Kudsi Hadis By: sidretül münteha Date: 28 Haziran 2011, 15:32:08
Kudsi Hadis:
Kudsî, mukaddes bir yüce varlýða (Allah'a) nisbet edilen anlamýna gelir. Kudsî hadîs ise Hz. Peygamber (s.a.s)'in Rabbine izafe ettiði veya Hz. Peygamberden Rabbine izafe edilerek rivayet edilmiþ olan hadîslerdir. Kudsi hadîse rabbani, ilâhî hadis de denir. Kudsî hadis söz olarak Hz. Peygambere aittir. Ne var ki manasý Cenâb-ý Hak'tandýr. Yüce Allah Hz. Peygamber (s.a.s)'in kalbine bir fikir ilham etmiþ, o da kalbine ilham edilen fikri dile getirmiþtir. Þu hale göre kudsî hadis manasý Allah'tan, sözleri Hz. Peygamberden olan hadislerdir.
Manalarý itibariyle nebevi hadisler de denilen diðer hadislerden farklý olan kudsî hadisler hadis kitaplarýnda umumiyetle Allah'a nisbet edilen lafýzlarla rivayet edilirler. Bu lafýzlarýn en çok kullanýlanlarý þunlardýr:
Bir misal verelim:
Ebu Hureyre (r.a)'in Hz. Peygamber (s. a.s)'den rivayetine göre Yüce Allah “iki ortakdan biri arkadaþýna ihanet etmedikçe onlarýn üçüncü ortaðý benim. Biri diðerine hiyanet edince ben hemen aralarýndan çýkarým” buyurmuþtur. 577
Kudsî hadis bir taraftan Cenâb-ý Hak'ka nisbet edilir; öte yandan Hz. Peygamber (s.a.s)'in hadisleri gibi kabul edilir. Öyle olunca Hz. Peygamberin kalbine ilka edilmiþ olma yönünden Kur'ân-ý Kerim'e benzerse de ondan farklýdýr. Bu fark ilk defa Kuranýn lafzý ve manasýyle vahye dayanmasýnda görülür. Hatta tertibinin bile vahy eseri olduðu söylenir. Kudsî hadis ise yalnýzca manasýyla kalbe ilham þeklindeki vahy kabul edilir. Lafzý ise tabiî konuþmasýndan farksýz olarak, Hz. Peygamberin kendisine aittir. Bir de Kur'ân lafýzlarý mucizdir. Ýnsanýn en küçük bir suresinin benzerini bile meydana getirmesine imkân yoktur. Halbuki kudsi hadiste Kur'ân-ý Kerim icazýna benzer icaz yoktur. Diðer taraftan Kur'ân-ý Kerim gerek lafzý, gerek manasýyla mütevâtirdir. Herhangi bir ayetini bile manasýyla rivayet caiz olmaz. Oysa kudsî hadisin gerek lafzý gerekse manasý nýütevatir deðildir. Öyle olunca manasýyla rivayeti caizdir. Ayrýca Kur'ân-ý Kerim ibadet maksadýyla okunur. Namazda okunmasý namazýn rükünlerinden birini teþkil eder. Abdestsiz ele alýnamaz. Oysa kudsî hadis için böyle bir þey söz konusu deðildir.
Þu da var ki, kudsî hadisler içinde sahih olarak rivayet edilenleri olduðu gibi zayýf olanlarý da vardýr. Gayet tabiî olarak Kuran için zayýflýk gibi bir þey düþünülemez.
Yalnýzca kudsî hadislere tahsis edilen bazý kitaplar vardýr. Anýlmaya deðer olan birkaçý þunlardýr:
1. el-Ýthâfâtu's-Seniyye bi'l-Ahadisi'l-kudsýyye; Abdurraûf Munâvî. (272 kudsi hadis ihtiva eder.)
2. Miþkâtu'l-Envâr fîmâ nýviye ani'llahi Subhânehu ve Teâlâ Mine'l-Ahbâr: Muhyiddin Arabî.
3. el-Ahâdisu'l-Kudsiyye: Aliyyu'l-Kaarî.
4. el-Erba'ûn fî'r-Rivâyeti an Rabbi'l-Âlemin: Ýbn Dakîki'1-Ýyd.
5. et-Tuhfetu'l-Merdiyye fi'l-Ahbâri'l-Kudsiyye: Þeyh Abdulmecîd Mýsri.