Sultan 3. Mustafa By: sidretül münteha Date: 09 Nisan 2011, 16:09:49
SULTAN 3. MUSTAFA
Babasý: Sultan III. Ahmed Han
Annesi: Mihrimah Sultan
Doðum Tarihi: 1717
Vefat Tarihi: 1774
Saltanat Müd.: 1757-1774
Türbesi: Ýstanbul Laleli Camii.
Sultan 3. Mustafa; Osmanlý tahtýna cülus ettiðinde kýrk yaþlanndaydý. Ancak sadaret makamýnda bulduðu Koca Ragýp Paþa ülke genelinde sükûneti temin etmiþ, yeniçeri sessiz sedasýz emirlere müheyya beklemekte, hudud ahvali ise asayiþin berkemâl dönemini yaþamaktaydý. Osmanlý ülkesi tam manasýyla bir ýslahattan geçecek þansý yakalamýþtý. Avrupa devletlerinin gerek rönesans gerekse, dini revizyon senelerini atlatmýþ olmanýn verdiði hararetle avrupayý yeniden tanzim ediyor ve yaþanacak topraklar sömürülecek insanlar bulabilmek için, dünya denizlerine müþtereken yelken açmak gibi arayýþlara baþvurmaktalardý. Allahdan ki içlerinde var olan bencillik ve kýskançlýk birbirlerini yemelerine zemin hazýrlamaktaydý. Bunlar oldukça da, basanlarýný tam manasýyla dünyayý yönetme gibi bir merkeze oturtamýyorlardý.
Her nekadar hristiyan dünyasý Papalýðýn teþviki ile müslümanlarýn âlemine tasallut ediyorlarsa da, islâmýn kýlýcý olan, ayný zamanda islâm hâlifesinin baþýnda bulunduðu, Osmanlý devleti yapýlan i'zaç haraketlerini savmayý zorda olsa muvaffakiyetle becermekteydi. 3. Mustafa sadaret makamýnda bulduðu Dâmad Koca Ragip Paþa'yý görevinde tutma akýllýlýðýný göstermiþ fakat, pek fazla sulh sever ve biraz da rahatýna düþkün bulduðu, sadnazamina karýþmama arzusunu devam ettiremedi.
3. Mustafa; Moskof düþmaný padiþahlarýn arasýnda enönde yer almasý mümkün olan bir zattý. Rivayet olunurki; Sadrazamýna: "Lala niçin Ruslara savaþ açmayýz, paraysa esas derdin, Edirne'den onlarýn baþkentine kadar her bîr adýma bir san lira dizeyim" dediðinde, Koca Ragýp Paþanýn cevaben:
"Padiþahým; devleti Osmaniye uzaktan bakýldýðýnda heybetli bir arslaný andýrýr. Eðer yakýndan tetkik edildiðinde görünürki bu arslanýn diþlerinin dökülmüþ, pençelerinin týrnaklarý kýrýlmýþ haldedir. Bunu Öðrenenler artýk o arslaný rahat býrakmazlar. Bunun için uzaktan görünen heybetiyle bu arslan, düþmanlarýnýn çekindiði çatmaya korktuðu görüntü olarak kalsýn. Belki geçen bu zaman zarfýnda devlet-i âliye yapacaðý ýslah edici tanzimlerle arslaný kuvvetli bir hâle getirebilir!" mealinde beyanda bulunduðu söylene gelmektedir.
Koca Ragýp Paþa Bir devr-i padiþahý; tam manasýyla anlatmaya geçmeden önce hemen sadrýazamýný anlatmak belki bizim tatbik ettiðimiz usûlünde dýþýnda bir tarzdýr. Ancak kabul gerekirki, 3. Mustafa'nýn sadaret makamýnda bulduðu bu sadrazamýn iktidarýný takdirde gösterdiði isabet ve durmadan savaþ yapmakta olan bir devleti sakin bir döneme çekmeyi baþarmýþ, sulh içinde eksiklikleri telâfi etmeyi mümkün kýlacak zamaný kazandýrmýþ olmasý dahi, Koca Ragýp Paþa'ya apayrý bir ehemmiyet vermeyi gerekli kýlmýþtýr. Koca Ragýp Paþa ünlü Larus ansiklopedisinde emsaline kýyaslanamayacak þekilde, geniþçe bahsedilme þansmi bulmuþ zevattandýr. Buradaki malumata göre; 1699 yýlýnda dünya'ya gelmiþ olduðu Ýstanbul'da, 1763 yýlýnda vefat etmiþtir. Türbesi Ýstanbul'umuzun Aksaray semtinden Lâleli caddesi üzerinden Ba~ yezid'e çýkarken yolun sað tarafýndadýr. Kendi adýný taþýyan kütüphanesi elan istifade olunan kütüphanelerden olduðu gibi, kapý yanýnda demir parmaklýkla ayrýlmýþ bölümdeki kabrinde medfundur.
Babasý Mustafa Þevki efendi, Defterhâne kâtiplerindendir. Ragýp Paþa, medrese tahsilini yapmaktayken Defterhane'nin kalemine devam etmekteydi. Ýranla yapýlan savaþlarda elde edilen arazinin kayýt iþleri için Revan Valisi Arifi Paþanýn mektupçuluðuna getirildi. Bu sýralarda 25 yaþlanndaydý.
Akabinde de, Köprülüzâde Abdullah Paþa ile Hekimoðlu Ali Paþanýn, maiyetlerinde de görev yaptý. 1729 tarihinde Ýstanbul'a geldiðinde de yaþý 30 olmuþtu. Ýran bölgesine gitmesi bir defa daha gerekmiþti. Nâdir Þahý bu sýrada, Ýran üzerindeki nüfuzunu, Baðdat üzerine yoðunlaþtýrmak için 1733'de mezkûr yerin, yâni Baðdad'ýn bunlar tarafýndan muhasarasý gerçekleþtirilince, Ragip Paþa'nýn Ýstanbul da mâliye tezkereciliði vazifesine tâyini yapýldý. Yeni vazifesinde ve müteakip görevlerde bilhassada, Avusturya ve Ruslarýn delegeleri ile Nemirov kasabasýnda yapýlan, sulh müzakerelerinde üstün baþarý gösterdi.
1741 tarihi Ragýp efendiyi reisülküttaplýk makamýnda yâni bu günkü karþýlýðý hariciye vekâleti olan koltuða oturmuþ buldu. 1744 senesinde Mýsýr valiliðine vezirlik rütbesinde paþa yapýlarak gönderildi. Burada vazifesi beþ sene kadar devam etti. Bu arada Mýsýr'da önemli nüfuz sahibi olan Kölemen beylerini tasfiye etmeyi de baþardý. Bilahire diðer valiliklerde de baþarýsýný devam ettiren Ragýp Paþa, 3. Osman'ýn hükümdarlýðý esnasýnda sadrýazam oldu. Hayatýnýn sonu olan 1763 tarihine kadar, bu makamý muhafazaya muvaffak oldu. Prusya devletiyle iyi münasebetler kurarken, denge politikasýný ihmâl etmedi, ne Rusya ile ne de Avusturya ile sýcak savaþa fýrsat vermedi. Edebi tarafý kitaplarla anlatýlacak kadar renk ve incelik dolu bir zattýr.
Þâir Fitnat haným ile sohbetlerini zürefa elan nakleder. Biz bir tanesini nakle ictisar edelim: Þâire Fitnat haným, Ragýp Paþa'nýn bir arkadaþýnýn kýzý idi. Pederane sohbetleri olur imiþ. Bir gün Paþanýn köþkünün baðçesinde beyaz örtülü bir masanýn etrafýnda sohbet ederlerken, uþaklar viþne þerbeti getirmiþ. Ragýp Paþa'da bir bahsi anlatýrken, Fitnat haným gelen vi?ne þerbetini içmekteymiþ fakat bu sýradada ayaklarýný sallamaktaymýþ. Dikkati daðýlan Paþa seslenmiþ: -Fitnat ayaklarýný sallama! Fitnat haným âdetimdir, sallarým! Dediðinde masa sallanmýþ ve bembeyaz güzelim örtüye masada bulunan viþne þerbeti dolu bardaklardan birinden bir miktar þerbetin dökülmüþ olduðu görülmüþ. Ragýp Paþa bütün mu-zipliðiyle: -Fitnat gÖrdünmü adetini? Deyivermiþ.
Koca Ragýp Paþa, Sultan 3. Mustafanýn kýzkardeþi Saliha Sultan ile izdivaç ettiðinden, ayný zamanda hanedana dâmad olmuþtur.
Be-Muhammedin yercû'l ernâný Muhamrned Mimmâ yuhâfu ve fineâlike Râgibun Kelâl geldi tasarrufdan ümm-i dünyâyý
Yeter þu Kâhire'nün kahrý azmi Rûm edelim.
Mânasý: "Mehmed Râgýb, Hz. Muhammed'in yardýmý ile emân diliyor ve korktuklarýndan emin olmak istiyor, atanýzý dahi taleb ediyor. Mýsýr'da bulunmaktan býkkýnlýk geldi; yeter artýk Kahire'nin þu kahrý, Anadolu'ya gidelim." Demektir.
Bu ifadesiyle Ragýb Paþa edibliðini konuþturan ve günümüze ulaþtýran ifadeyi inþa etmiþ bulunuyor.