Ahmed Raufi By: armaðan Date: 05 Mayýs 2009, 21:29:26
Ýstanbul'da yetiþen evliyânýn büyüklerinden ve seyyiddir. 1653 (H.1063) senesinde Ýstanbul'da doðdu.
Seyyid Ahmed Efendi, asrýnýn büyük âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri öðrendi. Ýlim tahsîlini tamamladýktan sonra, Üsküdar Kapý Aðasý Medresesi müderrisliðine tâyin edildi. Bu sýrada tutulduðu bir hâl, onu mürþid-i kâmil aramaya sevketti. Selâmsýz semtindeki bir dergâhýn þeyhi olan Ali Efendi ile karþýlaþýp, ona talebe oldu. Ali Efendiden tasavvuf yolunun edebini öðrendikten sonra, Doðancýlar'da Koca Sinan Paþa Câmii yakýnýnda bulunan evinde talebe yetiþtirmeye baþladý. Sultan Üçüncü Osman kendisini sýk sýk ziyâret edip duâsýný alýrdý. Yetiþtirdiði talebelerden bâzýlarý; Hafýz Muhammed Efendi, Þeyh Ýsmâil Efendi, Þeyh Kiriþçi, Þeyh Arabî Ýsmâil, Þeyh HasanHalîfe ve Þeyh Süleymân Halîfe'dir.
1757 (H.1171) senesinde Üsküdar'da vefât etti ve Koca Sinan Paþa Câmii bahçesine defn edildi.
Seyyid Ahmed Efendi Halvetiyye yolunun büyüklerindendir. Ýlim ve irfân bakýmýndan pek yüksekti. Þöhretten çok sakýnýr, uzleti çok severdi. Raûfî mahlasý ile þiir ve ilâhîler yazan Ahmed Raûfî'nin Kurret-ül-Uyûn isimli bir eseri ve bir dîvâný vardýr. Dîvâný basýlmýþtýr.
Ya Hayýr Söyle Yahut Sus!
Ahmed Raûfî, sohbetlerinde büyüklerden nakille buyururdu ki:
Câbir radýyallahü anhýn bildirdiði hadîs-i þerîfte buyruldu ki: "Zikrin en fazîletlisi lâ ilâhe illallahdýr." Bâzý âlimler, en fazîletli zikrin Lâ ilâhe illallah olduðunu gösteren Kur'ân-ý kerîmden yetmiþ âyet-i kerîme bildirdiler. Çünkü bu mübârek sözde Allahü teâlânýn birliði, ilâhlýðýn Allahü teâlâya mahsus olduðu, O'ndan baþkasýnýn ilâh olamayacaðý isbat edilmektedir. Îmân, bunun mânâsýna inanmakla olur. Bu husûsiyetler, baþka kelimelerde ve baþka zikirlerde yoktur. Ebü'l-Fadl Cevherî þöyle bildirir: Cennet ehli Cennet'e girdiklerinde, Cennet nehirlerinin, aðaçlarýnýn ve Cennet içindeki þeylerin hepsinin, lâ ilâhe illallah dediklerini iþitirler. Onlarýn bâzýsý bâzýsýna, bu kelimeden biz dünyâda iken gâfildik, derler. Mûsâ aleyhisselâm; "Yâ Rabbî! Bana bir kelime öðret ki, seni onunla anayým, yâhut onunla sana duâ edeyim." dedi. Allahü teâlâ; "Ey Mûsâ! Lâ ilâhe illallah de." buyurdu. Mûsâ aleyhisselâm; "Yâ Rabbî! Bu kelimeyi bütün kullarýn söylüyor. Ben bana mahsus bir þey istiyorum." dedi. Allahü teâlâ; "Ey Mûsâ! Yedi kat gökler, yedi kat yerler, bir kefeye konsa, lâ ilâhe illallah mübârek sözü bir kefeye konsa bu daha aðýr gelir." buyurdu.
Çok konuþmasýný, lüzumsuz söz söylemesini sevmezdi. Bu hususla ilgili olarak þunlarý naklederdi:
Peygamber efendimiz buyurdu ki: "Susmak hikmettir. Onu yapan azdýr. Hikmet insaný cehâletten ve sefâhatten koruyan faydalý bir þeydir." Ýmâm-ý Gazâlî; "Susmaya yapýþ. Zarûret mikdârý hâriç." buyurdu. Ebû Bekr kendisini konuþmaktan men etmesi için aðzýna taþ koyardý. Dilin tehlikesi büyüktür. Âfeti çoktur. Susmakla bunlardan kurtulunur. Denilmiþtir ki: "Dilin kendisi küçüktür. Fakat yaptýðý cürmü büyüktür ve çoktur." Lokman Hakim oðluna dedi ki: "Konuþmak gümüþ ise susmak altýndýr." Hadîs-i þerîfte; "Allahü teâlâya ve âhiret gününe inanan ya hayýr söylesin yâhut sussun." buyruldu.
1) Sefînet-ül-Evliyâ; c.5, s.59
2) Osmanlý Müellifleri; c.1, s.76
3) Ýslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c.17, s.213
4) Mecâlis (Süleymâniye Kütüphânesi, Halet Efendi Kýsmý No: 294)
Ynt: Ahmed Raufi By: Bilal2009 Date: 10 Kasým 2020, 16:42:11
Allah razý olsun paylaþým için
Ynt: Ahmed Raufi By: Sevgi. Date: 12 Kasým 2020, 02:53:05
Esselâmü Aleyküm. Bu faydalý bilgileri bizlerle paylaþtýðýnýz için Allah sizlerden razý olsun
radyobeyan