Resul Zeki Efendi By: armi Date: 02 Temmuz 2009, 13:31:55
Velîlerin önde gelenlerinden. Ýsmi Resûl Zeki'dir. Arvâsîlerdendir ve soyu Peygamber efendimize ulaþýr. Zamânýnda ilim ve irfân beldesi olan Van'ýn Müküs kasabasýnýn Arvas köyünde yaþadý. Doðum târihi bilinmemektedir. On dokuzuncu yüzyýlýn baþýnda vefât etti. Arvas'ta medfûndur.
Resûl ZekiEfendi, velî bir zât olan babasýnýn terbiye ve himâyesinde yetiþti. Babasý SeyyidLütfi Efendi, Seyyid Abdurrahmân Kutb hazretlerinin oðluydu. Molla MuhammedKutb hazretlerinden gelen ilim ve irfân dersleri Resûl Zeki Efendinin babasý SeyyidLütfi Efendiye kadar devâm etmiþ, çok kimse hak yolun bilgilerini öðrenmiþtir. Resûl Zeki Efendi babasýnýn önde gelen talebeleri arasýndayken, babasý Seyyid Lütfi Efendi vefât etti. Âilede baþka âlim ve müderris kalmamýþtý. O sýrada Resûl Zeki Efendi de çocuk yaþlardaydý. Babasýnýn talebeleri, hocasýz kalmalarýna çok üzülmüþlerdi. Bir müddet bekledikten sonra hocalarýnýn evine gelip hanýmannelerine; "Efendim! Burada bize ders verecek kimse olmadýðýndan izniniz olursa kendimize hoca aramak için baþka yerlere gitmek istiyoruz." dediler. Bunu duyan Resûl Zeki Efendi, Arvas'ýn medresesi daðýlacak diye üzüntüsünden hastalanýp yataða düþtü. Bu durum karþýsýnda annesi çok üzüldü ve talebelere haber gönderip; "Sizin ayrýlýp gitmek istemenize Resûl Zeki dayanamadý, hasta oldu. Biraz daha bekleyin. Ýyi olsun o zaman gidersiniz." dedi. Talebeler bu arzu üzerine bir müddet daha medresede kaldýlar. Bir zaman sonra tekrar izin istediler. Resûl Zeki yine hastalandý. Talebelere yine istedikleri izin verilmedi. Bir gün Resûl Zeki annesinden babasýnýn cübbesini ve sarýðýný isteyip giydi. Sonra da babasýnýn kitaplarýný istedi. Sýra ile kitaplarýn sayfalarýný çevirmeye baþladý. Sonra da babasýnýn son ders verdiði kitabý koltuðuna alýp medresesine gitti. Talebeleri çaðýrýp medreseye topladý ve; "Allahü teâlânýn izniyle size ders vermeye geldim." dedi. Talebeler; "Herhalde Resûl Zeki hastalýk sebebiyle aklýný yitirdi. Ama gönlünü kýrmayalým, dediðini yapalým." dediler. En iyi durumda olan talebe, kitabýný alýp Resûl Zeki'nin önünde oturdu. Resûl Zeki babasýndan daha mükemmel ders vermeye baþladý. Talebeler bu hâli görünce hayretle etrâfýnda toplandýlar. Allahü teâlâ tarafýndan bütün ilimlerin ona öðretildiðini anladýlar ve çok sevinip zâhirî ilimler yanýnda, mânevî ilimler de tahsîl etmekle þereflendiler.
MollaResûl Zeki Arvâsî hazretleriyle Arvas Medresesi ilme devâm etti. Onun sebebiyle çok âlim yetiþti.Talebelerinden daha sonra evliyânýn büyüklerinden Seyyid Fehim hazretlerine hocalýk yapacak olan Molla Resûl Sýbkî, Molla Yahyâ Muzîrî, MollaHalil Si'ridî, MollaFakîh Tayran gibi büyük zâtlar yetiþti. Bunlarý insanlarý irþâd için çeþitli yerlere gönderdi.
Talebelerinden Fakih Tayran hayvanlarýn dilinden anlardý. Bir gün Arvas'ta bal arýlarýný seyrederken bir arý beyinin arýlara sýký talimat vererek; "Çabuk gidin, çabuk gidin, durmayýn!Sâhibimizin misâfiri vardýr." dediðini duydu. Hocasýna; "Bu kovaný bana verir misiniz, köyüme götüreyim." dedi. O da; "Götürün." buyurdu. Alýp götürdü. Bir müddet sonra yine arý beyini dinledi. Bu sefer; "Yavaþ gidin, yavaþ gelin, acele etmeyin!" dediðini duydu. Kovaný aldý Arvas'a getirdi ve durumu hocasýna anlattý.
Molla Resûl Zeki Arvâsî'nin güzel hal ve kerâmet sâhibi talebesi Fakih Tayran bir gün Müks Suyu üzerindeki Kýrmýzý Köprüde durup suya hitâben; "Ey su, ey su! Sen böyle akýp nereye gidersin. Gece gündüz durmadan inler devâm edersin?" deyince, su akmayýp ona þu karþýlýðý verdi:
"Ey insan! Bunca nebî, bunca velîler geldi. Hiçbiri sebebini öðrenmek istemedi." Fakih þöyle dedi:
"Onlar büyüklerdi. Bilip de sormadýlar. Bense bilmiyorum. Aramýzda çok fark var." Su cevâben;
"Bak ben de senin gibi birisine tutkunum. Bunun için gece gündüz, onu arar dururum." dedi.
Resûl Zeki Arvâsî hazretleri ömrünü ecdâdý gibi hak yola hizmetle geçirdi. Vefât ettikten sonra oðlu Ziyâeddîn Efendi, babasýnýn yolunu býrakýp dünyâ ile meþgûl oldu. Yaylada çadýr kurup günlerini avlanmakla geçirmeye baþladý. Babasýnýn fazîlet sâhibi talebeleri bu durumu görünce çok üzüldüler. Muþ'taki Molla Resûl Sýbkî, Siirt'teki MollaHalil'e gidip; "Hocamýzýn tâziyesine, baþsaðlýðýna gidemedik. Hem de oðlu ile ilgilenir nasîhat ederiz" dedi. Molla Halil de; "Ýsterseniz önce bir mektup yazalým. Sonra netîceye göre hareket ederiz." diye cevap verdi. MollaHalil Efendi, Seyyid Ziyâeddîn'e bir mektup yazýp; "Mübârek hocamýz Molla Resûl Zeki hazretlerinin oðlunun ava, eðlenceye baþladýðýný öðrendik. Hocamýzýn yeni vefât ettiði anlaþýldý. Ýnnâ lillâh..." dedi. Mektup SeyyidZiyâeddîn'e ulaþýnca durumu anlayýp yaylayý, eðlenceyi, avý býrakýp Arvas'a indi. Annesiyle görüþtü. Ýzin alýp Molla Halil hazretlerine talebe olmak için Siirt'e mektup yazdý. Mektup Molla Halil'e ulaþtýðýnda, o; "Oðlum ben fakirim. Sana bakacak gücüm yok. Her gün bir altýn verirseniz size ders verebilirim." cevâbýný yazdý. Bunun üzerine Ziyâeddîn bir çanta altýnla Siirt'e geldi ve MollaHalil'e talebe oldu. Her gün hocasýna bir altýn verip ders aldý. Nihâyet bir gün altýnlar bitti. Bunun üzerine Seyyid Ziyâeddîn Arvas'a haber gönderdi. Bu arada rahatsýzlýk bahânesi ile derse gitmedi.Birkaç gün geçti.Hocasý onun bu durumunu anlayýnca, daha önce verdiði bütün altýnlarý getirip kendisine iâde etti ve; "Biz sana para için ders vermedik. Arzu ve niyetimiz iyi öðrenmenizdi." buyurdu. Onu güzel bir þekilde yetiþtirdi.
Molla Resûl Zeki hazretlerinin küçük birâderi olanSeyyidSýbgatullah Arvâsî hazretleri de yüksek ilim ve mârifet sâhibi bir zât olup, çok evliyânýn yetiþmesine sebeb olmuþtur.
BÝZÝ ZÝYÂRETE GELDÝ
Molla Zeki Arvâsî'nin, babasýnýn yerine geçip ders verdiði günlerden bir gün mescide kimsenin tanýmadýðý bir zât geldi. Mescidde birkaç kiþi daha vardý. Gelen zât doðruca Resûl Zeki Arvâsî'nin yanýna gidip selâm verdi ve uzun uzun konuþtular. Sonra da vedâ edip gitti. Mesciddekiler Molla Zeki'nin yanýna gelen zâtýn kim olduðunu sordular. Molla Zeki tebessüm edip; "Hýzýr aleyhisselâmdý." buyurdu. "Bize niçin söylemedin?" dediklerinde, o; "Sizi deðil, bizi ziyârete gelmiþti." buyurdu.
1) Ýslâm Meþhûrlarý Ansiklopedisi; c.3, s.1722
Ynt: Resul Zeki Efendi By: Bilal2009 Date: 06 Aðustos 2015, 14:27:32
Esselamü aleyküm ve rahmetüllah, Isteyene istediði verilir. Rabbim ( celle celaluhu ) bizleri iyiyi istenlerden ve istediðine ulasanlardan eylesin.
Ynt: Resul Zeki Efendi By: Sevgi. Date: 10 Kasým 2020, 03:43:04
Aleyküm selam. Rabb'im bizleri kendine hayýrlý kul, peygamber efendimiz'e de hayýrlý ümmet eylesin inþaAllah
radyobeyan