Dini Hikayeler
Pages: 1
Yapmam gereken daha cok Kopru var By: hafizvuslat Date: 26 Haziran 2009, 18:30:35
Ýki kardeþ yan yana bahçelerde birbirine týpatýp benzeyen ayný özelliklere sahip iki ev yaparlar.
Birbirlerini çok severler ve her iþlerini birlikte yapmaya gayret ederler.
Evlerin arasýndan bir de küçük ýrmak geçmektedir.
Çoðunlukla çoluk çocuk iki aile bu ýrmaðýn kýyýsýndaki aðacýn altýnda toplanýr hafta sonlarý piknik yaparlar ve tüm haftanýn yorgunluðunu birlikte çýkarmaya çalýþýrlar…Bir gün, hani o günlerden bir gün…
Ne olduysa olmuþ ve büyük kardeþle küçük kardeþ incir çekirdeðini doldurmayacak bir mesele yüzünden tartýþmýþlar.Birbirlerine küsmüþler ve artýk ýrmaðýn kýyýsýndaki aðacýn altýnda buluþmaz, hafta sonlarý da dahil olmak üzere günlerini birlikte geçirmez olmuþlar.

Irmaðýn üstüne birlikte yaptýklarý köprüyü bir gece küçük kardeþ büyük bir öfkeyle yýkýp yok etmiþ ve artýk aradaki mesafe böylece daha da büyümüþ.

 Bir hafta sonu büyük kardeþ öfke, üzüntü ve sýkýntý ile pencereden ýrmaðýn kenarýndaki aðacý seyrederken kapýsý çalmýþ.

Açtýðýnda karþýsýnda elinde alet çantasý ile bir ihtiyarýn durduðunu görmüþ.

“Buyurun ne istemiþtiniz?” diye sormuþ. Ýhtiyar “Efendim ben dülgerim. Yani anlayacaðýnýz marangoz. Elimden her iþ gelir. Eðer evinizde tamir edilecek, yapýlacak bir yer varsa çok ucuz fiyata, hatta karýn tokluðuna tamir edebilirim” demiþ.

Genç adam biraz düþünmüþ ve “Gel benimle” deyip ihtiyarý alýp evin arkasýndaki depoya götürmüþ. Depoda üst üste yýðýlmýþ keresteleri göstermiþ. “Bak ihtiyar, bu keresteleri görüyorsun. Bu kerestelerle evin yan tarafýndaki ýrmaðýn kenarýnda, karþý evi kapatacak bir þekilde tahtadan bir perde yapmaný istiyorum. Yüksek olsun ki ben pencereden her baktýðýmda o evi görmeyeyim. Ben þimdi þehre iniyorum. Akþama gelince seninle hesabýmýzý görürüz.” demiþ ve adam þehre inmiþ. ihtiyar da çalýþmaya baþlamýþ…

Gözyaþlarý içindeki kardeþ

Nihayet akþam geç vakit evin sahibi dönmüþ þehirden.
Ýhtiyar ne yaptý diye düþünerek evin ýrmaða bakan tarafýna doðru yürümüþ.
Birde ne görsün. Irmaðýn üstünde eskisinden çok daha güzel ve alýmlý bir köprü.

Köprünün bir ucunda iþini bitirmiþ takýmlarýný toplayan ihtiyar, diðer tarafýnda ise gözyaþlarý içinde küçük kardeþi durmuyor mu…

Özür diliyorum abi!

Küçük kardeþ aðabeyini görünce hýçkýrýklar içinde kollarýný açýp koþmaya ve

“Özür diliyorum abi, senden çok özür diliyorum. Ýnat ettim ve hakkým olmadýðý halde bizi birbirimize baðlayan köprüyü yýkýp yok ettim ama sen her zaman olduðu gibi büyüklüðünü gösterdin ve yine bu köprüyü yaptýrdýn beni affedebilecek misin” diyerek boynuna sarýlmýþ. Aðabey olanlardan habersiz, þaþkýn ama durumdan ziyadesi ile mutlu kardeþini kucaklamýþ…

Lütfen burada kal!

Az sonra olayýn tüm detaylarýný düþününce gerçeði görüvermiþ.

Hemen telaþla ihtiyar dülgere dönmüþ ve

“Ey ihtiyar.. Sen erdemli ve olgun bir bilgesin. Lütfen burada kal. Ömrünün sonuna kadar misafirimiz ol ve bizimle birlikte yaþa, bilgin ve erdeminle bizim de yüreðimizi aydýnlat” diye içten bir teklifte bulunmuþ.
Ancak ihtiyar dülger zamanýn kýrýþtýrdýðý yüzünde beliren tatlý bir tebessümle

“Ýsterdim evlat ama yapmam gereken daha çok köprü var”
deyip aðýr adýmlarla yürüyüp kaybolmuþ…


radyobeyan