Hul' By: Eslemnur Date: 10 Mart 2011, 03:23:13
Hul'
Bakara sûresinde Yüce Allah þöyle buyurmaktadýr:
Onlara verdiklerinizden bir þey almanýz size helâl olmaz {yani, erkeðin, boþadýðý kadýna verdiði me-hirden birþey almasý helâl deðildir}. (Bakara/229)
Dedi: Hul' yapan kadýn, kocanýn istememesine raðmen kocasýndan bir þeyler karþýlýðýnda boþanan kadýn demektir. Ýþte bundan dolayý Yüce Allah, istisnada bulunarak buyurdu ki:
Erkekle kadýnýn Allah'ýn çizdiði sýnýrlarý {yani, Yüce Allah'ýn kendilerine vermiþ olduðu emirleri} koruyamayacaklarýndan korkmalarý müstesna. (Bakara/229)
Bu, kocasýndan nefret eden kadýnýn fitneye düþmesi ve kocasý hakkýnda Allah'a âsi olmasýndan korkmasý; kocama da itaatsizlik etmesi hâlinde karýsýna haksýzlýk edeceðinden korkmasý hâlidir.
Yüce Allah þöyle devam etmektedir:
Eðer siz {yani, taraflarýn hakemleri olan kiþiler} de onlarýn {yani, karý ile kocanýn} Allah'ýn sýnýrlarýný {yani, Allah'ýn kendileri hakkýndaki emirlerinij koruyamayacaklarýndan korkarsanýz {ve kadýn kocasýna serkeþlik ederse}, kadýnýn ayrýlmak için bir þeyler vermesinde her ikisi {yani, karý ve koca} için de cünah yoktur {yani, kadýnýn mehrinden vazgeçmesi ya da bundan daha fazla bir miktar karþýlýðýnda kocasýndan ayrýlmasýnda bir beis yoktur. Bu durumda koca karýsýnýn vereceði fidyeyi kabul eder ve ayrýlýrlar}. (Bakara/229)
Dedi: Buyruk Sabit b. Kays b. Süleyman [227] el-Ensarî ile -'Abdullah b. 'Ubeyy'in kýzý olan- hanýmý hakkýnda inmiþtir. Sabit b. Kays ona mehir olarak bir bahçe vermiþti, o da bahçeyi iade etmek suretiyle hul' ile ondan ayrýldý. Bu da Ýslâm tarihindeki ilk hul' uygulamasýydý.
Yüce Allah devamla þöyle buyurmaktadýr: Ýþte bunlar, Allah'ýn sýnýrlarýdýr {yani, bu durumdakiler için emir ve nehiyleridir}, onlarý aþmayýn!
Kim Allah'ýn sýnýrlarýný aþarsa {yani, kim Allah'ýn emir ve nehiylerine muhalefet ederse!, iþte onlar zâlimlerdir {yani, kendi nefislerine zulmeden kimselerdir). (Bakara/229)
Yüce Allah Nisa sûresinde de þöyle buyurmaktadýr:
Verdiðinizin bir kýsmýný {yani, eþlerinize verdiðiniz mehrin bir kýsmýný} kurtarmak için onlarý sýkýþtýr-ýf-* manýz {yani, zarar vermek kasdýyla onlarý engellemenizi helâl olmaz. (Nisâ/19)
Bu, kendisiyle yaþama istek ve arzusu duymadýðý halde hanýmýný sýkýþtýrarak, ondan fidye almaya çalýþan kimseler hakkýndadýr. Þaný yüce Allah bunu yasaklamaktadýr.
Sonra Yüce Allah, kocasýna serkeþlik eden kadýný bundan istisna ederek þöyle buyurmaktadýr:
Apaçýk bir fahiþe iþlemeleri {yani, açýkça isyan etmeleri ve baþkaldýrýda bulunmalarý} müstesna.
(Nisâ/19)
Açýkça isyan etmeleri ve baþkýldýrmalarý hâlinde, kocanýn, bu durumdaki kadýndan fidye alarak huT yapmasý helâl olur.
Dedi: Bize Mukâtil ed-Dahhak'tan tahdis edip dedi: "Erkeðin kendisi ile hul' yapmasý halinde hanýmýndan, verdiði mehirden fazlasýný da almasý helâldir. Bu miktar taraflarýn rýzasý ile tesbit edilir." Çünkü Yüce Allah þöyle buyurmaktadýr:
Kadýnýn ayrýlmak için bir þeyler vermesinde her ikisi için de cünah yoktur. (Bakara/229)
Dedi: Bize Mukâtil tahdis edip dedi: Koca razý olmadýkça, hul' caiz olmaz. Koca, kendisiyle birlikte yaþamaktan hoþlanmayan hanýmýnýn hul' yapmasýna rýza gösterirse, kadýnýn iki þâhid tutarak, "Ben kocamla birlikte olmak istemiyorum. Malýmdan þunlar þunlar karþýlýðýnda ondan ayrýlmak istiyorum" demesi, kocanýn da, "Ben de kabul ediyorum" demesi hâlinde, hanýmý ondan bir talâk ile bâin olur ve kadýn va'dettiði malý erkeðe verir. Eðer kocasý kadýn ile gerdeðe girmiþ ise, tam iddet bekler; gerdeðe girmemiþse, iddet yükümlülüðü yoktur. Eðer kadýn hamile ya da boþandýðý erkekten olan çocuðunu emzirmekte ise ve hul' esnasýnda da "Çocuðumun babasýný nafakadan ibra ediyorum" derse, erkek nafakadan ibra olur [nafaka yükümlülüðü kalkar], Hul' sýrasýnda taraflarýn koþtuklarý þartlar geçerlidir. Ancak kadýnýn, kocasýnýn kendisine zarar verdiðine dair delil ortaya koymasý halinde kadýna mehrin verilmesine hükmedilir. Bu durumda hul'un caiz olduðu da söylenmiþtir. Hul' yapmaya zorlanan kadýndan alman her þey haramdýr.
Dedi: Bize Mukâtil tahdis edip dedi: Hul' ikinci bir boþama olup, bundan sonra boþayan erkek de kadýnýn talihleri arasýnda yer alabilir. Kadýnýn, iddeti içerisinde onunla evlenmeyi arzu etmesi halinde, yeni bir mehir ve yeni bir nikâh ile caizdir. Bu durumda, bir talâk hakký ile yeniden karýsý olur. Ýddeti bitmedikçe baþka bir erkek ile ni-kâhlanmasý helâl deðildir. Ýddeti bittikten sonra dilediði kimse ile evlenebilir. Kocasýný mehirden ibra eden kadýnýn iddeti de ayný þekildedir. [228][227] I/37b'de, "Bin Þemmas" þeklindedir, ki doðrusu da budur. Bkz. Ýbn Hacer, el-Ýsâbe, Mýsýr, 1328,1/195.
[228] Mukatil B. Süleyman, Ahkam Ayetleri Tefsiri, Ýþaret yayýnlarý: 227-230.