Nuhbetul-Fiker Þerhi
Pages: 1
Mutevatir Haberler By: saniyenur Date: 11 Ekim 2011, 22:57:39
Mutevatir Haberler


Sahih olan görüþe göre, tevatürde haberi rivayet edenlerin sayýsýný tayin etmeye lüzum yoktur. Bununla beraber, bazýlarý sayýyý tayin ederek dört kiþinin rivayetiyle haber mutevatir olur demiþlerdir. Bazýlarýna göre bu sayý beþ, bazý larýna göre yedi, on, oniki, kýrk, yetmiþ[1] vb. dir. Bu rakamlarý ileri sürenlerin her biri, içinde o rakamýn geçtiði bir delile istinad etmiþ ve bu sayýda gelen haberin ilim ifade edeceðini söylemiþtir. Fakat bu türlü rakamlarý, onlarýn içinde geçtikleri meseleye has olmalarý dolayýsýyla baþka yerlerde tekrarlamaya lüzum yoktur.

Ýþte haber, bu þekilde rivayet edilir ve buna, Hazret-i Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellem) devrinden zamanýmýza kadar haberin rivayetinde mezkur çokluðun eþit bir þekilde devamý da eklenirse, bu da tevatürün þartlarýndan biri olur. Buradaki eþitlikten maksat, bazý tabakalarda mezkur çokluðu artmamasý deðil, eksilmemesidir. Zira bu meselede artýþ evleviyetle matlubtur.

Tevatürün diðer bir þartý da nihayetinin akla dayanan bir kadiyye deðil, gözle görülen bir olay veya kulakla iþitilen bir haber olmasýdýr. Ýþte bu dört þart: Adeten yalan üzerinde birleþmelerini imkansýz kýlan kalabalýk, bu kalabalýðýn baþlangýcýndan sonuna kadar kendileri gibi bir baþka kalabalýktan rivayeti, nihayette dayandýklarý þeyin akýl deðil his olmasý ve bu þekilde rivayet edilen haberin dinleyenler için ilim ifade etmesi bir araya gelirse, bu habere mutevatir denir. Eðer bu þartlardan biri olan haberin ilim ifade etme keyfiyeti tahakkuk etmezse, bu haber sadece meþhur olur. Bu sebeple her mutevatir meþhurdur; ama her meþhur mutevatir deðildir. Bazan denilir ki, dört þart hasýl olursa umm de husulü gerekir. Bu, çok defa böyledir; fakat bazan da, herhangi bir engel dolayýsýyla ilmin hasýl olmadýðý görülür. Iþte bu izahla, tevatürün tarifi anlaþýlmýþ olmaktadýr. Bunun hilafý, bazan da yine tahditsiz, fakat diðer bazý þartlarýn yok olmasýyla ortaya çýkar.

Haber, mutevatirin þartlarýný cemetmeyecek þekilde ikinin üstünde, yani üç veya daha fazla, yahut yalnýz iki, yahutta yalnýz bir kiþi ile tahdit edilmiþ olarak gelir. Haberin iki kiþi ile varid olmasý sözünden kasdýmýz, ikiden az kimse ta rafýndan rivayet edilmemesidir; tek bir isnadýn bazý yerlerinde ikiden fazla kimse tarafýndan rivayet edilmiþ olsa bile zarar vermez; çünkü bu ilimde az, çok üzerine hakimdir.

Ýþte bunlardan birincisi, yani yalan üzerinde birleþmeleri adeten mümkün olmayan ve sayýsý tahdit edilmeyen bir kalabalýðýn rivayet ettiði haber, mutevatirdir ve zikri geçen diðer þartlarýyle birlikte ilmi yakin ifade eder. Ýlmi nazari, biraz sonra da izah edileceði vechile bunun dýþýnda kalýr.

Yakinden maksat, gerçeðe uygun, kesin itikaddýr ve tarifte mutemed olan da budur. Zira mutevatir haber, zaruri ilim ifade eder ki, reddi mümkün olmamasý dolayýsýyla, insan, bunun kabulünde muzdar kalýr. Bazýlarý da mutevatir habe rin ancak ilmi nazari ifade ettiðini söylemiþlerdir ki, bu görüþ gerçeðe uygun deðildir. Çünkü tevatürle, avam tabakasýna mensup araþtýrma ehliyetine sahip olmayan bir kimse için de ilim hasýl olur. Nazar (tetkik ve araþtýrma), malum ve maznun þeylerin tertibi olup, bununla malum ve maznuna ulaþýlýr; avama mensup kimsede ise bu ehliyet yoktur. Eðer, tevatürle kazanýlan ilim nazari olsaydý, avam için bu ilim hasýl olmazdý. Bu açýklama ile, ilmý zaruri ile ilmi nazari arasýndaki fark anlaþýlmýþ olmaktadýr. Buna göre zaruri, istidlal olmaksýzýn ilim ifade eder; nazari de ilim ifade eder, fakat istidlal ile... Zaruri, haberi iþiten herkes için hasýl olur; nazari ise, ancak bu sahada ehliyeti olan kimseler için hasýl olur. Metinde, tevatürün þartlarýný mübhem býraktým; zira bu haliyle mutevatir, isnad ilminin konularýndan deðildir; isnad ilminde hadis ravilerinin sýfatlarý ve rivayet þekilleri yönünden amel edilmesi veya terkedilmesi için hadisin sýhhatinden veya zafiyetinden bahsedilir. Mutevatirde, hadisin ricalinden bahsedilmez; ancak onunla amel edilir.

Burada faide olmak üzere þuna iþaret etmek yerinde olur: Ýbn Salah yukarýda açýklanan mutevatire misal göstermenin güç olduðunu ve bunun ancak “kim benim adýma yalan söylerse…” hadisi hakkýnda ileri sürülebileceðini iddia etmiþtir. Gerek Ýbn Salah’ýn bu þartlarý ihtiva eden mutevatirin nadir bulunduðu ve gerekse baþkalarýnýn hiç bulunmadýðý yolundaki iddialarý yersizdir. Çünkü bu gibi iddialar, isnadlarýn çokluðuna ve adaten yalan üzerinde birleþmelerini, yahut yalanýn onlardan ittifakla hasýl olmasýný imkansýz kýlan ricalin ahval ve sýfatlarýna gerektiði þekilde muttali olunmamaktan neþet etmiþtir. Hazreti Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellem)in hadisleri arasýnda mütevatinin çok denecek kadar mevcut olduðunu ortaya koyan delillerin en güzeli, doðuda ve batýda ilim ehlinin ellerinde dolaþan ve musannýflarýna nisbetlerindeki doðruluðu kesinlikle bilinen bir çok meþhur hadis kitabý bir hadisin ihraç ve rivayetinde ittifak ettiði ve bu hadisin turuk, ve isnadlarý, diðer þartlarýn tahakkuku ve birlikte yalan üzerin de ittifak etmelerini adeten imkansýz kýlacak bir þekilde çoðaldýðý zaman o hadisin söyleyenine nisbetindeki doðruluk hakkýnda ilm-i yakin hasýl olur. Meþhur kitaplarda bu þekilde hadisler pek çoktur.


radyobeyan