Emanet fare By: hafizvuslat Date: 13 Haziran 2009, 17:50:31
Yûsuf adýnda gezgin bir zât, Zünnûn-i Mýsrî hazretlerinin Ýsm-i âzamý bildiðini öðrenince, Mýsýr�a gitti. Huzûruna varýnca, önceleri iltifat görmedi. Sonra huzûra kabûl edildi ve Zünnûn-i Mýsrî hazretlerine bir sene hizmet etti. Bir gün ona;
- Ey Ustâd, sana bir sene hizmet ettim, artýk hakkýmý vermen gerekir. Senin Ýsm-i âzamý bildiðini söylediler. Onu, benden iyi emânet edeceðin bir baþka kimse olmayacaðýný bilirsin,dedi.
Sükût etti. Ona cevap vermedi. Altý ay sonra bir tabaða konmuþ ve bir mendile sarýlmýþ bir þey çýkardý.
Ona;
- Fustatta bulunan falan dostumuzu bilirsin deðil mi?� diye sorunca;
- Evet, dedi.
Zünnûn hazretleri ona;
- Ýþte bunu ona götür. dedi.
O da sarýlý tabaðý aldý, giderken;
- Zünnûn-i Mýsrî gibi bir zât hediye gönderiyor. Acabâ nedir, ne kadar kýymetlidir? diye düþündü. Merakýný yenemeyerek tabaðý açtý. Ýçinden bir fare fýrladý ve kaçýp kayboldu. Bu duruma kýzarak, Zünnûn-i Mýsrî'nin yanýna geldi. Zünnûn-i Mýsrî ona;
- Biz seni denedik. Sana bir fâre emânet ettik, ona hýyânet ettin. Hiç sana Ýsm-i âzamý güvenip teslim edebilir miyim? dedi.
Ynt: Emanet fare By: Eslemnur Date: 24 Aralýk 2010, 21:53:42
Merak ýnsaný ne hallere dusuruyor.. Güzel bir sýnama olmus..
radyobeyan