Büyük Osmanlý Tarihi
Pages: 1
Mukaddime By: sidretül münteha Date: 06 Nisan 2011, 17:13:16
Mukaddime


Tarihin tekerrürden ibaret olduðunu iddia edenler hikmet-i tarihiyenin bir faslýna büyük isabetle vukuf sahibi olan kiþi­lerdir. Esasýnda bu uçsuz bucaksýz kâinatý iþgal eden yýldýzla­rýn ve cisimlerin hiç biri mutlakiyet itibanyia diðerinin ayný olmadýðý halde, harekât, teþkilat, tekamülat açýsýndan birbir­lerine benzemeleri pek çoktur. Hattâ þu zemin üzerinde yaþamakda olan ve birbuçuk milyar nüfusa varan insanoðlunun, parçalarý dahi, meselâ yüzü, eðilimleri, ahlâki yapýsý o dere­ce ihtilaf doludurki, nerdeyse dünyada ne kadar insan varsa, o kadar çeþitçehre yâni surat, o kadar bol çeþit ahlâk vardýr denilebilir. Bu; insanýn parçalarýndan, yüksek cisimlere kadar bütün âlemleri idare eden idarecinin tabiyesinin, tesir edici maddiyesi neticesi olarak biribirine benzer þekilde tekrarlan­dýðý görüldüðü gibi durum ve insanlarýn sosyal safhalarý ara­sýnda arada sýrada ayný tekrarlamalarýnda olduðunu kimse inkâr edemez. Yýldýzlar semada dönüþlerini tamamladýklarý sýrada, nasýl her seferinde devrini belli bir noktadan geçerek yapýyorsa, insanlarýnda mahrek vukuatlarý ve tekemmüiatý üzerindeki seyir ve hareketleri esnasýnda ara ara birbirine karþý ve uygun noktalardan geçtiklerini tarih kendine has olan apaçýk ve de dürüstçe bir lisanla bize hatýrlatýyor. Mese­lâ tarih, peygamberlerin bazýlarýndan özetle

<Hz. Muhammed, Hz. Musa ve Hz. Ýbrahim> ortaya çýkýþlarýný, macerala­rýný vede yaymakta olduklarý din hakkýndaki, cihadlarý ve mücadeleleri, çektikleri zahmet ve yapmaya mecbur olduk­larý hicret, esnasýnda, büyük büyük münasebetler, benzerlikler olduðunu, Roma hükümetinin kurulmasý ile, Osmanlý im­paratorluðunun kurulmasý ve Osmanlý ve Ýspanya ihtilâl ve inkýlâblarý arasýnda dahi epeyice mühim problemler ve ayrý­lýklar bulunduðunu izaha hacet görülemez. Tarihde bunlara dair o kadar garib ve çok denecek misallere rast gelinir ki: insanýn bunlarý tesadüfden ziyade tarihin tekerrürden ibaret olduðunu bir hakikat þeklinde kabul edeceði, adeta her va­kanýn bir benzeri, bir eþi olacaðýna Ýnanasý gelir Biz bu haki­kate diðer milletlerin tarihinden þahid ve misalgetirmeyip, yalnýz kendi tarihimizin en önemli kýsmýna dair vebir asrý fa­sýla ile husule gelen iki vakanýn, ilk ve ikinci irtica ve birbirle­ri ile olan münasebeti ve benzerliðini, izaha ve beyana baþ­vurmakla iktifa edeceðiz. Emirgân: ÝKânun-u evvel aralik/1326/1910 rumi Ali Þeydi



radyobeyan