Seriyyeler ve gazveler By: hafiza aise Date: 02 Mayýs 2011, 12:23:42
Seriyyeler ve Gazveler
Bu maksatla gönderilen ilk seriyye, otuz kiþilik bir güce kumanda eden Hz. Hamza seriyyesiydi. Hicretin üzerinden henüz yedi ay geçmiþti. Kureyþ'in, Müslümanlara karþý güç oluþturmak için meydana getirdiði kervaný kontrol altýnda tutmak üzere bir heyet hazýrlanmýþ ve baþlarýna da, komutan olarak Hz. Hamza tayin edilmiþti. Amaç, söz konusu kervanýn karþýsýna çýkýp Medine'nin medeni bir
Daha sonra gelecek ayetlerde bu iznin kapsamý daha da geniþletilecek ve düþman için caydýncý güç haline gelmekten, Allah yolunda mal ve canla cihad etmeye kadar geniþ bir alaný kapsayacaktý. Bkz. Enfal, 8/60; Maide, 5/35, Tevbe, 9/41; Hacc,22/78
yapýya kavuþtuðunu, güvenliði temin adýna her türlü önlemin alýndýðýný göstermekti. Ayný zamanda bu, Medinelilerin Mekkelilere bir güç gösterisiydi.
Söz konusu kervanda, Ebu Cehil'in de aralarýnda bulunduðu üç yüz kiþi bulunuyordu. Seýfii'l-Bahr denilen yere kadar geldiklerinde kervanla karþýlaþmýþlar, onlarýn geliþinden rahatsýzlýk duyan Mekkelilerle kýsa süreliðine bir gerginlik yaþanmýþ ve araya giren ve iki tarafýn da ortak dostu olan Mecdi Ýbn Amr'ýn gayretleriyle ortalýk yatýþtýrýlarak geri dönülmüþtü.
Þevval ayýydý; Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellem) Ramazan ayýnda gerçekleþen Hz. Hamza seriyyesinin hemen arkasýndan bu sefer, amcaoðlu Ubeyde Ýbn Hôris'ý görevlendirerek atmýþ kiþilik bir ekibi, baþlarýnda Ebu Süfyan'ýn olduðu iki yüz kiþilik Kureyþ gücüne karþý gönderdi. Rabið denilen yerde karþýlaþan iki birlik, karþýlýklý ok atýþlarý olsa da sýcak temas olmadan ayrýlýp geri geldiler.
Bu seriyyenin en büyük kazancý; Mekkelilerle birlikte Rabið'e kadar gelen ve baský altýnda Müslümanlýklarýný açýklayamayan iki sahabe Utbe Ýbn Gazvan ve Mikdad Ýbn Amr'ýn Müslümanlarýn safýna katýlmalarý olmuþtu.
Bu seriyyeden yaklaþýk bir ay sonra, Zilkade ayýnda ise, Sa'd Ýbn Ebi Vakkas komutasýnda yirmi kiþilik bir ekip oluþturulacak ve o da Kureyþ kervanýný takip etmek için Harôr denilen mevkiye kadar gidip geri dönecekti.
Bu arada Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) de bu birliklere katýlýyor ve bazýlarýnda bizzat bulunuyordu? Seriyyelerde hedeflenen maksatlar, bunlar için de geçerliydi. Tek farkla ki, bunlarda komuta doðrudan Resülullah'a aitti.
Hicretin üzerinden bir yýl geçmiþti. Safer ayý girdiðinde Resülii Kibriya Hazretleri, Medine'de yerine Sa'd Ýbn Ubôde'yý býrakarak yetmiþ kiþilik bir müfreze ile birlikte bizzat kendileri yola çýktýlar. Sancaðý, Hz. Hamza taþýyordu. Hedefte yine Kureyþ'in kervaný vardý. Zira bu kervan, Muhacirlerin Mekke'de býrakmak zorunda kaldýklarý
Efendimiz'in ashabýndan birisini komutan olarak görevlendirip tayin ettiði güvenlik güçlerine 'Seriyye'; kendisinin içinde bulunup da bizzat komuta ettiði bu türlü hareketlere de 'Gasre' denilmektedir.
mallarýný taþýyordu; Mekke müþrikleri, el koyduklarý bu mallarý Þam'da satmak için develere yüklemiþ, karþýlýðýnda yine onlarý vuracak savaþ malzemesi tedarik etmeye çalýþýyordu.
Nihayet, Veddan denilen yere kadar ulaþmýþlardý. Ancak, mü'minlerin geliþini haber alan kervan çoktan uzaklaþmýþtý. Bir müddet burada bekleyen ordu yeniden Medine istikametinde yol almaya baþlayacak ve on beþ gün sonra yeniden Medine'ye ulaþacaktý.
Bu gazve sebebiyle Efendiler Efendisi, Ebva'da emanet ettiði annesi Amine validemizin mezarýný da ziyaret etme fýrsatý bulmuþtu.
Bu gazvede dikkat çeken en önemli konu ise Efendimiz'in (sallallahu aleyhi ve sellem), Müslüman olmamalarýna raðmen Damraoðullarý'mn reisi Amr Ýbn Mahþiyy ile dostluk anlaþmasý yapmýþ olmasýydý. Buna göre, din adýna yapýlan savaþlar dýþýnda düþmana karþý Damraoðullarý'na yardým edilecek, onlar da Müslümanlarýn yardýmcýsý olacaklardý. Böylelikle, Medine çevresindeki güvenlik çemberi geniþletilmiþ oluyordu.
Rebiülevvel ayýnda iki yüz kiþilik yeni bir birlik daha tertip edilmiþ, Ümeyye Ýbn Halefin baþkanlýðýndaki Kureyþ kervamm takip için Buotit denilen yere kadar gelinmiþti. Yüz kiþinin bulunduðu kervan, iki bin beþ yüz deveden meydana geliyordu. Anlaþýlan Kureyþ, büyük bir hazýrlýk içindeydi.
Bu birliðin baþýnda da, bizzat Allah Resülii (sallallahu aleyhi ve sellem) vardý; Medine' de yine Sa' d Ýbn Muaz'ý vekil býrakmýþ, sancaðý da Sa'd Ýbn Ebi Vakkas'a vermiþti.
Yine ayný ay içinde (Rebiülevvel) Kureyþ'ten Kürz Ýbn Côbir'uý komuta ettiði bir birlik, Medine yakýnlarýna kadar gelmiþ ve Müslümanlara ait bazý koyunlarý alarak geri kaçmýþtý.
Yerine Zeyd Ýbn Harise'yi vekil býrakan Efendiler Efendisi, yanýna aldýðý yetmiþ kiþilik bir birlikle hemen yola çýktý ve hadisenin olduðu yere doðru yöneldi. Sancaðý Hz. Ali taþýyordu. Bedir yakýnlarýndaki Safevan vadisine geldiklerinde Kureyþ'in çoktan uzaklaþýp gittiði anlaþýlmýþ ve onlar da buradan geri dönmüþlerdi.
Cemaziyelevvel ayýnýn son günleriydi; Medine'de EbU Selerne'yi vekil býrakan Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), sancaðý da Hz. Hamza'ya vererek Medine' den hareket etti. Zira Kureyþ'in, otuz develik yeni bir kervanla yola çýktýðý, Þam'a gidecek olan bu kervanla savaþ
malzemesi tedarik edilerek Medine'ye saldýnlacaðý haberleri Medine'ye ulaþmýþtý. Ýþ, her geçen gün biraz daha ciddiyet kazanýyordu. Belli ki Kureyþ, büyük bir plan içindeydi.
Durumdan haberdar olan Efendimiz de, yüz elli kiþilik bir grupIaB birlikte yola çýktý. Zü'l-Uþeyre denilen yere kadar geldiklerinde kervanýn, birkaç gün önce Þam cihetine doðru ilerleyip gittiði bilgisine ulaþtýlar ve buradan geri döndüler.
Bu seriyye dolayýsýyla, bu güzergahta bulunan ve Damraoðullarýnýn müttefiki olan Müdlieoðullarýyla da bir anlaþma yapýldý ve böylelikle, Medine civarýnda yeni bir güvenlik koridoru daha oluþturuldu.