Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Salih Amel By: Gulinur Date: 24 Ocak 2011, 18:32:01
SALÝH AMEL

Amel-i salih nedir?

Amel-i salih; “iyi, güzel ve faydalý iþ,” “Allah’ýn rýzasýna uygun amel” demektir.

“Asra yemin olsun ki, hiç þüphesiz, insan hüsrandadýr. Ancak, iman edip, salih amel iþleyenler, birbirine hakký ve sabrý tavsiye edenler müstesna.” (Asr Sûresi, 1-3)

Kuran-ý Kerimde, imandan sonra hemen amel-i salihin zikredildiði pek çok âyet vardýr. Bu bir irþattýr, bir dikkat çekmedir. Allah’a iman eden bir insanýn, bu imanýný, kulluk þuuruyla ve ibadet hayatýyla desteklemesi gerektiði konusunda bir Ýlâhî ikazdýr.

Ýmanla salih amelin birlikte zikredildiði bir baþka âyet:

“Ýman eden ve salih amel iþleyen mü’minleri müjdele ki, altýndan nehirler akan cennetler onlarýndýr.” (Bakara Sûresi, 25)

Amelin salih olmasý büyük önem taþýr. Amelin salih olmasýnýn en önemli þartý, ihlastýr, yani o iþten, o ibadetten, o hayýrdan sadece Allah rýzasýnýn beklenmesi, baþka bir gaye gözetilmemesidir.

Nur Müellifi, “salih amelin ruhunun ihlas olduðunu” beyan etmekle ihlas þartýndan yoksun amelleri ruhsuz varlýklara, heykellere benzetmiþ oluyor. Yüzlerce insan heykelini bir araya getirseniz bir insan etmezler, çünkü hayatlarý yoktur, ruhlarý yoktur. Riya için, maddî menfaat için, desinler yahut demesinler için yapýlan bütün ibadetler bu guruba girer.

Þu var ki, salih amel için, ruh yanýnda bedenin de ayrý bir önemi vardýr. Ýhlas ile yapýlan ibadetlerde, þekil þartý beden vazifesi görür.

Akþam namazýnýn farzý üç rekattýr ve bunun dört kýlýnmasý halinde, þekil yönünden, amel batýl olur. O dört rekatlýk namazýn þekillendiðini, tecessüm ettiðini düþününüz; ona kimse akþam namazý demez. Ayný þekilde, ramazan orucunun þekil þartý, imsakla baþlayýp, güneþin batýþýyla son bulmasýdýr. Ýmsaktan sonra baþlayýp, yatsýya kadar devam eden bir açlýða “oruç” denmez. Þekil yönünden o, oruçtan baþka bir þeydir. Demek ki, amellerde þekil þartý da önemle dikkate alýnacak, Allah’ýn razý olduðu tarz nasýlsa ameller ona uygun olarak yapýlacaktýr.

Þekil þartýnýn yerine getirildiði ibadetlerde, kiþi sorumluluktan kurtulabilir. Ancak o ibadetten alacaðý feyz ve onunla kazanacaðý manevî kemal, amelin ruhu olan ihlas nispetindedir.

Salih amel için Nur Külliyatýnda yapýlan çok önemli bir tarif þöyledir:

“Ýmana ait bilgilerden sonra en lâzým ve en mühim a’mal-i sâlihadýr. Sâlih amel ise, maddî ve manevî hukuk-u ibada tecavüz etmemekle, hukukullahý da bihakkýn îfa etmekten ibarettir.” Mesnevî-i Nuriye

Ýnsanlarýn maddî ve manevî hukuklarýna tecavüz etmemek “salih amel” tarifi içine girmiþtir. Ýlk bakýþta bunun, daha çok, takva mânâsýna geldiði sanýlýrsa da, takva ile salih amel arasýnda kuvvetli bir ilgi olduðu düþünüldüðünde, bu ifadelerin salih amel için de geçerli olduðu hemen anlaþýlýr. Ýnsanlarýn ne maddî ne de manevî hukuklarýna tecavüz etmeden geçen bir ömür, salih bir ömürdür.

Yalan söylememek takva, doðru söylemek salih ameldir. Ýbadet etmemeyi büyük bir suç görmek takva, ibadet etmek ise salih ameldir.

Ýnsanlar Allah’ýn kullarýdýrlar. Onlarýn haklarýný çiðnemekten Hakkýn razý olmadýðý açýktýr. Kafire bile zulüm edilmesine Rabbimiz razý deðildir. O halde, Hakkýn kullarýný incitmemek, onlarýn gýybetlerini yapmamak, onlara iftirada bulunmamak, haset etmemek, canlarýna, mallarýna kýymamak Hakkýn razý olduðu fiiller ve haller olup, salih amelin tarifi içinde yer alýrlar.

“Hukukullah” denilince, daha çok kiþinin itikat ve ibadet hayatý anlaþýlýr. Ýtikadý yanlýþ olan bir insan, Hakkýn hukukuna tecavüz etmiþ olacaðý gibi, inancýna göre yaþamayan ve Hakkýn emirlerine uymayan bir insan da hukukullaha riayet etmemiþ olur.

Yaptýðý isyanlarla baþkalarýna kötü örnek olmak ise hem hukukullaha riayetsizliktir, hem de kul hakkýna tecavüzdür.


Alaaddin BAÞAR

radyobeyan