Büyük Osmanlý Tarihi
Pages: 1
Alasonya ve civar muharebeleri By: sidretül münteha Date: 31 Mart 2011, 15:41:00
Alasonya Ve Civar Muharebeleri



Alasonya Orduyu hümayununun 1. fýrka kumandaný saadetlû Hayri Paþa Hz. lerinin toplanma ve tanzim yeri Domi­nik mevkii olup, Raveni geçidiyle, Beydeðirmeninden Varda-kosa'ya kadar olan hudud civarýndan saldýrýya çalýþan Yu­nanlýlar ile yapýlan çok kanlý bir savaþ sonunda düþman tara­fýnda üç yüksek rütbeli subay, kalaný nefer olmak hasebiyle bir hayli kiþinin savaþ alanýnda biruh kalmasý gerçekleþtiril­miþtir. Ayrýca düþmanýn 2 topu da ele geçirilmiþtir. Bu müna­sebetle havalide bulunan düþman ya öldürülmüþ ya da terk etmeye mecbur býrakýlmýþtýr.

2. fýrka komutaný saadetlû Neþet Paþa Hz. lerinin merkezi Ýskombe mevkii olup, Semertepe'den Lisvaki tepesine kadar olan kýsmýn hududunun muhafazasý adý geçen paþamýzýn muhafýzlýðýna emanet olunmuþtu. Bu fýrkaya baðlý CeÝâi Pasa livasý 1313/1897 nisan ayýnýn 5. gecesinde Pýrnar istihkâm­larýna Papalivadya tepesi ile buraya ait istihkâmlarý zapt etdi.

Abdülezel Paþa Hz. leri livasý da Semertepe ve Gavan Ovasý ile Týrnova'ya hâkim, Ayaheyl ve Lisvaki ciheti istikametinde bulunan düþmanlarýn karþýsýnda pek þedit savaþlar yapmak suretiyle bunlarýn harekât hattýný alak bullak et­miþti. 7/nisan/1313-1897 târihinde Abdülezel Paþa þehadet þerbetini nûþ etmiþtir. Þehidi mübeþþir Abdülezel Paþa da­ha önce sol kolundan yaralandýðý için, ýsrarlara raðmen atýn­dan inmemiþ, ikinci defa isabet almýþ bu seferde sað kolun­dan yaralanmýþtýr. Buna raðmen, atýnýn üstünde savaþa de-varn etmekte ýsrarlý davranmýþ üçüncü isabet bu sefer göð­süne olduðundan þehadete vesile olmuþtur. Askerlere olan vasiyeti; Lisvaki tepesini zaptetmeðe çalýþmak ve zaptettik-ten sonra orada kazýlacak bir mezara gömülmesiydi. Lisvaki TePesi 1 l/nisan/1313-1897'de zapt olunabildi.

Efendim biz burada sadeleþtirmeye çalýþtýðýmýz risaledeki Abdülezel Paþanýn þehadetiyle alâkalý bilgiye itiraz babýnda olmamakla beraber, bir açýklama getirmek ve de daha geniþ ve sonucu kesin olarak verilmiþ defnedil- me olayý da dâhil olan bir baþka kaynaðýn aktardýklarýný hemen bu satýrlarýn içine koymayý vazife addettik.

Bu kaynak bahse 1313/1897 Osmanli-Yunan muharebe­sinin cephesinde bizzat üsteðmen rütbesiyle çarpýþmýþ bulunan ve mükemmel bir kalem erbabý olan eserlerinin bir çoðu Muallim Gücüyener yayýmlarý arasýnda neþrolunmuþ bulunan Ziya Þâkir merhumun bildirmiþ olduðu Abdülezel Paþanýn þehadeti bölümünü "Abdüihamid Han ve Osmanlý-Yunan Muharebesi" adýyla 1989'da Ferþat Yayýnlarý arasýnda müstear adýmýz Hasýrcýzâde ismiyle neþretmiþ bulunduðumuz kita­býmýzdan alýntýlamak suretiyle okurlarýmýza daha doðru oldu­ðunu sandýðýmýz bilgiyi ve þehid-i mübeccel Abdülezel Paþa­nýn merkadinin ve þahadetinin bütün safahatýyla bilinmesine aracý olmaktan baþkaca hiç bir kaygýmýz yoktur. Þu halde bahsettiðimiz çalýþmanýn 54. sahifesinde yer alan "Abdülezel Paþa'nýn þehadeti" baþlýklý bölümü aktaralým efendim: "Milo-na geçidi zapt edilmiþti. Fakat Yunan ordusu bu geçidi istir­dat (kurtarma) için hareketlere baþlamýþtý. Ýlk Önce Menek­þe Tepe üzerine saldýrýp orayý kurtarmasý gerekiyordu. Çün­kü Menekþe Tepe 18. alayýmýzýn elindeydi. Bu alay canýný diþine takarak tepeyi ele geçirmiþ, þimdi harikalar göstere­rek savunma yapýyordu. Menekþe Tepenin yanýnda hâkim bir tepe olan Pirnar Tepe yunanlýlarýn elinde idi. Yunanlýlar bu tepenin tanýdýðý avantajlardan çok istifade ediyorlardý.

Edhem Paþa erkâný harplerini toplamýþ, durumu müzake­re etmiþ, Pýrnar Tepenin behemahal ele geçirilmesini karar altýna almýþtý. Pýrnar Tepeye hücum edecek tabur seçilmiþti. Bu tabur Ýnebolu Taburu adiyla anýlan bir taburdu. Bar­týn Taburu da takviye olarak bu tabura yapýþtýrýlmýþtý.

Çok kanlý bir mücadele sonunda þanlý sancaðýmýz Pýrnar Tepeye mübarek bir el tarafýndan dikilmiþti. Bu mübarek elin sahibi; 74 yaþýnda olmasýna raðmen liva kumandanlýðý görevini deruhde eden Hafýz Abdülezel Paþa idi. Tepenin ele geçiriliþinde bir manga kumandaný gibi uzun kýlýcýyla düþ­manla göðüs göðüse çarpýþmýþ, göbeðine kadar uzanan sütbeyaz sakalý düþman kanlarýyla ýslanmýþtý. Pýrnar Tepe­den tard edilen düþman; top ateþini kaybettikleri tepenin üzerine teksif etmiþler ve cehennemi bir ateþ yaðmuruna tutuyorlardý. Abdülezel Paþa kahraman askerlerini bu ateþ cehenneminden korumak için kendi elleriyle biraz evvel ele geçirdiði ve mükemmel sayýlacak siperlere yerleþtirmiþti. Ýnebolu ve Bartýn taburlarý kumandanlarýný da siperlere sok­muþtu. Kendisi ise siperlerin üzerine çýkmýþ, boynundaki dürbünü gözlerine götürüp, her bir ciheti tarassuta baþla­mýþtý. Uzun boylu narin yapýlý ihtiyar delikanlý, fütursuz ola­rak tarassutuna devam ediyordu. Rüzgâr esmekte, paþanýn sakalý uzunluðu yüzünden Hz. Ali (K. V)nin Zülfikâr adlý kýlý­cý gibi ikiye ayrýlmýþ mübarek çenesinin iki tarafýnda uçuþu­yordu. Öte yandan düþman ateþinin kesafeti artmýþtý. Yer­den taþ, toprak kaldýrýyor ve baþka yerlere savuruyordu. Te­penin üzeri adeta bir kevgire dönmüþtü. Siperden bazý za­bitler fýrlamýþlar ve "paþatbaba çok ihtiyatsýzlýk ediyorsu­nuz. Allah (c.c) sizi baþýmýzdan eksik etmesin hiç deðilse sipere inseniz" diye adetâ yalvarýyorlardý. Abdülezel Paþa "evlatlarým ben ilk katýldýðým savaþtan bu güne kadar hiçbir zaman sipere girmedim. Ben takdiri Ýlahiye inanmýþ bir in­saným. Ýnsan Ölümden ne kadar kaçarsa kaçsýn bir gün ölür. Ben yetmiþ dört yaþýndayým, askerliðin en yüksek rüt­besi olan þehidlik, benim kavuþacaðým en büyük mükafat olacaktýr" Diyordu.


Düþman ateþi son haddini bulmuþ artýk siperdekiler baþlarýný kaldýramaz hâle gelmiþlerdi.

Paþa; heybetle dimdik ayakta, dürbün gözlerinde taraþ-sütuna devam ediyor adetâ siperdekileri koruyordu. Birden bire sarsýldý, elindeki dürbün bir kaç metre öteye fýrladý. Pa­þanýn her iki eli iftitah tekbiri ahrcasma kulaklarýnýn hizasý­na gitti. Evet; paþa nihayet vurulmuþtu. Bir kaç nefer onu almak için siperden fýrlamak istedilerse de paþa yine onlarý korurcasýna siperin içine mehmedçiklerinin kucaðýna düþü­verdi. Bir gru kurþunu alttan gelmiþ, çenesinin altýndan girerek damaðýna saplanmýþtý. Akan kanlar, yýllarýn Gaazisini þehidler zümresine katarken, sütbeyaz sakalý kendi kanýyla al sancaðýn rengine boyanýyordu. Bu fecî, fecîi olduðu kadar muhteþem manzaraya þâhid olanlar aðlamaya baþlamýþlar­dý. Durumu uzaktan takip etmekte olan tabur komutanla­rýndan biri, soðuk kanlýlýðýný kaybetmemiþ "askerler sîz þehidlere aðlanmayacaðýný bilmezmisiniz? Sizin artýk yapaca­ðýnýz, bu muhterem ve muhteþem komu tanýmýzýn intikamý­ný almaktýr. Süngü tak.. Ýleri!" komutasýný vermiþti. Yerden gelen mermilere, üstten düþen bombalara aldýrmayan þanlý askerimiz, süngülerini takýp bir sel gibi düþmanýn üzerine adeta uçtular, onlarý bulunduklarý yerde kesin bir maðlubi­yete duçar ettiler. Böylece Papa Livadya mevkiide, þehid Abdülezel Paþanýn askerinin zaferi ile elimize geçmiþ oldu.. Abdülezel Paþa bu savaþýn ilk þehid paþasý oluyordu.. Ab­dülezel Paþanýn naþý düþtüðü siperden alýnmýþ eller üzerin­de taþýnarak Alasonya'ya getirilmiþ üzerindeki elbisesiyle, boynunda asýlý rovelveriyle Çarþý Câmiinin avlusunda hazýr­lanan kabre defne dilmiþtir..."

Ýþte Abdülezel Paþanýn þehadeti hakkýndaki izahýmýz bura­da tamam olmuþ oldu. Ýstedikki dünyada bir þey kalmasýn nihân.


radyobeyan