Mektup no 167 By: hafiza aise Date: 08 Mart 2011, 16:46:33
Sýra No: 167
Risale-i Nur'un Yirmi Dokuzuncu Mektubunda "Hücumat-ý Sitte" ve Zeyli ve "Ýþârât-ý Seb'a" ve "Telvîhat-ý Tis'a" gibi risalelerin rumuzat-ý Kur'âniye ve tevafukat-ý Nuriyeye karýþýk bir surette bulunmasýnýn hikmeti, mahkemeler ve ehl-i vukufun susturulmasýna ve bizi onlarla mes'ul etmemesine bir vesile olmaktý. Güya o rumuzat, o derin ince meseleler, lisan-ý hal ile onlara demiþ: "Ýnsaf ediniz, Kur'ân'ýn bu derece esrarýna çalýþanlara iliþmeyiniz." Þimdi ise o karýþýk vaziyeti hiç münasip deðil. Çünkü o rumuzat ve tevâfukata, yirmiden ancak birisi muhtaç olur, anlar. Ýçindeki öteki risalelere yirmiden on dokuzu muhtaç olup anlayabilir.
Buradaki Nur þakirtleri diyorlar ki: "Mucizeli Kur'ân'ýmýza üç sene Denizlili kardeþlerimiz baktýlar. Onlar müsaade etsinler, biz de üç ay bakacaðýz. Hem buradan Ýstanbul'a muhabere edip fotoðrafla Hizb-i Nuriye, Hizb-i Kur'âniye gibi tab'ýna çalýþacaðýz."
Ýstanbul'daki Amerika Sefiri vasýtasýyla Amerika'daki Müslüman heyetine Zülfikar'ý ve bir Asâ-yý Mûsâ'yý göndermesini isteyen o dostumuz ve kardeþimize deyiniz ki: Sefirlerin kafasý siyasetle meþgul olduðundan ve Risale-i Nur, siyasetle alâkasý olmadýðýndan, siyasî bir kafa çabuk takdir edemiyor.
Hem Risale-i Nur, müþterileri aramaz; müþteriler onu aramalý, yalvarmalý. Amerika, buranýn en küçük bir havadisini merakla takip ettiði halde, buranýn en büyük bir hâdisesi olan Risale-i Nur'u elbette arayacaktýr. Bundan sonra her meselemizde emir, Risale-i Nur'un þahs-ý mânevîsini temsil eden has þakirtlerin ve sizlerindir. Benim de þimdi bir reyim var.
Umum kardeþlerimize binler selâm ve selâmetlerine dua eden ve dualarýný isteyen kardeþiniz...