Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Benim bilmem yetmiyor muydu? By: reyyan Date: 26 Mart 2011, 18:48:44
Benim bilmem yetmiyor muydu?

Ýhlâs, kulun yaptýðý þeyi sadece Allah istediði için yapmasý ya da terk ettiðini de sýrf O istemediði için terk etmesi demek. Kulluk, hayatýn omurgasýný oluþturuyorsa, bu omurgayý eðmeden bükmeden dik tutma gayretinin adý ihlâstýr.

Araya sýkýþan riya, süm'a, ucub gibi sinirler omurgada fýtýk meydana getirirler. Ýhlâsý elde etmek öyle kolay deðildir. Büyük bir mücadele, yorulmak bilmeyen bir cehd ister.

Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'ye göre doðru, samimî, katýþýksýz, dupduru; riyâdan uzak olma ve kalbi bulandýracak þeylere karþý kapalý kalma, kapalý yaþama ihlâsýn olmazsa olmazlarýndan. Kalbi hiçbir þekilde kirletmeme, gönlü tam bir saflýk içinde tutma, Allah'la münasebetlerde dünyalýk beklentilerden olabildiðince sýyrýlma, onu elde etmek için ulaþýlmasý gereken seviyeyi ifade ediyor Hocaefendi'nin beyanýnda.

Ýhlâslý olmak, "sadýk" olmaktan geçiyor. Sadakat, ihanetin zýddýdýr. Nasýl ki gözüne baþka birinin hayalini koyan, sevdiðine ihanet etmiþtir. Aynen öyle de ibadetine baþka duygular, düþünceler, niyetler bulaþtýran da Rabb'ine ihanet etmiþ sayýlýr. O halde ihlâsý elde etmek için, sarsýlmaz bir sadakate sahip olmak gerekiyor. Çünkü sadakat, ihlâsýn gerçek kaynaðýdýr.

Sadakat, Peygamber vasfýdýr. Onlar, doðuþtan sadakatle serfiraz olmalýlar ki gözleri O'ndan baþka bir þey görmesin. Peygamber mirasýna talip olanlar da bu mirasa liyakat kazanmak için sadýk olmalýlar. Çünkü ihlâs ve sadakat, gönüllerde iman nurunu tutuþturmaya azmetmiþ babayiðitler için hava ve su kadar ehemmiyetlidir.

Ýhlâs, Allah tarafýndan temiz kalblere bahþedilmiþ, azlarý çok eden, sýð þeyleri derinleþtiren benzersiz bir iksirdir. Ayný zamana o, sýnýrlý bir þekilde eda edebildiðimiz ibadet ü tâatimizi sýnýrsýzlaþtýran sihirli bir kredidir. Bu ihlâs kredisiyle insan dünya ve ahiret pazarlarýnda en pahalý nesnelere talip olabilir. Hayatýný hep ihlâs yörüngesinde yaþamýþ Nebiler Sultaný (Sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadislerinde, "Dinî hayatýnda ihlâslý ol, az amel sana yeter." (el-Beyhakî, Þuabü'l-îmân 5/342; ed-Deylemî, el-Müsned 1/435.) buyurur. Buradan, az amel iþlesek de yeter gibi bir netice çýkarmak doðru olmaz. Zaten amelin kendisi deðildir bizi Rahmet'e layýk kýlan. Esas olan ameldeki ihlâstýr. Ýbadette istikameti korumak, nefsin bütün itirazlarýna raðmen ýsrarcý olmak gerekir. Nefsin boynunu kýrmak adýna çok secde etmek, gözyaþý dökmek ve bunu tenhada yapmak önemlidir.

Bir gece ibadetle meþgul olmak þeytaný çýldýrtmaya yeter. Bu, ayný zamanda þeytanýn çeþitli hücumlarýna davetiye çýkarmaktýr. Ýnsan, ibadetini yaparken, yola döþenmiþ mayýnlarý, kurulmuþ tuzaklarý aklýndan çýkarmamalý ve gerekli tedbirleri almalýdýr. Bu tuzaklardan en kolay düþüleni, yaptýðýmýz þeylerden birilerini haberdar etme dürtüsüdür. Gece teheccüde kalktýðýný anlatmak isteyen biri, bunu doðrudan deðil de "dün gece saat üç gibi uyanýktým, birden bizim evin önünde bir gürültü duydum" gibi masum (!) ifadelerle dile getirir. Maksat, dinleyenin zihninde "vay be, adam gece üçte teheccüde kalkmýþ" fikri uyandýrmaktýr.

Böyle bir düþünce Rahmet'ten mahrumiyete sebep olur. Zerre miktar iyiliðin ve kötülüðün hesabýnýn görüleceði o dehþetli günde "Benim bilmem yetmiyor muydu, neden yaptýklarýný baþkalarýna da duyurdun?" sorusunun cevabýný bulmak oldukça zor olacaktýr.

Mana âleminin büyüklerinden Bâyezid-i Bistamî þöyle der: "Bütün gayretimle Cenâb-ý Hakk'a tam otuz sene ibadet ettim. Sonra gaybdan: 'Ey Bâyezid, Cenâb-ý Hakk'ýn hazineleri ibadetle doludur. Eðer gâyen O'na ulaþmaksa, Hak kapýsýnda kendini küçük gör ve amelinde ihlâslý ol' sesini duydum ve tembihini aldým..." Demek ki ihlâs, amelin canýdýr, kanýdýr. Cansýz cesedin kýymeti ne kadarsa, ihlâssýz amelin deðeri de o kadardýr.

Efendimiz (aleyhi's-salâtü ve's-selâm) bir baþka hadislerinde kullukta ihlâsýn ne kadar hayatî bir deðere sahip olduðunu bize þöyle hatýrlatýr: "Her zaman amellerinizde ihlâsý gözetin; zira Allah, sadece amelin hâlis olanýný kabul eder." (ed-Dârakutnî, es-Sünen 1/51; el-Beyhakî, Þuabü'l-îmân 5/336)

Ýþin doðrusu ihlâs, kul ile Mâbud arasýnda bir sýrdýr ve bu sýrrý Allah, sadece sevdiklerinin kalbine koymuþtur. Ýhlâsý yakalamýþ bir insanýn nazarýnda, övülmek ya da yerilmek, saygý görmek ya da görmemek veya yaptýðý iþlerin bilinip bilinmemesi hiç önemli deðildir. Zira o, gözünü sadece O'na ve rýzasýna dikmiþtir. Peki, ihlâsý elde etmek için ne yapmak gerekir? Ýnþaallah onu da önümüzdeki hafta anlamaya çalýþalým.

SÜLEYMAN SARGIN


radyobeyan