Erva binti Abdulmuttalib By: hafiza aise Date: 16 Aðustos 2011, 15:39:06
KALBÝME YAZILAN EY! ERVA BÝNT ABDULMUTTALÝP (R.A)
Aralýk 2010 63.SAYI
SULARIN KIYISINDA DURMAK
Erva bint Abdulmuttalip (r.a) Peygamberimiz’in (s.a.v) halasýdýr. Peygamberimiz’in (s.a.v) babasý Abdullah ile anne baba bir kardeþtir.
Yakýndýr O’na doðuþtan, yakýnýnda olacaktýr ömür boyu.
Tuleyb isimli bir oðlu vardý. Tuleyb (r.a) Ýslam’ýn ilk günlerinde Erkam’ýn evinde Müslüman oldu. Annesi ise henüz Müslüman deðildi.
Bir gün annesiyle konuþtular. Þöyle dedi Tuleyb (r.a): “Anneciðim ben Müslüman oldum. Muhammed’e uydum. O’na teslim oldum.”
Erva bint Abdulmuttalip (r.a) destek manasýna gelen þu cevabý verdi: “O senin dayýnýn oðludur. Hiç þüphesiz herkesten önce senin destek ve yardýmýna layýktýr. Vallahi O’nu erkeklere karþý korumaya gücümüz yetseydi her türlü saldýrýdan korurduk.
Dayýnýn oðlunu destekle” dedi.
“Gücümüz olsa biz de destekler, onu korurduk” dedi.
Henüz kýyýsýnda sularýn
Atlayamýyor, dalamýyor.
Bilse bu susuzlukta asýl cesaret kýyýda olmak.
Kurtulmak için dalmak, felah için atlamak.
Asýl cesaret kýyýda olmak.
TUT MEKKE’NÝN ELLERÝNDEN
Ýslamiyet Mekke’de her geçen gün hýzla yayýlýyordu. Mekke’nin önde gelen gençleri hep Müslüman olmuþlardý.
Bir gün Mus’ab bin Umeyr, bir gün Muaz, bir gün Zübeyr -Allah onlardan razý olsun- Müslüman olurdu. Yarýn kim bilir kim?
Gün gelir yiðitler yiðidi Hamza (r.a) Müslüman olurdu.
Ýslam daha bir güç kazanýrdý.
Hamza (r.a) güç kazanýrdý.
Mekke güç kazanýr, hayat güç kazanýrdý.
Tuleyb (r.a) dua ederdi annesi için.
Nasýl ki anneler dua ederler evlatlarý için.
Belki gökte dolaþýp duran dua ve niyazlarýn çoðu annelerin evlatlarý için ettikleri dualar.
Tuleyb (r.a) dua ederdi annesi de Müslüman olsun diye. Dayýsý Hamza’nýn (r.a) Müslüman olmasý da bu konuda harekete geçmek için güç vermiþti. Bir gün annesine þöyle dedi: “Anneciðim seni Ýslam’a girmekten alýkoyan nedir? Bak kardeþin de Müslüman oldu.” Erva (r.a) þöyle dedi: “Oðlum kardeþimin yaptýklarýný görüyorum. Bir gün ben de onlardan biri olacaðým.”
Hala kýyýda beklemekteydi.
Sularýn kýyýsýnda, kalbinin kýyýsýnda, hayatýn kýyýsýnda.
Bekliyor muydu, erteliyor muydu?
Bak bir gün yeðenin diyecek ki “Hayýrlý iþlerinizde acele ediniz.”
Hýzlý davran ey Erva.
Kalbinle arana girmeden baþkalarý
Girmeden vesveseler
Tut kalbinin elinden
Tut hayatýnýn elinden.
KALKSIN PERDELER
Tuleyb (r.a) annesi için vakit geldiðini hissediyordu.
Kalkmalýydý perdeler.
Ve perdenin uçlarýndan tuttu Tuleyb (r.a): “Peki, öyle olsun anneciðim. Ben de sen Rasulullah’a gidip Müslüman oluncaya kadar Allah’a yalvarmaya devam edeceðim.”
Kendi kalbine karþý bugüne kadar durmuþtu.
Ama oðlunun kalbine karþý daha fazla duramadý Erva (r.a)
Þehadet getirdi, þahitlik etti: “Þahitlik ederim ki Allah’tan baþka ilah yoktur. Ve yine þahitlik ederim ki Muhammed Allah’ýn Rasulüdür”
Kaç kere duymuþtu bu sözleri oðlundan
Kaç kere duymuþtu yakýnlardan
Kaç kere tekrarlamýþtý belki içinden
Ýþte þimdi yüksek sesle ve bir daha daðlar ve taþlar, su ve toprak, inen gece ve yükselen ay bilsin ki ben þahitlerdenim.
Ben Müslümanlardaným.
SEN DE YARDIM ET BUGÜN, BURADA
Erva (r.a) Müslüman olduktan sonra yeðenini destekleme ve Ýslam dini için elinden geleni yaptý. Oðlunu da devamlý bu yönde teþvik etti.
Tuleyb (r.a) bir gün Ebu Cehil’in Peygamberimiz’e (s.a.v) sövüp hakaretler ettiðini duydu. Eline geçirdiði bir deve kemiðiyle koþarak gitti ve vurarak Ebu Cehil’in kafasýný kýrdý. Ebu Cehil taifesi Tuleyb’i (r.a) yakalayýp baðladýlar. Yeðenine yapýlanlarý gören dayýsý Ebu Lehep gelip Tuleyb’in (r.a) ellerini çözdü ve yeðenini kurtardý.
Sonra kýz kardeþi Erva’ya (r.a) gelerek kýzgýn bir þekilde þöyle dedi:
“Oðlun, Muhammed için kendisini tehlikeye atýyor. Görmüyor musun yaptýklarýný?”
Erva (r.a) gayet sakin bir þekilde kardeþine þu cevabý verdi:
“Oðlumun günlerinin en hayýrlýsý dayýsýnýn oðlu Muhammed’e yardým ettiði, destek verdiði gündür. Muhammed Allah’tan hak ve gerçeði getirmiþtir.”
Ebu Lehep o güne kadar kýz kardeþinin Müslüman olduðunu bilmiyordu. Öfkelendi:
“Utanmýyor musun baban Abdulmuttalip’in dinini býrakýp da bilmediðin þeylerin ardýna düþmekten?”
Erva (r.a) hala sakindi. Bir umut kardeþini uyarmak istedi:
“Kalk! Sen de kardeþinin oðluna yardým et, destek ol. Muhammed davasýnda galip gelirse sen de galip gelenlerden olursun.”
Ýçindeki öfke ve kini yenemiyordu Ebu Lehep. Batýl saplantýlarýndan, aslýnda bazý korkularýndan kurtulamýyordu. Kýzgýnlýkla yerinden kalktý giderken þunlarý söyledi. Kendince uyardý kýz kardeþini:
“O’nun sonradan getirdiði din yüzünden bütün Arap topluluklarýna karþý koymaya bizim gücümüz yetmez.”
Erva (r.a) güzel söz söylerdi, þairdi. Kardeþinin söylediklerine þu mýsralarla cevap verdi:
“Tuleyb dayýsýnýn oðluna yardým eder.
O’ndan canýný, malýný esirgemez.”
Ýnanan bir insan dünyaya bedeldir.
Þimdi o inanan insan bir oðuldur.
Ve inanýr oðlunun Arap topluluklarýna deðil dünyalara karþý duracaðýna.
Ýþte þimdi bu inanç dünyaya deðil dünyalara bedeldir.
…
Erva (r.a) þiirleriyle insanlara dini yaþama heyecaný verirdi. Ýnsanlarý güzele ve doðruya teþvik ederdi. Ömrünce bu yolda oldu.
Peygamberimiz (s.a.v) vefat ettiðinde yaþlar kalbinden kelime kelime döküldü:
“Ey Allah’ýn Rasulü, sen bizim ümidimizdin.
Sen bize iyilik ederdin, zulmetmezdin.
Sanki kalbimin üzerinde Muhammed’in adý var.
Peygamberden sonra kabileler bir araya gelemediler.”
Elvida ÜNLÜ