Edep Ya Hu By: Gulinur Date: 08 Aralýk 2010, 15:02:52
EDEP YA HU
“Edep Yâ Hû” yazýsýný gördüðünüzde eminiz ki hepinizde farklý farklý çaðrýþýmlar uyanmýþtýr. Âþina olduðumuz bir tâbir “Edep Ya Hû”. Eskiden konaklarda, evlerde, tekkelerde, sohbet edilen mekânlarda levha þeklinde yazýlan, yakýn zamana kadar da dilimizden hiç düþmeyen bir kelâm; fakat bu söz de kültür erozyonundan nasibini almýþ. “Edep Yâ Hû” sözü iyice alýþýlmýþ, alelâde söylenegelmiþ ve bu sebepten dolayý ifade ettiði mefhumdan da uzaklaþmýþ gözüküyor. Sözler, içlerinde barýndýrdýklarý mefhumlarý algýlayabilen dimaðlar buldukça hayatiyetlerini sürdürebilir, özlerini gösterebilirler. Hayat damarlarý kuruyan sözler öylece boþlukta asýlý kalýr durur. Kaybolmaz belki, ancak onu anlayanlar olduðu zaman rahmet yüklü buluttan inen yaðmur gibi tekrar bereketini o müsâit zemine akýtýr. Eskiden bu küçücük sözle çok mânâlar ifade edilirken þimdilerde dar kalýplar içine sýkýþmýþ mânâdan uzak vehimler kol gezmekte.
“Edep Yâ Hû” edebe, ahlaka davettir. Ayný zamanda bir ikazdýr. Ama bu uyarý edepsiz kimseye deðil, edebi bilen kiþiyedir. Çünkü ‘ya hu!’ hitabý ‘Hu’ya aþina olana yapýlýr. O’nu bilen O’nun edebini bilir. O’nu yani Hu’yu bilmeyen edebi nasýl bilsin ki edebe davet edilebilsin? Yani þöyle denilmek istenir: “Ey edebi bilen kardeþim! Maruz kaldýðýn bu saygýsýzlýk seni edepsize karþý edepsizce harekete sevk etmesin. Edeple karþýlýk ver. Edebi senden öðrensinler.”
Alýntý
radyobeyan