Bir demet nergis al kendine
Bir demet nergis al kendine. Ne olur böyle yapma. Kendine kýyma.
Biliyorum senin için yanýyor. Onlarla ayný dili konuþmadýðýný zannettiðin bir kalabalýðýn ortasýnda, âcizliðinden muztarib, gittikçe içine kapanýyorsun. Her þeyden uzaklaþýyorsun.
Tamam. Yorgunsun. Allah þahit, bilenler þahit, çok yorgunsun. Yaþanmakta olan bütün acýlar gibi yaþanmýþ ve yaþanacak olan bütün acýlarýn da kalbinin üzerine çöreklendiðini zannetmekten yorgunsun. Böyle bir yükü bu kalp taþýmaz, biliyorsun. Ben de biliyorum. Ama, kaldýr bu acýlarý benim kalbimin üzerinden Rabbim, diye bir dua da etmiyorsun. "Saf ahenge biçilen bunca bedelin çok fazla olduðunu" düþünmene ramak kalmýþ. "Giriþ biletini üstün saygýyla iade etmek" noktasýnda tereddütlü, Ývan gibi, bütün sorumluluðu kendi üzerine alýyorsun.
Burasý dünya. Cennet deðil, unutma. Çekilme kabuðuna. Adým at. Denize at. Hâlik'ýn var senin. Haddini aþma. Zýddýna inkýlâb etmekten kork. Baba Karamazov'luðu bütün insanlara mâl etme. Unutma, Alyoþa da insan, Ývan'ýn düþtüðü yerden kalkan Mitya da.
Bahçendeki aðaçlarýn sarsýldýðýný fark et önce. Deniz, kýyýlarý dövmeye baþlamýþ çoktan. Yaðmurun damlalarý camlarda kristal. Yer ile göklerin yaklaþtýðý kadar gece ile gündüz de birbirine yaklaþmýþ. Þeb-i Yeldâ. Kaldýrýmlarda sarý ýþýk toplarý, baþýnda rüzgârlarýn en fazla hatýrlataný. Renginden, kokusundan, sisinden, buðusundan kar sesini hatýrla. Bir kerecik ne olur kendi korunaðýndan, sýcaðýndan utanma. Üzerine atýlan çizgili battaniyenin, ocaðýnda yanan ateþin hesabýný yapma. Acýnýn kavramý kadar yakýcýlýðýný da bütünüyle sýrtlanma. Çetele çýkarma. Herkesin yerine yanmaya kalkýþma. Hani, "Siyahlýk þöyle dursun, haddinden fazla beyazlýk bile hoþa gitmez", diyor ya Þirazlý Sadi. Uy öðüde, küstahlaþma. Acý biraz. Esirge kendini. Baðýþla. Telef olup gideceksin yoksa.
Bir demet nergis al kendine. Dolmuþa bin. Önceden hazýr ettiðin 125 kuruþu tutuþtur þoförün eline. Bak, bu keskin soðukta bile ter damlacýklarý. Sonra bir grup genç doluþsun içeri. Kýzlý erkekli, hengâmeli þamatalý. Nasýl böyle tasasýz olabildiklerine þaþma. Yol boyunca biri diðerlerine ellerini kollarýný saða sola çarpa çarpa, incir çekirdeðini doldurmayan bir sürü þey anlatsýn. Zayýf sözcüklere yüklenmiþ gürültülü cümleler kullansýn. Kýzma. Katýl sohbetlerine. Bir cümle de sen sal orta yere. Üniversite öðrencisi deðillermiþ. Eziklermiþ bu yüzden söylemeseler de. Dershaneye de gitmiyorlarmýþ. O defteri ebediyen kapatmýþlarmýþ. Sonra içlerinden biri senin kucaðýndaki demetten bir sap nergis istesin, tek dal, diye üstelesin. Kýz arkadaþýna verecekmiþ. Ver. Versin. Bir þeyin eksik kaldýðýný fark etmedin mi? Ýkinci nergis dalýný da sen çýkar usulca. Bu da kendi arkadaþýna versin. Kýzlardan biri geri dönsün neþeyle. Nereden geliyor bu nergisler, desin. Benden, de. Ben nergis devrimdeyim. Gül devrimi, lâle devrimi çoktan geçtim.
Ayný durakta inin. Elindeki çantalarý taþýmaya kalkýþsýnlar. Reddet. Onlara, yürümeye çalýþan bir anneyi iþaret et. Gencecik, güzelcecik. Kucaðýnda çocuðu. Kollarýnda torbalar, çantalar. Biraz hava almak için dýþarý çýkmýþ. Bir iþe yaramamýþ. Belli ki yükü aðýrlaþtýkça aðýrlaþmýþ. Annenin tükenmesi. Tam da o menzilde. Onu iþaret et. Onun yüklerini taþýyýn, de. Taþýsýnlar. Müteþekkir kal.
Sonra hatýrla. Yýllar önce hani, yine böyle bir kuyuya düþmüþtün de sen. Ýnsanlara güvenini kaybetmiþ, birinde hepsini mahkûm etmiþ. Bir bebek arabasýný ite ite bir köprüden geçiyordun. Birden arabanýn ön sað tekerleði yerinden çýkýp týngýr mýngýr yuvarlanmýþtý da köprünün korkuluklarýna dizilmiþ þamatalý gençlerden biri yerinden fýrlamýþtý. Tekerleði kapmýþ, bebek arabasýnýn önünde diz çökerek yerine takmýþtý. O zaman insanlarýn birinde tümünü affetmiþ deðil miydin?
Bir göz gezdir bakalým. Bir avuç fýndýk verenin, tahta sandýðýn üzerinde bir cenin uykusuna aktýðýnda senin de baþýnýn altýna bir yastýk koyanýn. Vardýr mutlaka. O rüyayý görmeyi unutma.
Bir demet nergis al kendine. Ne olur böyle yapma. Kendine kýyma..
Nazan Bekiroðlu/zaman gazetesi
Bir demet nergis al kendine. Ne olur böyle yapma. Kendine kýyma.
Biliyorum senin için yanýyor. Onlarla ayný dili konuþmadýðýný zannettiðin bir kalabalýðýn ortasýnda, âcizliðinden muztarib, gittikçe içine kapanýyorsun. Her þeyden uzaklaþýyorsun.
Tamam. Yorgunsun. Allah þahit, bilenler þahit, çok yorgunsun. Yaþanmakta olan bütün acýlar gibi yaþanmýþ ve yaþanacak olan bütün acýlarýn da kalbinin üzerine çöreklendiðini zannetmekten yorgunsun. Böyle bir yükü bu kalp taþýmaz, biliyorsun. Ben de biliyorum. Ama, kaldýr bu acýlarý benim kalbimin üzerinden Rabbim, diye bir dua da etmiyorsun. "Saf ahenge biçilen bunca bedelin çok fazla olduðunu" düþünmene ramak kalmýþ. "Giriþ biletini üstün saygýyla iade etmek" noktasýnda tereddütlü, Ývan gibi, bütün sorumluluðu kendi üzerine alýyorsun.
Burasý dünya. Cennet deðil, unutma. Çekilme kabuðuna. Adým at. Denize at. Hâlik'ýn var senin. Haddini aþma. Zýddýna inkýlâb etmekten kork. Baba Karamazov'luðu bütün insanlara mâl etme. Unutma, Alyoþa da insan, Ývan'ýn düþtüðü yerden kalkan Mitya da.
Bahçendeki aðaçlarýn sarsýldýðýný fark et önce. Deniz, kýyýlarý dövmeye baþlamýþ çoktan. Yaðmurun damlalarý camlarda kristal. Yer ile göklerin yaklaþtýðý kadar gece ile gündüz de birbirine yaklaþmýþ. Þeb-i Yeldâ. Kaldýrýmlarda sarý ýþýk toplarý, baþýnda rüzgârlarýn en fazla hatýrlataný. Renginden, kokusundan, sisinden, buðusundan kar sesini hatýrla. Bir kerecik ne olur kendi korunaðýndan, sýcaðýndan utanma. Üzerine atýlan çizgili battaniyenin, ocaðýnda yanan ateþin hesabýný yapma. Acýnýn kavramý kadar yakýcýlýðýný da bütünüyle sýrtlanma. Çetele çýkarma. Herkesin yerine yanmaya kalkýþma. Hani, "Siyahlýk þöyle dursun, haddinden fazla beyazlýk bile hoþa gitmez", diyor ya Þirazlý Sadi. Uy öðüde, küstahlaþma. Acý biraz. Esirge kendini. Baðýþla. Telef olup gideceksin yoksa.
Bir demet nergis al kendine. Dolmuþa bin. Önceden hazýr ettiðin 125 kuruþu tutuþtur þoförün eline. Bak, bu keskin soðukta bile ter damlacýklarý. Sonra bir grup genç doluþsun içeri. Kýzlý erkekli, hengâmeli þamatalý. Nasýl böyle tasasýz olabildiklerine þaþma. Yol boyunca biri diðerlerine ellerini kollarýný saða sola çarpa çarpa, incir çekirdeðini doldurmayan bir sürü þey anlatsýn. Zayýf sözcüklere yüklenmiþ gürültülü cümleler kullansýn. Kýzma. Katýl sohbetlerine. Bir cümle de sen sal orta yere. Üniversite öðrencisi deðillermiþ. Eziklermiþ bu yüzden söylemeseler de. Dershaneye de gitmiyorlarmýþ. O defteri ebediyen kapatmýþlarmýþ. Sonra içlerinden biri senin kucaðýndaki demetten bir sap nergis istesin, tek dal, diye üstelesin. Kýz arkadaþýna verecekmiþ. Ver. Versin. Bir þeyin eksik kaldýðýný fark etmedin mi? Ýkinci nergis dalýný da sen çýkar usulca. Bu da kendi arkadaþýna versin. Kýzlardan biri geri dönsün neþeyle. Nereden geliyor bu nergisler, desin. Benden, de. Ben nergis devrimdeyim. Gül devrimi, lâle devrimi çoktan geçtim.
Ayný durakta inin. Elindeki çantalarý taþýmaya kalkýþsýnlar. Reddet. Onlara, yürümeye çalýþan bir anneyi iþaret et. Gencecik, güzelcecik. Kucaðýnda çocuðu. Kollarýnda torbalar, çantalar. Biraz hava almak için dýþarý çýkmýþ. Bir iþe yaramamýþ. Belli ki yükü aðýrlaþtýkça aðýrlaþmýþ. Annenin tükenmesi. Tam da o menzilde. Onu iþaret et. Onun yüklerini taþýyýn, de. Taþýsýnlar. Müteþekkir kal.
Sonra hatýrla. Yýllar önce hani, yine böyle bir kuyuya düþmüþtün de sen. Ýnsanlara güvenini kaybetmiþ, birinde hepsini mahkûm etmiþ. Bir bebek arabasýný ite ite bir köprüden geçiyordun. Birden arabanýn ön sað tekerleði yerinden çýkýp týngýr mýngýr yuvarlanmýþtý da köprünün korkuluklarýna dizilmiþ þamatalý gençlerden biri yerinden fýrlamýþtý. Tekerleði kapmýþ, bebek arabasýnýn önünde diz çökerek yerine takmýþtý. O zaman insanlarýn birinde tümünü affetmiþ deðil miydin?
Bir göz gezdir bakalým. Bir avuç fýndýk verenin, tahta sandýðýn üzerinde bir cenin uykusuna aktýðýnda senin de baþýnýn altýna bir yastýk koyanýn. Vardýr mutlaka. O rüyayý görmeyi unutma.
Bir demet nergis al kendine. Ne olur böyle yapma. Kendine kýyma..
Nazan Bekiroðlu/zaman gazetesi
Ynt: Bir demet nergis al kendine By: SevD@_GüLü Date: 28 Aralýk 2010, 16:26:28
Allah razý olsun çok güzel paylaþým
Ynt: Bir demet nergis al kendine By: Gulinur Date: 28 Aralýk 2010, 21:26:17
onra hatýrla. Yýllar önce hani, yine böyle bir kuyuya düþmüþtün de sen. Ýnsanlara güvenini kaybetmiþ, birinde hepsini mahkûm etmiþ. Bir bebek arabasýný ite ite bir köprüden geçiyordun. Birden arabanýn ön sað tekerleði yerinden çýkýp týngýr mýngýr yuvarlanmýþtý da köprünün korkuluklarýna dizilmiþ þamatalý gençlerden biri yerinden fýrlamýþtý. Tekerleði kapmýþ, bebek arabasýnýn önünde diz çökerek yerine takmýþtý. O zaman insanlarýn birinde tümünü affetmiþ deðil miydin?
Ne güzel sözler..Ýnsanlarýn birinde tümünü affetmek...Ne yüce makam..Affedebilmek..Rabbimizin boyasýyla boyanmak..NE GÜZEL..