Fýkhus Sahabe
Pages: 1
Hz. Eban bin Said Bin el As By: sidretül münteha Date: 07 Mayýs 2011, 15:52:49
Hz. Eban Bin Said Bin El-As (r.anh)



Ýsmi; Ebân, Nesebi; Ebân b. Said b. el-Âs b. Ümeyye b. Abdiþems b. Abdimenâf b. Kusay b. Kilâb b. Mürre b. Ka'b b. Lüeyy el-Kuraþî.

Ýslâm'dan önce Ebân'ýn ailesi iki zümreye ayrýlmýþ ve bu iki zümre arasýnda ihtilâf çýkmýþtý. Ailesi Ýslâm'a karþý aþýn muhalif olanlardandý. Kardeþleri Halid ile Amr Ýslâm ile müþerref olmuþlardý. Ebân ise bunlarýn müslüman olmalarýndan dolayý çok hiddetlendi.[2] "Keþke Zaribe'de ölmüþ olsa idim de, Amr ile Halid'in dine iftira ettiklerini görmeseydim" mealinde bir þiir de söylemiþ ve bu konudaki üzüntü ve kýzgýnlýðýný dile getirmiþti.

Ebân, Bedir gazvesinde müslümanlara karþý savaþan müþriklerle beraberdi. Kardeþleri Ubeyde ve As müslümanlarla savaþýrken muharebe­de ölmüþlerdi; fakat Ebân ölmemiþti.[3]

Hudeybiye sulhu sýrasýnda Rasûlüllah (sav), Hz. Osman'ý Kureyþ ileri gelenleriyle görüþmek üzere Mekke'ye elçi olarak göndermiþti. Hz. Osman, müzâkere için Mekke'ye gittiði zaman Ebân'ýn misafiri oldu. Ebân Osman'ýn muhafazasýný üzerine aldý. Gerçekten o, Hz. Osman'ý çok severdi.[4]

Ebân, müslüman olmadan önce Rasûlüllah (sav)'a muhalif olanlarýn baþýndaydý. Bununla beraber bu yeni din ve Rasûlüllah (sav)'ýn peygam­berliði hakkýnda da araþtýrma yapýyordu. Ebân, Kureyþ'in ileri gelen tüc­carlarýndan biri idi. Sýk sýk o sýralar ticaret ve ilim merkezi olan Þam'a giderdi. Yine bir seferinde Ebân, Þam'da bir rahiple karþýlaþtý. Onun Kureyþ'ten olduðunu anlayan rahip, bu kabileden Cenâb-ý Hak tarafýndan gördü ve baðýrdý:

Hassan, þu Yahudinin yanýna in, onu öldür! Hz. Hassan dedi ki:

“Ben onunla savaþacak hâlde olsaydým, þimdi herhalde Rasûlullah’ýn yanýnda olurdum.”

Hz. Hassan, hastalýk geçirdiðinden kýlýç sallayamýyordu. Hz. Safiyye bunun üzerine, bir çadýr direðini kaptý ve aþaðý indi. Yahudinin kaçma­masý için kapýyý yavaþ yavaþ araladý. Birden çadýr direðini Yahudinin baþýna indirdi. Yahudi, yediði darbe sonucu bir daha kalkamadý ve öldü.

Bundan sonra Safýyye eline bir kýlýç alarak Uhud'un yolunu tuttu. Elindeki kýlýcý ile önüne gelene saldýrýyor, bir yandan da müslümanlan harbe teþvik ederek,

"Siz nasýl insanlarsýnýz, Rasûlullah’ý býrakýp da ner­eye gideceksiniz" diyordu. Peygamber efendimiz onun vaziyetini görünce, oðlu Hz Zübeyr'i çaðýrdý ve buyurdu ki:

“Annen Safiyye, kardeþi Hamza’nýn cesedini görmesin. Çünkü cesedin durumu çok kötü idi. Kardeþinin cesedini böyle görse, herhalde aklýný kaçýrýr.”

Hz. Zübeyr de bu emir üzerine, annesinin yanýna sokularak dedi ki:

“Anneciðim, Rasûlüllah efendimiz senin geri çekilmeni buyuruyor.”

“Nasýl? Geri mi dönecekmiþim? Kardeþimin cesedinin nasýl olduðunu biliyorum. Bunun intikamýný alacaðým. Allahû Teâlâ bilir ki, ben böyle yapýlmasýndan hiç hoþlanmam. Fakat sabredeceðim. Ama bir gün bun­larýn karþýlýðýný da göreceðim.”

Hz. Zübeyr, durumu Rasûlüllaha arz etti. Rasûlüllah efendimiz de halasýnýn metanetini duyunca, cesedin yanýna gelmesine izin verdi. Cesedin parça parça olduðunu gördü. Kendisine hakim oldu. Yalnýz "Ýnnâ lillah ve innâ ileyhi râciûn" dedi. Ellerini açýp duâ etti ve oradan ayrýldý.

Hz. Safiyye Hendek gazvesinde de Hassan bin Sabit'in köþkünde, içeriyi dinlemek isteyen bir yahudîyi öldürmüþtür. Böylece Hz. Safýyye, gerek Uhud'da, gerekse Hendek savaþýnda birer düþman öldürmesiyle, eshabýn takdirine mazhar olmuþtur. Hz. Safýyye, Hz. Ömer halife iken, 640 yýlýnda, 73 yaþýnda iken vefat etti. Bakî kabristanýnda Mugire bin Þube'nin kabri yanýna defnedildi. Hz. Safýyye disiplinli bir anneydi. Bazen oðlu Zübeyr'e sert davrandýðý olurdu. Niçin böyle yapýyorsun" diyenlere þöyle cevap vermiþti:

“Ben onun iyi yetiþmesi için böyle yapýyorum. Çünkü o, ileride ordu­larý idare edecektir.”

Gerçekten de Hz. Zübeyr büyük bir Ýslâm fedaisi oldu.

Hz, Safýyye cabiliyye devrinde Haris bin Harb ile evlenmiþti. Hâris'ten bir oðlu oldu. Haris öldükten sonra Hz. Zübeyr'in babasý Avvam bin Hüveylid ile evlendi. Bundan da üç çocuðu oldu. Bunlar Hz. Zübeyr, Saib ve Abdülkâbe'dir.

Hz. Safýyye, cesaret ve þecaati ile nesillere örnek olacak þekildeydi. Gayet fasih ve belið mersiyeler yazardý. Hz. Safýyye, Arap edebiyatýnda, þiir ve mersiye söylemekte çok ileri idi. Hamasî þiirleri de meþhurdu. Bir tanesinde þöyle demiþtir:

Benden Kureyþ'e haber salýn ve deyin ki:

"Ne hakla bize tahakküm etmeye kalkarsýnýz? Bizim büyüklüðümüz sizden eksik mi? Þunu iyi biliyorsunuz ki; bizim eski bir þerefimiz ve önce gelme hakkýmýz vardýr. Bizim için zulüm ateþi yakýlmamýþtýr. Verdiðimiz sözü bozduðumuzun alameti hiç belirtilmemiþtir. Bütün hayýr ve fazilet bizdedir."

Babasý Abdülmuttalib'in vefatýnda, Hz. Hamza'nýn þehit edildiðinde ve Resul-i Ekrem'in vefatlarýnda yazdýklarý mersiyeler meþhurdur. Rasûllüllah efendimizin vefatýndaki mersiyesinde demiþtir ki:

“Ya Rasûlallah! Sen bizim ümidimizdin,

Sen bize hep iyilik edenimizdin.

Sen, deðildin hiç, haksýzlýk edenlerden,

Sen, þefkat sahibi ve yol gösterenlerden.

Ve dahî anlatýlmayan ilim deryasý,

Bugün aðlayanlarýn, senin içindir feryadý.

Senin yoluna hep ecdadým feda olsun!

Malým, caným, bütün varlýðým feda olsun!

Ah! Þimdi aramýzda sað olsaydýnýz,

Ne kadar mesrur olurduk kalsaydýnýz.

Hak Teâla'nýn hükmü bu, ya sabýr diyoruz



[2] Üsdü'l-Ðâbe, I, 35.

[3] el-Ýsâbe, I, 10.

[4] el-Ýstilâb, I, s.35.


Ynt: Hz. Eban bin Said Bin el As By: ceren Date: 02 Ocak 2019, 15:55:11
Esselamu aleyküm.Rabbim razý olsun bilgilerden kardeþim.Bizleri de islama maddi manevi her haliyle hizmet eden cihad eden Hz.Saffiyenin yolunda giden kullardan eylesin inþallah...
Ynt: Hz. Eban bin Said Bin el As By: Bilal2009 Date: 02 Ocak 2019, 17:13:23
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaþým için razý olsun

radyobeyan