Yunus suresi By: hafiza aise Date: 27 Ocak 2011, 16:31:56
YUNUS SURESÝ (10)
Bismillahirrahmanirrahim
10/1. Elif, Lam, Ra. Ýþte bunlar hikmetli Kitap'ýn ayetleridir.
10/2. Ýçlerinden birine, "Ýnsanlarý uyar ve inananlara, Rableri katýnda yüksek makamlar olduðunu müjdele" diye vahyetmemiz, insanlarýn tuhafýna mý gitti ki, kafirler: "Bu apaçýk bir büyücüdür" dediler?
10/3. Doðrusu sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altý günde yaratýp sonra arþa hükmeden, iþi düzenleyen Allah'týr, izni olmadan kimse þefaat edemez. Ýþte Rabbiniz olan Allah budur. O'na kulluk edin. Nasihat dinlemez misiniz?
10/4. Hepinizin dönüþü, O'nadýr. Allah'ýn vadi haktýr. O, önce yaratýr, sonra inanýp yararlý iþler yapanlarýn ve inkar edenlerin hareketlerinin karþýlýðýný adaletle vermek için tekrar diriltir. Ýnkarcýlara, inkarlarýndan ötürü kýzgýn bir içecek ve can yakýcý azab vardýr.
10/5. Güneþi ýþýklý ve ayý nurlu yapan; yýllarýn sayýsýný ve hesabý bilmeniz için, aya konak yerleri düzenleyen O'dur. Allah bunlarý ancak gerçeðe göre yaratmýþtýr; bilen millete ayetleri uzun uzadýya açýklýyor.
10/6. Gece ile gündüzün birbiri ardýnca gelmesinde, Allah'ýn göklerde ve yerde yarattýklarýnda, O'na karþý gelmekten sakýnan kimseler için ayetler vardýr.
10/7-8. Bizimle karþýlaþmayý ummayan ve dünya hayatýndan hoþnut olup ona baðlananlarýn ve ayetlerimizden habersiz bulunanlarýn, iþte bunlarýn kazandýklarýna karþýlýk varacaklarý yer cehennemdir.
10/9. Ýnananlar ve yararlý iþ yapanlarý, imanlarýna karþýlýk Rableri doðru yola eriþtirir; nimet cennetlerinde onlarýn altlarýndan ýrmaklar akar.
10/10. Oradaki dualarý: "Münezzehsin ey Allah'ým", dirlik temennileri: "Selam size" ve dualarýnýn sonu da: "Alemlerin Rabbi Allah'a hamd olsun"dur.*
10/11. Ýyiliði acele isteyen kimselere Allah fenalýðý da çarçabuk verseydi, süreleri hemen bitmiþ olurdu. Bizimle karþýlaþmayý ummayanlarý, azgýnlýklarý içinde bocalayýp dururlarken býrakýrýz.
10/12. Ýnsana bir darlýk gelince, yan yatarken, oturur veya ayakta iken bize yalvarýp yakarýr; biz darlýðýný giderince, baþýna gelen darlýktan ötürü bize hiç yalvarmamýþa döner. Ýþlerinde tutumsuz olanlara, yaptýklarý böylece güzel görünür.
10/13. And olsun ki, sizden önce nice nesilleri, peygamberleri onlara belgeler getirmiþken, haksýzlýk ederek inanmadýklarý zaman yok etmiþtik. Ýþte biz suçlu milleti böyle cezalandýrýrýz.
10/14. Sonra onlarýn ardýndan, nasýl davranacaðýnýza bakmak için sizi yeryüzünde onlarýn yerine geçirdik.
10/15. Ayetlerimiz onlara açýk açýk okununca, bizimle karþýlaþmayý ummayanlar, "Bundan baþka bir Kuran getir veya bunu deðiþtir" dediler. De ki: "Onu kendiliðimden deðiþtiremem, ben ancak, bana vahyolunana uyarým. Ben Rabbime karþý gelirsem, büyük günün azabýna uðramaktan korkarým."
10/16. De ki: "Allah dileseydi ben onu size okumazdým, size de bildirmemiþ olurdu. Daha önce yýllarca aranýzda bulundum, hiç düþünmüyor musunuz?"
10/17. Allah'a karþý yalan uyduran veya ayetlerini yalan sayandan daha zalim kim olabilir? Suçlular elbette saadete eriþemezler.
10/18. Onlar, Allah'ý býrakarak, kendilerine fayda da zarar da veremeyen putlara taparlar: "Bunlar, Allah katýnda bizim þefaatçýlarýmýzdýr" derler. De ki: "Göklerde ve yerde, Allah'ýn bilmediði bir þeyi mi O'na haber veriyorsunuz?" Allah, onlarýn ortak koþmalarýndan münezzeh ve yücedir.
10/19. Ýnsanlar bir tek ümmettiler, sonra ayrýlýða düþtüler; þayet Rabbinden, daha önce bir takdir geçmemiþ olsaydý, aralarýnda ihtilafa düþtükleri þeyler hakkýnda hüküm çoktan verilmiþ olurdu.
10/20. "Rabbinden ona (Muhammed'e) bir mucize indirilse ne olur!" derler. Onlara de ki: "Gaybý bilmek Allah'a mahsustur; bekleyin, doðrusu ben de sizinle birlikte beklemekteyim."*
10/21. Ýnsanlara darlýk geldikten sonra onlara bolluðu taddýrdýðýmýzda, hemen ayetlerimize dil uzatmaða kalkýþýrlar; onlara de ki: "Hile yapanýn cezasýný vermekte Allah daha çabuktur." Elçi meleklerimiz kurduðunuz tuzaklarý hiç þüphesiz yazmaktadýrlar.
10/22. Sizi karada ve denizde yürüten Allah'týr. Bulunduðunuz gemi, içindekileri güzel bir rüzgarla götürürken yolcular neþelenirler; bir fýrtýna çýkýp da onlarý her taraftan dalgalarýn sardýðý ve çepeçevre kuþatýldýklarýný sandýklarý anda ise Allah'ýn dinine sarýlarak, "Bizi bu tehlikeden kurtarýrsan and olsun ki þükredenlerden oluruz" diye O'na yalvarýrlar.
10/23. Allah onlarý kurtarýnca, hemen yeryüzünde haksýz yere taþkýnlýklara baþlarlar. Ey insanlar! Geçici dünya hayatýnda yaptýðýnýz taþkýnlýk aleyhinizedir. Sonra dönüþünüz Bizedir. Yaptýklarýnýzý size bildiririz.
10/24. Dünya hayatý gökten indirdiðimiz su gibidir ki, onunla insan ve hayvanlarýn yiyeceði bitkiler yetiþip birbirine
karýþmýþtýr. Yeryüzünün süslenip bezendiði ve yerin sahiplerinin bütün bunlara malik olduklarýný sandýklarý sýrada, gece
veya gündüz buyruðumuz o yere gelmiþ ve orayý hiçbir þey bitirmemiþe çevirmiþiz; bir gün önce birþey yokmuþ gibi olmuþtur. Düþünen millet için ayetleri böylece uzun açýklýyoruz.
10/25. Allah, cennete çaðýrýr ve dilediðini doðru yola eriþtirir.
10/26. Ýyi davrananlara; daima daha iyisi ve üstünü verilir. Onlarýn yüzlerine ne bir karalýk, ne de zillet bulaþýr. Ýþte onlar cennetliklerdir, orada temelli kalýrlar.
10/27. Kötülük iþleyenlere kötülükleri kadar ceza verilir; onlarýn yüzlerini zillet bürür; Allah'a karþý onlarý savunacak yoktur; yüzleri, geceden kara bir parçayla örtülmüþ gibidir. Bunlar cehennemliklerdir, orada temelli kalýrlar.
10/28-29. Onlarýn hepsini bir gün toplarýz, sonra, puta tapanlara, "Siz ve putlarýnýz yerlerinize! deyip onlarý
birbirlerinden ayýrýrýz. Putlarý ise: "Bize tapmýyordunuz ki. Allah, sizinle bizim aramýzda þahit olarak yeter. Sizin tapýnmanýzdan bizim haberimiz yoktu" derler.
10/30. Ýþte orada herkes dünyada yapmýþ olduðuyla imtihan verir ve gerçek Mevlalarý olan Allah'a döndürülür. Uydurduklarý putlar da ortadan kaybolmuþtur.*
10/31. De ki: "Gökten ve yerden size rýzýk veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çýkaran, ölüyü de diriden çýkaran kimdir? Her iþi düzenleyen kimdir?" Onlar: "Allah'týr! " diyecekler. "O halde O'na karþý gelmekten sakýnmaz mýsýnýz?" de.
10/32. Ýþte gerçek Rabbiniz Allah budur. Gerçeðin dýþýnda sadece sapýklýk vardýr. Öyleyse nasýl olup da döndürülüyorsunuz?
10/33. Böylece, fasýk olanlarýn inanmayacaklarýna dair Rabbinin söylediði söz gerçekleþti.
10/34. De ki: "Koþtuðunuz ortaklardan, önce yaratan, sonra bunu tekrar eden var mýdýr?" De ki: "Allah önce yaratýr, sonra bunu tekrar eder. Nasýl da döndürülürsünüz! "
10/35. De ki: "Koþtuðunuz ortaklardan gerçeðe eriþtiren var mýdýr?" De ki: "Ama Allah gerçeðe eriþtirir. Gerçeðe eriþtiren mi, yoksa, birisi götürmezse gidemeyen mi uyulmaða daha layýktýr? Ne biçim hüküm veriyorsunuz?"
10/36. Onlarýn çoðu zanna uyarlar; gerçekte ise zan, hakikat karþýsýnda bir þey ifade etmez. Allah, yaptýklarýný þüphesiz bilir.
10/37. Bu Kuran, Allah'tandýr, baþkasý tarafýndan uydurulmuþ deðildir. Ancak kendinden öncekini doðrular ve O Kitap'ý açýklar. Alemlerin Rabbinden geldiðinden þüphe yoktur.
10/38.Senin için, "Onu uydurdu mu?" diyorlar. De ki: "Onun surelerine benzer bir sure meydana getirin, iddianýzda samimi iseniz, Allah'tan baþka çaðýrabileceklerinizi de çaðýrýn."
10/39. Onlar, ilmini kavrayamadýklarý ve henüz yorumu da kendilerine bildirilmemiþ olan þeyi yalanladýlar. Onlardan öncekiler de böylece yalanlamýþlardý. Zalimlerin sonunun nasýl olduðuna bir bak.
10/40. Aralarýnda ona inanan ve inanmayan vardýr. Rabbin, bozguncularý daha iyi bilir.*
10/41. Seni yalanlarlarsa, "Benim yaptýðým bana, sizin yaptýðýnýz sizedir; siz benim yaptýðýmdan sorumlu deðilsiniz, ben de sizin yaptýðýnýzdan sorumlu deðilim" de.
10/42. Aralarýnda sana kulak veren vardýr. Sen, saðýrlara, üstelik akýllarý da almazsa, iþittirebilir misin?
10/43. Aralarýnda sana bakan vardýr. Sen körleri, görmezlerken doðru yola iletebilir misin?
10/44. Allah insanlara hiç zulmetmez, fakat insanlar kendilerine zulmederler.
10/45. Onlarý toplayacaðý kýyamet günü, sanki gündüz, birbirleriyle sadece tanýþacaklarý bir saat kadar kalmýþ gibidirler. Allah'ýn karþýsýna çýkmayý yalan sayanlar kaybetmiþlerdir.
10/46. onlara, söz verdiðimiz azabýn bir kýsmýný ya dünyada sana gösteririz, veya senin ruhunu alýrýz da nasýl olsa onlarýn dönüþü Bizedir; (ahirette görürsün) Allah onlarýn yaptýklarýna þahiddir.
10/47. Her ümmetin bir peygamberi vardýr. Onlara peygamberleri geldiðinde aralarýnda adaletle hüküm verilmiþ olur. Onlarýn haklarý yenmez.
10/48. "Bu iddiada samimi iseniz, bu azabýn gerçekleþmesi ne zamandýr? söyle" derler.
10/49. De ki: "Allah'ýn dilemesi dýþýnda ben kendime bir fayda ve zarar verecek durumda deðilim. Her ümmet için bir süre vardýr; süreleri sona erince bir saat bile geciktirilmezler ve öne de alýnmazlar."
10/50. De ki: "Allah'ýn azabý size gece veya gündüz gelirse, ne yaparsýnýz? Suçlular neye bunda acele ediyorlar?"
10/51. Vuku bulduktan sonra mý O'na inanacaksýnýz? Ýnanmayanlar azabý görünce, "þimdi miydi?" derler. "Elbette, siz onu acele istiyordunuz" denir.
10/52. Haksýzlýk edenlere de: "Sürekli azabý tadýn, ancak yaptýðýnýza karþýlýk ceza çekiyorsunuz" denir.
10/53. "O gerçek midir?" diye senden sorarlar. De ki: "Evet, Rabbim hakký için o gerçektir, siz aciz kýlamazsýnýz (önleyemezsiniz)."
10/54. Haksýzlýk etmiþ olan her kiþi, yeryüzünde olan her þeye sahip olsa, onu azabýn fidyesi olarak verirdi. Azabý görünce piþmanlýk gösterdiler. Haksýzlýða uðratýlmadan aralarýnda adaletle hükmolunmuþtur.
10/55. Ýyi bilin ki, Allah'ýn verdiði söz gerçektir, ama çoðu bunu bilmez.
10/56. Dirilten ve öldüren O'dur. O'na döneceksiniz.
10/57. Ey insanlar! Rabbinizden size bir öðüt ve kalblerde olana þifa, inananlara doðruyu gösteren bir rehber ve rahmet gelmiþtir.
10/58. De ki: "Bunlar, Allah'ýn bol nimeti ve rahmetiyledir." Buna sevinsinler. O, onlarýn topladýklarýndan daha hayýrlýdýr.
10/59. De ki: "Allah'ýn size indirdiði rýzkýn bir kýsmýný haram, bir kýsmýný helal kýldýðýnýzý görmüyor musunuz?" De ki: "Size Allah mý izin verdi, yoksa Allah'a karþý yalan mý uyduruyorsunuz?"
10/60. Allah'a karþý yalan uyduranlar kýyamet gününü ne zannederler? Doðrusu Allah'ýn insanlara olan nimeti boldur, fakat çoðu þükretmezler.*
10/61. Ne iþ yaparsan yap ve sizler ona dair Kuran'dan ne okursanýz okuyun; ne yaparsanýz yapýn; yaptýklarýnýza daldýðýnýz anda, mutlaka Biz sizi görürüz. Yerde ve gökte hiçbir zerre Rabbinden gizli deðildir. Bundan daha küçüðü veya daha büyüðü þüphesiz apaçýk bir Kitap'dadýr.
10/62. Ýyi bilin ki, Allah'ýn dostlarýna korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.
10/63. Onlar Allah'a inanmýþ ve O'na karþý gelmekten sakýnmýþlardýr.
10/64. Dünya hayatýnda da, ahirette de müjde onlaradýr. Allah'ýn sözlerinde hiçbir deðiþme yoktur. Bu büyük baþarýdýr.
10/65. Ýnkarcýlarýn sözleri seni üzmesin, çünkü bütün kudret Allah'ýndýr. O, iþitir ve bilir.
10/66. Ýyi bilin ki, göklerde ve yerde kim varsa hepsi Allah'ýndýr. Allah'ý býrakýp ortak koþanlar sadece zanna uyanlardýr. Onlar ancak tahminde bulunuyorlar.
10/67. Size geceyi dinlenesiniz diye karanlýk ve gündüzü çalýþasýnýz diye aydýnlýk olarak yaratan Allah'týr. Kulak veren millet için bunlarda ayetler vardýr.
10/68. "Allah çocuk edindi" dediler; haþa; O müstaðnidir; göklerde ve yerde olanlara sahiptir. Elinizde, onun çocuk edindiðine dair bir delil yoktur, bilmediðiniz þeyi Allah'a karþý nasýl söylüyorsunuz?
10/69. De ki: "Allah'a karþý yalan uyduranlar, kurtuluþa eriþemezler."
10/70. Onlar için dünyada bir müddet geçinme vardýr, sonra dönüþleri Bizedir. Ýnkarlarýna karþýlýk onlara çetin azab taddýracaðýz.*
10/71. Onlara Nuh'un baþýndan geçenleri anlat: Milletine, "Ey milletim! Eðer durumum, Allah'ýn ayetlerini hatýrlatmam size aðýr geliyorsa ki ben Allah'a güvenmiþimdir siz ve koþtuðunuz ortaklar elbirliði edin; yapacaðýnýz iþ sonra size bir tasa vermesin. Sonra onu bana uygulayýn ve beni ertelemeyin" demiþti.
10/72. "Eðer yüz çevirirseniz bilin ki, ben sizden bir ücret istemiyorum. Benim ecrim Allah'a aiddir. Müslimlerden olmakla emrolundum."
10/73. Onu yalancý saydýlar; ama Biz onu ve gemide beraberinde bulunanlarý kurtardýk. Onlarý ötekilerin yerine geçirdik, ayetlerimizi yalanlayanlarý suda boðduk. Uyarýlanlardan söz dinlemeyenlerin sonlarýnýn nasýl olduðuna bir bak.
10/74. Sonra onun ardýndan milletlere peygamberler gönderdik, onlara belgeler getirdiler. Diðerlerinin daha önce yalan saymýþ olduklarýna bunlar da inanmadýlar. Aþýrý gidenlerin kalblerini iþte böylece mühürleriz.
10/75. Onlarýn ardýndan da Firavun ve erkanýna ayetlerimizle Musa ve Harun'u gönderdik. Ama büyüklük tasladýlar ve suçlu bir millet oldular.
10/76. Gerçek, katýmýzdan onlara gelince: "Doðrusu bu apaçýk bir büyüdür" dediler.
10/77. Musa: "Size gelen gerçeðe dil mi uzatýrsýnýz? Bu sihir midir? Sihirbazlar zaten baþarý kazanamazlar" dedi.
10/78. "Siz ikiniz, bizi babalarýmýzý üzerinde bulduðumuz yoldan çevirmek ve yeryüzünün büyükleri olasýnýz diye mi geldiniz? Biz size inanmýyoruz" dediler.
10/79. Firavun: "Bütün bilgin sihirbazlarý bana getirin" dedi.
10/80. Sihirbazlar gelince Musa onlara: "Atacaðýnýzý atýn" dedi.
10/81-82. Attýklarýnda, Musa: "Yaptýðýnýz sihirdir, fakat Allah onu boþa çýkaracaktýr. Allah bozguncularýn iþini elbette düzeltmez. Suçlular istemese de Allah sözleriyle hakký gerçekleþtirecektir" dedi.*
10/83. Firavun ve erkanýnýn kendilerine fenalýk yapmasýndan korktuklarýndan, milletinin bir kýsým gençleri dýþýnda, kimse Musa'ya inanmamýþtý, çünkü Firavun o yerde hakimdi. O, gerçekten aþýrý gidenlerdendi.
10/84. Musa: "Ey milletim! Allah'a inanýyorsanýz ve teslim olmuþsanýz O'na güvenin" dedi.
10/85-86. "Allah'a güvendik; Ey Rabbimiz! Zalim bir millet ile bizi sýnama, rahmetinle bizi kafirlerden kurtar" dediler.
10/87.Musa ve kardeþine: "Mýsýr'da milletinize evler hazýrlayýn; evlerinizi namazgah edinin, namaz kýlýn" diye vahyettik, "Ýnananlara müjde et."
10/88. Musa: "Rabbimiz! Doðrusu sen Firavun'a ve erkanýna ziynetler ve dünya hayatýnda mallar verdin. Rabbimiz! Senin yolundan þaþýrtmalarý için mi? Rabbimiz! Mallarýný yok et, kalblerini sýk; çünkü onlar can yakýcý azabý görmedikçe inanmazlar" dedi.
10/89. Allah: "Ýkinizin duasý kabul olundu. Dürüst hareket edin; bilmeyenlerin yoluna asla uymayýn" dedi.
10/90. Ýsrailoðullarýný denizden geçirdik, Firavun ve askerleri haksýzlýk ve düþmanlýkla ardlarýna düþtüler. Firavun boðulacaðý anda: "Ýsrailoðullarýnýn inandýðýndan baþka tanrý olmadýðýna inandým, artýk ben O'na teslim olanlardaným" dedi.
10/91. O'na: "Þimdi mi inandýn? Daha önce baþ kaldýrmýþ ve bozgunculuk etmiþtin" dendi.
10/92. "Senden sonrakilere bir ibret teþkil etmesi için bugün sadece senin cesedini çýkarýp (sahile) atacaðýz" dedik. Doðrusu insanlarýn çoðu ayetlerimizden habersizdir.*
10/93. And olsun ki, Ýsrailoðullarýný iyi bir yere yerleþtirdik, onlara temiz rýzýklar verdik, kendilerine bir bilgi gelene kadar ayrýlýða düþmediler.
10/94. Sana indirdiðimizden þüphede isen, senden önce indirdiðimiz Kitap'larý okuyanlara sor. And olsun ki, sana Rabbinden gerçek gelmiþtir, sakýn þüphelenenlerden olma.
10/95. Allah'ýn ayetlerini yalanlayanlardan da olma, yoksa kaybedenlerden olursun.
10/96-97. Doðrusu Rabbinin söz verdiði azabý hak edenler, can yakýcý azabý görene kadar kendilerine her türlü belge gelse bile inanmazlar.
10/98. Bir kent halký inanmalý deðil miydi ki, imanlarý kendilerine fayda versin! Ýþte Yunus'un milleti, inandýðý zaman, dünya hayatýnda rezilliði gerektiren azabý onlardan kaldýrdýk ve onlarý bir süre daha bu dünyada geçindirdik.
10/99. Rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanlarýn hepsi inanýrdý. Öyle iken insanlarý inanmaya sen mi zorlayacaksýn?
10/100. Allah'ýn izni olmadýkça hiç kimse inanamaz. O, aklýný kullanmayanlara kötü bir azab verir.
10/101. "Göklerde ve yerde neler var, bir bakýn" de. Ýnanmayacak bir millete ayetler ve uyarmalar fayda vermez.
10/102. Kendilerinden önce geçenlerin baþlarýna gelen olaylardan baþka bir þey mi bekliyorlar? "Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim" de.
10/103. Sonra Biz, peygamberlerimizi ve inananlarý böylece kurtarýrýz, inananlarý (verdiðimiz söz gereðince) kurtarmamýz Bize haktýr.*
10/104. De ki: "Ey insanlar! Benim dinimden þüphede iseniz bilin ki ben Allah'tan baþka taptýklarýnýza tapmam. Ancak, sizi öldürecek olan Allah'a kulluk ederim. Ýnananlardan olmakla emrolundum."
10/105-106. (Muhammed'e) "Yüzünü, doðruya yönelmiþ olarak dine çevir, sakýn ortak koþanlardan olma; sana fayda da zarar da veremeyecek, Allah'tan baþkasýna yalvarma; öyle yaparsan þüphesiz, zalimlerden olursun" denildi.
10/107. Allah sana bir sýkýntý verirse, onu O'ndan baþkasý gideremez. Sana bir iyilik dilerse O'nun nimetini engelleyecek yoktur. O'nu kullarýndan dilediðine verir. O, baðýþlayandýr, merhametlidir.
10/108. De ki: "Ey insanlar! Rabbinizden size gerçek gelmiþtir. Doðru yola giren ancak kendisi için girmiþ ve sapýtan da kendi zararýna olarak sapýtmýþtýr. Ben sizin üzerinize vekil deðilim."
10/109. Sana vahyedilene uy; Allah hükmünü verene kadar sabret. O, hüküm verenlerin en iyisidir.*
Ynt: Yunus suresi By: ceren Date: 23 Haziran 2018, 16:10:42
Esselamu aleykum. Rabbim razý olsun paylasimdan kardeþim. ...
Ynt: Yunus suresi By: Sevgi. Date: 24 Haziran 2018, 01:12:25
Aleykümüsselam Allah ýn ayetlerinin hepsi gerçektir bizim kurtuluþumuz içindir okuyalým ve bunlara uyalým inþaAllah
Ynt: Yunus suresi By: Bilal2009 Date: 24 Haziran 2018, 15:18:48
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Kur an yolundan ayýrmasýn Rabbim paylaþým için razý olsun
radyobeyan