Peygamberimizin Hayatý
Pages: 1
Peygamberimizin annesine getirilmesi By: hafiza aise Date: 17 Ocak 2011, 15:29:31
PEYGAMBER EFENDÝMÝZÝN, ANNESÝNE GETÝRÝLMESÝ!

Saadet Güneþi, ömrünün dört yýlýný geride býrakmýþ, oldukça gürbüzleþmiþ ve geliþmiþti.

Zâtýnda görülen gariblikler, hele göðsünün yarýlmasý hâdisesi, Hz. Halime'yi bütün bütün düþündürmeye ve telâþlandýrmaya baþladý. Hattâ, artýk endiþe duyuyordu. Caný gibi sevdiði Efendimizin baþýna hoþ olmayan herhangi bir hâdisenin gelmesinden korkuyordu.

Ýþte, bu düþünce, endiþe ve korku, Halime ve kocasý Haris'i þu kararý almaya mecbur etti:

"Baþýna bir iþ gelmeden, bu yavruyu annesine teslim etmeliyiz!"

Halime'nin içi cayýr cayýr yanýyordu, ama ne yapabilirdi ki?..

Nihayet, Nur Çocuk, kendisine muvakkaten emanet edilmiþti! Emanete el koyacak hâli yoktu ya!..

Sa'd Oðullan yurduna dört sene ýþýk saçan Saadet Güneþi, þimdi süt annesi tarafýndan Mekke'ye getiriliyordu. Burada bir baþka haþmetle, bambaþka bir azametle dünyaya ýþýk saçsýn diye!..

Halime ve kocasý Mekke'ye gece girdiler. Bir ara Sevgili E-fendimiz, gözlerden kayboldu. Halime ve kocasýnda bir telâþ baþladý. Bütün aramalara raðmen onu bulamadýlar. Gidip, dedesi Abdûlmuttâlib'e haber verdiler.

Nur torununun kaybolduðunu haber alan þefkatli dede, birden þaþkýna döndü. Üzgün ve telâþlý, aramaya koyuldu. Fakat, ortalýkta Efendimiz görünmüyordu. Abdûlmuttâlib, çaresiz, ellerini açarak yalvardý: "Allah'ým!.. Ne olur Muhammed'imi bana geri ver!"

Bu arada iki kiþi, yanlarýnda bir çocukla görünüverdiler. Bunlar, Varaka b. Nevfsl ve bir arkadaþý ile Peygamber Efendimiz idiler. Abdûlmuttâlib, hasretini çektiði Saadet Güneþini baðrýna bastý, doyasýya kokladýktan sonra boynuna bindirdi. Doðruca Kabe'ye giderek onunla birlikte tavafta bulundu. Sonra da Sevgili Peygamberimizi götürüp annesine teslim etti.64

Bilâhare, Abdûlmuttâlib, sevgili torununa kavuþmanýn sevinç ve saadet bayramýný kutlamak üzere, kurbanlar kestirerek Mekkelilere güzel bir ziyafet çekti.

Artýk, Peygamber Efendimiz, azîz annesinin sýcak kucaðýnda, þefkatli kollan arasýnda, mes'ud ve mütevazi evinde idi.

Sütanne Halime, Saadet Güneþini Mekke'de býrakýp yurduna döndü. Fakat, ne o Efendimizi, ne de Efendimiz onu hayatý boyunca unutmadý. Kendisini dört sene gibi uzun bir zaman kucaklayan ve saran kollara karþý hürmetini, saygýsýný hiçbir zaman yitirmedi. Onu, her gördüðünde, "Anneciðim!.." diye, saygý ve hürmetle çaðýrýr, kendisine ihsan ve ikramda bulunurdu. Ýhtiyacýnýn olup olmadýðýný sorar, varsa hemen gidermeye çalýþýrdý.

Aradan uzun zaman geçecek, yine Sa'd Oðullan yurdunu, bir yýl, kýtlýk ve kuraklýk saracak. Bu kýtlýk ve kuraklýðýn dehþetine dayanamayan Hâlime, çýkýp Mekke'ye gelecek ve Resûl-i Ekrem Efendimizle görüþmek isteyecektir.       ^

Kâinatýn Efendisiyle görüþen Halime, kendisine yurdundaki kýtlýk ve kuraklýktan þikâyet eder. Zengin ve zengin olduðu kadar da kadirþinas ve hayýrsever olan pâk zevcesi Hz. Hatice, derhâl Halime'ye 40 koyun, binmek ve yüklerini taþýmak için bir de deve verir.

Yine bir hayýr ve vefa örneði: Efendimizin süt kardeþlerinden biri de Þeyma idi. Sa'd Oðullarý yurdunda, Þeyma ile çok tatlý günler geçmiþti.

Bu tatlý hâtýralardan seneler sonra, Huneyn Savaþýnda, Þeyma da, Müslümanlar tarafýndan alýnan esirler arasýndaydý. Þeyma, kendisini tanýtýnca, bir kýz kardeþe gösterilmesi gereken alâkanýn en üstününe Peygamber Efendimiz tarafýndan mazhar oldu.

Peygamber Efendimiz, Sa'd Oðullarý yurdunda sütanne Ha-lime'nin yanýnda geçen günlerinin hâtýralarýný ashabýna zaman zaman anlatýr ve þöyle derdi:

"Ben, aranýzda en hâlis Arab'ým. Çünkü, Kureyþliyim. Ayný zamanda, Benî Sa'd b. Bekir yanýnda süt emdim ve lisaným da onlarýn lisanýdýr."65



64 Ibn-i Hiþam, Sîre, c. 1, s. 176.

65 Ýbn-i Hiþam, A.g.e., c. 1, s. 176; Ýbn-i Sa'd, Tabakat, c. 1, s. 113; Belâzurî, Ensab, c. 1, s. 96.




radyobeyan