Mektup no 132 By: hafiza aise Date: 10 Mart 2011, 13:32:52
Sýra No: 132
Aziz sýddýk kardeþlerim,
Bir meseleyi, çoktan beri size söylemek lâzým iken unutmuþtum. O da þudur: Mucizât-ý Kur'âniye risalesindeki ekser âyetler, herbiri, ya mülhidler tarafýndan medar-ý tenkit olmuþ veya ehl-i fen tarafýndan îtiraza uðramýþ veya cinnî, insî þeytanlarýn vesvese ve þüphelerine maruz olmuþ âyetlerdir.
Ýþte, Yirmi Beþinci Söz öyle bir tarzda o âyetlerin hakikatlerini ve nüktelerini beyan etmiþ ki, ehl-i ilhad ve fennin kusur zannettikleri noktalar, i'câzýn lemeâtý ve belâðat-ý Kur'âniyenin kemâlatýnýn menþeleri olduðunu, ilmî kaideleriyle ispat edilmiþ; bulantý vermemek için onlarýn þüpheleri zikredilmeyerek cevab-ý kat'î verilmiþ.(1) 
(2) 
gibi, yalnýz Yirminci Sözün Birinci Makamýnda üç dört âyette þüpheleri söylenmiþ.
Hem o Mucizât-ý Kur'âniye risalesi de gerçi gayet muhtasar, acele yazýlmýþ ise de, fakat, ilm-i belâðat ve ulûm-u Arabiye noktasýnda âlimlere hayret verecek derecede âlimane ve derin ve kuvvetli bir tarzda beyan edilmiþ. Gerçi her bahsini, her ehl-i dikkat tam anlamaz, istifade etmez; fakat o bahçede herkesin ehemmiyetli hissesi var. Pek acele ve müþevveþ haletler içinde telif edildiðinden, ifade ve ibaresinde kusur var olmasýyla beraber ilim noktasýnda çok ehemmiyetli meselelerin hakikatini beyan etmiþ.1 "Daðlarý kazýk yapmadýk mý?" Nebe Sûresi, 78:7.
2 "Güneþ de akýp gider." Yâsin Sûresi, 36:38.