Edebul Mufred
Pages: 1
Vesvese By: sidretül münteha Date: 14 Aralýk 2010, 21:55:22
(621) Vesvese



1284— Ebû Hüreyre'deny (Ashab)  dediler ki:

— Ya Resûlallah! Biz nefislerimizde bir þey hissediyoruz ki, onu konuþmayý istemiyoruz ve bizde üzerine güneþ doðmamýþ (kimsenin bil­mediði) þeyler var. Peygamber þöyle buyurdu :   

«Salý i d en siz bunu hissediyor musunuz?» Onlar:

Evet, dediler. Peygamber :

«Bu, imanýn en açýðýdýr.» buyurdu.[1302]

 

Bîr Ýnsanýn içine doðup da Ýþleyip iþlememekte karar veremediði ve mütemadiyen tereddüt ettiði hale vesvese denilir. Bu gibi kararsýz kurun­tular ve hatýrdan geçen kötü þeylerden dolayý insana günah yazýlmaz. An­cak böyle kuruntular söz veya iþ haline geçirilmek kasýt ve azim derecesine yükselirse, o zaman günah olur. Çünkü insan söz ve fül durumuna geç­mekle kötülük doðuracak iþleri örtmeðe memurdur. Bunlarý, söylemek ve yapmak açýktan onlarý irtikâp etmektir. Nefis kuruntularýyle uðraþmak in­saný hataya ve unutkanlýða sevk eder. Bundan kurtulmak için kuruntu yapý­lan iþi terk edip, baþka þeye geçmelidir.

Ýnsanýn  içinde taþýdýðý  kasýt ve niyeti, âlimler 5 mertebeye ayýrýrlar :

1— Hatýr : Kalbden geçip de içerde kararlaþmayan þeye denir.

2— Hâcis : Kalbden geçen ve içerde kararlaþan þeye denir.

3— Hadîsü'n-Nefs :  Ýçte  kararlaþýp da dýþarý  çýkmayan ve Ýþlenip  iþ­lenmemesi hususunda bir tercih edilmeyen þeye denir.

4— Eðer tercih  yapýlýyor,  fakat  nefis onda  tereddüt  ediyorsa,  buna Kemm denir.

5— Eðer tercih edilen kalp kuruntusunu iþlemeye nefis de karar ver-miþse, buna Azim denir. Baþtan itibaren üç halde meydana gelen iç duy­gularýndan dolayý, kuruntular ister iyi ve Ýster kötü olsun, bir þey gerekmez. Bunlardan ne. sevab yazýlýr, ne de günah...  Hemm mertebesine çýkan bir kuruntudan dolayý günah yine yazýlmaz, fakat iyi kuruntu ise, ondan dolayý bir Ýyilik sevabý yazýlýr. Azim haline gelince, bu  iki yönden de geçerlidir. Kuruntusunu azim mertebesine çýkaran kimse, azmettiði kötülüðe karþý ceza ve azmettiði iyiliðe karþý sevab kazanýr. Fakat bunlar iþi baþarmak derecesi altýnda olurlar.  Eðer Ýþe azmediþ ve teþebbüs iþi  baþarma durumuna ge­çerse, yapýlan îþ ibâdetse on sevab ve günahsa bir ceza elde edilmiþ olur. Eðer teþebbüs ve azim haliyle kuruntu neticelenir de iþ baþarýlmazsa, iyÝ-lÝkten dolayý bir mükâfat, kötülükten dolayý da azim günahý kazanýlýr. Eðer baþarýsýzlýk Allah korkusundan ve insanýn  kendi  ihtiyarýndan  ileri gelmiþ, dýþ tesir buÝunmamýþsa, böyle kimseden azim günahý da kalkar ve yerine bir Ýyilik sevabý yazýlýr. Çünkü; azmedilen bir kötülük insanýn kendi ihtiyar ve Ýradesiyle kaldýrýlmýþtýr,                                    :

Biride kalbde yaþayan fenalýklar vardýr ki, bunlara azmetmekten Ýnsa­na günah yazýlýr. Bir kimseye kin besleme ve kýskançlýk duygularýný kalpte benimseyip onlarý kabullenmek azim olduðundan, bu ve buna benzer kötü ahlâklarýn hepsi azim mertebesinde olunctý bunlarýn günahý vardýr. Fena­lýklara çýkaracak olan iç ve dýþa ait azimlerden sakýnanlar, tertemiz Ýslâm ahlâkýný yaþayanlardýr. Manevî olan iç ve dýþ temizliði budur. Buna maddî pisliklerden arýnýþ katýldýðý zamcn kemâl mertebesi yaþanmýþ olur. Cenab-ý Hak bu yaþayýþa erme imkânlarým bütün müminlere ilham edip, kemâle ulaþtýrsýn, insanýn Ýçindeki kötü vesveseleri bilmesi ve onlardan sakýnmasý, onlardan nefret duymasý açýk ve saðlam bir imanýn varÝýðmo delildir.[1303]

 

1285— Þehr ibni Havþeb'den rivayet edildiðine göre, demiþtir ki, ben ve dayým Hz. Âiþe'nin yanma vardýk da, dayým sordu :

— Bizden birimizin içine öyle bir þey doðuyor ki, eðer onu söylerse âhireti gider ve eðer iþ meydana çýkarsa, ondan dolayý öldürülür (bu hali­mize ne dersin)? Râvi dedi ki,. Hz. Âiþe üç defa tekbir getirdi, sonra dedi ki, Resûlüllah (Sav)'e bundan soruldu da, þu ce­vabý verdi :

«Sizden birinizde bu hal olduðu zaman üç defa tekbîr getirsin, (Allah-ü Ekber desin). Zira bu hassasiyeti ancak mü'min duyar.»[1304]

Gerçek mümin her an kendini ve iç duygularýný murakabe ettiði için daima Allah korkusunu taþýr ve sorumluluktan kurtulma çarelerini arar. Ma­nevî sorumluluðu mü'minden baþkasý anlayamaz. Onun için müminlere arýz olan bu hal karþýsýnda tekbîr getirilerek kulluk görevi yerine getirilir. Ýç duygu sorumluluðu hakkýnda bilgi Ýçin daha önceki Hadîs-i Þerife bakýl­sýn. Bu Hadîs-i Þerif için baþka bir kaynak bulunamadý.[1305]

 

1286— Enes ibni Malik'in þöyle dediði Ýþitilmiþtir.;

—. Resûlüllah (Sav) buyurdu:

«Muhakkak surette insanlar «olmayan þeylerden soracaklardýr. Niha­yet diyecekler ki, Allah her þeyin yaratýcýsýdýr; q halde Allah'ý kim ya­rattý?»[1306]

 

Zamanla insanlarýn hâdiseleri irdeleyip lüzumsuz, enine boyuna çeþitli  sorular sorup duracaklarýný Peygamber  (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)   çok önceden bildirmiþtir. Filozoflarýn birbirine benzemeyen ve birbirine aykýrý dü-! þen ve hiç bir zaman bir gerçek üzerinde kararlaþmayan soru ve teorileri umumiyetle bu  kabil  çalýþmalardýr.  Ufak tefek çeþitli  sorularý  soracaklarý  þöyle dursun, en  büyük mesele olan ve inkârýn en  büyüðünü teþkil eden Allah ý kim yarattý?» sorusunu da soracaklardýr. Ýslâm inancýnda Allah'ýn varlýðý kendiliðindendir. O, ne doðmuþtur, ne de doðurulmuþtur. Ezelî ve ebedî varlýk olup, her þey ona muhtaçtýr. Eþi ve benzeri olmayan tek bir varlýktýr. Bu inancýn dýþýna çýkýp ona bir yaratýcý aramak, onun ulûhiyetini inkârdýr, ve küfrün en, büyüðüdür. Bu sual ve böyle vesvese karþýsýnda Allah'a sýðýnmak ve Ýhlâs Sûresini okumak gerekir.[1307]   

     

(622) Zan
 

1287— Ebû Hüreyre'den rivayet edildiðine göre, Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) þöyle buyurmuþtur:

«(Kötü) sandan sakýnýnýz; çünkü zanla hüküm vermek sözün en ya­lanýdýr. Tecessüs etmeyiniz, (insanlarýn ayýplarýný ve hallerini araþtýrma­yýnýz). Birbirinizi çekememezlik etmeyiniz, birbirinize arka çevirmeyiniz, birbirinize hased etmeyiniz, birbirinize kin beslemeyiniz; ey Allah'ýn kullarý kardeþler olunuz.»[1308]

 

Bu Hadîs-i Þerif, I. Cild, 192. bplümde 410 sayý ile geçmiþtir. Bilgi için açýklamasýna müracaat edilsin.[1309]

 

1288— Enes  (Radiyallahu anh)'dan rivayet edildiðine göre, þöyle an­latmýþtýr :

—  Peygamber (Sav)   hanýmlarýndan biri ile be­raber bulunduðu sýrada, bir adam Peygambere tesadüf etti. Bunun üze­rine Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) o adamý çaðýrýp:

«Ey falanca, bu  (gördüðün haným)  benim falanca zevcenidir.» dedi. Adam dedi ki:

—  Ben kimseye kötü zan etmedim ki, size kötü zan beslemiþ olayým. Peygamber þöyle buyurdu:  «Gerçekten Þeytan insanoðlunun kan dolaþýmý yerinde dolaþýr.»[1310]

 

Þeytan her vesile Ýle Ýnsanlarýn kalbine vesvese vermeye ve kötü zanna sürüklemeye imkân araþtýrýr. Ona bu imkâný vermemek Ýçin kötü zanný do­ðuracak vaziyetlerden korunmak gerekir. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) hanýmý ile konuþmakta iken tesadüf eden adama, yabancý kadýnla tek baþýna konuþuluyor diye kötü zan gelmemesi için, konuþtuðu kimsenin zevcesi bulunduðunu bildirmiþtir. Bu vesile ile Þeytanýn en hassas olan in­sanýn kalbine vesvese1 bifakýp, kan damarlarý arasýnda dolaþacak kadar sirayet!! bulunduðunu da açýklamýþtýr.[1311]

 

1289— (365-s.) Abdullah (Ýbni Osman)'dan rivayet edildiðine göre, þöyle demiþtir:

— Kendisinden çalýnan adam o kadar zanda olunur ki hýrsýzdan daha büyük (günahkâr) olur.[1312]

 

Habersiz ve gizli olarak baþkasýnýn malýný rýzasý dýþýnda alana hýrsýz denir. Hýrsýzlýk haramdýr ve büyük günahlardandýr. BÝr malý çalmak, bir haramý iþlemekten Ýbarettir. Malý çalýnan kimse eðer birçok kimselere kötü zan besleyerek suçu bunlara yüklemeye kalkýþýrsa ve iþin gerçeðini bilmek­sizin buna kalkýþýrsa, onlara iftira etmiþ olur. iftira da haramdýr ve çok kimselere iftira suçu da, bir hýrsýzlýk suçundan daha büyük olur. Onun Ýçin Ýþi araþtýrýp saðlam deliller elde etmeksizin hiç kimseye suç isnad et­memelidir. Rastgele isnadlarýn zararý ve günahý iþlenen suçtan daha aðýr hale geçer. Bu haber Ýçin baþka bir kaynak bulunamamýþtýr.[1313]

1290— (366~s.) Bilâl ibni Sa'd El-Eþ'arî'den rivayet edildiðine göre, Muaviye, Dimaþk fasýklarýnýn adlarýný bana bildir diye, Ebû'd-Derdâ Haz­retlerine mektup yazdý. Buna karþýlýk Ebû'd-Derdâ dedi ki, benim Dimaþk fasýklarý ile iþim ne; ve ben onlarý nerden bileceðim? Bunun üzerine oðlu Bilâl w Ben onlarý yazarým, dedi de onlarý yazdý. Babasj Ebû'd-Derdâ þöyle dedi:

«{Oðlum) Sen nereden bildin? Sen onlarýn fâsýk olduðunu bildinse sen. de onlardansýn, önce kendinden (yazmaya) baþla.» Böylece isimlerini (Muaviye'ye)   göndermedi.[1314]

 

Saðlam ve kesin delile dayanmaksýzýn hiç kimse hakkýnda kötü zan beslenmemelÝdir. Þayet kötü zan beslenirse, o fenalýk zan sahibi tarafýn­dan kazanýlmýþ sayýlýr. Bunun için Ebû'd-Derda hazretleri, elinde kesîn delil bulunmayan oðlunu fasýklar arasýna girmiþ durumda saymýþtýr ve teþebbüsüne engel olmuþtur. Þimdiki Þam þehrinin eski adý Dimaskdýr.

(Bu haber için  baþka  bir kaynak bulunamamýþtýr.).[1315]




[1302] Müslim: Kitabu'i-Ýman, Hadis: 209. Ebû Davuâ : Kitabu'1-Edeb, Hadîs; 5111. Fadlu'llah; C. II, s. 671-673.

A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/637.

[1303] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/638.

[1304] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/639.

[1305] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/639.

[1306] Buhârî; Kitabu'l-Ý'tisam,  (3.) Bab. Müslim : Kitabu'Ý-îman, Hadîs ;  217. Faûlu'llah : C. ir, s. 674.

A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/639.

[1307] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/640.

[1308] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/640.

[1309] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/640.

[1310] Ebû Davud: Kitabu's-Sünnet, Hadîs: 4719. Fadlu'llah: C. II, s. 676.

A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/641.

[1311] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/641.

[1312] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/641-642.

[1313] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/642.

[1314] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/642.

[1315] A. Fikri YAVUZ, Ýmam Buhari’nin Derlediði Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neþriyat: 2/642-643.


Ynt: Vesvese By: HALACAHAN Date: 30 Mart 2016, 23:34:14
Selamun aleykum .. Delil yok ise elimizde asla kimse için kötü düþünceler içinde olmamalýyýz.. Hem insan kendini yýpratýr hemde karþýdaki insaný zor duruma düþürür.. Rabbim þeytanýn vesvesesini bizden uzak eyle
Ynt: Vesvese By: Kevšer Date: 31 Mart 2016, 02:01:51
  Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Vesvese öyle bir þeydirki insanýn herzaman boþ anýný gözeterek onu ele geçirmeye çalýþýr. Mevlam bizleri vesveseli hallerden uzak eylesin inþaAllah. Amin
 Paylaþým için Rabbim Razý olsun kardeþim..
Ynt: Vesvese By: KübraBolat Date: 31 Mart 2016, 14:56:56
Allah razý olsun . Bizler þeytanýn vesvesesine uyup kötülük yapmamalýyyýz.
çünkü þeytan bizlerin düþmaný. Ve vesveselerle insanlar hakkýnda kötü ön yargýlý olmamalýyýz
Ynt: Vesvese By: selinay 7b Date: 31 Mart 2016, 15:32:10
Selamun Aleykum
Bizler þeytanýn vesveselerine inanýp ona kanmamaliyiz. Þeytan bizi kendi yoluna çekmeye çalýþýr. Rabbim bizleri doðru yoldan ayirmasin inþallah.
Allah razý olsun
Ynt: Vesvese By: damla6d Date: 31 Mart 2016, 15:48:58
#Esselamu aleykum..Þeytan bize vesvese verir..Vesvese kuþku, iþkil, kuruntu anlamlarýna gelir..Yani imanýný azaltmaya çalýþýr insanlarýn..Rabbim razý olsun..#
Ynt: Vesvese By: halim Date: 20 Temmuz 2016, 18:48:07
Ve aleykum selam ; Ýnþaallah vesveseden uzak durur allahýn rýzasýna mazhar olur kurtuluþa erenlerden oluruz.

Allah razý olsun
Ynt: Vesvese By: Bilal2009 Date: 20 Temmuz 2016, 19:07:53
Ve aleykümüsselam ve rahmetüllah. Vesvese þeytanýn nefse verdiði kötü düþüncelerdir. Rabbim bizleri vesveselere kanmayan ve þeytanýn yolundan gitmeyen kullarýndan eylesin.

radyobeyan