Lukata By: sumeyye Date: 31 Mart 2011, 13:42:50
26- LUKATA (YÝTÝK)
Lukata; türeme ve mâna bakýmýndan îakît gibidir. Lukata; yerde bulunan mala denilir. Bazýlarý duhâka, hümeze, lümeze veznindeki bu kelimenin yerde bulduðu malý alýp götüren kimse mânasýna geldiðini; yerde bulunup alýnan malýnsa, îukta kelimesiyle ifade edildiðini söylemiþlerdir. Ama esahh olan birinci görüþtür. [1]
Yerde Bulunan Mal Karþýsýnda Takýnýlacak Tavýr:
Bulunan bir malý yerden alýp kaldýrmak, ona hiç dokunmamaktan daha iyidir: Böyle yapmalý ki, ona hâin bir el ulaþmasýn. Eðer o malýn zayi olacaðýndan korkulursa; insanlarýn hakkým zayi olmaktan korumak için onu yerden alýp kaldýrmak vâcib olur: Malý yerde bulan þahýs kendisinin o mala tamahlanmasýndan, onu tarif edip duyurmamaktan ve sahibine geri vermemekten korkarsa; kendi nefsini harama düþmekten korumak için almayýp yerinde býrakmasý daha iyi olur.
Lukata; yerde býrakýlmýþ olarak bulunan ve koruyucusu olmayan -hayvan haricindeki- maldýr. Dâlle; yolunu þaþýrýp, baðlanacaðý yere gidemeyen hayvandýr. Bunlarýn bulunduklarý yerden alýnmalarý alýnmamalarýndan daha iyidir. Çünkü zamanýmýzda böyle þeyler umumiyetle zayi olurlar. Yitiði yerden alýp kaldýrýr, aldýðýna baþklarýnýþâhid tutar ve tarif eder de, sonra tekrar yerine býrakýrsa ve daha sonra da mal zayi olursa, kýymetini ödemez.
Hâkim, El- Muhtasar'mda der ki; ... veya onu yerinden alýp götürdükten sonra tekrar yerine býrakýrsa ve daha sonra zayi olursa; kýymetini ödemesi gerekir. Çünkü o malý alýp götürmüþ olmakla onu korumayý üstlenmiþ, geri getirip eski yerine býrakmakla da onu zayi etmiþ olur. Ama yerinden alýp götürmeden tekrar eski yerine býrakmasýnýn hükmü böyle deðildir.
Lukatayý bulan onu sahibine geri vermek için aldýðýna þâhid tutarsa, yanýnda emanet olarak kalýr: Yitiði bulup alýrken onu sahibine geri vermek için aldýðýna baþkalarým þâhid tutmasý veya 'yitik arayan birini duyduðunuzda onu bana gönderin1 demesidir.
Sahibine vermek için þâhid tutmamýþsa, zayi ettiðinde kýymetini öder: Ebû Yûsuf bu görüþe muhalif olup, ona göre bir kimse yitik bulduðunda onu þâhidsiz olarak alýp daha sonra zayi eder de o malý sahibine vermek niyyetiyle almýþ olduðunu iddia ederse, kýymetini ödemez. Çünkü onun durumundan açýkça anlaþýlan odur ki; kendisi Allah (cc) dan sevabýný umarak o malý zayi olmasýn ve sahibine versin diye yerden alýp kaldýrmýþtýr. Yoksa maksadý, o malý kendisine mülk etmek deðildir.
Ebû Hanîfe ile îmam Muhammed'e göre temel prensip; akýl sahibi her mutasarrýf sadece kendi nefsi için tasarrufda bulunur. Tazminat sebebi olan yitiði yerden bulup aldýðýný itiraf etmiþ, sonra kendisini beraat ettirecek bir iddiada bulunmuþtur. Ancak bu iddiasý beyyine olmadan doðrulanmaz. 'O malý kendim için aldým' derse, kýymetini öder. Bu hususda icmâ vardýr. Çünkü kendisi ikrarda bulunmuþtur. Yitiði bulup alan onu sahibine vermek için aldýðýný söyler ve yitiðin sahibi de onu doðrularsa, zayi olmasý durumunda kýymetini ödemez. Bu hususda da icmâ vardýr. Çünkü taraflarýn birbirlerini tasdik etmeleri beyyine gibidir. [2]
[1] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsýlî, El-Ýhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayýnlarý: 2/367.
[2] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsýlî, El-Ýhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayýnlarý: 2/367-368.