Rahmet Mevsimi Ramazan By: reyyan Date: 25 Eylül 2011, 11:40:39
Rahmet Mevsimi Ramazan
Eylül 2007 - 105.sayý
Kürþat Salih YAMAN kaleme aldý, KAPAKTAKÝLER bölümünde yayýnlandý.
Ramazan ayý ganimet ayýdýr. Bu ayda ibadetlerine aðýrlýk veren, günahlardan kaçýnan, gayretine gayret katan müminlere ilâhi ihsanlarýn ardý arkasý kesilmez.
Ramazan ayý ilâhi rahmetin mahlukatý kuþatýp kucakladýðý, feyz ve muhabbet ýrmaklarýnýn çaðlayýp gönül pýnarlarýna dolduðu, kulluk þuurunun yeniden alevlendiði büyük ve bereketli bir aydýr.
Bu mübarek ayýn baþý rahmet, ortasý maðfiret, sonu ateþten kurtuluþtur. Kur’an bu ayda indirilmiþ, oruç bu aya özel olarak farz kýlýnmýþtýr. Bin aydan daha hayýrlý olduðu ifade edilen Kadir Gecesi onun týlsýmlý gecelerinde gizlenmiþtir.
Bu ay içerisinde yapýlacak her ibadete fazlasýyla mükafat verilir. Sevgili Peygamberimiz s.a.v., bu ayda bir nafile ibadet ile Allah’a yaklaþanýn, Ramazan dýþýnda bir farzý yerine getirmiþ gibi olacaðýný, bir farzý yerine getireninse, bu ayýn dýþýndaki yetmiþ farzý yerine getirmiþ gibi olacaðýný bildirmektedir. (Ýbn Huzeyme;Beyhakî)
PERDELER KALKINCA
Bu ayda ibadet diðer aylara nispetle daha kolay, daha sýcak gelir insana. Kalp, ilâhi rahmetin esintisini yaný baþýnda hisseder. Nefs bayaðý duygularýn esiri olmaktan bir parça kurtulur.
Tüm bunlarýn sebebi, insanlarý yoldan çýkaran azgýn þeytanlarýn bu ayýn hürmetine zincirlenmiþ olmalarýdýr. Çünkü þeytan rahmetin önünde perde gibidir. Perde kaldýrýlýnca güneþ tüm çýplaklýðýyla ortaya çýkar. “Eðer þeytanlar insanoðlunun kalplerinde dolaþmasaydý, gökler aleminin gizliliklerini mutlaka görürlerdi.” (Ýbn Hanbel) hadisi bu gerçeðe iþaret eder.
Ramazan ayý ayný zamanda sabýr ayý olduðu söylenmiþtir. Sabrý öðrenmenin en kestirme yolu ise oruç ibadetinden geçer. Oruç sabrýn, sabýr da imanýn yarýsý sayýlýr. “Sabredenlere mükafatlarý hesapsýz olarak ödenecektir.” (Zümer, 10)
Bu ay ayrýca insanlarýn acýlarýna ortak olma, keder ve sýkýntýlarýný hafifletme, varsa bir ekmeði yarýya bölüp paylaþma ayýdýr. Müminin rýzký bu ayda bereketlenir, artar. Ramazan ayý içerisinde oruçlu birine bir bardak suyla dahi olsa iftar ettiren kimsenin, bu davranýþý sayesinde bütün günahlarýnýn baðýþlanýp, cehennem ateþinden kurtulacaðý ve kendisine iftar ettirdiði kiþinin sevabý kadar sevap yazýlacað müjdelenmiþtir.(Ýbn Huzeyme; Beyhakî)
Ýkinci bin yýlýn müceddidi sayýlan büyük veli Ýmam-ý Rabbani k.s., bu aya dair bir mektubunda þunlarý kaydeder:
“Ramazan ayý bütün hayýr ve bereketleri kendinde toplamýþtýr. Sene içerisinde herhangi bir yolla kiþiye ulaþan her hayýr, kadri büyük olan Ramazan ayýnýn uçsuz bucaksýz bereket deryasýndan bir damladýr. Bu
ayda saðlanan cem’iyyet (yani kalbi Hakk’a odaklamak), sene boyunca elde edilecek olan cem’iyyetin sebebidir. Bu ayda tefrikaya düþmek (yani kalbi Hak’tan gayrýsýna çevirmek) de tüm seneyi tefrika içerisinde geçirmeye sebeptir.” (Mektubat, 4.Mektup)
RAMAZANI FIRSAT BÝLMEK
Ramazan ayý ganimet ayýdýr. Bu ayda ibadetlerine aðýrlýk veren, günahlardan kaçýnan, gayretine gayret katan müminlere ilâhi ihsanlarýn ardý arkasý kesilmez.
Hz. Peygamber s.a.v. Efendimizin, Ramazan ayýnda diðer aylarda görülmeyen bir gayret içerisine girdiði, Ramazanýn son on gününde bu gayretini daha da arttýrdýðý bilinir.
ORUÇ TUTMAK
Bu ayda kulun azimle devam etmesi gereken ibadetlerin baþýnda oruç gelir. Bilindiði üzere oruç, Ýslâm’ýn üzerine bina edildiði beþ temel esastan biridir ve her mükellef Müslüman için bu aya özel farz kýlýnmýþtýr. Hadis-i þerifte buyurulur ki:
“Kim (dinen geçerli) bir özrü olmadýðý halde Ramazanýn bir gününü dahi oruçsuz geçirirse, Ramazan dýþýnda ömrü boyunca oruç tutsa da onun yerini asla tutamaz.” (Tirmizi;Ebu Davud; Ýbn Mace)
Orucun Arapça karþýlýðý “sýyam, savm”dýr. Manasý, kiþinin nefsini meylettiði þeylerden alýkoymak, kendini tutmaktýr. Her þeyin bir kapýsý olduðunu bildiren Peygamber s.a.v. Efendimiz, orucu ibadetin kapýsý olarak gösterir.
Oruç ayný zamanda cennet kapýsýnýn tokmaðý gibidir. Kapýyý çalan içeri alýnýr. Rasul-i Ekrem s.a.v. Efendimiz bir gün Hz. Aiþe r.a. validemize buyurdu ki: “Aiþe, cennetin kapýsýný çalmaya devam et.” O da ne ile ve nasýl çalacaðýný sorunca, Efendimiz s.a.v. “Oruçla..” diye karþýlýk vermiþtir.(Ýhya, 1/648)
Oruçlunun uykusu ibadet, susmasý tesbih, duasý makbul sayýlmýþtýr. Günahlarýnýn affedilip, amellerinin misliyle karþýlýk bulacaðý bildirilmiþtir. Her iyi amelin mükafatý on mislinden yedi yüz misline kadar iken, orucun mükafatý daha fazladýr. Bu fazlalýða dikkat çekmek için Cenab-ý Hak buyurur ki: “Oruç yalnýz benim içindir, mükafatýný da ancak ben veririm.” (Buharî; Müslim)
Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli bir durum var ki, o da oruçlunun ateþe karþý kalkan olan orucunu gýybet, zina, haram mal kazanma ve yeme gibi ilâhi rýzaya aykýrý þeylere meylederek deldirmemesidir. Yoksa Efendimiz s.a.v.’in; “Nice oruçlular var ki, tuttuðu oruçtan ona sadece çektiði açlýk kâr kalýr.” (Ýbn Mace; Neseî) sözünün muhatabý oluverirler.
KUR’AN OKUMAK
Bu ayda önem verilmesi gereken ibadetlerden bir diðeri de Kur’an tilavetidir. Sevgili Peygamberimizin bu ayda Kur’an-ý Kerim’i ezberden evvela Cebrail a.s.’a, daha sonra insanlara okuduðu bildirilmiþtir.
“Mukabele” diye bilinen bu güzel adet halen camilerimizde sürdürülmektedir. O halde bu ay içinde Allah Tealâ’nýn rýzasýný göz ardý etmeksizin gerek tek baþýna, gerekse mukabelelere katýlmak suretiyle en az bir hatim indirilmeli; sevabý baþta Peygamber Efendimiz olmak üzere tüm müminlere hediye edilmelidir.
GECELERÝ ÝHYA ETMEK
Ramazan gecelerini ihya etmenin de ayrý bir önemi vardýr. Sahabilerin bildirdiðine göre, Rasulullah s.a.v. Efendimiz onlarý kesin bir emirde bulunmaksýzýn Ramazan gecelerini ihyaya teþvik ederdi. Buyururdu ki: “Kim Ramazan gecesini sevabýna inanarak ve bunu elde etmek niyetiyle namazla ihya ederse, geçmiþ günahlarý affedilir.” (Buharî; Tirmizî)
Ramazan gecesine özgü ibadetlerin baþýnda, bilindiði gibi Teravih namazý gelir. Teravih, cemaat þuurunu arttýran, insanlarýn birbirleriyle kaynaþmasýna sebep olan, kardeþ olmayý öðreten güzel bir ibadettir.
Ayrýca bu ayda teheccüd namazýna da önem vermek gerekir ki, bu geceleyin bir müddet uyuduktan sonra kýlýnan namazdýr. Hadis-i þerifte bildirildiðine göre geceleyin kalkýp, eþini de uyandýrarak iki rekât namaz kýlan kimsenin, Allah Tealâ’yý çokça zikreden erkekler ile kadýnlardan yazýlacaklarý haber verilmiþtir. (Ebu Davud; Ýbn Mace)
SAHUR YAPMAK
Bu aya özgü olup, devam edilmesi tavsiye edilen sünnetlerden biri de sahurdur. Sahur hem bizimle baþka dinlere inananlarýn orucu arasýndaki fark, hem de gündüzün tutulacak oruç için vücuda direnç olmasý bakýmýndan önemlidir. O nedenle Rasulullah s.a.v. Efendimiz kýymetli ashabýný bir hurma veya bir yudum suyla dahi olsa sahur yapmaya teþvik etmiþ ve buyurmuþtur ki: “Sahur yemeði yiyin, zira sahurda bereket vardýr.” (Buharî; Müslim)
ÝTÝKÂFA GÝRMEK
Ramazan ayýnda önemsenmesi gereken bir diðer ibadet de, bitmesine on gün kala bir mescidde itikâfa girip, orada zikir ve ibadetle meþgul olmaktýr. Bu, Rasul-i Ekrem s.a.v. Efendimiz’in her Ramazan devam
ettiði ibadetlerdendi.
Meþhur sahabi Ebu Hüreyre r.a. buyuruyor ki: “Hz. Peygamber s.a.v. her Ramazan’da on gün itikâfa girerdi. Vefat ettiði sene yirmi gün itikâfta kaldý.” (Buharî)
Bu kadarýný yapmaya imkan bulamayanlar, hiç deðilse camiye her girdiklerinde itikâfa niyet ederlerse, inþallah itikaf sevabýna nail olurlar.
SONUÇ OLARAK
Diyebiliriz ki:
Ramazan, kulun geçmiþini muhasebe edip geleceðine yön vermesi için bir baþlangýçtýr. Bu ayda günahlara tövbe edilip, ibadetlere aþina olunursa, sene içerisinde devam etmek kolaylaþýr.
O halde ibadetlerinde aksaklýk yaþayanlar, çok günah iþlediðini düþünenler, daha fazla ibadet etmeliyim diyenler bu mübarek ayý fýrsat bilip, gerçek kulluða vira-bismillah demelidirler.
“…Kötü talihli kiþi, bu ayda Allah’ýn rahmetinden mahrum kalandýr.” (Taberânî)
Ramazan ayýnýn tüm Ýslâm alemi ve insanlýk için hayýr ve saadet getirmesi dileðiyle...