Diyanet Ýþleri Meali
Pages: 1
Nahl suresi By: hafiza aise Date: 27 Ocak 2011, 13:21:08
NAHL SURESÝ (16)

Bismillahirrahmanirrahim

16/1. Allah'ýn buyruðu gelecektir; acele gelmesini istemeyin, Allah, ortak koþtuklarý þeylerden münezzehtir, yücedir.

16/2. Allah kullarýndan dilediðine buyruðunu bildirmek için meleklerini vahiyle indirerek þöyle der: "Ýnsanlarý uyarýn ki,
Benden baþka tanrý yoktur. Benden sakýnýn."

16/3. Gökleri ve yeri gereðince yaratmýþtýr. Onlarýn eþ koþtuklarý þeylerden yücedir.

16/4. Ýnsaný nutfeden yaratmýþtýr. Öyleyken o nasýl da açýkça karþý koymaktadýr!

16/5. Hayvanlarý da yaratmýþtýr. Onlarda sizi ýsýtacak þeyler ve birçok faydalar vardýr. Onlarýn etlerini de yersiniz.

16/6. Onlarý getirirken de, gönderirken de zevk alýrsýnýz.

16/7. Kendi kendinize zor varacaðýnýz memleketlere, yüklerinizi taþýrlar. Doðrusu Rabbiniz þefkatlidir, merhametlidir.

16/8. Sizin için atlarý, katýrlarý ve merkebleri binek ve süs hayvaný olarak yaratmýþtýr. Bilmediðiniz daha nice þeyleri de yaratýr.

16/9. Yolun eðri olaný da vardýr. Allah dileseydi hepinizi doðru yola iletirdi.*

16/10. Yukarýdan size su indiren O'dur. Ondan içersiniz; hayvanlarý otlattýðýnýz bitkiler de onunla biter.

16/11. Allah onunla size ekinler, zeytin ve hurma aðaçlarý, üzümler ve her türlü ürünü yetiþtirir. Düþünen kimseler için bunda ders vardýr.

16/12. Geceyi gündüzü, güneþi ayý sizin istifadenize vermiþtir. Yýldýzlar da O'nun buyruðuna boyun eðmiþtir. Bunlarda, akleden kimseler için dersler vardýr.

16/13. Yeryüzünde rengarenk þeyleri de sizin için yaratmýþtýr. Bunda, öðüt alan kimseler için ibret vardýr.

16/14. Taze et yemeniz, takýndýðýnýz süsleri edinmeniz ve Allah'ýn bol nimetinden faydalanmanýz için denize -ki gemilerin onu yara yara gittiðini görürsün- boyun eðdiren de O'dur. Artýk belki þükredersiniz.

16/15-16. Yeryüzünde, sarsýlmayasýnýz diye, sabit daðlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve iþaretler meydana getirmiþtir. Onlar yýldýzla da yollarýný bulurlar.

16/17. Hiç yaratan yaratamayana benzer mi? Ýbret almaz mýsýnýz?

16/18. Allah'ýn verdiði nimetleri sayacak olsanýz bitiremezsiniz; doðrusu Allah baðýþlar, merhamet eder.

16/19. Allah, gizlediklerinizi de, açýða vurduklarýnýzý da bilir.

16/20. Allah'ý býrakýp taptýklarý þeyler, hiçbir þey yaratmazlar; esasen kendileri yaratýktýr.

16/21. Onlar cansýz, ölüdürler. Ne zaman dirileceklerini de bilemezler.*

16/22. Tanrýnýz tek bir Tanrýdýr. Ahirete inanmayanlarýn kalbleri bunu inkar eder; onlar büyüklük taslarlar.

16/23. Onlarýn gizlediklerini de, açýða vurduklarýný da Allah'ýn bildiðinde þüphe yoktur. O, büyüklük taslayanlarý sevmez.

16/24. Onlara: "Rabbiniz ne indirdi?" diye sorulsa: "öncekilerin masallarý" derler.

16/25. Böylece kýyamet günü kendi günahlarýný tam olarak, bilmeden saptýrdýklarý kimselerin günahlarýný kýsmen yüklenirler. Dikkat edin, yüklendikleri yük ne kötüdür!*

16/26. Onlardan öncekiler düzen kurmuþlardý. Bunun üzerine Allah, binalarýnýn temelini çökertti de tavanlarý baþlarýna yýkýldý. Azap, onlara farketmedikleri yerden geldi.

16/27. Sonra kýyamet günü onlarý rezil eder ve: "Haklarýnda tartýþtýðýnýz Benim ortaklarým nerede?" der. Ýlim sahibleri þöyle derler: "Doðrusu bugün inkarcýlara rezillik ve iðrençlik vardýr."

16/28. Melekler kendilerine yazýk etmiþ kimselerin canlarýný alýrken: "Biz hiçbir kötülük yapmýyorduk" diyerek teslim olurlar. Hayýr; öyle deðil; doðrusu Allah onlarýn yaptýklarýný bilmektedir.

16/29. Temelli kalacaðýnýz cehennemin kapýlarýndan girin. Büyüklenenlerin duraðý ne kötüdür!

16/30. Sakýnan kimselere: "Rabbiniz ne indirdi?" denince, "Ýyilik" derler. Bu dünyada iyi davrananlara iyilik vardýr. Ahiret yurdu ise daha iyidir. Sakýnanlarýn yurdu ne güzeldir!

16/31. Ýçlerinden ýrmaklar akan Adn cennetlerine girerler. Orada, diledikleri kendilerine verilir. Allah sakýnanlarý böylece mükafatlandýrýr.

16/32. Melekler onlarýn canýný temizlenmiþ olarak alýrken: "Selam size; yaptýklarýnýza karþýlýk haydi cennete girin" derler.

16/33. Onlar kendilerine yalnýz meleklerin veya senin Rabbinin buyruðunun gelmesini mi bekliyorlar? Onlardan öncekiler de böyle yapmýþlardý. Allah onlara zulmetmemiþti, ama onlar kendilerine yazýk ediyorlardý.

16/34. Bu yüzden, iþledikleri kötülüklere uðradýlar ve alay ettikleri þey onlarý kuþattý.*

16/35. Allah'a eþ koþanlar: "Allah dileseydi O'ndan baþka hiçbir þeye ne biz ve ne de babalarýmýz tapardý. O'nun buyruðu olmaksýzýn hiçbir þeyi haram kýlmazdýk" dediler. Kendilerinden öncekiler de böyle yapmýþtý. Peygamberlere apaçýk tebliðden baþka ne vazife düþer?

16/36. And olsun ki, her ümmete: "Allah'a kulluk edin, azdýrýcýlardan kaçýnýn" diyen peygamber göndermiþizdir. Allah içlerinden kimini doðru yola eriþtirdi, kimi de sapýklýðý haketti. Yeryüzünde gezin; peygamberleri yalanlayanlarýn sonlarýnýn nasýl olduðunu görün.

16/37. Onlarýn doðru yolda olmalarýna ne kadar özensen, yine de Allah, saptýrdýðýný doðru yola iletmez. Onlarýn yardýmcýlarý da olmaz.

16/38-39. Ölen kimseyi Allah'ýn diriltmeyeceði üzerine bütün güçleriyle Allah'a yemin ederler. Hayýr; öyle deðil, ayrýlýða düþtükleri þeyi onlara açýklamayý, inkar edenlerin kendilerinin yalancý olduklarýný bileceklerini, Allah gerçekten vadetmiþtir, fakat insanlarýn çoðu bilmezler.

16/40. Bir þeyin olmasýný istediðimiz zaman sözümüz sadece ona "Ol" dememizdir ve hemen olur.*

16/41. Haksýzlýða uðratýldýktan sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, and olsun ki, dünyada güzel bir yerde
yerleþtiririz. Ahiret ecri ise daha büyüktür, keþki bilseler!

16/42. Onlar sabreden ve yalnýz Rablerine güvenen kimselerdir.

16/43-44. Doðrusu senden önce de kendilerine kitablar ve belgelerle vahyettiðimiz bir takým adamlar gönderdik. Bilmiyorsanýz kitablýlara sorun. Sana da, insanlara gönderileni açýklayasýn diye Kuran'ý indirdik. Belki düþünürler.

16/45. Kötü iþler düzenleyenler Allah'ýn kendilerini yere batýrmasýndan yahut farketmedikleri bir yerden onlara azabýn gelmesinden güvende midirler?

16/46-47. Veya hareket halindelerken -ki Allah'ý aciz býrakamazlar- ya da yok olmak endiþesindeyken onlara azabýn gelmesinden güvende midirler? Doðrusu Rabbin þefkatlidir, merhametlidir.

16/48. Allah'ýn yarattýðý þeylerin, gölgeleri saða sola vurarak, Allah'a boyun eðerek secde etmekte olduklarýný görmüyorlar mý?

16/49. Göklerde ve yerde bulunan her canlý ve melekler, büyüklük taslamaksýzýn Allah'a secde ederler.

16/50. Üstün olan Rablerinden korkarlar ve emrolunduklarý þeyleri yaparlar.*

16/51. Allah, "Ýki tanrý edinmeyin, O ancak bir tek Tanrý'dýr. Yalnýz Ben'den korkun" dedi.

16/52. Göklerde ve yerde olan O'nundur. Kulluk da daima O'nadýr. Allah'tan baþkasýndan mý sakýnýyorsunuz?

16/53. Size gelen her nimet Allah'tandýr. Sonra, bir sýkýntýya uðradýðýnýzda yalnýz O'na sýðýnýrsýnýz.

16/54-55. Sýkýntýlarýnýzý giderince de, içinizden bazýlarý kendilerine verdiðimize nankörlük ederek Rablerine eþ koþarlar. Geçinin bakalým, yakýnda öðreneceksiniz.

16/56. Kendilerine verdiðimiz rýzýktan, onlarýn ne olduðunu bilmeyen putlara pay ayýrýrlar. Allah'a and olsun ki, uydurup durduðunuz þeylerden elbette sorguya çekileceksiniz.

16/57. Beðendikleri erkek çocuklarý kendilerine; kýzlarý da Allah'a malediyorlar. O bundan münezzehtir.

16/58. Aralarýndan birine bir kýzý olduðu müjdelendiði zaman içi gamla dolarak yüzü simsiyah kesilir.

16/59. Kendisine verilen kötü müjde yüzünden, halktan gizlenmeye çalýþýr; onu utana utana tutsun mu, yoksa topraða mý gömsün? Ne kötü hükmediyorlar!

16/60. Ahirete inanmayanlar kötülük misalidirler. En üstün misali ise Allah verir. O Güçlü'dür, Hakim'dir.*

16/61. Allah insanlarý haksýzlýklarýndan ötürü yakalayacak olsaydý, yeryüzünde canlý býrakmazdý. Fakat onlarý belirli bir süreye kadar erteler. Süreleri dolunca onu ne bir saat geciktirebilirler ne de öne alabilirler.

16/62. Beðenmediklerini Allah'a malederler. Dilleri, güzel þeylerin kendilerine ait olduðunu yalan yere söyler durur. Cehennemin onlarýn olduðunda ve önceden oraya gideceklerinde þüphe yoktur.

16/63. Allah'a and olsun ki, senden önceki ümmetlere peygamberler gönderdik. Þeytan yaptýklarýný onlara hep güzel gösterdi. Bugün de dostlarý odur. Onlara can yakýcý azap vardýr.

16/64. Sana Kitap'ý, ayrýlýða düþtükleri þeyleri onlara açýklaman için, inanan kimselere de doðru yol rehberi ve rahmet olarak indirdik.

16/65. Allah gökten su indirir ve ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Kulak veren kimseler için bunda ibret vardýr.*

16/66. Hayvanlarda da size ibretler vardýr. Baðýrsaklarýndakiler ile kan arasýndan, içenlere halis ve içimi kolay süt içiririz.

16/67. Hurma aðaçlarýnýn meyvelerinden ve üzümlerden þerbet, þýra (içecek) ve güzel rýzýk elde edersiniz. Düþünen millet için bunda ibret vardýr.

16/68-69. Rabbin bal arýsýna: "Daðlarda, aðaçlarda ve hazýrlanmýþ kovanlarda yuva edin; sonra her çeþit üründen ye; sonra da Rabbinin iþlemen için gösterdiði yollardan yürü" diye öðretti. Karýnlarýndan insanlara þifa olan çeþitli renklerde bal çýkar. Düþünen bir millet için bunda ibret vardýr.

16/70. Allah sizi yaratmýþtýr, sonra öldürecektir, içinizden bir kýsmý da ömrünün en fena zamanýna ulaþtýrýlýr ki, bilirken bilmez olurlar. Doðrusu Allah bilendir, her þeye Kadir'dir.*

16/71. Allah rýzýkda kiminizi diðerlerine üstün tutmuþtur. Üstün kýlýnanlar, emirleri altýnda bulunanlarýn rýzýklarýný vermezler. Oysa rýzýkta hepsi eþittir. Allah'ýn nimetini bile bile inkar mý ediyorlar?

16/72. Allah size kendinizden eþler var eder. Eþlerinizden de oðullar ve torunlar var eder. Size temiz þeylerden rýzýk verir. Öyleyken batýla inanýyorlar ve Allah'ýn nimetini inkar mý ediyorlar?

16/73. Allah'ý býrakýp, göklerden ve yerden kendilerine verecek rýzýklarý olmayan ve vermeye güç yetiremeyen þeylere mi tapýyorlar?

16/74. Allah'a benzerler koþmaya kalkmayýn. Þüphesiz Allah bilir, siz bilmezsiniz.

16/75. Allah, hiçbir þeye gücü yetmeyen ve baþkasýnýn malý olan bir köle ile, kendisine verdiðimiz güzel nimetlerden
gizlice ve açýkça sarfeden kimseyi misal gösterir: Hiç bunlar eþit olur mu? Övülmeðe layýk olan Allah'týr, fakat çoðu bilmezler.

16/76. Allah iki adamý misal veriyor: Biri hiçbir þeye gücü yetmeyen bir dilsiz ki efendisine yüktür, nereye gönderse bir hayýr çýkmaz; bu, doðru yolda olan, adaletle emreden kimse ile bir olabilir mi?*

16/77. Göklerin ve yerin gaybý Allah'a aittir, kýyamet saatinin kopuþu bir göz kýrpmasý kadar veya daha çabuk bir zaman içinde olur. Þüphesiz Allah her þeye Kadir'dir.

16/78. Allah sizi annelerinizin karnýndan bir þey bilmez halde çýkarmýþtýr. Belki þükredersiniz diye size kulak, göz ve kalp vermiþtir.

16/79. Göðün boþluðunda Allah'ýn buyruðuna boyun eðerek uçan kuþlara bakmýyorlar mý? Onlarý Allah'tan baþka tutan kimse yoktur. Ýnanan millet için bunda dersler vardýr.

16/80. Allah size evlerinizi dinlenme yeri kýldý. Hayvanlarýn derilerinden, yolculukta ve ikamet zamanlarýnýzda kolayca taþýyacaðýnýz evler; yün, tüy ve kýllarýndan bir süre kullanacaðýnýz giyimlikler ve geçimlikler var etmiþtir.

16/81. Allah yarattýklarýndan size gölgeler yapmýþ; daðlarda sýðýnacaðýnýz barýnaklar var etmiþ, sizi sýcaktan koruyacak elbiseler, harpte sizi koruyacak zýrhlar vermiþtir. Size olan nimetini müslüman olasýnýz diye iþte bu þekilde tamamlamaktadýr.

16/82. Eðer yüz çevirirlerse, sana düþenin sadece açýkça teblið olduðunu bil.

16/83. Allah'ýn nimetini hem bilirler hem de inkar ederler. Zaten çoðu kafir kimselerdir.*

16/84. Kýyamet günü her ümmetten bir þahit getiririz; inkar edenlere itiraz için izin de verilmez, onlarýn özürleri de dinlenmez.

16/85. Zulmedenler, azap görürlerken azablarý hafifletilmez de geciktirilmez de.

16/86. Allah'a ortak koþanlar, koþtuklarý ortaklarý gördüklerinde: "Rabbimiz! Seni býrakýp yalvardýðýmýz ortaklarýmýz bunlardýr" derler. Koþtuklarý ortaklar: "Doðrusu siz yalancýsýnýz" diye söz atarlar.

16/87. Puta tapanlar o gün Allah'ýn hükmüne teslim olurlar; uydurduklarý þeyler onlardan uzaklaþýrlar.

16/88. Ýnkar eden, Allah'ýn yolundan alýkoyanlara, bozgunculuklarýna karþýlýk azap üstüne azap veririz.

16/89. O gün her ümmetten bir kiþiyi onlara þahit tutarýz. Seni de ümmetine þahit getiririz. Sana her þeyi açýklayan ve Müslümanlara doðruyu gösteren bir rehber, rahmet ve müjde olarak Kuran'ý indirdik.*

16/90. Allah þüphesiz adaleti, iyilik yapmayý, yakýnlara bakmayý emreder; hayasýzlýðý, fenalýðý ve haddi aþmayý yasak eder. Tutasýnýz diye size öðüt verir.

16/91. Ahitleþtiðiniz zaman Allah'ýn ahdini yerine getirin. Allah'ý kendinize kefil kýlarak saðlama baðladýðýnýz yeminleri bozmayýn. Allah yaptýklarýnýzý þüphesiz bilir.

16/92. Bir ümmetin diðerinden daha çok olmasýndan ötürü, aranýzdaki yeminleri bozarak, ipliðini iyice eðirip katladýktan sonra bozan kadýn gibi olmayýn. Allah onunla sizi dener. And olsun ki, sorumlu tutulacaksýnýz.

16/94. Birbirinizi aldatmak için yemin etmeyin ki, bu yüzden saðlamca yere basmakta olan ayak sürçebilir; Allah yolundan alýkoymanýza karþýlýk kötü bir azap tadarsýnýz ve (ahirette de) büyük bir azaba uðrarsýnýz.

16/95. Allah'ýn ahdini hiçbir deðere deðiþmeyin. Eðer bilirseniz, Allah katýnda olan sizin için daha iyidir.

16/96. Sizde olanlar tükenir ama, Allah katýnda olanlar sonsuzdur, tükenmez. Sabredenlere ecirlerini, yaptýklarýndan daha güzeli ile ödeyeceðiz.

16/97. Kadýn, erkek, inanmýþ olarak kim iyi iþ iþlerse, ona hoþ bir hayat yaþatacaðýz. Ecirlerini yaptýklarýndan daha güzeli ile ödeyeceðiz.

16/98. Kuran okuyacaðýn zaman, kovulmuþ þeytandan Allah'a sýðýn.

16/99. Doðrusu þeytanýn, inananlar ve yalnýz Rablerine güvenenler üzerinde bir nüfuzu yoktur.

16/100. O'nun nüfuzu sadece, O'nu dost edinenler ve Allah'a ortak koþanlar üzerindedir.*

16/101. Bir ayetin yerini baþka bir ayetle deðiþtirdiðimizde, ki Allah ne indirdiðini gayet iyi bilir onlar, "Sen sadece uyduruyorsun" derler. Hayýr, öyle deðildir, ama onlarýn çoðu bunu bilmezler.

16/102. De ki: "Kuran'ý; Ruhul Kudüs (Cebrail) Rabbinin katýndan, inananlarýn inançlarýný pekiþtirmek, Müslümanlara doðruluk rehberi ve müjde olmak üzere gerçekle indirmiþtir."

16/103. And olsun ki: "Ona elbette bir insan öðretiyor" dediklerini biliyoruz. Kast ettikleri kimsenin dili yabancýdýr, Kuran ise fasih Arapça'dýr.

16/104. Allah'ýn ayetlerine inanmayanlarý Allah doðru yola eriþtirmez. Onlara can yakýcý azap vardýr.

16/105. Yalan uyduranlar ancak Allah'ýn ayetlerine inanmayanlardýr. Yalancýlar iþte onlardýr.

16/106. Gönlü imanla dolu olduðu halde, zor altýnda olan kimse müstesna, inandýktan sonra Allah'ý inkar edip, gönlünü kafirliðe açanlara Allah katýndan bir gazap vardýr; büyük azap da onlar içindir.

16/107. Bu, dünya hayatýný ahirete tercih etmelerinden ve Allah'ýn da, inkarcý milleti doðru yola eriþtirmemesinden ötürü böyledir.

16/108. Ýþte Allah'ýn kalblerini, kulaklarýný ve gözlerini mühürlediði kimseler bunlardýr. Gafiller de iþte bunlardýr.

16/109. Ahirette zarara uðrayacaklarýn bunlar olduðunda þüphe yoktur.

16/110. Rabbin, türlü eziyete uðratýldýktan sonra hicret eden, sonra Allah uðrunda savaþan ve sabreden kimselerden yanadýr. Rabbin þüphesiz bundan sonra da baðýþlar ve merhamet eder.*

16/111. O gün, herkesin kendi derdine düþüp çabalayacaðý ve herkesin iþlediðinin haksýzlýða uðratýlmadan kendisine ödeneceði bir gündür.

16/112. Allah size güven ve huzur içinde olan bir kasabayý misal verir: Her taraftan oraya bolca rýzýk geliyordu. Ama Allah'ýn nimetlerine nankörlük ettiler; bu yüzden Allah onlara yaptýklarýna karþýlýk açlýk ve korku belasýný tattýrdý.

16/113. And olsun ki, aralarýndan kendilerine bir peygamber gelmiþti, onu yalancý saydýlar. Haksýzlýk ederlerken azaba uðradýlar.

16/114. Yalnýz Allah'a kulluk ediyorsanýz, Allah'ýn size helal ve temiz olarak verdiði rýzýklardan yiyin, O'nun nimetine
þükredin.

16/115. Allah size ancak leþi, kaný, domuz etini ve Allah'tan baþkasýnýn adýna kesilenleri haram etmiþtir. Darda kalan, aþýrý gitmemek ve baþkasýnýn hakkýna el uzatmamak þartiyle bunun dýþýndadýr. Allah þüphesiz baðýþlar, merhamet eder.

16/116. Diliniz yalana alýþmýþ olduðu için, "þu haram, bu helaldir" demeyin, zira Allah'a karþý yalan uydurmuþ olursunuz. Allah'a karþý yalan uyduranlar ise, saadete þüphesiz eriþemezler.

16/117. Az bir geçim ama ardýndan can yakýcý bir azap onlaradýr.

16/118. Sana anlattýklarýmýzý, daha önce, yahudi olanlara da haram kýlmýþtýk; biz onlara zulmetmedik, onlar kendilerine zulmediyorlardý.


16/119. Sonra doðrusu Rabbin, bilmeyerek kötülük iþleyip ardýndan tevbe eden ve ýslah olanlardan yanadýr. Rabbin bundan sonra da baðýþlar ve merhamet eder.*

16/120. Ýbrahim, þüphesiz Allah'a boyun eðen ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan deðildi.

16/121. Rabbinin nimetlerine þükrederdi; Rabbi de onu seçti ve doðru yola eriþtirdi.

16/122. Þimdi sana, "Doðruya yönelen, puta tapanlardan olmayan Ýbrahim'in dinine uy" diye vahyettik.

16/124. Cumartesi ibadeti, ancak o gün üzerinde çekiþenlere farz kýlýndý. Rabbin, ayrýlýða düþtükleri þeylerde, kýyamet günü aralarýnda hükmedecektir.

16/125. Rabbinin yoluna, hikmetle, güzel öðütle çaðýr; onlarla en güzel þekilde tartýþ; doðrusu Rabbin, kendi yolundan sapanlarý daha iyi bilir. O, doðru yolda olanlarý da en iyi bilir.

16/126.  Eðer ceza vermek isterseniz size yapýlanýn aynýyla mukabele edin. Sabrederseniz and olsun ki bu, sabredenler için daha iyidir.

16/127. Sabret, senin sabrýn ancak Allah'ýn yardýmýyladýr; onlara üzülme, kurduklarý düzenlerden de endiþe etme.

16/128. Allah þüphesiz sakýnanlarla ve iyilik yapanlarla beraberdir.*

Ynt: Nahl suresi By: ceren Date: 24 Haziran 2018, 15:16:25
Esselamu aleykum. Rabbim razý olsun bilgilerden kardeþim. ..
Ynt: Nahl suresi By: Bilal2009 Date: 24 Haziran 2018, 15:18:13
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Kur an ý anlayan ve yaþayan kullarýndan eylesin Rabbim paylaþým için razý olsun

radyobeyan