Dini Hikayeler
Pages: 1
Nalinci Baba Hazretleri By: hafizvuslat Date: 21 Haziran 2009, 20:18:12
Nalýncý Baba Hazretleri

--------------------------------------------------------------------------------

Adsýz þansýz bir Allah dostu
Murat Han (III. Murat) o gün bir hoþtur. Telaþeli görünür. Sanki bir þeyler söylemek ister, sonra vazgeçer. Neþeli deseniz deðil, üzüntülü deseniz hiç deðil.
Veziriazam Siyavuþ Paþa sorar:

- Hayrola efendim canýnýzý sýkan bir þey mi var?
- Akþam garip bir rüya gördüm.
- Hayýrdýr inþaallah.
- Hayýr mý, þer mi öðreneceðiz.
- Nasýl yani?
- Hazýrlan dýþarý çýkýyoruz.

Ve iki molla kýlýðýnda çýkarlar yola. Görünen o ki padiþah hâlâ gördüðü rüyanýn tesirindedir ve gideceði yeri iyi bilir. Seri ve kararlý adýmlarla Beyazýd'a çýkar, döner Vefa'ya. Zeyrek'ten aþaðýlara sallanýr. Unkapaný civarlarýnda soluklanýr. Etrafýna daha bir dikkatli bakýnýr. Ýþte tam o sýra, orta yerde yatan bir ceset gözlerine batar. Sorarlar 'Kimdir bu?' Ahali 'Aman hocam hiç bulaþma' derler, 'ayyaþýn meyhur'un biri iþte!'
- Nerden biliyorsunuz?
- Müsaade ette bilelim yani. Kýrk yýllýk komþumuz.

ÖFKELÝ KOMÞULAR

Bir baþkasý tafsilata girer. 'Biliyor musunuz?' der, 'Aslýnda iyi sanatkârdýr. Azaplar çarþýsýnda çalýþýr, nalýnýn hasýný yapar. Ancak kazandýklarýný içkiye, fuhþa harcar. Hem þiþe þiþe þarap taþýr evine, hem nerede namlý mimli kadýn varsa takar peþine' Hele yaþlýnýn biri çok öfkelidir. 'Ýsterseniz komþulara sorun' der, 'Sorun bakalým, onu bir kere olsun cemaatte gören olmuþ mu?' Hasýlý mahalleli döner ardýný gider. Bizim tebdil-i kýyafet mollalar kalýrlar mý ortada. Tam Vezir de toparlanýyordur ki padiþah önünü keser.
- Nereye?
- Bilmem. Bu adamdan uzak durmayý yeðlersiniz sanýrým.
- Millet bu, çeker gider. Kimseye bir þey diyemem. Ama biz gidemeyiz. Öyle veya böyle tebamýzdýr. Defnini tamamlasak gerek.
- Ýyi ya, saraydan birkaç hoca yollar, kurtuluruz vebalden.
- Olmaz. Rüyadaki hikmeti çözemedik daha.
- Peki ne yapmamý emir buyurursunuz?
- Mollalýða devam. Naaþý kaldýrmalýyýz en azýndan.
- Aman efendim. Nasýl kaldýrýrýz?
- Basbayaðý kaldýrýrýz iþte.
- Yapmayýn etmeyin sultaným, bunun yýkanmasý paklanmasý var. Tekfini, telkini...
- Merak etme ben beceririm. Ama önce bir gasýlhane bulmalýyýz.
- Þurada bir mahalle mescidi var ama...
- Olmaz. Vefat eden sen olaydýn nereden kalkmak isterdin?
- Ne bileyim Ayasofya'dan, Süleymaniye'den. En azýndan Fatih Camii'nden.
- Ayasofya ile Süleymaniye'de devlet erkaný çoktur. Tanýnmak istemem. Ama Fatih Camii'ni iyi dedin. Haydi yüklenelim.

Ve gelirler camiye. Siyavuþ Paþa saða sola koþturur kefen, tabut bulur. Padiþah bakýr kazanlarý vurur ocaða. Usulü erkanýnca bir güzel yýkarlar ki naaþ ayan beyan güzelleþir sanki. Bir nurdur aydýnlanýr alnýnda. Yüzü þakilere benzemez. Hem mânâlý bir tebessüm okunur dudaklarýnda.
Padiþahýn kaný ýsýnmýþtýr bu adama, vezirin ona keza. Meçhul nalýncýyý kefenler, tabutlar, musalla taþýna yatýrýrlar. Ama namaz vaktine hayli vardýr daha. Bir ara vezir sýkýntýlý sýkýntýlý yaklaþýr 'Sultaným' der, 'yanlýþ yapýyoruz galiba'
- Nasýl yani?
- Heyecana kapýldýk, cenazeyi sorup araþtýrmadan getirdik buraya, Kimbilir hanýmý vardý belki, belki de yetimleri?
- Doðru. Öyle ya. Neyse, sen baþýný bekle, ben mahalleyi dolanýp geleyim.

'BÝZÝM EFENDÝ BÝR ALEMDÝ'

Vezir cüzüne, tesbihine döner, padiþah garip maceranýn baþladýðý noktaya koþar. Nitekim sorar soruþturur, nalýncýnýn evini bulur. Kapýyý yaþlý bir kadýn açar. Hadiseyi metanetle dinler, sanki bu vefatý bekler gibidir. 'Hakkýný helal et evladým' der, 'Belli ki çok yorulmuþsun.' Sonra eþiðe çöker ellerini yumruk yapar, þakaklarýna dayar. Aðlar mý? Hayýr. Ama gözleri kýsýlýr, belki hatýralara dalar. Neden sonra silkinip çýkar hayal dünyasýndan. 'Biliyor musun oðlum?' diye dertli dertli söylenir, 'Bizim efendi bir âlemdi vesselâm. Akþamlara kadar nalýn yapar, ama birinin elinde þarap þiþesi görmesin, elindekini avucundakini verir satýn alýrdý. Sonra getirip dökerdi helaya.'
- Niye?
- Ümmet-i Muhammed içmesin diye.
- Hayret.

BAK ÞU ÝÞE!

Sonra malum kadýnlarýn ücretini öder eve getirirdi. 'Ben sizin zamanýnýzý satýn aldým mý, aldým' derdi. 'öyleyse þimdi dinleseniz gerek' O çeker gider, ben menkýbeler anlatýrdým onlara. Mýzraklý Ýlmihal, Hüccet-ül Ýslâm okurdum.
- Bak sen! Millet ne sanýyor halbuki.
- Milletin ne sandýðý umurunda deðildi. Hoþ, o hep uzak mescidlere giderdi. 'Öyle bir imamýn arkasýnda durmalý ki' derdi, 'tekbir alýrken Kabe'yi görmeli.'
- Öyle imam kaç tane kaldý þimdi.
- Ýþte bu yüzden Niþanca'ya, Sofular'a uzanýrdý ya. Hatta bir gün 'Bakasýn Efendi!' dedim,
'Sen böyle böyle yapýyorsun ama komþular kötü belleyecek. Ýnan cenazen kalacak ortada'.
- Doðru öyle ya?
- 'Kimseye zahmetim olmasýn!' deyip mezarýný kazdý bahçeye. Ama ben üsteledim. 'Ýþ mezarla bitiyor mu?' dedim. 'Seni kim yýkasýn, kim kaldýrsýn?
- Peki o ne dedi?
- Önce uzun uzun güldü, sonra 'Allah büyüktür hatun' dedi, 'Hem padiþahýn iþi ne?'

MEVZUYU MU DAÐITTIK

Þimdi 'Ýyi de' diyeceksiniz, 'yazý dizisiyle bunun ilgisi ne?' Öyle ya bugüne kadar hep gölgesine sultanlarýn sýðýndýðý müderrislerden, þeyhülislâmlardan bahsetmeye çalýþtýk. Ama Allahü teâlânýn öyle kullarý da vardýr ki, halk onlarý bilemez. Hoþ bazen kendileri de makamlarýnýn farkýnda deðildirler. Hulûs-u kalp ile boyun büker ümmet-i Muhammed'e, halifeyi müslimine dua ederler. Samimi niyazlarý ile zýrh olurlar sultana. Bir seher vakti göz yaþýyla yapýlan dua, binlerle topun yapamadýðýný yapar, krallarý yýkar, kaleleri paralar.

Ýþte Nalýncý Baba o adsýz sansýz Allah dostlarýndan biridir. Asýl adý, Muhammed Mimi Efendidir. Bergamalýdýr. 1592 yýlýnda vefat etti. Cenaze hizmetlerini bizzat padiþah gördü ve mübareði evine defnetti. Kabri üzerine bir kubbe, önüne bir çeþme koydurdu. Dahasý bir tekke ile yaþattý adýný. Türbesi Unkapaný'nda, Cibali tütün fabrikasýnýn arkasýnda, Haraçzade Camii karþýsýndadýr.

Ynt: Nalinci Baba Hazretleri By: sümeyra Date: 16 Mayýs 2012, 09:12:06


     Unkapaný'nda gidip ziyaret etmek isterim inþaallah Nalýncý Baba'yý..Ama þimdiden bir Fatihamýzý gönderelim inþaallah..

radyobeyan