Emirdað Lahikasý
Pages: 1
Mektup no 220 By: hafiza aise Date: 07 Mart 2011, 16:52:16
Sýra No: 220

Adliyenin þahs-ý mânevîsine ve dahiliye vekiline bera-yý malûmat takdim edilen ve Emirdað'ýndaki istintakta verdiðim ifadenin hâþiye ve lâhikasýdýr.

Bu yirmi beþ seneden beri hiçbir gazeteyi okumayýp, dinlemeyip, dünkü gün, bana hizmet eden bir adam, gazetenin bir parçasýný bana okudu. Ýçinde, Ankara Maarif dairesi iki milyon zararla, hem yine Ankara'da otomobil garajý binasý, ayný vakitte Ýzmir'de ehemmiyetli fabrika, hem ayný vakitte Adada büyük bir binanýn tamamen yandýðýný iþittiðim vakit, pek çok teessür ve yazýklarla bu fakir millete acýmakla, ayný zamanda bütün ömrümde çekmediðim bir sýkýntý içinde, hiçbir mahkemede benim gibi ihtiyar ve hasta halimde dört buçuk saat mütemadiyen ifademi sualcevaba mecbur olduðum bir zamanda, eðer bura adliyesinin insaniyeti ve bir derece þefkati

olmasaydý kat'iyen dayanamadýðým gibi, kat'î karar vermiþtim ki, sert bir sözle, bu soðukta, bu hastalýðýmda hapse girmeyi gözüme almýþtým. Hattâ bana hizmet edenin birini odamda yatýrmak, birine bir tokat vurup benim hizmetim için hapse, yanýma gelmek için karar vermiþtik. Fakat bura adliyesinin insaniyeti ve inayet-i Ýlâhiye bana sabýr verdi, tahammül ettim.

Bu acip vaziyetim ve asýlsýz evhamýn sebebini merak ettim. Gençlik Rehberi'nin resmen tab edilmesi ve intiþarý pek çok mektepleri tenvir etmiþ, hattâ Ankara Darülfünunundaki ve Ýstanbul Darülfünunundaki kýymettar gençlerin Risale-i Nur'un esasatýný, bu vatan milletinin saadetine bir vesile olduðunu bilmeleri ve pek çok muallimler, hamiyet-i milliye ve vataniye ve haysiyet-i ilmiye cihetiyle Risale-i Nur'a kemâl-i iþtiyakla alâkadar olmalarý, Maarif dairesinin nazar-ý dikkatini celb etmiþ; Nurlara karþý bir derece beðenmemek tarzýnda bir iliþmek istemiþler.

Hattâ burada, "Gençleri elde ediyor, matbu Gençlik Rahberi ile mektep talebelerinin nazarlarýný dine çeviriyor" diye ihbar edilmiþ. Bunun üzerine hem bana, hem ekser Risale-i Nur þakirtlerine bazý vilâyetlerde iliþilmiþ. Halbuki ben, medreseden çýktýðým için hocalardan istimdad etmek lâzýmken, bütün kuvvetimle Maarif dairesine ve mekteplilere itimad edip onlara dayanmak istiyordum. Çünkü Nur dairesine girenlerin çoðu mekteplilerdir, hocalar azdýr; çoðu çekindiði halde, mektepliler kemâl-i takdirle Nurlara sahip çýktýðýndan, kalbimden derdim: Ýnþaallah Maarif dairesi Nur þakirtlerini himaye edecek. Ve yardýmlarý beklerken birden bize bu yeni taarruzun sebebi matbu Gençlik Rehberi'nin âhirinde "Nur þakirtleri, hükûmetin müsaadesine binaen, mümkün olduðu kadar Nur dershaneleri açýlmak münasiptir" diye bizim gizli düþmanlarýmýz Maarif dairesini aleyhimize çevirmeye çalýþmasý bir vesile oldu.

Þimdiye kadar o düþmanlarýmýz, desiselerle kaç defa adliye cihetiyle bizi periþan etmek istediler, muvaffak olamadýlar, birþey de çýkaramadýlar. Sonra mutaassýp ve enaniyetli ve resmî makamlardaki hocalarý aleyhimize sevk etmeye çalýþtýlar, onda da birþeye muvaffak olamadýlar. Þimdi en ziyade bana yardýma güvendiðimiz Maarif idaresini aleyhimize istimal etmekle, bu hükûmetin bazý memurlarýný üç mahkemede kat'î beraat kazandýðýmýz cemiyetçilik ve tarikatçýlýk bahanesiyle geniþ bir dairede biçare mâsum Nur þakirtlerine ve beni Risale-i Nur'un mütalâasýndan mahrum etmeye çalýþtýklarý bir zamanda ve benim acýnacak dört buçuk saat istintakýmýn ayný vaktinde Maarif dairesinin sebepsiz yanmasý ve söndürülmesine hiçbir imkân bulunmamasý ve tamamen yanmasý tesadüfe benzemiyor, bir eser-i hiddet görünüyor.

O ifademin âhirinde ve ayný zamanda demiþtim ki: "Beni bu gurbette, yalnýzlýkta kitaplarýmýn mütalâasýndan mahrum etmeyiniz. Yoksa hem bana, hem bu vatana yazýk olur. Belki zemin, yine zelzeleyle hiddet eder" dediðimden üç dakika sonra üç saniye devam eden zelzele ve o fýkrayý mahkemede tekrar ettiðim ayný zamanda-ya gece veya gündüzde-zemin ateþle Maarif dairesine saldýrmasý ve mahkemece dört defa ispat edilen çok defa zelzelenin Risale-i Nur'a ve þakirtlerine taarruzun ayný zamanýnda gelmesi-elbette bunda tesadüf olamaz. Demek bu vatanýn ve milletin ve âsâyiþin büyük bir temel taþý olan Risale-i Nur'un hakikatleridir ki, böyle vukuatlý tokatlarla, bu milletin nazar-ý dikkatini Kur'ân'ýn hakikî ve hakikatli ve kuvvetli bir tefsiri olan Risale-i Nur'a çeviriyor; milleti ona teþvik edip muârýzlarýna þefkat tokadý vuruyor.

Þimdi nasýl sadaka belâyý def ediyor; öyle de, Risale-i Nur, bu memlekette belânýn def'ine vesile olduðu çok hadiselerle tahakkuk etmiþ. Bu defa da Risale-i Nur'a hücum edildiðinin ayný zamanda bu yangýn belâsýnýn gelmesi, Risale-i Nur belânýn def'ine vesile olduðunu ispat ediyor.


radyobeyan