Diðer Yazýlar
Pages: 1
Suya Uzatmak Ellerini By: reyyan Date: 21 Aðustos 2011, 09:37:14
Suya Uzatmak Ellerini


Mart 2009 - 123.sayý

Elvida ÜNLÜ kaleme aldý, DÝÐER YAZILAR bölümünde yayýnlandý.

Suya dokunmak, suyu hissetmek...

Suyla baþlamak, arýnarak, temizlenerek...

Yönünü doðrulturken suya deðmek önce. Sonra bir ömür suda damla olmak.

Suya hasret bir damla...

“Ey iman edenler! Namaz kýlmaya kalktýðýnýz zaman yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi, baþlarýnýzý mesh edip, topuklara kadar ayaklarýnýzý yýkayýn...” (Maide, 6)

Abdest tevbedir

Ellerim deðerken suya ve tertemiz çýkarken ellerim, ruhumdan akanlar nedir?

Neler nelerden aklanýrým þimdi?

Efendimiz s.a.v. buyurdular:

“Mümin bir kul abdest aldýðýnda, yüzünü yýkayýnca gözüyle bakarak iþlediði bütün günahlar su damlalarýyla yüzünden dökülür. Ellerini yýkayýnca elleriyle iþlediði hatalar ellerinden dökülür. Ayaklarýný yýkayýnca da ayaklarýyla giderek iþlediði bütün günahlarý suyla dökülür. Öyle ki abdest tamamlanýnca günahlarýndan arýnmýþ olarak tertemiz çýkar.”

Ve yine buyurdular:

“Kim güzelce abdest alýp iki rekât namaz kýlarsa ve her ikisinde de içinde dünya ile ilgili bir endiþe taþýmazsa, anasýndan doðduðu gün gibi günahlarýndan sýyrýlýr.”

. . .

Duyduðum kötü sözlerden, tuttuðum kötü iþlerden,

Söylediðim kötü sözlerden,

Ve gittiðim kötü yerlerden bulaþan bana ne varsa..

Suyla akar gider.

Müjden budur ve müjden ümidimdir.

Abdest zikirdir

Efendimiz s.a.v. buyurdular:

“Abdest alýrken Allah’ýn adýný anan kimsenin Allah bütün vücudunu temizler. Fakat Allah’ýn adýný zikretmeden abdest alan kimsenin sadece su dokunan azalarý temizlenir.”

Ellerimin zikridir.

Ayaklarýmýn, dilimin.

Saçýmdaki her bir telin.

Her an yenilenir su.

Tazelenir, dirilir.

Ve ben suya uzattýðýmda ellerimi, suyun zikrine katýlýrým her bir zerremle.

Her bir zerremle dirilirim yeniden.

Uyanýrým son uyanýþtan önce.

Abdest müjdedir

Yine buyurdular ki:

“Kim güzelce abdest aldýktan sonra gözünü göðe kaldýrarak ‘Eþhedü enlâ ilâhe illallahu vahdehu la þerike leh. Ve eþhedu enne Muhammeden abduhu ve rasulüh.” derse önüne sekiz cennet kapýsý açýlýr ve kendisine ‘dilediðinden gir’ denilir.”

Cennet müjdesidir.

Ve ümidimiz odur ki Kevser havuzundan gelir damlalar.

Abdest nurdur

Efendimiz s.a.v. buyurdular:

“Þüphesiz benim ümmetim, kýyamet gününde abdest izlerinden dolayý yüzleri nurlu, elleri ve ayaklarý parlak olarak çaðýrýlacaklardýr. Yüzünün nurunu artýrmaya gücü yeten kimse bunu yapsýn (abdest azalarýný daha etraflýca yýkasýn).

Ve dediler ki;

“Müminin nuru ve beyazlýðý, abdest suyunun ulaþtýðý yere kadar varýr.”

Hepimiz biliriz bir gün de þöyle demiþtir:

“Abdest üzerine abdest almak nur üzerine nurdur.”

O izlerden tanýnýrýz

Bir iz vardýr bizi bize tanýtan

Bizi kendimize tanýtan

Su damlalarýdýr o saçlarýmýzda, toprak taneleridir alýnlarýmýzda.

Dizlerimiz bükülmeyi bilir, alýnlarýmýz yere deðmeyi.

Suya kanmýþtýr ellerimiz.

. . .

Allah Rasulü s.a.v. arkadaþlarýyla birlikte olduðu günlerden birinde bir özlemini dile getirdi:

– Kardeþlerimi görmeyi ne kadar da çok arzulardým.

Arkadaþlarý sordular:

– Bizler senin kardeþlerin deðil miyiz ey Allah’ýn Rasulü?

Allah Rasulü s.a.v. buyurdular:

– Sizler benim arkadaþlarýmsýnýz. Kardeþlerim ise henüz dünyaya gelmedi. Onlar beni görmeden severler, bana beni görmeden inanýrlar.

Arkadaþlarý tekrar sordular:

– Peki, henüz dünyaya gelmemiþ o kiþileri nasýl tanýyacaksýnýz?

Allah Rasulü s.a.v. þöyle dedi:

– Düþünün ki bir adamýn ayaklarý ve yüzü beyaz olan bir atý var. O kimse bu atýný hepsi simsiyah olan bir at sürüsü içinde tanýyýp bulamaz mý?

– Elbette bulur ey Allah’ýn Rasulü, dediler. Allah Rasulü s.a.v. buyurdular:

– Ýþte o kimseler de mahþer yerine abdest azalarý bembeyaz olduðu halde gelecekler. Ben onlar geldiðinde Kevser suyundan ikram etmek için önceden havuzumun baþýna gideceðim ve onlarý bekleyeceðim.

Su koymak o ellere abdest alýrken

Nebi s.a.v. bir gün abdest bozmaya yöneldi. Abdullah b. Abbas r.a. hemen Nebi s.a.v.’in abdest almasý için su götürerek býraktý. Çünkü her arkadaþý gibi Abdullah b. Abbas r.a. da bilirdi ki Allah Rasulü s.a.v. her abdest bozduðunda yeniden abdest alýr, asla abdestsiz durmazdý.

Suyu gören Nebi s.a.v. “Bunu buraya kim koydu?” diye sordu. Sonra da Abbas r.a. için þöyle dua etti:

“Ýlahi, onun dindeki anlayýþýný artýr!”

. . .

Su koymak o ellere, o ellerde su nasýl durur görmek...

O eðitimden nasip almýþlardan biri der ki; “Biz abdest almayý kitaplardan deðil, büyüklerimizin ellerine su dökerek öðrendik.”

Allah Rasulü s.a.v.’in ellerine su dökemiyoruz, ama her abdest aldýðýmýzda su bize o ellerden gelir.

Çünkü o ellere su dökenlerden öðreniriz abdest almayý.

. . .

Allah Rasulü s.a.v. zaman zaman Rubeyyi r.a.’ýn evine gelirdi. Ve burada abdest alýrdý. Bir gün abdest almýþ ve þöyle buyurmuþtu:

“Kim benim gibi abdest alýr, sonra huþu içinde iki rekât namaz kýlarsa geçmiþ günahlarý affolunur.”

Sahabiler O’nun nasýl abdest aldýðýný Rubeyyi r.a.’dan sorarlardý. Bir gün Âkil b. Ebu Talip r.a. bu haným sahabiyi ziyarete geldi ve Peygamber s.a.v.’in nasýl abdest aldýðýný sordu. Rubeyyi r.a. þöyle anlattý:

“Sevgili Peygamberimiz bize sýk gelirdi. Bir gün öðle vakti istirahat etti. Kalkýnca su istedi. Su dolu bir ibrik getirdim. Önce ellerini güzelce yýkadý. Aðzýna, burnuna su verdi. Yüzünü üç kere yýkadý. Sað kolunu dirsekle beraber üç defa, ayný þekilde sol kolunu ovarak yýkadý. Sonra baþýný mesh etti. Kulaklarýnýn içini, dýþýný ve boynunu mesh etti. Daha sonra sað ayaðýný, ayak bilekleriyle beraber üç defa, ayný þekilde sol ayaðýný yýkadý. Abdest almayý tamamlayýnca þöyle dedi: Benim bu abdestim gibi kim abdest alýr sonra huþu ile iki rekât namaz kýlarsa geçmiþ günahlarý affolunur.”

Su deðmeli, suyu hissetmeli


Bir ikindi vaktiydi. Rasulullah s.a.v. arkadaþlarýyla Mekke’den Medine’ye dönüyordu. Bazýlarý daha önce konaklama yerine varmýþ ve hemen hýzlýca abdest almaya koyulmuþlardý. Öyle hýzlý alýyorlardý ki bazýlarýnýn ökçeleri bile ýslanmýyordu. Kimileri de mesh eder gibi çok az suyla abdest almaya çalýþýyorlardý.

Bu hal üzereyken Rasulullah s.a.v. geldi. Arkadaþlarýnýn bu þekilde abdest almalarýndan hoþnut olmayarak en dik sesiyle þöyle buyurdu:

“Cehennemde yanacak ökçelere yazýk! Abdesti eksiksiz aldýnýz!”

. . .

Rasul-i Ekrem s.a.v. bir gün amcasý Hamza r.a.’ýn evine ziyarete geldi. Amcasýnýn eþi Havle r.a. yemek ikram etti. Yemeklerini yerken Rasulullah s.a.v. sordu:

– Size günahlarýnýzý silecek, hatalarýnýza kefaret olacak bir þey haber vereyim mi?

– Evet, ver ey Allah’ýn Rasulü, dediler. Rasulullah s.a.v. buyurdu:

“Ne kadar güç durumda olsanýz da abdesti tam alýnýz. Mescide giden adýmlarý artýrýnýz. Ve bir namazý kýldýktan sonra diðer namazý bekleyiniz.”

. . .

Suyun hakkýný verir miyiz?

Suya vardýysak suyun hakkýný vermeli.

Temizlenmeli her bir damlasýyla.

Þimdi O’nunla abdest alsak

Besmelemizi çekerek Allah’ýn ismiyle suya uzatacaðýz ellerimizi.

Ki Allah Rasulü “Besmeleyle baþlamayanýn abdesti tam deðildir.” buyurmuþlardý.

Ve O’nunla birlikte þeytanlarýn vesveselerinden Allah’a sýðýnacaðýz.

Sonra abdestsizliðimizi gidermeye ve namaz kýlmaya niyet ederek ellerimizi yýkayacaðýz.

O’nunla birlikte aðzýmýza su verirken, ‘Allahým Kur’an okumakta ve seni çok zikretmekte bana yardýmcý ol’ diye dua edeceðiz.

Burnumuza su verirken, O’nunla birlikte cennet kokularýný duymayý dileyeceðiz. Ve cehennem kokularýndan Allah’a sýðýnacaðýz.

Yüzümüzü yýkayacaðýz sonra. Rabbimizden dostlarýnýn yüzünü aðarttýðý o günde bizim de yüzümüzü nurlandýrmasýný isteyerek. Ve Rabbim, diyeceðiz, düþmanlarýnýn yüzünü kararttýðýn günde benim yüzümü karartma. Bizi dostlarýndan say.

Sonra sað kolumuzu yýkayacaðýz. ‘Rabbim kitabýmý saðýmdan ver.’

Sol kolumuzu yýkayacaðýz. ‘Rabbim kitabýmý solumdan veya ardýmdan verme.’

Su saçlarýmýzla buluþtuðunda ‘Rabbim, rahmetinin gölgesinden baþka gölge olmayan o günde bizleri arþýnýn altýnda gölgelendir.’

Kulaklarýmýzý yýkarken cennete davet eden münadilerin sesini iþitmeyi dileyeceðiz. Ve en güzel sözleri duyup, en güzel sözlere uymayý...

Boynumuzu mesh ederken cehennem zincirlerinden azat olmayý dileyeceðiz.

Ayaklarýmýzý yýkarken ayaklarýn cehenneme kaydýðý o günde Sýrat’ta kalmayý isteyeceðiz.

Ve Allah Rasulü’nün ardýnda namaza duracaðýz...

Peygamberlerin abdesti

Nebi s.a.v. abdest alýyordu. Arkadaþlarý da O’nu seyrediyorlardý. Tüm azalarýný birer kere yýkadý. Abdesti bitince arkadaþlarýna þöyle dedi:

– Ýþte abdest budur. Allah namazý ancak bununla kabul eder.

Bir gün yine abdest alýyor arkadaþlarý da Onu seyrediyorlardý. Bu kez tüm azalarýný ikiþer kere yýkadý. Ve abdesti bitince buyurdu:

– Böyle ikiþer kere azalarýný yýkayanlar iki karþýlýk alýrlar.

Baþka bir gün de, vakitlerden hangi vakittir bilemeyiz lakin güzel bir vakittir. Üçer kere yýkar azalarýný ve abdestinin sonunda þöyle der:

– Ýþte bu benim, benden evvelki peygamberlerin ve bilhassa Halil Ýbrahim peygamberin abdestidir.”

. . .

Özlesin diye bizleri, beklesin diye havuzunun baþýnda.

Ve tanýsýn diye.

O’nunla uzatmalý ellerimizi suya. O’nunla almalý abdestlerimizi.

Madem ki suya ulaþtýk su da bize ulaþmýþtýr þimdi.

Tam bir kavuþma olmalý.

Hasretle kucaklaþmalý.


radyobeyan