Fýkhus Sahabe
Pages: 1
Hz. Sad bin Ebi Ubade By: sidretül münteha Date: 05 Mayýs 2011, 15:04:15
Hz. Sa'd Bin Ebi Ubade (R.Anh)



Sa'd bin Ubâde, ikinci Akabe bey'atýnda Müslüman oldu. O da bu bey'atte, Peygamberimizle görüþüp, kendi canlarýný ve mallarýný koru­duklarý gibi Peygamberimize yardým edeceklerine söz veren Sahabeler­dendi. Bu bey'atte seçilen 12 temsilciden biri de Hz. SaM bin Ubâde'dir. Çok zengin ve cömert idi. Peygamber efendimiz Medîne-i Münevvereye hicret ettiðinde, Hz. Hâlid bin Zeyd'in evinde yedi ay misafir olmuþtu. Sa'd bin Ubâde hazretleri, Peygamberimize bu misafirliði sýrasýnda her gün yemek göndermiþtir. Hicretin ikinci yýlýnda yapýlan ve ilk gazve olan Ebvâ gazvesinde, Hz. Sa'd bin Ubâde Medine'de vekil olarak görevlendirildi.

Peygamberimiz Bedir savaþý yapýlmadan önce müþavere heyetini topladýðýnda, Sa'd bin Ubâde hazretleri de bu heyette bulunmuþtur. Bedir ve Uhud savaþlarýna katýlmýþtýr. Uhud savaþýnda Peygamberimiz Hazrec kabilesinin sancaðýný Sa'd bin Ubâde hazretlerine vermiþtir. Bu savaþta düþman karþýsýnda büyük bir sebatla savaþmýþtýr.

Müreysi gazasýnda ensarýn sancaðý onun tarafýndan taþýnmýþtýr. 627 yýlýnda vuku bulan Gared gazvesinde, orduya erzak olarak on deve yükü hurma vermiþtir. Onun bu hizmeti üzerine Peygamberimiz,

"Allahým Sa'd'a ve Sa'd ailesine rahmet eyle!" diyerek duâ etti ve buyurdu ki:

"Sa'd bin Ubâde ne iyi kimsedir." Hazrec kabilesinden olanlar da dediler ki:

"Yâ Rasûlallah! Sa'd bin Ubâde aramýzda büyüðümüzdür. Babasý da öyle idi."

Kuraklýk ve kýtlýk yýllarýnda halký doyururlar, yolda kalanlara da yar­dým ederlerdi. Misafirleri aðýrlarlar, musibet ve ihtiyaç zamanlarýnda yardým yaparlar, kabileleri yurtlarýna göçürürlerdi.

Bunun üzerine Peygamberimiz buyurdu ki:

"Cahiliye devrinde en ileri olanýnýz, Ýslâmiyette de en ileridir."

Hendek savaþý yapýlmadan önce, Peygamberimiz istiþare için Sa'd bin Mu'âz ve Sa'd bin Ubâde'yi çaðýrmýþtý. Bu istiþare sýrasýnda, Peygamberimizin emirlerine uymakta en ufak bir tereddüt göstermeye­ceklerini ve müþriklerle savaþmaya, canlarýný feda etmeye hazýr olduk­larýný belirtmiþlerdir.

Bu sýrada gösterdikleri sebat ve düþmanla çarpýþma hususundaki karar­larý karþýsýnda, Peygamber efendimiz çok memnun olmuþtur. Hendek savaþma da katýlan Sa'd bin Ubâde hazretleri, bu savaþta ensârýn san­caðýný taþýmýþtýr.

Hendek savaþýndan hemen sonra yapýlan Benî Kurayza gazasýnda bütün orduya yiyecek vermiþtir. Hudeybiye antlaþmasýnda ve Bey'at-i Ridvânda bulundu. Hayber gazvesindeki ordunun kumandanlarýndan birisi de Sa'd bin Ubâde idi. Mekke'nin fethinde de bulundu. Bu sýrada sancaklardan birini de o taþýdý. Bundan sonra vuku bulan Huneyn gazvesinde Hazrec kabilesinin sancaðýný taþýdý.

Sa'd bin Ubâde hazretleri, vefat edinceye kadar canýyla ve malýyla devamlý hizmette ve cihadda bulunmuþtur. Medine civarýnda pek çok arazisi, baðý ve bahçesi vardý. Evi, Medine'nin kenar mahallesinde idi. Mescid-i Nebiye uzak olduðu için, orada bir mescit yaptýrmýþtý.

Hz. Sa'd bin Ubâde, sülâlece cömert bir ailedendi. Dedesi, "Et ve yað isteyen, Düleym'in evine gelsin" diye nida ettirir ve gelenlere et ve yað daðýtýrdý. Düleym vefat edince, oðlu Ubâde de ayný þekilde nida ettirir ve gelenlerin ihtiyaçlarýný görürdü.

Hz. Sa'd, dedelerinden beri sürüp gelen bu cömertliklerini, Müslüman olduktan sonra daha çok artýrmýþtýr. Allahim, bana cömertlik yapa­bileceðim mal ver" diye dua ederdi.

Kale þeklinde bir evi vardý. Orada ikâmet ederdi. Burada hergün büyük ziyafetler verirdi. Herkes oraya gidip, yer içerdi.

Ashâbý  Kiram   içinde Ashâb-ý   Suffa  denilen  kimsesiz,  yoksul Müslümanlardan hergün 80 kiþiye yiyecek ve içecek verirdi.

Rasûlullah efendimiz hicret edince de, Peygamberimize her gece et, süt ve tereyaðý veya yemek gönderirdi.

Annesi vefat edince, Peygamberimize gelip dedi ki:

"Yâ Resûlallah! Annem öldü. Ona ne iyilik yapabilirim?" Peygamber efendimiz buyurdu ki:

"Su sadakasý iyidir. Zira sadaka vermek, Allahû Teâla'mn gadabýný yumuþatýr. Ýnsaný azâbdan kurtarýr. Eceli gelmemiþ olan hastanýn þifâ bul­masýna sebep olur."

Bunun üzerine Hz. Sa'd bin Ubâde Medine'de bir kuyu açtýrdý. "Sikâye-i âl-i Sa'd" adýný verdiði bu su kuyusunu Müslümanlarýn isti­fadesine sundu. Arap kabileleri içinde ensârdan olan Evs ve Hazrec kabilesinin Ýslama çok büyük hizmetleri olmuþtur. Savaþlarda çok þehit vermiþlerdir. Sa'd bin Ubâde ve Sa'd bin Mu'âz bu kabilelerin en ileri gelenlerinden idi.

Her ikisinin de Ýslâmiyete hizmetleri ve Müslümanlar için gösterdik­leri fedakârlýklarý, akýllan þaþýrtacak derecede idi. Bu uðurda feda etmedikleri hiçbir þeyleri kalmamýþtý. Mallarýyla, canlarýyla hizmet ettil­er. Sa'd bin Mu'âz Peygamberimiz hayatta iken þehit olmuþtur. Onun vefatýndan sonra, Ensâr arasýnda en önde gelen zat, Sa'd bin Ubâde olmuþtur. O da dâima Ýslâmiyete hizmet etmiþ, Medîneli Müslümanlarý Ýslâm dini için fedâkârlýk ve hizmet etmeye teþvik etmiþtir.

Hz. Sa'd bin Ubâde, Hz. Ebû Bekir'in halifeliði sýrasýnda Medine'de ikâmet etti. Sonra Þam tarafýnda Havran'a gitti. Ömrünün sonuna kadar orada yaþadý. 635 senesinde orada vefat etti. Guta kasabasýnda defnedil­di. Sa'd bin Ubâde hazretleri, Peygamberimizden bizzat iþiterek hadis-i þerif rivayet etmiþ ve hadis-i þerif öðrenmekle meþgul olmuþtur. Rivayetleri, meþhur hadîs kitaplarýndan olan Kütüb-i sittenin dördünde yer almýþtýr. [66]

Sahabe, Allah yolunda fedakârdý. Sahabe Allah yolundaki fedakâr­lýðýnýn hesabýný tutmuyordu. Çünkü Allah yolunda yaptýklarý fedakârlýk­larýn hesabýný tutanlar, Allah'ýn dinine hizmet edemezler. Fedakârlýkta hasbilik sahabe sünnetindendir. Allah için yapmýþ olduðumuz bir fedakâr­lýðýn karþýlýðýný insanlardan beklemeyelim. Allahû Teâla, rýzasýný kazan­mak amacýyla yapýlan fedakârlýklarý karþýlýksýz býrakmaz.



[66] Hayatü's Sahâbe/M. Yusuf Kândehlevî; Hilyetü'l Evliya; El-Ýsabe Fi temyizi Sahâbe/Ýbn-i Hacerü'l Askalani; Suverun Min Hayatü's Sahâbe/Abdurrahman Ref'at el- Baþa, Beyrut/ty



radyobeyan