Bidayetül Müctehid
Pages: 1
Maldaki eksilmeler By: sidretül münteha Date: 15 Þubat 2011, 15:37:58
1. Maldaki Eksilmeler:


Eðer deðiþildik eksiliþ ve ayný zamanda bir tabiî afet neticesinde olursa, sahibi onu ya eksik olarak almak, ya da kendisinden gasbedildiði gündeki kýymetini almak zorundadýr. Kimisi de «Sahibi onu eksik olarak geri alýrken onda meydana gelen eksikliðin kýymetini isteyebilir» demiþtir. Eðer malda meydana gelen eksiklik, onu gasbedenin eliyle olursa -ibnu'l-Kasým'a göre-sahibi onu almayýp, gasbedildiði gündeki kýymetini almakla onu ve onda meydana gelen eksikliðin, meydana geldiði gündeki kýymetini almak arasin-, da muhayyerdir. Sahnun'a göre ise, tamamýnýn kýymeti ile, onu ve onda mey­dana gelen eksikliðin, gasbedildiði gündeki kýymetini almak arasýnda mu­hayyerdir. Eþheb de -tabiî afet neticesinde onda eksiklik meydana gelmesi halinde olduðu gibi- ya tamamýnýn kýymetini, ya da onu eksik olarak almak arasýnda muhayyer olduðunu benimser ki Ýbnul-Mevvâz da bu görüþtedir.

Bu ihtilafýn sebebi þudur: Gasbolunan malýn, gasbedildiði gündeki kýymetinin îazým geldiðini benimsemiþ olanlar, artýþ olsun, eksilme olsun, onda meydana gelen her çeþit deðiþikliði, kiþinin öz malýnda, meydana gelen deðiþiklikler hükmünde görerek, «Malda meydana gelen artýþlar, malý gas-bedenindir. Malda meydana gelen eksikliklerin kýymeti de -eksiklik ister onun eliyle, ister tabiî âfet neticesinde meydana gelmiþ olsun- ona lazým gel­mez» demiþlerdir, ki îmam Ebû Hanife'niri sözünden de bu çýkmaktadýr. Gasbolunan malýn gasbedildiði güncen ziyana uðradýðý güne kadar hangi za­manýn kýymeti en yüksek ise o zamanýn kýymeti lazým gelir, diye söyleyenler de, «Malda meydana gelen eksikliðin en üstün kýymeti malý gasbedene lazým gelir. Fakat malda meydana gelen artýþ -ister Allah tarafýndan, ister gasbedenin eliyle meydana gelmiþ olsun- sahibine aittir» demiþlerdir. Bunu da Ýmam Þafiî benimsemiþtir. Tabiî âfet neticesinde meydana gelen eksiklik ile, gasbedenin eliyle meydana gelen eksiklik arasýnda ayýrým yapanlar ise -ki Mâlikî mezhebinde meþhur olan görüþ budur- ÞEBEH KIYASI'm yapmýþ­lardýr. Çünkü bunlara göre, herhangi bir þeyi gasbeden kimse, o þeyi sahibi elinde ziyana uðrattýðý zaman nasýl onu gasbetmiþ sayýlýyorsa, kendi elinde iken de onu ziyana uðratýrsa onu ikinci kez gasbetmiþ sayýlýr. îþte bu bâbtaki ihtilafýn temeli budur. Üzerinde dur.

Mal, gasbedenin elinde iken baþkasý tarafýndan ziyana uðratýlmasý hali­ne gelince:

Kendisinden gasbedilen kimse, isterse kýymetini gasbedenden, gasbe­den de ziyana uðratandan, isterse doðrudan ziyana uðratandan ister. îþte gas­bedilen malý gasbedenin elinde iken ziyana uðratmanýn hükmü budur.

Gasbedilmeden, yani sahibinin elinde ziyana uðratýlan mal ise, îmam Mâlik'e göre iki çeþittir. Çünkü ziyana uðratýlan mal, ya menfaatinin az bir kýsmý bozulur da esas menfaati kalýr, ya tamamen menfaatsýz hale gelir. Birinci surette sadece ziyanýn kýymeti lazým gelir. Yani mala bir kez saðlam, bir kezd,e ziyana uðratýlmýþ olarak deðer biçilir ve iki deðer farký malý ziyana uð­ratan kimseye ödettirilir. Ýkinci surette ise, mal sahibi isterse malýný ziyana uðratan kimseye býrakýr da, tamamýnýn kýymetini, isterse malýný vermez de yalnýz deðerler arasýndaki farký alýr. îmam Þafiî ile îmam Ebû Hanife ise, «Farký almaktan baþka bir yetkisi yoktur» demiþlerdir. Bu ihtilafýn sebe­bi, malý sahibinin elinde ziyana uðratmayý, malý sahibinden gasbetmeye ve malýn menfaatim yok etmeyi, malýn kendisini yok etmeye kýyas etmekte ihtilaf etmeleridir. [9]


[9] Ýbn Rüþd Kadý Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüþd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayýnlarý: 4/89-90.


 



radyobeyan