Kabiliyetleri Hayra Tebdil By: Gulinur Date: 11 Ocak 2011, 20:34:36
KABÝLÝYETLERÝ HAYRA TEBDÝL
Ýnsanoðlu hayra da açýk þerre de açýk bir kýsým kabiliyetlerle donatýlmýþ bir varlýktýr. Ondaki bu kabiliyetler âdeta iç içedir. Cenâb-ý Hak, bütün bu kabiliyetleriyle insaný dengelemiþ ve her þey olmaya müstait yaratmýþtýr. “Her çocuk, Ýslâm fýtratý üzerine doðar. Sonra çocuðu anne ve babasý Yahudileþtirir, Hýristiyanlaþtýrýr veya Mecusileþtirir.” Hadis-i þerifi bu hakikati ifade bakýmýndan fevkalâde mânidardýr. Yani her doðan çocuk, fýtrat itibarýyla Müslüman olmaya daha meyyaldir; ama içinde bulunduðu çevrenin onun üzerindeki tesiri bazen birinci derecede belirleyici olabilir.
Ýnsan fýtratýndaki duygu, istidat ve kabiliyetler çeþit çeþittir. Ayrýca, bu istidat ve kabiliyetler, onun fýtratýna çok güzel ve ölçülü bir þekilde yerleþtirilmiþtir. Burada önemli olan, onun terbiyesi ve yetiþtirilmesi yolunda bu hissiyatýn mükemmel þekilde deðerlendirilip potansiyel deðerlerinin üstünde bir kýymete ulaþtýrýlmalarýdýr. Meselâ, insanýn mahiyetine bir “irade kabiliyeti” yerleþtirilmiþtir ki, eðer insan, bu iradesini iyiye kullanabilirse o, cemadat ve hayvanatý çok geride býrakacaðý gibi, bazen meleklerin önüne de geçebilecektir. Yine insanýn içine “latîfe-i rabbâniye” ya da Ýmam Gazzâlî’nin ifadesiyle “akl-ý meâd” yani öteleri görme aklý ve idraki vaz’edilmiþtir. Bununla beraber insana “akl-ý meâþ” yani dünyayý idrak ve onu iyi kavrama aklý da verilmiþtir.
Ayný zamanda insanýn mahiyetine þehvet, öfke, hýrs, inat ve haset gibi deðiþik duygular da konulmuþtur. Þimdi bu konuda önemli olan, insanýn bu istidatlarý ya bir ölçüde baský altýna almasý veya onlarý ýslah edip onlardan da istifade etmesidir. Meselâ bir insan, “vicdan”ýn erkâný diye mütalâa edeceðimiz irade, his, zihin, latîfe-i rabbâniye gibi duygularýný inkiþaf ettirdiði takdirde bir hamlede insan-ý kâmil yoluna girer ve sesini ötelere duyurabilir. Ýþte böyle bir ufka ulaþmýþ insan artýk þehvet, makam, þöhret... gibi nefsanî duygular karþýsýnda asla dize gelmez.. nefretlerle büyük günahlara girmez.. hasetlerle amelini yakýp bitirmez.. ve herhangi bir meselede inat göstererek zamanýný zayi etmez...
M.F.GÜLEN
radyobeyan