Cenaze kitabý
Pages: 1
4 5 hatta 9 tekbire kadar tekbir almak By: sidretül münteha Date: 28 Þubat 2011, 16:52:06
4 5 hatta 9 tekbire kadar tekbir almak



›-75-  Cenaze üzerine dört yahut beþ tekbir hatta dokuz tekbire kadar tekbir alýr.

 

 

Bütün bu sayýlar Peygamber (s.a)'dan sabit olmuþtur. Hangisini yaparsa yeterli olur. Fakat daha uygunu çeþitlendirmektir. Bazan bunu, bazan ötekini yapar. Benzeri durumlarda olduðu gibi mesela namaza baþlarken okunacak dua (istiftah duasý), teþehhüd þekilleri, Ýbrahimî salavat ve benzerleri de böyledir. Eðer mutlaka bunlardan bir türüne baðlý kalmak istiyorsa o vakit dört tekbire baðlý kalýr. Çünkü bu husustaki hadisler daha fazladýr. Þimdi bunu açýklayalým:

 

A. Dört tekbir getirmek ile ilgili ashab-ý kiram'dan bir topluluktan gelmiþ hadisler vardýr:

 

Birinci hadis:
Ebu Hureyre'den rivayet edilmiþtir. Onun rivayet ettiði bu hadis 59. meselede yedinci tür olarak Necaþi üzerine namaz kýlmaya dair kaydedilen hadistir. Bu rivayete göre Peygamber (s.a) Necaþi üzerine dört tekbir alarak namaz kýlmýþtýr.

Ýkinci hadis:
Ýbn Abbas'tan gelmiþtir. Bu da sözü geçen meselede geceleyin defnedilen adam ile ilgili olarak kaydedilen altýncý türün birinci hadisi olarak zikredilmiþtir.

 

Üçüncü hadis: Yezid b. Sabit'in filan oðullarýna ait bir azadlýnýn üzerine kabrinde olduðu halde namaz kýlmasý ile ilgilidir. Bu da belirtilen yerde Ýbn Abbas'ýn rivayet ettiði hadisten bir sonraki hadis olarak zikredilmiþtir.

 

Dördüncü hadis:
Peygamber (s.a)'ýn ashabýndan birisinden rivayet edilen Peygamber efendimizin yoksul kadýnýn cenaze namazýný kabrinde olduðu halde kýlmasý ile ilgilidir. Bunun ile ilgili hadis az önce iþaret ettiðimiz Yezid b. Sabit'in rivayet ettiði hadisten hemen sonra zikredilmiþtir.

 

Beþinci hadis:
Ebu Umame  (20)  (r.a)'dan rivayet edilen hadistir. O þöyle demektedir: "Cenaze namazýnda sünnet olan birinci tekbirden sonra gizlice fatiha'yý okumasý, sonra üç tekbir almasý ve bunlarýn sonuncusunun akabinde selam vermesidir."

 

Hadisi Nesai (1, 281), ondan Ýbn Hazm (V, 129), Hafýz Ýbn Hacer'in el-Feth'te belirttiði gibi sahih bir isnadla rivayet etmiþlerdir. Ondan önce de Nevevi el-Mecmu (V, 33)'de bunu belirtmiþ ve ayrýca: "Buhari ve Müslim'in þartýna göre" ilavesini de yapmýþtýr. Hadisi ayrýca Tahavi (I, 288) buna yakýn ifadelerle rivayet etmiþ, hadisin sonunda da þunlarý eklemiþtir:

"ez-Zühri dedi ki: Ebu Umame'nin bana haber verdiði bu rivayeti ben Muhammed b. Süveyd el-Fihri'ye zikrettim þöyle dedi: Ben de ed-Dahhak b. Kays'ý, Habib b. Mesleme” (21)   den cenaze üzerine namaz hakkýnda Ebu Umame'nin sana anlattýðý gibi naklederken dinledim." Bu fazlalýðýn da senedi sahihtir. Nesai'de de vardýr fakat o bu rivayeti ed-Dahhak b. Kays'dan daha ileriye götürmemektedir. Þafiî de bunu metninde bir ziyade ile rivayet etmiþtir. Ýleride 79. meselede geleceði gibi.

 

Altýncý hadis: Abdullah b. Ebi Evfa'dan þöyle dediðine dair gelen rivayettir: "Rasûlullah (s.a) (cenaze namazýnda) dört tekbir getirirdi." Hadisi Beyhaki (IV, 35) sahih bir senedle ileride 82. meselede tamamýyla gelecek olan bir hadis içerisinde kaydetmiþ bulunmaktadýr.

 

(20)  Bu meþhur sahabi Ebu Umame el-Bahili deðildir. Bir baþkasý olup, yine bu da künyesi ile tanýnmýþtýr. Adý Es'attir. Sad b. Sad b. Hanif el-Ensari olduðu da söylenmiþtir. Ashab-ý kiram arasýnda sayýlmýþtýr. Peygamber efendimizi görmüþ olmakla birlikte ondan herhangi bir þey iþitmemiþtir. Bu sebeble hadis ashabýn mürsellerindendir, bu da hüccettir.

 

(21)   Bu Habib b. Mesleme b. Malik el-Fihri el-Mekki'dir. Habib er-Rum diye adlandýrýlýrdý ki buna sebeb Rum diyarýna mücahid olarak çokça girmiþ olmasýdýr. Sahabeliðinde ihtilaf vardýr. Hafýz: "Tercih edilen görüþ sahabiliðinin sabit olduðudur. Ancak o zaman küçüktü."

 

B. Beþ tekbir ile namaz kýlmaya gelince, bu hususta Abdu'r-Rahman b. Ebi Leyla'nýn rivayet ettiði hadis vardýr. O þöyle demiþtir: Zeyd b. Erkam bizim cenazelerimiz üzerine dört tekbir alýrdý. Bir gün o bir cenaze üzerine beþ tekbir getirdi. Ben ona sordum da þöyle dedi: Rasûlullah (s.a) bu þekilde tekbir getirirdi. [Ýþte bu sebebten dolayý] ondan sonra herhangi bir kimse için [ebediyyen bir daha terketmeyeceðim.]”[43]

 

Fazlalýk onlara ait olup, fazlalýk arasýndaki diðer fazlalýk ise Darakudni'nindir. Tirmizi þöyle demektedir: "Bu hasen, sahih bir hadistir. Peygamber (s.a)'ýn ashabýndan ve baþkalarýndan

ilim ehli bazý kimseler bu kanaatte olup, cenaze üzerinde beþ tekbir getirileceði görüþündedirler. Ahmed ve Ýshak þöyle demiþlerdir: Ýmam eðer cenaze namazýný kýldýrýrken beþ tekbir getirecek olursa, imamýn arkasýndaki de imama uyar."

 

C. Altý ve yedi tekbir getirmeðe gelince, bu hususta mevkuf bazý eserler (rivayetler) vardýr. Fakat bu rivayetler merfu hadisler hükmündedir. Çünkü ashabýn büyüklerinden olan bazý kimseler yine ashabtan bir topluluðun huzurunda bu þekilde tekbir getirmiþler ve onlardan kimse bu davranýþlarýna itiraz etmemiþtir.

 

Birinci hadis: Abdullah b. Muðaffel'den gelmektedir: "Ali b. Ebi Talib, Sehl b. Huneyf'in cenaze namazýný kýl(dýr)dý. Üzerine altý tekbir getirdi. Sonra bize dönerek: O Bedir'e katýlmýþ birisi idi dedi."

 

eþ-Þabi dedi ki: Alkame Þam'dan geldi. Ýbn Mesud'a þöyle dedi: Þam'da bulunan kardeþlerin kýldýrdýklarý cenaze namazlarý üzerine beþ tekbir getiriyorlar. Siz bize belli bir sayý tesbit etseniz de bu hususta biz de size uysak. Abdullah bir süre baþýný önüne eðdi, bir þey söylemedi. Sonra dedi ki: Sizler cenazelerinize bakýnýz. Onlarýn namazlarýný kýldýran imamlarýnýzýn getirdikleri tekbir sayýsýnca siz de tekbir getiriniz. Bunun için ne sayý, ne de miktar tesbit edilir." Bu hadisi Ýbn Hazm, el-Muhalla (V, 126) bu mükemmelliði ile rivayet etmiþ ve þöyle demiþtir: "Bu sýhhat bakýmýndan oldukça ileri derecede bir senettir."

 

Derim ki bu rivayetten Ali (r.a) ile ilgili bölümü Ebu Davud "el-Mesail" adlý eserinde Ýmam Ahmed'den diye (s. 152) rivayet etmektedir. Ayrýca Tahavi (I, 287), Hakim (III, 409), Beyhaki (IV, 36)'da zikretmiþlerdir. Bunlarýn zikrettikleri sened de Buhari ve Müslim'in þartýna göre sahihtir. Bu rivayet ayrýca Buhari'de el-Meðazi bölümünde (VII, 273) fakat "tavtý" lafzýný zikretmemektedir. Ýbn Mesud ile ilgili bölümü de Tahavi ve Beyhaki (IV, 37) ona yakýn ifadelerle nakletmiþlerdir.

 

Ýkincisi Abdu Hayr'den gelen hadistir. O þöyle demiþtir: "Ali (r.a) Bedir'e katýlanlar üzerine altý tekbir, Peygamber (s.a)'ýn (sair) ashabý üzerine beþ tekbir, diðer insanlar üzerine ise dört tekbir getirirdi." Bunu Tahavi ve Darakudni (191) onun rivayet yolundan Beyhaki (IV, 37)'de rivayet etmiþlerdir. Senedi sahih olup, ravilerinin hepsi sikadýrlar. Üçüncü hadis Musa b. Abdullah b. Yezid'den gelen rivayettir:

 

"Ali (r.a) Ebu Katade üzerine namaz kýldý ve yedi tekbir getirdi. Ebu Katade, Bedir'e katýlmýþlardandý." Bu rivayeti Tahavi, Beyhaki (IV, 36) Müslim'in þartýna göre sahih bir senedle rivaeyt etmiþlerdir. Fakat Beyhaki þu sözleriyle illetli olduðunu belirtmektedir: "Bu bir yanlýþlýktýr. Çünkü Ebu Katade (r.a), Ali (r.a)'dan sonra uzun bir süre daha hayatta kaldý." Ancak Hafýz (Ýbn Hacer) et-Telhis'de (1665) þu sözleriyle onun bu görüþünü

reddetmektedir:

 

"Derim ki: Bu sýhhati etkileyen bir illet deðildir. Çünkü Ebu Katade'nin, Ali'nin halifeliði döneminde öldüðü de söylenmiþtir. Tercih edilen görüþ de budur." Bu kanaati ondan önce Ýbnu't-Türkmani "el-Cevheru'n-Naki" adlý eserinde de belirtmiþ bulunmaktadýr. Ona baþvurulabilir.

       

Derim ki iþte bunlar Peygamber (s.a)'dan sonrasýna kadar beþ ve altý tekbir getirmenin devam ettiðine delalet eden ashab-ý kiram'dan gelen sahih rivayetlerdir ve bu rivayetler icmaýn sadece dört tekbir üzerinde gerçekleþtiðini iddia edenlerin kanaatine muhaliftir. Böyle bir iddianýn batýl olduðunu Ýbn Hazm el-Muhalla (V, 124-125)'de tahkikli açýklamalarda bulunmuþtur.



D. Dokuz tekbire gelince, bu hususta da iki hadis vardýr.

 

Birinci hadis: Abdullah b. ez-Zübeyr'den gelmektedir: "Peygamber (s.a) Hamza üzerine cenaze namazý kýldý ve üzerine dokuz tekbir aldý..." Bu hadis tamamýyla ve kaynaklarý gösterilerek 59. meselede ikinci husus olarak geçmiþ bulunmaktadýr. Cenaze üzerine getirilen tekbir sayýsý hususunda bizim tesbit edebildiðimiz azami sayý bu kadardýr. Bundan dolayý bu sýnýrda durulur ve buna daha fazla tekbir ilave edilmez. Dokuzdan dörde kadar da inebilir. En az varid olan sayý da bu kadardýr. Ýbnu'l- Kayyim, Zadu'l-Mead adlý eserinde zikrettiðimiz bazý rivayet (eser) ve haberleri kaydettikten sonra þunlarý söylemektedir: "Bunlar sahih birtakým rivayetlerdir. Bunlarý kabul etmemeyi gerektiren bir husus yoktur. Peygamber (s.a) da dört tekbirden fazlasýný men etmiþ deðildir. Aksine kendisi de, ondan sonra ashabý da bunu yapmýþlardýr."

 

Derim ki: Dörtten fazla tekbir getirmeyi kabul etmeyenler þu iki hususu delil

göstermiþlerdir:

 

1. Ýcma: Bunun yanlýþ olduðu daha önceden gösterilmiþti.

 

2. Bazý hadislerde zikredilen: "Rasûlullah (s.a)'ýn cenaze üzerine getirdiði tekbir sayýsý hususunda en son getirdiði sayý dörttür." Buna þöylece cevab verilebilir: Evvela bu zayýf bir hadistir. Bunun biri diðerinden daha da zayýf olan rivayet yollarý vardýr. Dolayýsýyla sahih ve müstefiz senedlerle Peygamber (s.a)'dan sabit olmuþ rivayetleri reddedebilmek için bunlara delil diye yapýþmaya elveriþli deðildirler. Hafýz (Ýbn Hacer) et-Telhis (V, 167)'de ondan önce el-Hazimi, el-Ýtibar (s. 95)'de ve Beyhaki es-Sünen (IV, 37)'de þunlarý söylemektedir:

"Bu hepsi de zayýf olan birden çok yolla rivayet edilmiþtir."

 

Mecmau'z-Zevaid (III, 35)'de kaydedilen þu ifadelere gelince: "Ýbn Abbas (r.a)'dan gelen rivayete göre Rasûlullah (s.a) Uhud'da öldürülenler üzerine namaz kýldý. Dokuzar dokuzar tekbir getirdi. Sonra yediþer yediþer, sonra da - yüce Allah'a kavuþuncaya kadar- dörder dörder tekbir getirdi. Hadisi Taberani, el-Kebir ve el-Evsat'ta rivayet etmiþ olup senedi hasendir." Bu iki bakýmdan merdubtur: Herþeyden önce bu Hafýz Ýbn Hacer'in ve ondan önce hadisin bütün rivayet yollarýnýn zayýf olduðunu açýkça ifade eden imamlarýn söylediklerine muhaliftir. Ýkinci olarak hadisi Taberani el-Mucemu'l-Kebir'de (III, 120/2) rivayet etmiþtir. Ýsnadý þu þekildedir: Bize Ahmed b. el-Kasým et-Tai anlattý (haddesena). Bize Biþr b. el- Velid el-Kindi anlattý. Bize Ebu Yusuf el-Kadi anlattý. Bana Nafi b. Ömer anlattý (haddeseni). Dedi ki: Ben Ata b. Ebi Rebah'ý, Ýbn Abbas'tan anlatýrken dinledim (deyip) hadisi zikretti.

 

Derim ki: Böyle bir isnad hasen olarak görülemez. Çünkü bu senedde üç illet vardýr: Birinci illet Kadý Ebu Yusuf'tur. O da Yakub b. Ýbrahim'dir. Ýbnu'l-Mübarek ve baþkalarý onu zayýf olarak nitelendirmiþ, el-Fellas da çok hata eden birisi olarak nitelendirmiþtir. Ýkinci illet Biþr b. el-Velid el-Kindi'nin zayýf bir ravi oluþudur. Çünkü o bunamýþ idi. Üçüncü illet senedindeki muhalefettir. Bu hadisi Taberani (III, 119/1) ve Hazimi el-Ýtibar (95)'de bir topluluktan rivayet etmiþ olup, onlar þöyle demiþlerdir: Nafi, Ebu Hürmüz'den, o Ata'dan, o Ýbn Abbas'tan bu þekilde rivayet etmiþ olup nihayet "Uhud'da öldürülenler" ibaresi yerine Bedir ehli" demiþtir. Heysemi de bunu böylece rivayet etmiþ olup, þunlarý söylemiþtir: "Hadisin senedinde Nafi Ebu Hürmüz vardýr, o da zayýf bir ravidir."

 

Derim ki: Hatta o oldukça zayýf bir ravidir. Ýbn Main yalancý olduðunu söylemiþtir. Ebu Hatim: "Metruktur. Hadisi hiçbir þekilde alýnmaz" demiþtir.

 

Derim ki: Ýþte bu hadisin afeti (büsbütün zayýf olmasýnýn sebebi) budur. Ata'dan bu hadisi rivayet eden de odur. Birinci rivayet yolunda zikredilen Nafi b. Ömer -ki o sika bir ravidir- hadisin ravilerinden birisinin yanýlmasýdýr. Tercih edilen onun –gösterdiðimiz üzere- bunamýþ olan (Nafi) olduðudur. Ýkinci hadis Abdullah b. Abbas'tan þöyle dediðine dair gelen rivayettir: "Rasûlullah (s.a) Hamza'nýn cenazesi baþýnda durunca... emir vermesi üzerine

kýbleye doðru çevrildi, sonra üzerine dokuz tekbir getirdi..." Yine bu hadis 69. meselede ikinci hadis olarak geçmiþ idi.



[43] Bunu Müslim (III, 56), Ebu Davud (II, 67-68), Nesai (I, 281), Tirmizi (II, 140), Ýbn Mace (I, 458), Tahavi (I, 285), Beyhaki (IV, 36), Tayalisi (674), Ahmed (IV, 367- 368, 372) ondan (Zeyd b. Erkam'dan) rivayet etmiþtir. Ayrýca bunu Tahavi, Darakudni (191-192) ve Ahmed (IV, 370) yine ondan gelen baþka yollarla hem bu lafýzla, hem de ona yakýn lafýzlarla rivayet etmiþlerdir.



radyobeyan