Mesnevide Geçen Hikayeler
Pages: 1
Koruyan Adalettir By: saniyenur Date: 14 Temmuz 2011, 15:45:55
18.KORUYAN ADALETTÝR

 
Derviþin biri hikaye etti: Ben rüyada Hýzýr’a mensup olan erenleri gördüm. Onlara: “ Helal olan ve hiç vebali bulunmayan rýzký nereden elde edeyim? Dedim. Beni daðlara ormanlara götürdüler... ormanlarda meyveleri silktiler.

Tanrý, himmetimizle bunlarý sana tatlý etti... Hemen ye bunlar temiz, helal ve sayýsýz... ayný zamanda uðraþmaksýzýn, baþýn aðrýmadan, yükünü çekmeden, yukarý aþaðý koþmadan elde edilen rýzýklardýr dediler.

Onlarý yedim, sözümde öyle bir feyiz, öyle bir tesir hasýl oldu ki sözlerim, akýllarý hayran etmeye baþladý. Rabbim dedim, bu bir imtihan...sen bana bütün halktan gizli bir ihsanda bulun! Söz söyleyemez bir hale geldim... hoþ bir gönüle sahip oldum; zevkimden nar gibi yarýldým!

Dedim ki içimdeki bu zevk yok mu ya... cennette bundan baþka bir zevk olmasa bile, baþka bir nimet istemem... bunu býrakýp da ceviz ve þeker yemeðe giriþmem! Kazancýmdan elimde bir iki habbe kalmýþtý. Onlarý cübbemin yenine dikmiþtim.

Derviþin biri de odunculuk etmekteydi... yorgun argýn ormandan geldi. Onu görünce dedim ki: Artýk benim rýzýkla iþim yok... bundan sonra rýzýk için gam yemiyorum. Kötü meyveler bana güzel ve hoþ gelmekte... hususi bir rýzka nail oldum ben.

Mademki boðaz derdinden kurtuldum, birkaç habbem var, onlarý þuna vereyim... Þu oduncuya baðýþlayayým da o da iki üç günceðiz rýzýk derdinden kurtulsun! Oduncu içinden geçeni anlýyormuþ meðerse... çünkü kulaðý, Tanrý nuruyla nurlanmýþ!

Her düþünce , ona göre bir þiþe içindeki kandil gibi. Hepsini görüyormuþ! Ýçten geçen ondan saklanamýyor... o, bütün gönüllerden geçenlere emir kesilmiþ! O sýrrýna þaþýlacak er, benim bu düþünceme karþý aðzýnýn içinden söylenip durmaktaydý.

Padiþahlar hakkýnda böyle düþünüyorsun ha... onlar, sana rýzýk vermeseler nasýl rýzýklanacaksýn ki demekteydi. Ben sözünü anlayamýyordum ama azarlanmasý gönlüme iyice aksediyordu. Derken aslan gibi heybetle önüme geldi, sýrtýndaki odun demetini yere býraktý.

Odunlarý yere korken halindeki heybetten yedi azami bir titremedir aldý! Dedi ki:Yarabbi, senin dualarý kutlu izleri yomlu has kullarýn varsa, onlarýn hürmetine lutfunun bir sanat göstermesini diliyorum... þimdicek bu odun yýðýný altýn olsun!

Bunu der demez bir de gördüm ki odunlar altýn olmuþ, yeryüzünde ateþ gibi parlayýp duruyorlar! Ben bunu görünce kendimden geçtim... bir hayli zaman baygýn kaldým. O þaþkýnlýðým geçip kendime gelince,

Dedi ki: Tanrý’nýn o ulular, gayret sahibi ve þöhretten kaçar kiþilerse, Onlarýn hürmetine yine bu altýný hemen odun yap, eski haline getiriver! Bu söz üzerine derhal o altýn dallar, yine odun oldu... o erin iþini görünce akýl da sarhoþ oldu, kendisinden geçti. Bakýþ da!

Ondan sonra odunlarýný yükleyip yürüdü... hýzlý hýzlý önümden þehre gitti! O padiþahtan, ardýndan gidip müþküllerini sormak, sözünü duymak istedim ama, Heybeti mani oldu gidemedim... bayaðý kiþilerin has erlere varmasýna yol yok!

Eðer biri can- beþ vererek yol bulursa bu da onlarýn rahmeti ve cezbesiyle olur. Þu halde o tevfike eriþmeyi ganimet bil...eðer bir doðru erin sohbetini bulduysan bunu fýrsat say! Padiþaha yakýn olduðu, padiþahýn yakýnlýðýna erdiði halde bu kutluluðu deðersiz görüp yolundan olan ahmaða benzeme!

Ahmak kurbanlýk koyundan bol ve iyi bir parça verdiler mi “Bu, galiba öküz budu” der. A iftiracý, bu öküz budu deðil ... fakat eþekliðinden sana öküz budu görünmede. Bu rüþvetsiz verilen padiþah ihsaný... bu rahmet yüzünden verilen hususi bir ihsan!


 



radyobeyan