52 – Tur Suresi By: Gulinur Date: 29 Ocak 2011, 14:48:52
52 – TûR SÛRESÝ
Mekke’de nâzil olmuþtur. 49 âyettir. Sûre Hz. Mûsâ (a.s.)’ýn ilahî tecellilere mazhar olduðu daða iþaretle baþlar ve Kur’ân’ýn da Nur daðýndaki vahiyle baþladýðýna imâ edilir. Bu sûre, müþriklerin vahiy gerçeði karþýsýnda nasýl suskunlaþýp bocaladýklarýný, çeliþkili deðerlendirme ve ithamlarla gülünç duruma düþtüklerini pek etkili bir tarzda ortaya koyar. Sûre kýyameti müteakip kâfirlerin cezasýndan, daha geniþ olarak müminlerin cennet hayatýndan bahseder. Daha sonra, hakka karþý çýkanlarýn hüsrana uðrayacaklarýný vurgular.
Bismillâhirrahmânirrahîm.
1 – Tur’a (o daða)
Tur : Aslýnda dað anlamýna cins ismi olup eliflamlý olduðundan Hz. Mûsâ’ya risalet verilen dað anlaþýlýr.
2-3 – Ýnce deri üzerine yazýlmýþ o kitaba.
4 – Beyt-i Ma’mûr’a
Beyt-i Ma’mûr: Devamlý surette ziyaret edenlerle þenlenen Kâbe’dir. Birçok müfessire göre ise Hz. Peygamber (a.s.)’ýn miraç gecesi gördüðü, gök ahalisi tarafýndan devamlý tavaf, ziyaret ve ibadet mahalli olan bir mâbed kasdedilmektedir. Her ikisini de kapsayabilir.
5 – O pek yüksek tavan, gökkubbeye.
6 – Aðzýna kadar dolu okyanusa yemin olsun ki:
Deniz’in sýfatý olan “mescur” için: ateþle dolu, hapsedilmiþ, kaynayýp taþan, dalgalý gibi mânalar da verilmiþtir.
7 – Rabbinin cezasý mutlaka vuku bulacaktýr.
8 – Onu önleyecek hiç bir kuvvet yoktur.
9 – Gün gelecek, gök þiddetle çalkalanacak.
10 – Daðlar sür’atle yürüyecektir.
11 – O gün, hakký yalan sayýp Peygambere yalancý diyenlerin vay hallerine!
12 – Onlar ki daldýklarý batýl içinde oynayýp dururlar.
13 – O gün onlar cehenneme þiddetle itilirler.
14 – Ýþte, denilir, alýn size yalan saydýðýnýz ateþ!
15 – Haydi söyleyin bakalým, bu da mý sihir, yoksa siz mi görmüyormuþsunuz?
16 – Girin oraya! Ýster dayanýn, ister dayanamayýn, artýk hepsi bir!
Siz sadece ne yaptýysanýz onun karþýlýðýný bulacaksýnýz.
17 – Müttakiler ise cennetlerde nimet içindedirler.
18 – Rab’lerinin kendilerine verdikleriyle sefa sürerler. Rab’leri onlarý yakýcý ateþin azabýndan korumuþtur.
19-20 – Ve onlara denilir ki: “Dünyada yaptýðýnýz güzel davranýþlardan ötürü: Yiyin, için, afiyetler olsun!”
Onlar sýra sýra dizilmiþ koltuklara yaslanýrlar. Kendilerine temiz ve güzel hurileri de eþ yaparýz. [37,44]
21 – Kendileri iman edip zürriyetleri de iman ile kendilerinin izinden gidenlerin nesillerini de kendilerine kavuþtururuz.
Onlarýn emeklerinden hiçbir þeyin mükâfatýný eksiltmeyiz. Onlardan her biri kazandýðý güzel neticeleri ile daimdir. [74,38-40; 13,23]
Verdiðimiz mâna Ebu’s-suûd’un tercihidir. Müfessirlerin çoðu ise þöyle derler: “Her nefis, kazançlarý karþýlýðýnda bir rehindir.” Allah’ýn insana bahþettiði sýhhat, mal, mülk, kabiliyetler âdeta O’nun kullarýna verdiði borç durumundadýr. Borçlunun teminatý ise kiþinin nefsidir. Kim bu nimetleri meþrû þekilde kullanýp sevap kazanarak borcunu öderse rehin olan nefsini kurtaracak, aksi halde mahpus kalacaktýr.
22 – Onlara canlarýnýn istediði meyve ve et çeþitlerinden bol bol veririz. [56,20-21] {KM, Matta 8,11; Luka 13,29; Vahiy 19,9}
23 – Onlar orada meþrubat dolu kadehleri elden ele dolaþtýrýrlar. Bunlarý içmede ne saçma sapan konuþma olur, ne de günaha girilir.
24 – Etraflarýnda kendi hizmetlerine tahsis edilmiþ, sedef içinde saklý inci gibi pýrýl pýrýl civanlar dolaþýr.
25 – Birbirlerinin yanýna gelip þöyle sorup sohbet etmeye baþlarlar.
26-27 – Biz dünyada, ailemiz içinde iken sonumuzdan endiþe ederdik. Ama þükürler olsun ki Allah bize lütfetti ve bizi, o kavuran ateþten korudu.
Semûm: çok sýcak rüzgâr anlamýna gelip cehennemden yükselecek olan yakýcý alevlerin sýcak rüzgârý, vücudun içine iþleyen alev mânasýna gelir.
28 – Çünkü biz daha önce Allah’a dua ve ibadet eder, bizi ateþten korumasýný niyaz ederdik. Gerçekten O, berr’dir, rahîmdir (hayýrlarýn kaynaðýdýr, merhamet ve ihsaný boldur).
29 – Ey resulüm, sen irþad ve nasihatýna devam et. Sen Rabbinin ihsaný sayesinde kâfirlerin iddia ettikleri gibi kâhin de deðilsin, deli de deðilsin.
29-43. bölümünde bu sûre, inkâr ve dalâletin her çeþidini susturan, son derece yoðun, etkili bir hitap harikasý ortaya kor. Bedâhetleri, âþikâr gerçekleri inkârcýlarýn tepelerine füzeler gibi indirir. On beþ defa “Yoksa?” lafzý ile yapýlýp pekiþtirme ifade eden soru üslubu (istifham-ý inkârî ve teaccubî) ile “nasýl olur da bu gerçekleri reddedebilirsiniz, þaþýlýr sizin aklýnýza!” diyerek þüphenin bütün çeþitlerini çürütür ve her bir cümlede inkâr gruplarýndan bir bölümünün iddialarýnýn hülasasýný iptal eder.
30 – Ne o, yoksa onlar senin hakkýnda:
“Ne olacak? Þairin biri! Feleðin onun baþýna neler getireceðini göreceðiz” mi diyorlar?
31 – De ki: “Bekleyin bakalým! Ben de sizin fecî âkýbetinizi bekliyorum.”
32 – Akýllarý mý kendilerinden bunu istiyor,
yoksa onlar azgýn bir toplum olduklarýndan mý böyle yapýyorlar?
33 – Yahut Kur’ân’ý “kendi uydurdu” mu diyorlar?
Hayýr! Onlar bu iddialarýnda samimî deðiller.
Onlarýn inanmaya niyetleri yok da onun için bu kabîl sözler sarfediyorlar.
Vicdanlarý aðýzlarýndan çýkan bu iddiayý kabul etmez. Zira araplardan bir ferdin bütün araplarý âciz býrakacak bir eser ortaya koyamayacaðýný kesin bilirler.
34 – O halde bu iddialarýnda tutarlý iseler Kur’ân gibi bir söz getirsinler bakalým!
35 – Onlar bir Yaratan olmaksýzýn mý yaratýldýlar?
Yoksa kendi kendilerini mi yarattýlar?
36 – Yoksa, gökleri ve yeri onlar mý yarattýlar?
Hayýr, onlar kesin bilgiye ulaþmaya gitmezler.
37 – Yoksa Rabbinin hazineleri onlarýn mý yanýnda? Yoksa kâinatý onlar mý yönetiyorlar?
38 – Yoksa onlarýn yükselmelerini saðlayan bir merdivenleri, kuleleri var da o sayede mi göklerin haberlerini dinliyorlar?
Öyleyse o haber dinleyenleri kim ise, meleklerin sözlerini dinlediðine dair kesin bir delil getirsin!
39 – Yoksa kýz çocuklarý O’nun da, erkekler sizin mi?
40 – Yoksa onlardan vahyi teblið, risalet ve irþad hizmetlerinden ötürü bir ücret istiyorsun da,
onlar aðýr bir borç yükü altýnda eziliyorlar mý?
41 – Yoksa gayba dair bilgiler kendilerinin elinin altýndadýr da,
onlar oradan istedikleri tarzda yazýp kopyalýyorlar mý?
42 – Yoksa onlar bir tuzak mý kurmak istiyorlar?
Þunu bilsinler ki: Asýl kapana kýsýlacak olanlar, o kâfirler olacaklar.
43 – Yoksa onlarýn Allah’tan baþka bir tanrýlarý mý var?
Allah onlarýn iddia ettikleri ortaklardan münezzeh ve yücedir.
44 – Þayet kendilerinin kötü bir maksatla istedikleri gibi gökten bir parçanýn düþtüðünü görseler, inatlarýndan ötürü “Bunlar üst üste yýðýlmýþ bulutlardýr” derler.
Kendilerine ceza olarak gönderildiðini inkâr ederler.
45 – O halde sen onlarý, darbe yiyip çarpýlacaklarý güne kadar kendi hallerine býrak!
Bu âyetin iþaret ettiði hadiselerin birincisi, Bedir zaferidir.
46 – O gün hile ve tuzaklarý kendilerine asla fayda saðlamaz ve yardým da görmezler.
47 – Muhakkak ki o zalimlere bundan baþka azap da vardýr; fakat onlarýn çoðu bunu bilmezler. [32,21]
48-49 – Rabbinin hükmü yerine gelinceye kadar sabret. Çünkü sen Bizim himayemiz altýndasýn.
Namaza kalktýðýnda Rabbini hamd ile tenzih et. Geceleyin de, gecenin sonunda yýldýzlarýn batýþýnýn ardýndan da O’na ibadet edip tenzih et.
Namaza kalktýðýnda:“Subhanekellahümme ve bi hamdike” demek, mânasý mümkün olduðu gibi, “Uykudan kalktýðýnda” veya “herhangi bir meclisten, bir yerden kalktýðýnda” mânasýna da gelebilir.
Ynt: 52 – Tur Suresi By: ceren Date: 12 Ocak 2018, 16:43:33
Esselamu aleykum. Rabbim bizleri kur ani kendine rehber edinen ve bu ayetler ýþýðýnda yaþayan kullardan olalim inþallah. ..
Ynt: 52 – Tur Suresi By: Sevgi. Date: 12 Ocak 2018, 20:25:53
Aleyküm Selâm Ve Rahmetüllahi Ve Berakâtühu
Bu surede müþriklerin vahiy karþýsýnda nasýl suskunlaþýp bocaladýklarýndan söz edilmiþtir
radyobeyan