Hüccetullahil Baliða
Pages: 1
Rehin By: sumeyye Date: 22 Ocak 2011, 16:42:31
Rehin:

 

Rehin, teminat esasýna dayanýr. Bu ise rehinin kabzý ile olur. Bu yüzden rehinde kabz þartý aranýr.

Bence, "Rehin, rehini veren sahibine karþý kapatýlamaz; geti­riþi de götürüþü de ona aittir. [1269] hadisiyle, [1270]"Binek, eðer rehinse nafakasý karþýlýðýnda sýrtýna binilir; saðmal hayvanýn sütü, eðer rehinse bakýmý karþýlýðýnda içilir; bakým masrafý binen ve içen üzerinedir. [1271] hadisi arasýnda farklýlýk yoktur. Çünkü birinci hadis, rehin ile ilgili olarak yapýlacak asýl görevi belirtmektedir. Yani borçlu borcunu öder ve rehini kurtarýr, ödeyememesi halinde ise hemen alacaklýnýn olmaz. [1272] Ancak rehin veren kimse, rehinin ba­kým masraflarýný karþýlamaya yanaþmaz ve helâkýndan da korkulursa, rehini elinde bulunduran onun bakýmýný üstlenmiþ ise, o takdirde örfen âdil görülecek þekilde rehinden yararlanabilir. [1273]

 
Ölçü Ve Tartýda Hile:
 

Rasûlullah (s.a.), ölçü ve tartý iþleriyle uðraþanlar hakkýnda þöyle buyurmuþtur:

"Siz öyle iki þeyi üstlenmiþ bulunuyorsunuz ki, sizden önceki ümmetler bu ikisi yüzünden helak olmuþlardýr. [1274]

Ölçü ve tartýda hile yapmak, hiyanet ve kötü bir muamele olmasý hasebiyle haram kýlýnmýþtýr. Mutaffifýn sûresinde Allah Teâlâ, bu iþi âdet edinen Hz. Þuayb'ýn (s.a.) kavminden bahsetmiþ ve þöyle buyurmuþtur:

"Ýnsanlardan alýrken ölçüp tarttýklarýnda tam, onlara ver­mek için ölçüp tarttýklarýnda ise noksan yapan hilekârlara yazýk­lar olsun![1275]


Ýflâs Ve Aynî Hak:
 

Rasûhýllah (s.a.) þöyle buyurmuþtur:

"Bir adam iflâs eder, alacaklý olan da malýný aynen onun ya­nýnda bulursa, o malda diðer alacaklýlardan daha çok hak sahibidir. [1276]

Çünkü aslýnda o mal kendi malýydý ve hiç kimsenin hakký yoktu. Sonra tuttu ve onu sattý. Satarken de elinden çýkmasýna karþý parasýný alacaðýný düþünüyordu ve bunun için satmaya razý olmuþtu. Satýþ, semenin ödenmesi þartýyla yapýlýr. Ödemeyince, mebi aynen elinde olduðu sürece satýcýnýn akdi bozma hakký var­dýr. Mebînin aynen bulunmamasý ya da elden çýkmasý halinde ise, satýcýnýn onu geri alma imkâný kalmaz ve onun alacaðý da artýk di­ðer alacaklýlarýnki gibi iþlem görür. [1277]



[1269] Ýbn Mâce, Rühûn, 3.

[1270] Cabiliye döneminde borç zamanýnda verilmezse, alýcý rehine el koyar ve ona sahip olurdu. Ýslâm bunu iptal etti.(Ç)

[1271] Buhârî, Rehn, 4; Ebû Dâvûd, Büyü', 76 (3526); Ýbn Mâce, Rühûn, 2.

[1272] Borcuna karþýlýk olan kýsýmdan fazlasý üzerinde bir hakký olmaz.(Ç)

[1273] Þah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliða Ýslâm Düþüncesinin Ýlkeleri, Ýz Yayýnlarý: 2/351.

[1274] Tirmizî, Büyü', 9.

[1275] Mutaffifîn 83/1-3.

Þah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliða Ýslâm Düþüncesinin Ýlkeleri, Ýz Yayýnlarý: 2/351-352.

[1276] Ebû Dâvüd, Büyü', 74; Tirmizî, Büyü', 36.

[1277] Þah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliða Ýslâm Düþüncesinin Ýlkeleri, Ýz Yayýnlarý: 2/352.


radyobeyan