýr. [341]

 
26. Þerh-Ý Salavât-ý Meþiþiyye
 


Þâzeli þeyhlerinden Ýbn Meþîþ'in eserinin þerhinden oluþan eser, 1113/ 1701'de yazýlmýþtýr. Küçük boy olan eser, 1256/1840 yýlýnda Ýstanbul'da ve 1279/1862'de Bulak'ta basýlmýþtýr. Her iki baskýda da eser 80 sayfadýr.

 
27. Þerh-i Usûl-i Aþere
 


Necmüddin Kübrâ (ö.618/1221)'nýn el-Usûlü'1-aþere adlý risalesinin Türkçe þerhidir. Bursevî, eseri niçin þerhettiðini, "Bazý dostlar benden daha iyi anlaþýlmasý için bu kitabý Türkçe'ye çevirmemi istediler. Ben de onlarýn bu ricasýný kabul ettim" sözleriyle ifade etmiþ, sonunda ise eserin yazýldýðý yer ve tarihi "ALLAH'a hamdoîsun bu þerh Þeyh Ýsmail Hakký tarafýndan h. 11371 1724 Rebiüleuvel ayýnýn sonlarýnda Bursa'da CamÝ-i Lâmi-i Muhammediyye'ye bitiþik olan kütüphanede tamamlandý" cümleleriyle belirtmiþtir. [342] Bursevî'nÝn bu þerhi, Mustafa Kara tarafýndan 1980'de yayýnlanan Tasavvuf! Hayat adlý eser içinde [343] sadeleþtirilerek neþredilmiþ, ayrýca 1991 yýlýnda Tasav­vufun On Esasý adý altýnda Mustafa Çevik tarafýndan da yayýnlanmýþtýr.

 
28. Müteferrikât
 

Çeþitli konulardan ve varidatlardan bahseden eser 1134/1722'de ya­zýlmýþtýr 289 varaklýk eserin müellif nüshasý, Esad Efendi, nr. 1667'dedir. Baþka yazma nüshalan da vardýr. [344]

 
29.  Kitabü'l-hýtâb
 

1130/1718'de yazýlan eser yirmi bölümden meydana gelmektedir. Ba­þýnda itikadý konulardan, sonunda ise Ýbn Arabî, Konevî ve Atpazari'nin ha­yatýndan bahsedilmektedir. Eser, 1256/1840 ve 1292/1875 yýllarýnda Ýstanbul'da basýlmýþ, ayrýca Turgut Ulusoy tarafýndan da sadeleþtirilmiþtir. Ýstanbul 1975.

 
30.  Divân
 

Niyazi Mýsrî (Ö.11Û5/1693) ve Ýbn Kemal (ö.940/1534)'in bazý þiirlerinin açýklandýðý eser 1122/1711'de yazýlmýþtýr. Eser, 1257/1841 yýlýnda Bulak'ta ve 1288/1871'de Ýstanbul'da olmak üzere iki defa basýlmýþtýr.


31. Þerh-Ý Gazel-i Yunus Emre

 

Türkçe olan eserin müellife ait iki nüshasý Esad Efendi, nr. 1521/2, vr. 26-42 ve nr. 1521/4 vr. 62-80'de bulunmaktadýr. [345]


32. Þerh-i Gazel-i Bayram Veü
 

1118/1708'de yazýlan eserin müellif tarafýndan yazýlan orijinal metni Esad Efendi nr. 1511/1, vr. 1-26'dadýr. [346]

 
33. Þerh-i Nazmý's-sülûk
 

Eserde tasavvufî bazý þiirler þerhedilmiþtir. [347]


34. Huccetü'l-bâlÝga
 

1133/1721'de yazýlan eser "Esrâr-ý Ýtâhiyye, meârif-i rabbâniyye ve hakâik-i rahmanice"den bahseder. Müellif nüshasý, ÝÜ. Ktp., nr.T. 2217-dedir. [348] Eser, 1291/1874'te Reþahat ayne'l-hayat adlý eserin kenarýnda (s. 1-124) basýlmýþtýr.


35. Risâle-i Hüseyniyye
 

Eser, 1133/1721'de yazýlmýþtýr. [349]


36. Þerhu Risale fi'l-adâbi'I-münâzara li Taþköprizâde

 

Taþköprüzâde (ö.960/1553)'nÝn münazara ve âdâb risalesine yazýlmýþ

bir þerhtir. 1092/1681'de telif edilen eser, Bursevî'nin yalnýz tasavvufta deðil, diðer ilimlerde de âlim bir zât olduðunu göstermektedir. [350] Arapça olan eser, 1273/1856'da basýlmýþtýr. 64 sayfadýr.

 
37. Ta'lika âlâ Mukaddimeti'l-Cezerî

 

Tecvidle ilgili 1087/1676'da yazýlan eserin müellif nüshasý, Bursa Ge­nel, nr. 38/7, vr. 175b-183a'da bulunmaktadýr.


38. Mecâlisu'1-va'z ve't-tezkîr
 

1086/1675'te kaleme alýnan eser, Türkçe-Arapça karýþýk olup yetmiþüç vaazdan oluþmaktadýr. 1266/1850'de Matbaa-i Âmire'de basýlmýþtýr. 176 sayfadýr. [351]

 
39.  Kitabü'n-Netice
 

Müellifin ömrünün sonuna doðru 1136/1724'te yazdýðý eser, Türkçe o-lup tasavvufî aðýrlýklýdýr. Bursevî, bu eserinde pek çok konuya temas etmiþ, hemen her cümlesi ile tasavvufî bir meseleye iþaret etmiþtir. Anahatlarýyla çeþitli gün ve saatlerde kendisine vârid olan âyet-Ý kerime, hadis-Ý þerif, Türk­çe, Arapça, Farsça þiir, mýsra ve sözlerin izah ve tefsirlerinden Ýbarettir. Müel­lif, varidatlar üzerinde dururken önce kelimelerin zahir mânasýný, daha sonra da bâtýn mânasýný tefsir etmiþ, bu izah ve tefsirleri de âyet ve hadislerle des­tekleme yoluna gitmiþtir. Ayrýca eserde peygamberlerle, salih insanlarýn hayat hikayelerine, mürþidi Osman Fazh'nýn (ö.1102/1691) hatýralarý ile kendi ha­yatý hakkýndaki bilgilere de yer vermiþtir. Bursevî, 75 yýllýk ömrünün bütün müktesebatýný bu hacimli eserde toplamýþ gibidir. Esasen kendisi, "Bu kitapta nihayâttan kelâm vardýr ki mübtedî onun fehminden âciz ve sâlik olmayan onun idrakinden kasýrdýr [352] diyerek, eserde derin tasavvufî konulara girdiði­ne iþaret etmek istemiþtir. Nitekim Kitabü'n-Netice'de zâhir-bâtýn bütün mev­cudatýn ve hâdiselerin sebep ve mahiyetleri tevhid noktasýndan bakýlarak izah edilmiþtir. Böylece zahir ve bâtýnýn, âlem ile Adem'in hakikatlerinden bahsedilmiþ, bu ifade ve açýklamalar ile vahdet-i vücûd anlayýþý delilleriyle somut bir hale getirilerek gösterilmek Ýstenmiþtir. Nitekim þu beyitler bu ger­çeðe iþaret etmektedir:

"Âlem-i kesretten ey sâlik firar eyle yürü

Ferd-i vahid bâr-gâhýnda karar eyle yürü

Rûyi vahdet görmek istersen bu kesrette eðer

Saf kýl mir'ât-i kalbin tâb-dâr eyle yürü. [353] Eser, Ali Namlý ve Ýmdat Yavaþ tarafýndan iki cilt halinde yeni harflere çevrilerek 1997 yýlýnda Ýstan­bul'da neþredilmiþtir. [354]

 
40.  Esrâru'I-hac
 

1700 yýlýnda gittiði hac dönüþünde eþkiya tarafýndan elinden alýnan e-ser, hac esnasýnda telif edilmiþtir. [355] Eserin mevcut bir nüshasý bilinmemektedir.


41. Þerhu'l-kebâir

 

1116/1704'te yazýlmýþtýr. Büyük günahlardan bahsedilen eser, 120 say­fa halinde Ýstanbul Bâb-ý Seraskeriyye Matbaasýnda 1257/1841'de basýlmýþtýr.


42. Vesiletü'l-merâm

 

1134/1722'de yazýlan Türkçe eserin yazma nüshalarý vardýr. [356]

 
43.  Mecmûa-i Hakký
 

Bu isim altýnda Bursevî'ye nispet edilen birden fazla kitap bulunmakta­dýr. [357] Böyle bir Gser, 1257/1841'de Bulak'ta ve 1288'de Ýstanbul'da basýlmýþtýr.


44. Kitabü'l-hutabâ

 
3118/1706 yýlýnda Arapça yazýlan eserin müellif nüshasý Bursa Genel, nr. 85/1'dedir. 1-39'da bulunan bu yazmanýn dýþýnda baþka nüshalan da vardýr. [358]

 
45. Mecmûatü'l-esrâr
 


1102/1691 yýllarýnda Arapça olarak yazýlan eserin 125 varaklýk müellif nüshasý Atýf Efendi, nr. 1500'dedir. [359]


46.  Kitabü'l-mir'ât

 

1130/1718'de tamamlanan eserde bazý hadisler tasavvvufî mahiyette þerhedilmiþtir. Müellif nüshasý, Bursa Genel, nr. 40/1'de olup 362 varaktýr.

 
47. Nakdu'I-hâl
 

1134/1722 yýlýnda telif edilen eserin yazma nüshalan vardýr. [360]

 
48.  Hadarâtü'1-hams
 

Türkçe olarak 1132/1720'de telif edilmiþtir. [361]

 
49.  Kitabü izzi'l-âdemiyy
 

Türkçe-Arapça karýþýk olan eser, 1135/1723'te yazýlmýþtýr. Müellif nüs­hasý, Bursa Ýsmail Hakký Camii Kütüphanesi, nr. 34'tedir. [362] varaktýr. [363]

 
50. Hayâtü'Ubâl
 

1135/1723'te tamamlanan eserin müellif tarafýndan yazýlan nr. Bursa Genel, numara 84'tedir. 177 varaklýk bu nüshanýn dýþýnda baþka yazmalarý da vardýr. [364]

 

51.  Kitabü dürreti'l-irfâniyye
 

1131/1719'da yazýlan eserin müellife ait tek nüshasý ÝÜ. Ktp. numara T. 4019'da olup 60 varaktýr.

 

52. Risâletü'l-câmia ilâ mesaili'n-nâfia
 

Türkçe olan eser, 1118/1706 yýlýnda yazýlmýþtýr. Nüshalan vardýr. [365]

 

53. Þerh-i Nazm-ý Hayreti
 

1132/1720'de yazýlan eser Türkçedir. [366]

 

54. Müzîlü'l-ahzân
 

Bursa Genel, nr. 263'te bulunan müellif nüshasý 1134/1722'de yazýl­mýþtýr. Daha baþka nüshalarý da vardýr. [367]

 

55. Kitabü'l-envâr [368]
 

Naim Envar tarafýndan Türkçe'ye çevrilmiþtir. Ýstanbul 1999.

 
56. Kitabü'l-kebîr
 

Bursa Genel, nr. 71'de bulunan 135 varaklýk müellif nüshasý 1133/ 1721'de yazýlmýþtýr. [369]

 

57. Þerhu Fýkh-i Keydânî
 

1088/1677'de Arapça yazýlan eserin müellife ait iki nüshasý Atýf Efendi nr. 873 Üe ÝÜ. Ktp., T. 3706'da bulunmaktadýr. [370]

 

58. Eyyühe'l-bülbül
 

Türkçe 1115/1703'te yazýlan eserin müellif hattý Bursa Genel, nr. 89/3'tedir. [371]

 

59. Varidat- Hakkî
 

1115/1703 yýlýnda tamamlandýðý anlaþýlan eserin müellife ait nüshasý Bursa Genel, nr. 86/2'dedir. [372] Bursevî, bu eserde zikrettiði bütün varidatlarýn ilham mahsûlü olduðunu söylemektedir. [373]

 

60. AhÝdname
 

Türkçe yazýlan eser 1329/1911 yýlýnda Ýstanbul'da basýlmýþtýr. 54 sayfadýr.

 

61.Nuhbetü'I-letâif
 

Arapça olan eser 1085/1674'te yazýlmýþtýr. 86 varaklýk müellife ait nüs­ha Bursa Genel, nr. 138'de bulunmaktadýr. [374]

 
62.  Hakâiku'l-hurûf
 

1131/1719 tarihinde yazýlan eserin müellife ait nüshasý Bursa Genel, nr. 87/2'dedir.[375] Harflerle ilgili Bursevî'nin bir de Esrâru'l-hurûf adlý eseri vardýr. [376]

 
63.  Kitabü'z-zikr ve'þ-þeref
 

1133/1721'de telif edilen eserin yazmalarý vardýr. [377]

 
64. Risale fi't-tasavvuf
 

1134/1721ýde yazýlan eser Türkçedir. [378]

 
65. Kitabü hakku'sarîh ve keþfu's-sahîh
 

1133/1721'de yazýlan Arapça eserin müellif nüshasý Selim Aða Hüdayi Efendi, nr. 468'de olup 507 varaktýr.

 
66. Miracnâme
 

1121/1709 tarihli Türkçe müellif nüshasý Bursa Genel, nr. 124'tedir. 21 varak olan nüshanýn baþka yazma nüshalarý da vardýr. [379]

 
67. Tuhfe-i Nefesi'r-Rahmân
 

Müellifin ömrünün sonlarýna doðru 1137/1725'te yazdýðý bu Türkçe e-serin de yazmalarý mevcuttur. [380]

 

68.  Kitabü'1-fazl ve'n-nevâl
 

Bursa Genel, nr. 83'teki 101 varaklýk müellif nüshasý 1137/1724 tarihini taþýmaktadýr. [381]

 

69. Ta'lika âlâ cüz'il-evvel li'I-Kâdî
 

1127/1715'de yazýlan eserin müellif nüshasý Bursa Genel, nr. 31 'de olup 209 varaktýr. [382]

 

70. Þerh-i cüz'i'1-ahîr Ii'1-Beyzâvî
 

1137/1725 tarihli bu hacimli eserin 3 ciltlik müellif nüshasý Bursa Ge­nel, nr. 28-30'da bulunmaktadýr. 319, 306 ve 110 varaktan oluþan eserin daha baþka nüshalarý da vardýr. [383]

 

71.  Haþiye âlâ Envâri't-tenzîl
 

Nebe ile Ýnfîtar Sûreleri arasýndaki sûrelerin tefsirini içine alan eser 1136'da yazýlmýþtýr.

 

72. Tefsiru âyet-i "Vemâ besse fihimâ min dâbbe"
 

Þuarâ Sûresi (42), 28. âyetin tefsiri olan eser, 1122/1710 yýlýnda yazýl­mýþtýr. Bilinen iki nüshasý Atýf Efendi nr. 1496 ve Bayezid Genel, nr. 3507'dedir. Bayezid nüshasý iki varaktýr. (78a-80a.)

 

73. Tefsîru "Yâ eyyühe'n-nâsü'büdû"
 

Bakara 21. âyetin tefsirinin yapýldýðý eser fazla hacimli deðildir. Arapça yazýlan eser, 1122/1710 tarihlidir. [384]

74. Tefsîru "Velekad ehazellahu misake Benî Ýsrail"

75. Tefsîru "Ýnnellezîne yuhâdiunallahe ve Resûleh",

76. Risâletü'I-zelzele,

77. Þerh-i Ýcazet Nâme-i Burmavî,

78. Þerh-i Ýcazet Nâme-i Þâmî,

79. Kitabü's-sülûk, [385]

80. Neticetü'l-letâif,

81. Þerh-i Kasîde-i Fâridiyye, [386]

82. Kitabü's-sülûk, [387]

83. Risâle-i Ammâriyye,

84. Risâletü'1-cehri ve'1-ýhfâ,

85. Risâletü'n-nevâfil,

86. Þerh-i Mektubi'þ-Þeyh,

87. Þerh-i Bostan-i Sa'dî,

88. Risâle-i Virdiyye,

89. Þerhu'l-usûl li-teysîri'1-vusûl,

90. Kitabü'n-nahv,

91. Risâle-i Lâyihât,

92. Risâletün-nasâyih,

93. Lübbü'1-lüb, [388]

94. Risâle-i Latife Kelime-i Tevhid, [389]

95. Beyatnâme-i Tubazâde,

96. Kttabut-teveccüd,

97. Kitabü'1-mesaili'1-kelâmiyye,

98. Þerh-i Mültekâ,

99. Hâþiye-i Velediyye,

100. Necat-i Tâm,

101. Ziyâ-i Ma'nevî,

102. Risâle-i MuhyÝ'l-Beþîr,  

103. Þerh-i Mukaddime fî ilmi'n-nahv,  

104. Nevâdiru's-savm,

105. Hutabü'l-hutabâ,

106. Þerh-i Nazmý Ahmedî,

107. Risâle-i  Bahri,  

108. Beyatnâme-i Muhammed Bahrî,  

109. Risale-i  Ýn-i Þartiyye,

110. Þerh-i Nazm-ý Suhufî,

111. Þerh-i Nazm-ý Mýsrî,

112. Þerh-i Nazm-ý  Abdî,  

113. Usûlü seb'a,  

114. Tuhfe-i Þeybiyye,  

115. Risâle-i Hayriyye,

116. Râhatu'r-rûh,

117. Risâle-i Ammâriyye,

118. Þerh-i Salati'þ-Þâfî,

119. Risâle-i Vahdet-i Vücûd.

Bursevf nin kaynaklardan tespit edebildiðimiz, ya da bizzat elde edip bakabildiðimiz eserleri bunlardan ibarettir. [390] Görüldüðü gibi Bursevî tefsir, hadis, fýkýh, belagat, sarf-nahiv, ilm-i tecvid, tasavvuf ve edebiyat gibi Ýslâmî ilimlerin hemen hemen her dalýnda küçük-büyük eserler yazmýþ, bu sahalar­daki ilmi kudretini göstermeye çalýþmýþtýr. Bu araþtýrmada biz özellikle onun hadis sahasýnda yazdýðý eserleri tanýmaya, bu eserlerde kullandýðý hadislerin kritiðini yapmaya, üzerinde durduðu, tartýþma konusu yaptýðý hadis usûlü meselelerini diðer ulemânýn görüþleriyle mukayese etmeye çalýþacaðýz. Ayrýca hadislerin anlaþýlmasýnda ne gibi bir metod takip ettiðini, ortaya koyduðu fikirlerin ilmi boyutunu anlamaya gayret göstereceðiz. Dolayýsýyla bundan sonraki bahiste "Bursevî'nin Hadis Tespiti" üzerinde duracak, bu baþlýk al­týnda hadis usûlü ile ilgili deðiþik konularý araþtýracaðýz.

[356] Halet Efendi, nr. 243, 62 varak; Hacý Mahmud, nr. 2260/2; Mihriþah, nr. 210, Hasan Hüsnü Paþa, nr. 810, Tahir Aða, nr. 372; Selim Aða Hüdayi Efendi, nr. 263,467 Hekimoðlu, nr. 514.

[357] Bursa Genel, nr. 38, 41, 85/2, 475.

[358] Bursa Orhan, nr. 713; SeÝim Aða, Hüdayi nr. 461.

[359]Ýstanbul Belediyesi, Atatürk Ktp., Osman Ergin, nr. 2752.

[360] Atýf Efendi, nr. 1515, 268 varak.; Esad Efendi, nr. 1787; Topkapý Sarayý, E.H. nr. 1277; ÝÜ. Ktp., nr. T. 2146, 2153.

[361] Millet, Þer'iye, nr. 869, 46 w.; 874, 875, ÝÜ. Ktp., nr. T. 2226/1, 3931/2, 4214/1.

[362] Atýf Efendi, nr. 1504/1.

[363] Atýf Efendi, nr. 1420/2.

[364] Atýf Efendi, nr. 1396; ÝÜ. Ktp., nr. T. 2281/2; D.T.C. Fak., Ý. Saib Sencer, nr. 2122.

[365] Hacý Mahmud, nr. 2260; nr. 2902,52 vr.; Hüdayi Efendi, nr. 442; Bursa Ulucami, nr. 2749,

[366] Hacý Mahmud, nr. 2749/5; Selim Aða, Hüdayi Efendi, nr. 469, vr. 180-182; 472/2,476.

[367] Atýf Efendi, nr. 1506; Hacý Mahmud, nr. 2735, 3118; Seiim Aða Hüdayi Efendi, nr. 473.

[368] Millet, Þeriyye, nr. 1338/2.

[369] Atýf Efendi, nr. 1393/3,1420/5; Kasidecizade, nr. 305; ÝÜ. Ktp., nr. T. 2120/2.

[370] Hacý Mahmud, nr. 1027,100 vr.; Hüdayi Efendi, nr. 446.

[371] Esad Efendi, nr. 1791/2'dedir.

[372] Atýf Efendi, nr. 1479/2; nr. 1517; Esad Efendi, nr. 1791; Hüsrev Paþa, nr. 189.

[373] Vâridât-ý Hakkiyye, Bursa Genel, nr. 86, vr. 123a.

[374] Atýf Efendi, nr. 1512.

[375] Millet, Þer'iyye, nr. 1252/2.

[376] Atýf Efendi, nr. 1396/2, vr. 77-84.

[377] Mihriþah Sultan, nr. 193, 44 vr.; Atýf Efendi, nr. 1480; Hacý Mahmud nr 2752- Selim Aða Kemankeþ, nr. 28; ÝÜ. Ktp., nr. T. 3339/2.

[378] Laleli, nr. 1372/1, vr. 1-24; Selim Aða, Hüdayi Efendi, nr. 187/2.

[379] Bursa Genel, nr. 76/1; nr. 17709/2; Atýf Efendi, nr. 1501/1, nr. 1781; ÝÜ. Ktp., nr T 245-nr. 343; nr. 621/2; nr. 2577; Topkapý Sarayý E.H., nr. 1615.

[380] Atýf Efendi, nr. 1405/2, vr. 25-36; nr. 1501/3; Hacý Mahmud, nr. 2920- Selim Aða Hüdayi Efen­di, nr. 460.

[381] Hacý Mahmud, nr. 1703/2; nr. 2838; Ýstanbul Belediyesi, Atatürk Ktp., Osman Ergin, nr. 1174.

[382] Raðýb Paþa, nr. 196; Atýf Efendi, nr. 82; Nuruosmaniye, nr. 145.

[383] Bursa Genel, nr. 949-51; Raðýb Paþa, nr. 154; Bayezid, Umumi, nr. 755; Bayezid, Veliyyüddin, nr. 296; Atýf Efendi, nr. 282; Hasan Hüsnü Paþa, nr. 43; Hamidiye, nr. 197.

[384] Atýf Efendi, nr. 1496, vr. 122a-146a; Bayezid Genel, nr. 3507, vr. 80a-96a.

[385] Konya Yazma Eserler, nr. 282.

[386] Konya Yazma Eserler, nr. 1792.

[387] Konya Yazma Eserler, nr. 282.

[388] Ateþ, bu eseri Bursevî'ye nispet etmektedir. Ýþarý Tefsir Okulu, s. 244.

[389] Koyunoðlu, nr. 10766.

[390] Bursevî'nin eserleri hakkýnda geniþ bilgi için bk. Bursalý, Osmanlý Müellifleri, I, 121-124; ÝA., Ý.H. Bursevî m<±; Türk Dili ve Edebiyatý Ansiklopedisi, V, 6. Bursevî'nin Ýstanbul kütüphane-ierindeki yazma nüshalarýnýn tespitinde KÝtabü'n-Netice'yi neþreden Ali Namlý'nýn notlarýn­dan istifade edilmiþtir.



radyobeyan