Fýkhus Sahabe
Pages: 1
Hz. Hassan bin Sabit By: sidretül münteha Date: 05 Mayýs 2011, 15:52:32
Hz. Hassan Bin Sabit (R.Anh)


Kâfirlere karþý Ýslâm ve Müslümanlarý þiirleriyle destekleyen, "Rasûlüllah'ýn þâiri" diye bilinen Sahabedir.. Nesebi; Hassan b. Sabit, b. Münzir b. Haram b. Amr b. Zeyd-i Menât b. Adiyy b. Amr b. Mâlik b. Neccâr b. Sa'lebe b. Amr b. Hazrec; künyesi, Ebu'l-Velid Ebû Abdurrahman ve Ebu'l-Hasan olarak bilinmektedir. Ünvâný; Þâir-i Rasûlullah'dýr. Babasý Sabit, Annesi ise Furay'a bint-i Hâlid'dir. Soyu, Neccaroðullarý kabilesinden gelip Kâhtanî Araplarýna ulaþýr. Peygamberimizden yedi veya sekiz yýl önce dünyaya gelen Hassan b. Sabit, yüz yirmi yaþýný geçkin olarak Muaviye döneminde Medine'de vefat etmiþtir.[118] Onun vefatý ile ilgili ayrý ayrý tarihler verilmektedir. [119]

Hassan b. Sabit, müslüman olmadan önce þiirleriyle tanýnan ve sevilen þâirlerden olup, bu durum daha sonra da devam etmiþ, Müslüman olduk­tan sonra da Ýslâm hakkýnda þiirler yazýp söylemeye baþlamýþtýr. O, bulun­duðu Gassânî sarayýnda Yahudi bir din adamýndan duyduðu yeni bir peygamberin geleceðine dair sözler üzerine onu beklemeye koyulmuþ, sonuçta Hazrec kabilesinden Medine'de yeni bir Peygamber'in geldiði haberini duymasýyla müslüman olmuþtur. O sýrada Hassan b. Sâbit'in, yaklaþýk altmýþ yaþlarýnda olduðu söylenmektedir. [120]

Hassan b. Sabit (R.a) Müslüman olduktan sonra peygamberimizin yanýndan ayrýlmamýþ, ihtiyarlýðýna raðmen Ýbn Abbas'a göre bizzat Peygamberimizin gazvelerine katýlmýþtýr. Bedir savaþýnda yaþlýlýk ve bedenen zayýflýk sebebiyle bulunamamýþ, ancak yazdýðý ve söylediði þiirleri ile müþrikler üzerinde büyük tesir yaparak müslümanlarý cihada teþvik etmiþtir. Rasûlüllah, Hassan b. Sâbit'in müþriklere karþý söylediði þiirler hakkýnda "Hassan'ýn beyitleri düþmana ok darbesinden daha etkilidir" buyurmuþtur. [121]

Ýslamî mücadelede þiir, bir silah vazifesini görür. Ancak bu silahý herkes kullanamaz. Ýslamî mücadelede þiir silahýný kullanan, þiiri salih amele dönüþtürendir. Ýþte Hassan b. Sabit (R.a.)'ýn þiiri, salih amel cüm­lesindendir.

Hassan b. Sabit (R.a) þiirleriyle; Rasûlüllahý, Ýslâmiyeti ve müslüman­larý över, Ýslâm'ýn yücelmesini ve cihâdý teþvik edici beyitler söylerdi. Ayrýca Kureyþ kâfirleri ve diðer müþriklerin Ýslâm'a saldýrýlarýna karþý onlarýn yüzkaralarýný ortaya koyucu þiirlerle aðýzlarýný sustururdu. Hz. Hassan bütün þâirlerin en üstünlerinden biri kabul etmiþtir. [122]

Medine'de Peygamberimiz Mecsid-i Nebevide Hassan b. Sâbit'e ait bir minber yaptýrmýþ, gerek ihtiyar olmasý ve gerekse o dönemin bir ge­leneði olan þiirin Arab insanýnýn üzerindeki tesirini gözönüne aldýðýndan Ýslâmî tebliðin yönünün sadece kýlýçla deðil ayný derecede söz ve yazýyla da gerçekleþtirilmesinin önemine dikkat çekmiþtir. Bu gün dahi bin dört yüz on yýldýr yürütülen bu yolda; yazýlý ve sözlü tebliðin önemi kat kat artarak devam edegelmiþtir. "Ey Hassan, müþriklerin, kâfirlerin yüz karalarým ortaya koy! Cebrail seninledir. Ashabým silahla harbettikleri gibi sen de dilinle savaþ."[123]

Hassan b. Sabit (R.a), hayatý boyunca þiir sahasýnýn önde gelen simalarýndan biri olmuþtur. Bedir savaþýndan sonra yahudi þair lideri Ka'b b. Eþref savaþta ölen Mekkeli müþrikler için þiirler söylemiþti. Çevrede tesir uyandýran bu þiirlere karþý Peygamberimiz (sav) de Hassan b. Sâbit'e þiirler yazmasýný söylemiþ, Hassan b. Sabit de Yahudi þaire karþý þiirler yazarak onun Mekkeli müþrikler arasýnda itibarýnýn sarsýlmasýna neden olmuþtur. Hicretin dokuzuncu yýlýnda Temimoðullan kabilesinden bir heyet, esirlerini almak üzere Medine'ye gelmiþti. Yanlarýnda en meþhur hatiblerinden de getirerek Ýslâm aleyhinde propaganda yapmayý düþünü­yorlardý. Ancak Peygamberimiz Hassan b. Sabit, Utarid adlý müþrik þâirin söylediði þiire karþý "Kalk bunun konuþmasýna karþýlýk ver" emriyle, Hassan b. Sabit oradaki müþriklere güzel bir ders vermiþ ve onlarýn meclisten çýkýp gitmelerini saðlamýþtýr.

Daha sonra Temim heyetinden Akra b. Habis, kendinden geçerek "Allah'a yemin olsun ki bu Zat'a (Rasûlüllah'a), bizim bilmediðimiz bir yardým gelmektedir. O muhakkak muvaffak olur, onun hatibi ve þâiri bizim þâirimizden üstündür" diyerek hayranlýk ve Ýslâm'ýn gücünü itiraf etmiþtir. Sonra Akra b. Habis Peygamberimize gelerek müslüman olmuþ ve orada bulunan Temimoðullarý da Ýslâm'ý seçmiþti. Bu olaya sebep olan Hassan b. Sâbit'in, þu mealde bir þiir söylediði kaydedilmektedir: "Fihr ve kardeþlerimin önde gelen kiþileri, insanlara uyacaklarý bir adeti açýkladýlar. Kalbinde Allah'a karþý tavka duygusu bulunanlar ve her türlü hayrý iþleyenler bu adeti memnuniyetle kabul ederler. Çok iffetlidirler. Onlarýn iffeti hakkýnda vahy nazil oldu. Hiç bir pisliðe bulaþmayan müslümanlardýr. Dünyaya düþkünlükleri de onlarý kirletmez  Arzular ve taraftarlar farklýlýk gösterdikleri zaman sen Rasûlullah'ýn kendilerine taraftar olduðu kavme ikramda bulun onlar bütün kabilelerin en faziletlisidirler; ister ciddi olarak konuþsunlar isterse alay etsinler bu hüküm deðiþmez.[124] Ayný dönemde Abdullah b. Revâha ve Ka'b b. Mâlik de Ýslâm'ýn yüceliði için þiirler söylüyorlardý.

Hassan b. Sabit (R.a), Peygamberimizin vefatýyla ruhî bir çöküntü içerisine girmiþ ve üzüntüsünden gözleri görmez olmuþtur. Uzun mer­siyeler söyleyerek Peygamberimizin arkasýndan yas tutmuþtur. Þiirlerinin birinde "Rasûlüllah'ýn pak alný karanlýk içinde göründüðü zaman ortalýða nur saçan, karanlýðý aydýnlatan çerað gibi görünür" demiþti. Daha sonralarý böyle bir hal .içinde uzun bir hayat yaþayan Hassan b. Sabit, M. 862 yýlýnda vefat etmiþtir. Peygamberimizin "Muhakkak ki Allahû Teâla, Rasûlünü övmek ve müdafaa etmek hususunda Hassân'ý Cebrail (a.s)'la takviye etmektedir" hadisi onun tek tesellisi olmuþtur.[125] Hassan b. Sâbit'in Peygamberimiz hakkýnda "Sizden iyisini gözlerim görmedi asla, sizden güzelini doðurmadý hiçbir ana, her ayýp ve kusurdan pak yaratýldýnýz, sanki dilediðimiz gibi yaratýldý mý?"[126] sözleri de "þâirlere sapýklar uyar. Onlarýn her sahaya dalýp çýktýklarýný ve yapmadýklarý þeyleri söylediklerini görmez misin? Ancak imân edip sâlih amel iþleyenler Allah'ý çok zikredenler ve haksýzlýða uðratýldýktan sonra haklarýný alanlar böyle deðildir. O zâlimler, yakýnda nasýl bir inkýlapla yýkýlacaklarýný bile­ceklerdir"[127] âyetlerinde geçen "Sâlih amel iþleyen" þair kullar arasýnda olduðunu göstermektedir.

Zalimleri yutacak olan inkýlâbý öven mersiyeleri, þiirleri, salih amele dönüþtüren þairler yazarlar, sahâbei kirâm'ýn izinde gidenlerdir. Sahabe nesli, maddi ve manevi her türlü imkâný küfrü mahkûm, Ýslâm'ý ise hakim kýlmak için kullanmýþtýr.

Ýmkânlarý olduðu halde Ýslâm düþmanlarýna karþý cihaddan geri kalan­lar, nifak alameti taþýyanlardýr. Sahabe nesli, sahib olduðu her imkâný Allah'ýn dinini hayata hakim kýlmak için kullanmýþtýr.


 
[119] Ýbn Hacer el-Askalanî, el-Ýsabe, I, 326

[120] Ahmed Nedvî, Sâib Ensârî, Asr-ý Saadet, Türkçe çev. III, 367

[121] Ýbnü'l-Esîr, Üsdü'l-Ðâbe, III, s. 26

[122] Ýbn Rüþeyk, Kitabü'l-Umde, 1, 56 Ýbn Rüþeyk, Kitabü'l-Umde, 1, 56

[123] Tehzibu't-Teshib, II, 247, Asr-ý Saadet, III, 372

[124] Ýbn Kayyim el-Cevziyye, Zâdü'l Meâd, çev. Vecdi Akyüz, Ali Vasfikurt, Salim Öðüt, Ýstanbul 1990, IV, 68-69

[125] Buhâri, Bedu'l-Halk 6; Meðâzî, 30; Müslim, Fadailü’s-Sahabe,153-157

[126] Müslim, Fedâilü's-Sahâbe,151

[127] eþ-Þuarâ: 26/224-227


radyobeyan