Kayıp Gönül... By: fadik Date: 08 Mayıs 2009, 16:23:17
Kayıp gönül...
Dünyalar güzeli Yusuf'a sordular:
- Ey Zeliha'nın gönlünü alıp onu perişan hale koyan. O senin yüzünden acze düştü de derdine derman olmadın; hasta bıraktın onu. Gönlünü kaptın ve geri vermedin. Geri versen ne olur; sen buna kadir değil misin?
- Ben onun gönlünü çelmedim. Ne onun bana gönül verdiğinden haberdarım, ne böyle bir kastım oldu. Onun gönlüyle bir işim yoktur benim.
O dostlar sonra Zeliha'ya sordular:
- Yusuf senin gönlünü nasıl çalmıştı? Dosdoğru söyle bize; gönlün sendeyse ve Yusuf'tan gönül istiyorsan bu, naz yapıyorsun demektir.
Zeliha yeminle söyledi:
- Bedenimdeki her kıldan gönlüm habersiz. Neden ve nasıl âşık oldu, âşık olunca nereye gitti, bilmiyorum.
Sonra o dostlar düşündüler:
- Gönül Yusuf'ta değil ama Zeliha'da da değil. Ne biri gönül almış, ne diğeri bir gönle sahip!.. Peki ama nasıl kayboldu bu gönül, nereye gitti? Bu bir sihir değilse nedir?
Peki o halde neden sormuyoruz: Kendi gönlünden haberdar olmayan kişi nasıl olur da başkasına yol bulabilir?
İskender Pala
: Kayıp gönül... By: hafizvuslat Date: 08 Mayıs 2009, 18:54:11
Dusundurucu bir soru.
Kendine hayri olmayanin sanirim baskasina da hayri olmaz...
Ynt: Kayıp gönül... By: sümeyra Date: 13 Ekim 2012, 21:16:03
Neden ve nasıl âşık oldu, âşık olunca nereye gitti, bilmiyorum.
Ne de güzel bir tarif olmuş..Aşka düşen bu sorunun cevabını bulabilse,kendi eliyle razı olur muydu bu zahmete ?
Ynt: Kayıp Gönül... By: sumeyye Date: 12 Kasım 2012, 15:28:17
s.a.. ; manidar bir konu..Bir anda olan hislerin ve duygularin tercümesi olsa gerek..
radyobeyan