Dini Hikayeler
Pages: 1
Estetik bir kaza By: Hadice Date: 06 Aralýk 2010, 16:36:30
Estetik bir kaza

Küçük bir trafik kazasý geçiriyorum yýlbaþý günü. Sýcaðý sýcaðýna pek acý duymuyorum ama, çevremi saran meraklýlar, burnumun kýrýldýðýný söylüyorlar. Hemen büyük hastaneler­den birindeki yeðenim geliyor aklýma. Kendisi plastik cerrah. Ýlk müdâhaleyi yaparken:

 
— Hiç merak etme dayý, diyor. Allah'ýn izniyle eski hâline getiririz.


Birden bir þimþek çakýyor beynimde.

 

—  Bak yeðenim, diyorum. Burnum biliyorsun ki oldukça kemerli. Nasýl olsa kesip biçeceksin. Ýyisi mi onu, eskiden be­ri beni benzettikleri bir artistin burnuna benzet, saçlarýmý da ortadan ayýrýp geriye taradým mý, ondan farkým kalmaz, meþ­hur olurum.


Yeðenim, söylediklerimin ciddî olduðunu farkedince:

 

—  Boþver be dayý, diyor. Þöhret, kalbi öldüren zehirli bir bala benzer. Bütün ömrünü, hayranlarýna riyakârlýk yaparak mý geçireceksin?

 

— Sen ne diyorsam onu yap, diye kükrüyorum. Ben öyle ince iþlerden anlamam.


Yeðenim, ister istemez beni benzeteceði "Jön Kâzým’ýn resmini bulduruyor bir yerlerden ve mükemmel bir taklitle düzeltiyor burnumu. Ben de iyileþir iyileþmez saçlarýmý yatý­rýyor ve koyuca bir gözlük takýp týpatýp o artiste benziyorum.

 

Daha sokaða ilk çýkýþýmda, büyük bir kalabalýk sarýyor et­rafýmý. Alkýþlar ve tebrikler birbirini takip ederken, birkaç gün içinde yüzlerce imzalý resim daðýtýyorum hayranlarýma. Yürüyüþüm bile deðiþiyor ve ne kadar yakýþýklý olduðumu farkediyorum ilk defa. Peþimi adým adým takip edenler ara­sýnda, bir devi andýran boylarý ve 150'þer kiloluk cüsseleriy­le iki genç özellikle dikkatimi çekiyor. "Mutlaka figüran ol­mak için yardýmýmý bekliyorlar" deyip yanlarýna gidiyor ve:

 

—  Sizler için büyük boy posterimi imzalayacaðým, diyo­rum. Boylarýnýz çok uzun ya!..

Adamlardan biri, bu müthiþ espriyi anlayamamýþ olacak ki, tüylü pençeleriyle aniden boðazýma sarýlýp:

 

— Bana bak artiz Kâzým, diyor. Emir aldýk seni vurmamýz lâzým.

 

Bir anda neye uðradýðýmý þaþýrýyor ve lâfý çevirerek:

 

— Beni birine benzettiniz herhalde, diyorum. Ben artist fi­lan deðil, Cüneyd Suavi'yim.

 

Adam, boðazýmý biraz daha sýkarken:

 

— Cüneyt Arkýn bile olsan tüylerini yolarým, diyor. Biz se­ni meþhur ettik, sen haracýný vermiyorsun.

 

Bir anda anlýyorum bu adamlarýn mafya üyesi olduklarýný, ama iþ iþten geçmek üzere. Can havliyle:

 

— Kim olduðumu, isterseniz karþýki lokantaya soralým, di­yorum. Her hafta orada yemek yediðim için beni iyi tanýrlar.

 

Biraz tereddüt ettikten sonra kollarýma giriyor ve beni lo­kantaya doðru götürüyorlar. Ben, sözde adým atýyorum ama, yerden havalandýrýldýðým için ayaklarým bir türlü yola deðmi­yor. Ýçeri girince, hiç bir þey olmamýþ gibi:

 

—  Selamün aleyküm arkadaþlar, diyorum. Ben yine gel­dim.

Baþta lokanta sahibi olmak üzere bütün müþteriler bir an­da ayaða kalkýp:

 

— Vayyy, Kâzým abi!.. diye baðýrýyorlar. Daha dün gece tivi'de filminizi görmüþtük.

 

Bu sefer, eþkiyalarýn ikisi birden sarýlýyor boðazýma. Sarý­lýyor ama hayranlarým boþ durur mu? Hep birlikte atýlýyorlar katillerin üzerine. Lokanta bir anda ana baba gününe dönü­yor, tabak ve iskemleler uçuþuyor ortalýkta. Ben bu arada eþ­kýyalarýn birinden korkunç bir yumruk yiyor ve havada iki ters takla atarken burnumun tekrar kýrýldýðýný anlýyorum. Kavga bütün þiddetiyle devam ederken, masalarýn altýndan geçerek çýkýyorum dýþarý. Sokaktakiler, kan içinde kalan yü­züme þaþkýn þaþkýn bakýyorlar ama, ben sevinçle baðýrýyorum: "

 

— Yaþasýn, burnum kýrýldý, burnum kýrýldý!., diye.

 

Hemen bir taksiye atlayýp hastahaneye gidiyor ve bizimki­ne:

 

— Bana bak yeðenim, diyorum. Hiç birþey sormadan bur­numu eski hâline döndüreceksin. Varsýn biraz kemerli olsun. Onu düzeltmek senden, saçlarýmý düzeltmek benden. Haydi bakalým kolay gelsin.

Cüneyd Suavi

radyobeyan