Yol Bilenin Elinden Tutarak By: reyyan Date: 21 Temmuz 2011, 10:39:54
Yol Bilenin Elinden Tutarak
Nisan 2010 - 136.sayý
Mehmet ILDIRAR kaleme aldý, DÝÐER YAZILAR bölümünde yayýnlandý.
Nakþibendiyye yoluna baðlý olanlar Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat alimlerinin bildirdiði gibi inanýr ve ibadetlerini de ona göre yaparlar. Hz. Peygamber s.a.v.’in Ashab-ý Kiram’a öðrettiði, onlardan Tabiîn’e, Tabiîn’den de bize kadar ulaþan yoldan sapmazlar.
Bu yolun esasý, yüce dinimiz Ýslâm’ýn hükümlerini muhafaza etmektir. Bu yüzden ihtiyaç hissedilen konularda bilgi sahibi olmak ve onunla amel etmek herkes için gerekir. Dinin hükümleri doðru bilinip uygulanmalýdýr.
Çirkin ya da hatalý, yani mekruh olan bir iþi bilip terk etmek, zikirden, tefekkürden, murakabe ve teveccühten daha kýymetlidir. Zaten zikrin fikrin bütün gayesi, hayatý Rasulullah s.a.v.’in bildirdiklerine uygun hale getirmektir.
Tasavvuf yolunun bütün usulleri buna ulaþmak içindir. Mürþidin varlýk sebebi de budur. O, baðlýlarýnýn idrak sahibi bir akla, uyanýk bir kalbe ulaþmalarý için gayret eder.
Edinilen bilgilerin kalbe yerleþip tesir etmesi, hak ve hakikatin anlaþýlmasý için kâmil bir velinin manevi tasarrufu gereklidir. Meþhur velî Ebu Ali Dakkak hazretlerine göre, anne ve baba olmadan bu dünyaya doðum olmadýðý gibi, bir mürþidin terbiyesine girmeden de kalbin mana alemine doðmasý zordur.
Muhyiddin Arabî hazretleri de kâmil ve mükemmil bir mürþide baðlanmanýn her mümin için zorunlu olduðunu söylemiþtir. Muhammed b. Süleyman Baðdadî de þöyle buyurmaktadýr: “Zahir ilmini öðrenmiþ olmak insaný bâtýn ilmini öðrenmeye ihtiyaçsýz hale getirmez. Ýnsanýn selim bir kalbe ulaþmasý için bâtýn ilmini öðrenmesi gerekir.”
Zahir ilmiyle yetinmeyip bâtýn ilmine ulaþmayý emreden dört mezhebin çok sayýda büyük alim ve velileri vardýr. Hanefî alimlerinden Ýbnü’l-Hümam, Þiblî, Hayreddin Remzî, Hamevî; Þafiî alimlerinden Ýzzeddin Abdüsselam, Ýmam Gazalî, Taceddin Sübkî, Ýmam Süyutî, Þeyhülislam Kadý Zekeriya; Malikî ialimlerinden Hasan Þazelî, Seyyid Ebu’l-Abbas Musî, Ataullah Ýskenderî; Hanbelî alimlerinden Abdülkadir Geylanî, Þeyh Ýbnu’l-Buharî (Allah cümlerine rahmet etsin) bunlardan bazýlarýdýr.
Bu zatlar bâtýn ilmine ehil olan kimselere yakýnlýk ile, seyr-i süluk ile, doðru itikat ve ihlâs ile, fena hallerden faziletli iþlere avdet ile bâtýn ilmini tahsil ettiler. Sonra kendileri de bu ilme kaynak oldular.
Ýmam Gazalî hazretleri Baðdat’taki Nizamiye Medresesi’nden ayrýlarak onbir sene Þam’da, Kudüs’te, Medine-i Münevvere’de nefsini tezkiye ve kalbini tasfiyeyle meþgul oldu. Bir keresinde bir alim, üzerinde yamalý elbise, elinde ibrikle Ýmam Gazalî’yi gördüðünde “Medresede kalýp ders verseydin bundan iyi olmaz mýydý?” demiþ. Ýmam Gazalî þöyle cevaplamýþ: “Allah’ýn saadeti gönlüme doðdu. Ýradem elimden gitti. Aklým vuslat güneþine yöneldi.”
Sonra medreseye müceddit olarak döndü. Þöyle söylüyor: “Benim medreseye dönmem tahsilime devam için deðil, öðrendiðim manevi ilmi öðretmek içindir.”
Abdülvehhab Þaranî hazretleri de þöyle demiþtir: “Alimler, Allah’ýn huzuruna kalp huzuruyla çýkmayý engelleyen sýfatlardan kurtaran bir kâmil mürþide intisap etmenin gerekli olduðuna icma ve ittifak etmiþlerdir.”
Ynt: Yol Bilenin Elinden Tutarak By: SevD@_GüLü Date: 08 Mayýs 2012, 16:01:46
Tasavvuf Ýlahi Nazargah olan kalbi düzelttiði için gereklidir. Ýlim var ama tesir yok, ne fayda. Kapaðý kapalý þiþeyi istediðiniz kadar çeþmeye tutun içi dolmaz, o kapak açýlacak ki dolsun. Ve o þiþenin altý delik olmayacak ki dolan su içinde kalsýn. Tasavvuf kalbin Rahmet kapaðýný açýyor ki Zikrullah tesir etsin, Ýlahi Nur kalbe dolsun. Günahlardan, mekruhlardan uzak tutuyor, sürekli tövbe halinde olmasýný saðlýyor ki bu Ýlahi Nur kalpten boþalmasýn, Ýlahi Nazargah olsun.
Allah razý olsun..
Ynt: Yol Bilenin Elinden Tutarak By: sümeyra Date: 08 Mayýs 2012, 16:22:24
Allah razý olsun..Güzel bir paylaþým olmuþ..