Þiir Dünyasý
Pages: 1
Ahiret Yolu By: ezelinur Date: 25 Ocak 2011, 16:39:45
Ahiret Yolu

    Sokakta sâde bir "âmîn!" sadâsýdýr gidiyor:

    Mahalle halký birikmiþ, imam duâ ediyor.


    Basýk bir ev; kapýnýn iç yanýnda bir tâbût,

    Baþýnda çýnlayan âvâzý dinliyor, mebhût;


    Denildi: "Fâtiha! ; âmîni kestiler bu sefer,

    Göðüsler inledi, derken, açýk duran eller,


    Hazîn alýnlarý bir kerre okþayýp indi;

    Deminki zemzemeler bir zaman için dindi.


    Duyuldu sonra imâmýn nidâ-yý maðmûmu,

    Diyordu:

    - Söyleyin Allâh için þu merhûmu,


    Nasýl bilirsiniz ey müslümanlar?

    - Ýyi biliriz!

    -Yarýn huzûr-i Ýlâhîde toplanýp hepiniz,


    Bu yolda hüsn-i þehâdet edersiniz ya?

    - Evet!

    - Ýmâm efendi, helâllýk da iste, merhamet et...


    - Helâl edin hadi öyleyse þimdi hakkýnýzý.

    - Helâl edin hadi bekletmeyin adamcaðýzý!


    Cemâatin yüreðinden kopup "helâl olsun!"

    Nidâ-yý saffeti, birden cenâze, ah-ý derûn,


    Misâli uðradý evden; fezâda yükseldi.

    Ýçerde baþladý bir cûþ-i nevhadýr þimdi;


    Baþ örtüsüyle kadýnlar gözüktü pencereden:

    - Býraktýn öyle mi, en sonra kardeþim, bizi sen?


    - Yýkýldý dostlar evim, barkým... Âh gitti kocam!..

    - Dayým melek gibi insandý; ben nasýl yanmam!


    - Tamam otuz senedir komþuyuz da bir kerre,

    Kýzýp da "ey!" demiþ insan deðildi, hemþîre!


    - Zavallý Remziye! Boynun büküldü evlâdým...

    - Babam ne oldu?

    - Baban... Öldü.

    - Etme Ayþe Haným,


    Bu söylenir mi ya? Hicrân olur zavallý kýza...

    - Ayol, þu öksüzü bir parçacýk avutsanýza...


    Açýn da cumbayý etrâfa baksýn aðlamasýn...

    Göründü cumbada baktým ki tombalak, sarýþýn,


    Sevimli bir küçücek kýz... Beþinde ancak var.

    Donuk yanaklarý üstünde parlayan yaþlar,


    Zavallýnýn eriyen ruh-i bî-günâhý idi.

    Benim o mersiye yâdýmda aðlýyor ebedî.


    Sefine pâre ki: sýrtýnda mevc-i bî-hissin,

    Yüzer... Önünde ademden niþâne bir engin,


    Çeker durur onu sâhil-cüdâ açýklarýna;

    Bakar mý bir taþýn üstünde durmuþ aðlýyana?


    Cenâze dûþ-i cemâatte çalkalandýkça,

    O tahta pâreye benzerdi, düþmüþ emvâca.


    Nasýl duyar ki uzaklarda inleyen kadýný?

    Nasýl görür ki yetîmin huruþ eden yaþýný?


    Bu hây ü hûy-i kýyâmet-nümûn içinde söner,

    Samîm-i hilkati sûzân eden enîn-i beþer.


    Deðilmiþ öyle geniþ nâlenin hudûdu meðer:

    Sokak bitip dönülürken kesildi mâtemler.


    O tahta pâre-i câmid, o iðbirâr-ý samût,

    Güzer-gehindeki eþbâhý bir mehîb sükût


    Ýçinde haþr ederek dalgalarla seyrediyor;

    Zemîne bakmýyor artýk semâ deyip gidiyor.


    Bu mahmilin neye sýk sýk deðiþsin efrâdý?

    Suâli fikre büyük bir hakîkat anlattý:


    Evet bekâ ezecek cism-i zâr-ý fânîyi,

    Vücûd çekmiyecek ömr-i câvidânîyi,



    Bu bâr-ý müdhiþin altýnda titreyip dizler,

    Dayanmýyor üç adýmdan ziyâde dûþ-i beþer!


    Aðýr aðýr gidiyorken cenâze kâfilesi,

    Nihâyet oldu musallâ birinci merhalesi.



    Çýkýnca üstüne son minberin hatîb-i memât,

    Açýldý dîde-i im âna perde perde hayât.


    Senin en son serîrindir þu bî pervâ uzanmýþ taþ;

    Ki nermin hâb-gâhýndan çýkar, bir gün vurursun baþ!


    Elinde yok halâs imkâný, mâdâme l-hayât uðraþ...

    O, mutlak sedd-i râhýndýr, aþýlmaz.. Muktedirsen aþ!


    Musallâ: Müncemid bir mevcidir eþk-i yetîmânýn;

    Musallâ: Ahýdýr, berceste, mâtem-zâr-ý dünyânýn;


    Musallâ: Minber-i teblîðidir dünyâda, ukbânýn;

    Musallâ-: Ders-i ibrettir durur pîþinde, irfânýn.


    Bu minberden iner nâsûta en müdhiþ hakîkatler,

    Bu yerden yükselir lâhûta en hâlis kanâ atler.


    Civârýndan geçer zulmette bî pâyan hayâletler:

    Kefen-ber-dûþ geçmiþler, kalan üryan sefâletler!


    Babam, kardeþlerim, evlâdým, annem... Belki bunlardan

    Muazzez bildiðim kýymetli birçok yâr-ý can el ân


    Bu taþtan atfeder zanneylerim dünyâya son im ân...

    Benim rûhum bu heykelden duyar hâmûþ bin efgân!


    Serîr-i saltanatlar devrilir, alt üst olur dünyâ;

    Müþeyyed bürc ü bârûlar düþer bir bir, bu taþ hâlâ,


    Zamânýn dest-i tahrîbiyle, durmuþ, eyler istihzâ;

    Bütün mevcûda hâkim bir adem timsâlidir gûyâ.


    Namaz kýlýndý; duâ bitti. Kârban, yoluna

    Düzüldü taht-ý memâtýn girip birer koluna.


    Yarým sâat henüz olmuþtu. Yolcular durdu;

    Demek ki; komþusu dünyânýn âhiret yurdu.


    Cenâze indi omuzdan yavaþ yavaþ, sonra,

    Sokuldu servilerin ortasýnda bir çukura,


    Atýldý üstüne üç beþ kürek kemikli çamur

    Kabardý topraðýn altýnda bir an, bir ur


    Evet, çýban, ki yatan duymuyorsa dehþetini,

    Dönün de arkadakinden sorun fecâ atini·


    Sükûn içinde uyurken þu bir yýðýn toprak

    Ýlel ebed o küçük rûh çýrpýnýp duracak!...



Mehmet Akif Ersoy

Ynt: Ahiret Yolu By: Sevgi. Date: 05 Eylül 2017, 06:15:55
Bu dünya gelip geçici oyüzden herdaim bunun bilincinde olarak yaþýyalýmMevlam her iki cihanda da yar ve yardýmcýmýz olsun inþaAllah
Ynt: Ahiret Yolu By: Bilal2009 Date: 05 Eylül 2017, 06:38:45
Dünya hayatý yalan ahiret gerçek... Rabbim bizleri dünyaya deðil ahirete hazýrlýk yapanlardan eylesin Rabbim paylaþým için razý olsun.

radyobeyan